Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Sahabe Kime Denir?

U.S.A

New member
Katılım
24 Nis 2005
Mesajlar
126
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
41
Konum
ISTANBUL
Web sitesi
www.hidayetcagi.com
Sahâbe kime denir?​


Hadi bakalım, şimdi tanıdığınız dîn adamlarına sorun: "Sahâbe kim?" Size diyeceklerdir ki: "Sahâbe, Peygamber Efendimiz (S.A.V)'i hayattayken görenlerdir." Hayır! Peygamber Efendimiz'i görenler değil, O'na tâbî olanlardır.

İşte Yusuf Suresinin 108. âyet-i kerimesinde Allahû Tealâ diyor ki: "O kitap sahiplerine ve ümmîlere de ki: Benim ve bana tâbî olanların, basiret üzere (kalp gözüyle basar ederek, Allah'ı görerek Allah'a davet ettiğimiz yol."

Kimlermiş? Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve O'na tâbî olanlar.

Peki Al-i İmran Suresinin 20. âyet-i kerimesinde ne söylüyor Allahû Tealâ?


3/AL-İ İMRAN-20: Fe in hâccûke fe kul eslemtu vechiye lillâhi ve menittebean(menittebeani), ve kul lillezîne ûtûl kitâbe vel ummiyyîne e eslemtum, fe in eslemû fe kadihtedev, ve in tevellev fe innemâ aleykel belag(belagu), vallâhu basîrun bil ıbâd(ıbâdi).
Eğer seninle tartışmaya kalkarlarsa, o zaman de ki: "Ben ve bana tâbî olanlar vechimizi (fizik vücudumuzu) Allah'a teslim ettik." O kitap verilenlere ve ümmîlere de ki: "Siz de (fizik vücudunuzu Allah'a) teslim ettiniz mi?" Eğer teslim ettilerse; o zaman (onlar), andolsun ki; hidayete ermişlerdir. Eğer yüz çevirirlerse; o zaman sana düşen (görev), ancak tebliğdir. Allah kullarını Basîr'dir (görendir).

Kimlermiş? Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve O'na tâbî olanlarmış. Öyleyse sahâbeyi, "hayattayken Peygamber Efendimiz (S.A.V)'i görenler" diye karalamasınlar. Sahâbe, kendileri gibi düşünmüyordu. Onlar tâbî olmayı bir şeref sayıyorlardı ve Peygamber Efendimiz (S.A.V)'e tâbî oldular ve Kur'ân'a da tâbî olanlar olarak girdiler. Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve O'na tâbî olanlar, onun sahâbesi...

Ne çıktı karşımıza? Demek ki; bütün sahâbe Allah'a çağırıyormuş. Tamam, çok güzel. Peki sahâbe Allah'a teslim olmuşlar mı? Elbette. Bütün sahâbe, ruhlarını Allah'a teslim etmişler; teslimin 1. safhası.


39/ZUMER-17: Vellezînectenebût tâgûte en ya'budûhâ ve enâbû ilâllâhi lehumul buşrâ, fe beşşir ibâd(ibâdi).
Onlar ki; şeytana kul olmaktan içtinab ederler (kaçınırlar) ve Allah'a yönelirler. Onlara müjdeler vardır. Kullarımı müjdele.


39/ZUMER-18: Ellezîne yestemiûnel kavle fe yettebiûne ahseneh(ahsenehu), ulâikellezîne hedâhumullâhu ve ulâike hum ulûl elbâb(elbâbi).
Onlar (sahâbe), sözleri işitirler ve onların (sözlerin) ahsen olanına (Peygamber Efendimiz (S.A.V) tarafından söylenilenine) tâbî olurlar. İşte onlar, hidayete erenlerdir (ruhlarını ölmeden evvel Allah'a ulaştıranlardır). Ve onlar, ulûl'elbabtır (daimî zikrin sahipleridir).


Öyleyse bütün sahâbe hidayete ermiş, ruhlarını Allah'a ulaştırmış. Sonra? Fizik vücutlarını da ruhlarını Allah'a teslim etmişler, hidayete ermişler. Hidayet nedir? İnsan ruhunun Allah'a ulaşması, Allah'a teslim olması. Bakalım âyetler ne diyor?

