Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Muvahhid e uyarı!!!

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
_313_' Alıntı:



Bu sözün verdigin örnekle ne alakasi var, yaziklöar olsun sana bir tane hatani kabul etmedin.

benim hatalarım çok hatalrım yok demedim hiç,ben nefsi emmaredeyim ve hatalrım çok ve sizler sadece görebildikleriniz hatalarımı eleştiriyosunuz daha nice hatalarım var ama rabbim en iyisini bilendir...
hatalarım nerdeyse sevgi derğer abim 313 kabul etmeye hazırım, siz dinde zorlama yok dediniz bende örnek verdim, o dönemde Hz. ebubekir inanmıyanlara zekat için savaş açmadı onlardan zekat istemedi çünkü zekat inanalara fazrdır, ben hatalarımı kabul etmeye hazırım ben kaynak veriyorum, sizde alak yok dediniz peki benim verdiğim örnek hangi konu için geçerli belki ben yanlış bir konuda kullanmışımdır, dindesorlama yok dediniz hz. ömer namaza gelmeyi erteleyen yahudiden müslüman olma bir tüccra kılıncını göstermesi örneği acaba konu ile bağlantılı olabilirmi. bendaha evvelde dedim ben bana öğretileni bilirim, bana bana büyklerimin anlattığını anlatıyorum, yani bir çeşit kopyala yapıştır durmu. beni aydınlatın ben hazırım, hatam nerdedir.. paki ne yapmalıyım susumalı ve ne emrederseniz kabul etmem mi gerekli acaba? bilirimki islam teslimiyet dinidir, ama teslimyet ulul emredir dye biliyorum. yanlışım varsa nerde hata yaptıysam lütfen belirtin benden yanlışımı bilim ve yardımlarınızla düzeltim .
şimdiden eleştirileriniz için Allah C.C. razı olsun
saygılarımla.
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
60
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
seha' Alıntı:
Metinmete kardeşim ;bize Allah'ın Adl ismini izah eder misin? Bakalım neresinde muhallif hareket edilmiş.
Sen filan yerde hata yapıyorsun, diyerek bir şeyi iddia edemezsin.Hatayı izah ve ispat etmen gerekir. Hem de bunu İsm-i Azam'dan kabulen Allah'ın Adl ismini karıştırarak yapıyorsan izah istememe kızamaz ve beni azarlıyamassın.
Selametle

Sevgi deger kardesim,Seha.
Seyfullah Putkirandan alinti;
islam alimlerine , hakarete varan sözler içeren bir mesajınız tekrar olduğu süre üyeliğiniz tamamen bitmiş olacak ve bu ıp numaras
ıyla yapılacağı için hiçbir nicklede giremiceksiniz. eleştiri burda edep içimde olur burası islam forum, yani islamın ön gördüğü şekilde eleştiri yapılır bundan sonra birilerinin değer veridği zatlar için tartışma ortamlarının hepsi kaldırılıcak bunlar tahrik unusuru sayılıcak, burası fikir alış verişi yeri tertışma paltformu değil, dileyen dilediyle özlinden tartışsın. bu son uyarı inşallah bu uayarı dikkate alınır. unutmayın kendinze yapılmasını istemediğini ,başkasınza yapmayın, değerlerinize hakaret edilmesini istemiyosanız hakaret etmeyin..

Bak yaziyi iyi oku;

http://www.islamforum.net/showthread.php?t=1831 burada Ebu bekr ve ömer taraftarlarina yapilan hakaret

http://www.islamforum.net/showthread.php?t=1692 Kitabullaha yapilan hakaret.

http://www.islamforum.net/showthread.php?t=1691 Allaha hakaret.

Hangisine ihtar verdiniz?Göster simdi bumu adaletiniz?Iki aliminize hakaret tak ihtar ama Allaha,Kitabullaha,Ashaba bunlara hakaret edilirken O koskoca Adaletiniz nerede?Iste isbat edmen icin sana firsat buyur buradan konusalim.Vesselam.
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
metin mete' Alıntı:
Simdi ben ehli sünnetci degilim hemde hic girmeyi veya ehli sünnetci olmayi düsünmüyorum(Anam,babam,kardeslerim akraba ve cevrem ehli sünnetcidirler)simdi benide atmak icin bir bahanen var desem benide uyarirmisin Vallahi de Billahide senden hem bu dünyada hem o dünyada hak isterim,ben senin inandigin gibi inanmak zorunda degilim bana göre din ayri bir sey;

Şu bir gerçek ki Allah, bir sivrisineği hatta onun da üstündeki bir varlığı örnek göstermekten sıkılmaz.Böyle bir durumda, inananlar bilirler ki o, Rablerinden bir gerçektir.Küfre sapmışlar ise şöyle derler: "Allah bunu örnek vermekle ne demek istedi?" Allah onunla bir çoğunu saptırır, bir- çoğunu da onunla doğruya ve güzele kılavuzlar.Allah onunla fasıklardan başkasını saptırmaz.Bakara-26