3/AL-İ İMRAN-73: "...innel hudâ hudallâh..."
"Hiç şüphesiz hidayet, Allah'a ulaşmaktır."


Bakara 120 ne diyor?

2/BAKARA-120: "inne hudallâhi huvel hudâ"
"Muhakkak ki; Allah'a ulaşmak (var ya) işte o, hidayettir."
 

mufazzal

New member
Katılım
20 Tem 2005
Mesajlar
2
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
68
sahabe Allahın emirleri ve Resulunun tansiyelerine pazarlıksız uyan Resul'un hayatında ve ölümümden sonra onun belirtmiş olduğu ilke ve sınırları çiğnemeyendir yoksa her resulallahla oturup kalkan kişi değildir nice sahip(dost) var ki hayatınızda sizin dostunuz gibi görünür ama vefatınızdan sonra ev halkınıza olmadık kötülüğü yapar ona emanet ettiğiniz çocuklarınızın hakkını yer onlara zulüm eder siz böyle birini dost kabul edermisiniz??? ben etmem o zahirde dostum batında düşmanımdır birde bu olayı Resulallah açısından irdelersek ne demek istediğim ortaya çıkar bu yzüden her sahabeyim diyen değildir resulallahın hayatında yaptıkları kadar ölümüne de ne yaptığı belirleyicidir


39/ZUMER-18: Ellezîne yestemiûnel kavle fe yettebiûne ahseneh(ahsenehu), ulâikellezîne hedâhumullâhu ve ulâike hum ulûl elbâb(elbâbi).
Onlar (sahâbe), sözleri işitirler ve onların (sözlerin) ahsen olanına (Peygamber Efendimiz (S.A.V) tarafından söylenilenine) tâbî olurlar. İşte onlar, hidayete erenlerdir (ruhlarını ölmeden evvel Allah'a ulaştıranlardır). Ve onlar, ulûl'elbabtır (daimî zikrin
HTML:
sahipleridir).


[COLOR=Red]ayetinde anlatılmak istenen sizin anladığınız değil burada belirttiğim kıstaslara uyanlardır....[/COLOR]


Öyleyse bütün sahâbe hidayete ermiş, ruhlarını Allah'a ulaştırmış. Sonra? Fizik vücutlarını da ruhlarını Allah'a teslim etmişler, hidayete ermişler. Hidayet nedir? İnsan ruhunun Allah'a ulaşması, Allah'a teslim olması. HTML]

bütün sahabeler öyle değildir eğer iddia ettiğiniz gibi sahabeler böyle yıldız misali olsa idi yani hatadan ve günahtan münezzeh olsa idi resulallah bunlar için veda hutbesinde bunları söylemezdi:

"Ashabim! 

"Muhakkak Rabbinize kavusacaksiniz. O'da sizi yapti olayi sorguya cekecektir. Sakin benden sonra eski

sapikliklara dönmeyiniz ve birbirinizin boynunu vurmayiniz! Bu vasiyetimi, burada bulunanlar, 

bulunmayanlara ulastirsin. Olabilir ki, burada bulunan kimse bunlari daha iyi anlayan birisine ulastirmis 

olur.

"Ashabim!

"Kimin yaninda bir emanet varsa, onu hemen sahibine versin. Biliniz ki, faizin her cesidi kalidirilmistir. Allah 

böyle hükmetmistir. Ilk kaldirdigim faiz de Abdulmutallib'in oglu (amcam) Abbas'in faizidir. Lakin 

anaparaniz size aittir. Ne zulmediniz, ne de zulme ugrayiniz.

veda hutbesi Resulallahın son hutbesi sayılır ve rivayet edilen nucum hadisi bu hutbeden önce söylenmiş kabul edilmekte bu durumda hangisi doğru hutbe mi nücum hadisi mi:
hem sahabeler arsında sayılan vahş, hind, muaviye vs. resulallahtan önce ve sonra çokça günah işlemiş haydutklardır Resulallahın bu tür müsveddeleri örnek göstereceğine inanılıyor mu valla çok yazık......
tartışma burada bitmedi yeni başlıyor...
 
Üst Alt