Kuran, mezarlıklarda okunan, evin duvarında asılı olup rehber edinilmeyen, sözde saygı gösterilen, fakat mezhep kitaplarının açıklamasıyla anlaşılabileceği iddia edilen bir kalıba sokulmuştur. Kuran'ı bu kalıba sokanlar, Kuran'ın "Dinde zorlama yoktur" hükmünü gözardı etmişler; namaz kılmayanlara, oruç tutmayanlara çok şiddetli cezalar öngörmüşlerdir. Din adına sergilenen bu zulümler sonunda bazı kimseler, yanlış adrese giderek bu zulümden kurtulmaya çalışmışlar ve dinsizliğe sığınmışlardır. Böylece din adına yapılan zulüm gibi dinsizlik adına yapılan zulüm de insanların yaratılışına aykırı yollara gitmiştir. Kuran'ın ortaya koyduğu din, bu iki zulüm yolundan da kurtuluşun reçetesidir.Iste bende bir nevi o arkadas gibi düsünüyorum ona bu kadar bir sert uyari banada yapilmis olur,sen istersen sayin 313 ün dedigi gibi o komik yazilari sil sonra kalk uyar Vesselam

saygı değer metin mete abim,
size sözüm olamaz siz ben ehli sünnet değilim diyorsunuz
ehli sünnet= sünnete ehli , sünnete uyan topluluk demektir,
sünnet= Efendimizin yaşam şekli yaptıkları,

tercihiniz, Rabbim ayetindede Allah a , resulune itaat edin diyor, yani bu hükmü ben vermedim, ayetlerde sabit , bu sarfettiğiniz cümle ağır bir cümle değilmi, ?bende yanlış anlamış olabilirm ehli sünnet değilim derken nedemek istediğinizi anlıyamaıdm;? gelelim dinde zorlama yoktur ayetine sanırım biz burda ayeti değil yorulmarı çarğıştırıyoruz, yani sizin yorumunuz benim yorumum durumu tabi en önemlisi Rabbin ayetle kullara ne emrettiğidir. ozaman şu ayetlere bakalım...

Ravi: Hz. İbnu Abbas(r.a.)
dinde zorlama yoktur (Bakara 256) ayeti Ensar hakkında inmiştir. Şöyle ki: Medine'de çocuğu yaşamayıp ölen kadınlar, "çocuğum yaşarsa Yahudi dini üzerine yetiştireceğim" diye adakta bulunurdu. Benu Nadir Yahudileri Medine'den sürüldükleri vakit, bunlar arasında Yahudileştirilmiş çok sayıda Ensar çocuğu vardı. Ensariler: "Çocuklarımızı onlara terketmeyiz" dediler. Bunun üzerine Cenab-ı Hakk: "dinde zorlama yoktur, artık iman ile küfür apaçık meydana çıkmıştır..." (Bakara) ayetini inzal buyurdu.
Kaynak: Ebu Davud, Cihad 126, (2682)

Tevbe suresi;
29. Kendilerine Kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak dini kendine din edinmeyen kimselerle, küçülerek elleriyle cizye verinceye kadar savaşın.

bana çıkışınız mevlana celalettin rumiye ve ibni arabiye şerefsiz denildiği için yazdığım uyarıysa burda kimsenin hakkı bana geçmemiştir, o hakkı allah ın izniyle veririz inişallah, ya bu şerefsiz yazısına karşın tepki vermeseydim ve bu uayrıyı yapmasaydım bu zatlar benden hak talep etseydiler ne yapardım? demezlermiydi hem bizim Allah ın velisi olduğumuzu bildin hemde bu ithama izin verdin eğer bu hakkı üzerinize alıyorsanız size devredim...Rabbim en iyisini bilendir..

bu uyarıyı kaldırabilirm hiç sakıncası yok. çünkü mesaj yerine ulaştı...


saygılarımla...
 

313

New member
Katılım
18 Mar 2006
Mesajlar
297
Tepkime puanı
0
Puanları
0
seyfullah putkıran' Alıntı:
benim hatalarım çok hatalrım yok demedim hiç,ben nefsi emmaredeyim ve hatalrım çok ve sizler sadece görebildikleriniz hatalarımı eleştiriyosunuz daha nice hatalarım var ama rabbim en iyisini bilendir...
hatalarım nerdeyse sevgi derğer abim 313 kabul etmeye hazırım, siz dinde zorlama yok dediniz bende örnek verdim, o dönemde Hz. ebubekir inanmıyanlara zekat için savaş açmadı onlardan zekat istemedi çünkü zekat inanalara fazrdır, ben hatalarımı kabul etmeye hazırım ben kaynak veriyorum, sizde alak yok dediniz peki benim verdiğim örnek hangi konu için geçerli belki ben yanlış bir konuda kullanmışımdır, dindesorlama yok dediniz hz. ömer namaza gelmeyi erteleyen yahudiden müslüman olma bir tüccra kılıncını göstermesi örneği acaba konu ile bağlantılı olabilirmi. bendaha evvelde dedim ben bana öğretileni bilirim, bana bana büyklerimin anlattığını anlatıyorum, yani bir çeşit kopyala yapıştır durmu. beni aydınlatın ben hazırım, hatam nerdedir.. paki ne yapmalıyım susumalı ve ne emrederseniz kabul etmem mi gerekli acaba? bilirimki islam teslimiyet dinidir, ama teslimyet ulul emredir dye biliyorum. yanlışım varsa nerde hata yaptıysam lütfen belirtin benden yanlışımı bilim ve yardımlarınızla düzeltim .
şimdiden eleştirileriniz için Allah C.C. razı olsun
saygılarımla.


Halen samimiyetine inaniyorum insaf etmen elbette hayirli.

Senin verdigin örnekler " Müslümanlar " icin gecerli, Hz Ebubekir Efendimiz r.a. müslüman bir ahaliye karsi böyle davranmistir. O ahali namazini kiliyordu ama zekati vermeyiz dediler. Hz. Ebu Bekir Efendimiz r.a. eger bunlari düzeltmezsek bizden sonraya din namina birsey kalmaz dedi. Hatta Hz. Ömer r.a. bile sasirdi önce, ama sonra hak verdi.

Ama sen yanlis bir ifade kullandin;

"inandığım zatlara inanmak zorunda değilsiniz, peygamberler dışında!"

bu yanlis cünkü: "Dinde zorlama yoktur" müslümanlar peygamberleri kabullenmeye mecburlar. Ama foruma müslüman olmayanlarda geliyor ve gelsinler. Onlar bunu kabullenmek zorunda degil.

Onlar ve biz sadece hakaretten uzak durmaliyiz, bu da kanaatimce mecburi cünkü yoksa sadece küfür va hakaret yazilariyla da kimse biryere varamaz.

Halbuki "Gel neolursan ol gel" den maksad biryerlere varmaktir, ISLAM a davettir.

Ve defalarca yazdim, bir konu var yerini kaybettim, elestiri falan degil de söyle bir yazi var:

ALLAH ve zeus yaris yapsa kim kazanir, adam gülüyor:D bence zeus falan diyor.

Admin konuya cevap yazmis ama yazilanlari silmemis, sadece birilerini uzaklastirmak degil, alay ve hakaretlerden de forumu temiz tutmak lazim.

Selametle...
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
şuan akadra verdiğiniz örneklerin hepsi ben burda üye olmadan evvel yazılmış yazılar yahut yönetici olmadan evvel yazılardır ve o yazılar benim sorumluluğumda olmadı hepsi 2005 başlıklı yazı ben burda 2006da yönetici oldum 2006 dan buyana böyle bir mesaj varsa söylein bende hatamı kabul edeyim, gelelim o sözü muvahhide söyledim, çünkü muvahhid ehli sünnet yolunda gitmek istemsinden kaynaklanan bir surumdu, yani ben bu cümleyi kalkıp bir dart a kullanmadım çünkü o Allah a inanmıyan bir insanken ona peygamberlere inanmak zorundasın diyemezdim, bunnu muvahhidde dememin sebebi ben müslümanım demsidir, müslümanım diyen her zata bu cümleyi kullanabilme hakım var çünkü bir kişi müslümanım diyebilmesi için bütün peygamberler inanması lazım gelri bunlar cübbeli ahmed hocanın itikat risalesinde yazılıdır büyük bir ihtimal okumuşsunuzdur bu sebeple o cümle bir yanlış olduğunu düşünmüyorum çünkü müslüman bütün peygamberere inanmalıdır bu dinde zrolamay giriyormu girmiyormu bilmem ama müslümanlığın şartıdırı itikatı sağlam olmasını istiyen bir insan için şarttır. yanılıyorsam söyleyin..sanırım nedne cümleyi kullandığımı anlatabildim sanırım beni yanlış anladınız bende inşallah bundan sonra yazdıklarımı ayrıntılı yazmaya dikkat edicem yanlış anlaşılabiliyorum...
 

313

New member
Katılım
18 Mar 2006
Mesajlar
297
Tepkime puanı
0
Puanları
0
seyfullah putkıran' Alıntı:
şuan akadra verdiğiniz örneklerin hepsi ben burda üye olmadan evvel yazılmış yazılar yahut yönetici olmadan evvel yazılardır ve o yazılar benim sorumluluğumda olmadı hepsi 2005 başlıklı yazı ben burda 2006da yönetici oldum 2006 dan buyana böyle bir mesaj varsa söylein bende hatamı kabul edeyim, gelelim o sözü muvahhide söyledim, çünkü muvahhid ehli sünnet yolunda gitmek istemsinden kaynaklanan bir surumdu, yani ben bu cümleyi kalkıp bir dart a kullanmadım çünkü o Allah a inanmıyan bir insanken ona peygamberlere inanmak zorundasın diyemezdim, bunnu muvahhidde dememin sebebi ben müslümanım demsidir, müslümanım diyen her zata bu cümleyi kullanabilme hakım var çünkü bir kişi müslümanım diyebilmesi için bütün peygamberler inanması lazım gelri bunlar cübbeli ahmed hocanın itikat risalesinde yazılıdır büyük bir ihtimal okumuşsunuzdur bu sebeple o cümle bir yanlış olduğunu düşünmüyorum çünkü müslüman bütün peygamberere inanmalıdır bu dinde zrolamay giriyormu girmiyormu bilmem ama müslümanlığın şartıdırı itikatı sağlam olmasını istiyen bir insan için şarttır. yanılıyorsam söyleyin..sanırım nedne cümleyi kullandığımı anlatabildim sanırım beni yanlış anladınız bende inşallah bundan sonra yazdıklarımı ayrıntılı yazmaya dikkat edicem yanlış anlaşılabiliyorum...


Madem ki sadece Muvahhid i kasd ederek yazdin mesele yok, ben yanlis anlamisim.

Selametle...
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
_313_' Alıntı:
Madem ki sadece Muvahhid i kasd ederek yazdin mesele yok, ben yanlis anlamisim.

Selametle...
peki o kdara şahsıma bulunduğunuz ? lütfen yazdıklarımda nedemek istediğimi anlatim sonra beni hangi katagoriye koyarsanız koyun ama bir anlatayım, çünkü bir yanlış anlama bizi ne kadar uğraştırdır, boşa kalpler kırılıyor .

saygılarımla...
 

313

New member
Katılım
18 Mar 2006
Mesajlar
297
Tepkime puanı
0
Puanları
0
seyfullah putkıran' Alıntı:
peki o kdara şahsıma bulunduğunuz ? lütfen yazdıklarımda nedemek istediğimi anlatim sonra beni hangi katagoriye koyarsanız koyun ama bir anlatayım, çünkü bir yanlış anlama bizi ne kadar uğraştırdır, boşa kalpler kırılıyor .

saygılarımla...

Ne demek istedigini tam olarak anlaymadim
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
60
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
seyfullah putkıran' Alıntı:
saygı değer metin mete abim,
size sözüm olamaz siz ben ehli sünnet değilim diyorsunuz
ehli sünnet= sünnete ehli , sünnete uyan topluluk demektir,
sünnet= Efendimizin yaşam şekli yaptıkları,

tercihiniz, Rabbim ayetindede Allah a , resulune itaat edin diyor, yani bu hükmü ben vermedim, ayetlerde sabit , bu sarfettiğiniz cümle ağır bir cümle değilmi, ?bende yanlış anlamış olabilirm ehli sünnet değilim derken nedemek istediğinizi anlıyamaıdm;? gelelim dinde zorlama yoktur ayetine sanırım biz burda ayeti değil yorulmarı çarğıştırıyoruz, yani sizin yorumunuz benim yorumum durumu tabi en önemlisi Rabbin ayetle kullara ne emrettiğidir. ozaman şu ayetlere bakalım...

Ravi: Hz. İbnu Abbas(r.a.)
dinde zorlama yoktur (Bakara 256) ayeti Ensar hakkında inmiştir. Şöyle ki: Medine'de çocuğu yaşamayıp ölen kadınlar, "çocuğum yaşarsa Yahudi dini üzerine yetiştireceğim" diye adakta bulunurdu. Benu Nadir Yahudileri Medine'den sürüldükleri vakit, bunlar arasında Yahudileştirilmiş çok sayıda Ensar çocuğu vardı. Ensariler: "Çocuklarımızı onlara terketmeyiz" dediler. Bunun üzerine Cenab-ı Hakk: "dinde zorlama yoktur, artık iman ile küfür apaçık meydana çıkmıştır..." (Bakara) ayetini inzal buyurdu.
Kaynak: Ebu Davud, Cihad 126, (2682)

Tevbe suresi;
29. Kendilerine Kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak dini kendine din edinmeyen kimselerle, küçülerek elleriyle cizye verinceye kadar savaşın.

bana çıkışınız mevlana celalettin rumiye ve ibni arabiye şerefsiz denildiği için yazdığım uyarıysa burda kimsenin hakkı bana geçmemiştir, o hakkı allah ın izniyle veririz inişallah, ya bu şerefsiz yazısına karşın tepki vermeseydim ve bu uayrıyı yapmasaydım bu zatlar benden hak talep etseydiler ne yapardım? demezlermiydi hem bizim Allah ın velisi olduğumuzu bildin hemde bu ithama izin verdin eğer bu hakkı üzerinize alıyorsanız size devredim...Rabbim en iyisini bilendir..

bu uyarıyı kaldırabilirm hiç sakıncası yok. çünkü mesaj yerine ulaştı...


saygılarımla...


Sevgi deger kardesim,Seyfullah.

Kuran'daki ayetlerin iniş nedenlerini anlatan hadislere esbabı nüzul hadisleri denir. Kuran zaten tamdır ve kendi tefsirini yapmaktadır. Tam, açık, kolay anlaşılır, mükemmel bir kitabın tefsirine gerek yoktur.

25:33 Onların sana getirdikleri hiçbir temsil yoktur ki, (onun karşılığında) sana doğrusunu ve daha açığını (ahsena tefsir) getirmeyelim.

Allah ayetlere en güzel tefsiri getirmektedir ve ayetlerinin açıklanması için saçma sapan tefsirlere ihtiyacı olamaz. İbn Hanbel "Müşnad" adlı esrinde: "Esbabı nüzul konusunda tek bir doğru hadis yoktur" der.

Kullarıma söyle: En güzel biçimde konuşup tartışsınlar. Çünkü şeytan aralarına girer. Şeytan, insanın apaçık düşmanıdır. (17:53)

45:06 Bunlar, sana gerçek olarak okuduğumuz ALLAH´ın ayetleridir. ALLAH´tan ve ayetlerinden başka hangi hadise (söze) inanıyorlar?

(Evet Ehli sünnet degilim ve olmayada hic niyet etmedim Allaha cok sükürler olsun bir defa kurtuldum Atalarimin dininden;)

Sünnilik - Alevilik - Bektaşilik - Aczmendilik - Nurculuk - Süleymancılık - Hanefilik - Malikilik - Şafilik - Şiilik - Mevlevilik - Nakşibendilik ... Kısacası, " Müslümanlık " dışında kalan tüm akımlar veya inanışlar (?) İşte tüm bu akım veya inanç sistemi izleyicileri, Allah´ ın ayetleri (sözleri) dışında, bu akımlardan çıkan fikir ve bu akımları ortaya çıkaran beşerlerin, sözlerine uymaktadırlar.

Oysa Allah, inanç ve fikir bakımından, birbirimizle kardeş olmamızı istemiştir. (49:10) Fikir ayrılığı bir toplumda bol ise, o toplumda huzur eksiktir. Bir toplumda, kökleşmiş ve herkes tarafından benimsenmiş bir inanç sistemi yoksa, o toplum yok olmaya mahkumdur. Kardeşlik duygusunu (vicdanen) içine sindirememiş olanlar, sonsuza dek birbirilerine düşman kalırlar.

Son olarak biraz adalet biraz sabir;

02:113 Yahudiler: "Hristiyanların bir temeli yok," derken, Hristiyanlar da: "Yahudilerin bir temeli yok," dediler. Oysa hepsi de kitabı okuyorlar. Cahiller de tıpkı onlar gibi konuşur. Diriliş günü ALLAH ayrılığa düştükleri konularda aralarında hüküm verecektir.

Insallahu teala....
 

Aysegul

New member
Katılım
15 May 2006
Mesajlar
891
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
38
Bu konunun kapatılmasını rica ediyorum...Çünkü başka konular araya girmeye başladı!
 

erbatan

New member
Katılım
4 Nis 2006
Mesajlar
397
Tepkime puanı
0
Puanları
0
küfretmek...küfredilmek...insan bu ikisi arasında kalır hep....kendi zihininde öyle düsünürki.ben küfretmessem birileri bana küfreder diyee...hos ya bende bazan düsünürüm böle.yanlıs yanlıs belki ama insan kendi yanlıs yapınca o yanlıslar onun gözüne gözükmez...Allah hayırlısını nasip etsin.Benim temmennim kalması yönünde...güzel seyler paylasmak...öğrenmek....we yine paylasmak...:eek:

göklerden mahzene
qolop4444
 

milwaukee

New member
Katılım
12 Şub 2006
Mesajlar
222
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
İsrail oğullarına Musa a.s geldi. Hem tevhidi anlattı hemde Firavunun zulmünden kurtarmak için çalıştı. Sonunda o kavim inatçı da olmasına rağmen iman ettiler. Allah’da onları Mısırdan çıkardı ve kurtuldular. Derken, Musa a.s onlardan 30 günlüğüne evet sadece 30 günlüğüne ayrıldı ve 10 gün daha eklenerek 40 güne ulaştı. Sonra geri döndü gittiği dağdan. Elinde levhalarla Rabbimizden vahiyleri emirleri kavmine getirdi. Kavimini buzağıya tapar buldu. O haldeyken kızgınlığından elindeki levhaları yere attı. Çünki onlar kafir olmuştu. Bir anlamda levhaları yere atmasının yorumu bana göre kafir olanlara Allah’ın şeriatı geçerli değildir. Taki şirksiz, şeksiz, şüphesiz iman edene kadar yaptığı ameller ve ibadetler geçerli değildir. içlerinde iman edenler hala imanlarını koruyorlardı. İki fırka olmuşlardı.

Musa a.s onları hemen tekfir etmedi. Çünki onlar öncesinde teslim olmuşlardı. Kavmini uyardı ve onlara kızdı. Ancak onun ardından korkunç bir çatışma yaşandı kanlı bıçaklı, iman edenlerle küfredenler arasında.

Diğer bir örnek; Zat-ı Envat olayı. Ebu Vakid el-Leysi der ki: Allah’ın Rasulü s.a.v ile Huneyn’e gidiyorduk. “Biz küfürden yeni dönmüştük”. Müşriklerin gölgelenip silahlarını astıkları, “Zat-ı Envat” adında bir ağaçları vardı. Bizde bir ağaç gölgeliğine gitmiştik. Dedik ki: “Ey Allah’ın Rasulu! Bizim için müşriklerin Zat-ı Envat’ı gibi bir Zat-ı Envat yapsan olmaz mı?” Bunun üzerine Rasulullah s.a.v:

Allah’u Ekber! Nefsim elinde olan Allah’a yemin ederim ki, siz tıpkı İsrailoğullarının Musa’ya “Sende bizim için onların ilahları gibi bir ilah yap” dedikleri gibi dediniz.” Ve bunu üç kez tekrarladı. Özedönüş bak burada sahabe diyor ki: “Biz küfürden yeni dönmüştük.” Yani teslim oldular ancak hala şirk kalıntıları vardı üzerlerinde. Rasulullah a.s bunları tekfir etmedi. onlarda zaten kendilerinin şirklerini, hatalarını gördüğü zaman hemen terk ediyorlardı. Ancak Allah korusun o hal üzere ölmüş olsalardı onlarda müşrik olarak ölmüş olacaklardı.

Bir örnek daha vereyim size özedönüş. Peygamber efendimizin yanına birisi geldi. Sahabede yanındaydı. Bunu belki hatırlarsınız, meşhur “halka” hadisi. Gelen kişinin kolunda “halka” (bu zamana tabir edecek olursak nazar boncuğu, muska v.s) vardı. Rasulullah s.a.v efendimiz adama sordu: “Bu kolundaki ne işe yarar?” Adam cevcap verdi: “Bu beni kötülüklerden korur” dedi. Allah Rasulu Efendimizde “ÇIKAR ONU AT KOLUNDAN, BU SENİ DAHA KÖTÜ YAPAR” dedi ve oda kolundan halkayı çıkarıp hemen attı. Allah’a hamdolsun. Peygamber Efendimiz bu olaya şöyle dedi. “Eğer bu şekilde ölseydi ebediyen iflah olmazdı. Ebediyen kurtulamazdı.” dedi.

Görüldüğü gibi o zamanda Müslüman bir toplum vardı azınlık ta olsa. Halka takan kişiyi tekfir etmedi. Ancak bu “hal” üzere ölseydi ebediyen kurtulamazdı, sözünü söyledi. Yani İslam çatısı altına girmiş ve teslim olmuşsa küfrü görüldüğünde hemen tekfir edilmez. Ancak o haliyle ölseydi müşrik olarak ölecekti. Ne zamanki bu küfründe sabit olursa, ısrar ederse, şirk olduğunu öğrendiği halde bu inanışına devam ederse o zaman tekfir edilir, Müslümanlardan ayırılır, İslam çatısı altında Müslümanlarla hiçbir bağı kalmaz ve mürted olur.

Yani ben birisinin itikadına şahid olmuşum diyelim, onu zahiren hep Müslüman olarak bilirim. Küfrü olduğunda hemen tekfir etmem Rasulullah s.a.v’in yaptığı gibi yaparım. Israr ederse küfründe, tekfir ederim. Böylece Ali İmran Suresi 4. ayetin gereklerini de tam anlamıyla yerine getirmiş olurum. Bunun dışında imanını tanımadığım, itikadına şahit olmadığım herkesi kafir olarak görürüm. Çünki “tafsilatlı iman” bu devirde farzdır.
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
MUVAHHID' Alıntı:
İsrail oğullarına Musa a.s geldi. Hem tevhidi anlattı hemde Firavunun zulmünden kurtarmak için çalıştı. Sonunda o kavim inatçı da olmasına rağmen iman ettiler. Allah’da onları Mısırdan çıkardı ve kurtuldular. Derken, Musa a.s onlardan 30 günlüğüne evet sadece 30 günlüğüne ayrıldı ve 10 gün daha eklenerek 40 güne ulaştı. Sonra geri döndü gittiği dağdan. Elinde levhalarla Rabbimizden vahiyleri emirleri kavmine getirdi. Kavimini buzağıya tapar buldu. O haldeyken kızgınlığından elindeki levhaları yere attı. Çünki onlar kafir olmuştu. Bir anlamda levhaları yere atmasının yorumu bana göre kafir olanlara Allah’ın şeriatı geçerli değildir. Taki şirksiz, şeksiz, şüphesiz iman edene kadar yaptığı ameller ve ibadetler geçerli değildir. içlerinde iman edenler hala imanlarını koruyorlardı. İki fırka olmuşlardı.

Musa a.s onları hemen tekfir etmedi. Çünki onlar öncesinde teslim olmuşlardı. Kavmini uyardı ve onlara kızdı. Ancak onun ardından korkunç bir çatışma yaşandı kanlı bıçaklı, iman edenlerle küfredenler arasında.

Diğer bir örnek; Zat-ı Envat olayı. Ebu Vakid el-Leysi der ki: Allah’ın Rasulü s.a.v ile Huneyn’e gidiyorduk. “Biz küfürden yeni dönmüştük”. Müşriklerin gölgelenip silahlarını astıkları, “Zat-ı Envat” adında bir ağaçları vardı. Bizde bir ağaç gölgeliğine gitmiştik. Dedik ki: “Ey Allah’ın Rasulu! Bizim için müşriklerin Zat-ı Envat’ı gibi bir Zat-ı Envat yapsan olmaz mı?” Bunun üzerine Rasulullah s.a.v:

Allah’u Ekber! Nefsim elinde olan Allah’a yemin ederim ki, siz tıpkı İsrailoğullarının Musa’ya “Sende bizim için onların ilahları gibi bir ilah yap” dedikleri gibi dediniz.” Ve bunu üç kez tekrarladı. Özedönüş bak burada sahabe diyor ki: “Biz küfürden yeni dönmüştük.” Yani teslim oldular ancak hala şirk kalıntıları vardı üzerlerinde. Rasulullah a.s bunları tekfir etmedi. onlarda zaten kendilerinin şirklerini, hatalarını gördüğü zaman hemen terk ediyorlardı. Ancak Allah korusun o hal üzere ölmüş olsalardı onlarda müşrik olarak ölmüş olacaklardı.

Bir örnek daha vereyim size özedönüş. Peygamber efendimizin yanına birisi geldi. Sahabede yanındaydı. Bunu belki hatırlarsınız, meşhur “halka” hadisi. Gelen kişinin kolunda “halka” (bu zamana tabir edecek olursak nazar boncuğu, muska v.s) vardı. Rasulullah s.a.v efendimiz adama sordu: “Bu kolundaki ne işe yarar?” Adam cevcap verdi: “Bu beni kötülüklerden korur” dedi. Allah Rasulu Efendimizde “ÇIKAR ONU AT KOLUNDAN, BU SENİ DAHA KÖTÜ YAPAR” dedi ve oda kolundan halkayı çıkarıp hemen attı. Allah’a hamdolsun. Peygamber Efendimiz bu olaya şöyle dedi. “Eğer bu şekilde ölseydi ebediyen iflah olmazdı. Ebediyen kurtulamazdı.” dedi.

Görüldüğü gibi o zamanda Müslüman bir toplum vardı azınlık ta olsa. Halka takan kişiyi tekfir etmedi. Ancak bu “hal” üzere ölseydi ebediyen kurtulamazdı, sözünü söyledi. Yani İslam çatısı altına girmiş ve teslim olmuşsa küfrü görüldüğünde hemen tekfir edilmez. Ancak o haliyle ölseydi müşrik olarak ölecekti. Ne zamanki bu küfründe sabit olursa, ısrar ederse, şirk olduğunu öğrendiği halde bu inanışına devam ederse o zaman tekfir edilir, Müslümanlardan ayırılır, İslam çatısı altında Müslümanlarla hiçbir bağı kalmaz ve mürted olur.

Yani ben birisinin itikadına şahid olmuşum diyelim, onu zahiren hep Müslüman olarak bilirim. Küfrü olduğunda hemen tekfir etmem Rasulullah s.a.v’in yaptığı gibi yaparım. Israr ederse küfründe, tekfir ederim. Böylece Ali İmran Suresi 4. ayetin gereklerini de tam anlamıyla yerine getirmiş olurum. Bunun dışında imanını tanımadığım, itikadına şahit olmadığım herkesi kafir olarak görürüm. Çünki “tafsilatlı iman” bu devirde farzdır.
bu söyledikleriniz yorumlardan ibaret göüküyor yani bir olaya karşısında günümüze uyarlamaya gidiliyor ve tartışmaya açılabirli bi rmevzudur çünkü günümze taşırken kişi bilidği ve idrak edebildiği ölçüde olur bu yazının kaynağını dikkat almalıyız bu yazı kimin ilmine aittir? kimin kaleminden çıkmıştır?
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
metin mete' Alıntı:
(Evet Ehli sünnet degilim ve olmayada hic niyet etmedim Allaha cok sükürler olsun bir defa kurtuldum Atalarimin dininden;)
ehli sünnet;
Îtikâdda (inanılacak şeylerde) ve yapılacak işlerde Peygamber efendimizin ve O'nun Eshâbının (arkadaşlarının) ve sonra gelen müctehid İslâm âlimlerinin yolunda bulunan müslümanlar, sünnîler.
Resûlullah efendimiz, ümmetinin başına gelecekleri bildirirken; "Benî İsrâil yetmiş iki kısma ayrıldı. Ümmetim de yetmiş üç fırkaya ayrılacaktır. Bunlardan yalnız biri kurtulacak, diğerlerinin hepsi Cehennem'e gidecektir." Eshâb-ı kirâm bunu işitince, "O hangisidir yâ Resûlallah!" dediler. "Benim ve Eshâbımın yolunda olanlardır" buyurdu.

İslâm âlimleri, bu hadîs-i şerîfte bildirilen tek kurtuluş fırkasının Ehl-i sünnet olduğunu bildirdiler. (Abdülhak-ı Dehlevî, İmâm-ı Rabbânî)

Ehl-i sünnet olanlar bugün dört mezhebde toplanmış olup, bunlar: Hanefî, Mâlikî, Şâfiî ve Hanbelî mezhepleridir. (Tahtâvî)

Ehl-i beyti (Peygamber efendimizin soyundan gelenleri) sevmek, Ehl-i sünnetin sermâyesidir. (Abdülhakîm Arvâsî)

Ehl-i sünnete uymadan kurtuluş imkânsızdır. (İmâm-ı Rabbânî)

Ehl-i Sünnet Âlimleri:

İnanılması lâzım olan din bilgilerini Eshâb-ı kirâmdan (Peygamber efendimizin arkadaşlarından) doğru olarak öğrenip, kitablara yazan ve Ehl-i sünnet îtikâdında olan İslâm âlimleri.


Akıllı ve ergenlik çağına ulaşan her erkek ve kadının birinci vazîfesi, Ehl-i sünnet âlimlerinin yazdıkları akâid bilgilerini (îmân bilgilerini) öğrenmek ve bunlara uygun olarak inanmaktır. (İmâm-ı Rabbânî)
Cüneyd-i Bağdâdî, Sırrî-yi Sekatî, Fudayl bin Iyâd, İbrâhim bin Edhem, Şâh-ı Nakşibend, Ubeydullah-ı Ahrâr, Abdülkâdir-i Geylânî, Ahmed Rufâî, Ahmed-i Bedevî, İmâm-ı Rabbânî gibi tasavvuf büyükleri aynı zamanda Ehl-i sünnet âlimidirler. (S. Abdülhakîm bin Mustafâ)

ehli sünnet itikatı;
Peygamber efendimizin veEshâb-ı kirâmın (arkadaşlarının) ve onların yolunda bulunan İslâm âlimlerinin bildirdikleri doğru îtikâd, inanış.
Ehl-i sünnet îtikâdında olmayan din adamlarının yazılarını okuyanın kalbi kararır. (Süleymân bin Cezâ)

Kalbe gelen bütün keşifleri, hâlleri bize verseler, fakat kalbimizi Ehl-i sünnet îtikâdı ile süslemeseler, kendimi mahvolmuş ve hâlimi harâb bilirim. Bütün harâblıkları, felâketleri üzerime yığsalar, lâkin kalbimi Ehl-i sünnet îtikâdı ile şereflendir seler, hiç üzülmem. (Ubeydullah-ı Ahrâr)
Ehl-i sünnet îtikâdında olmayan hiç kimse evliyâ olamamıştır. (İmâm-ı Rabbânî)

Ehl-i sünnet îtikâdı sana önce lâzım olan,
Yetmiş üç fırka var amma, Cehennemlik geri kalan,
Müslümanlar hep sünnîdir, cümlenin reîsi Nu'mân,
Cennet ile müjdelendi, îmânda bunlara uyan.

(İmâm-ı Rabbânî)



Peygamber efendimizin ve Eshâbının inandığı gibi inanan ve Ehl-i sünnet âlimlerine tâbi olan müslüman. Ehl-i sünnet vel-cemâat îtikâdında olan kimse.
Sünnî olanlar, amelde dört mezhebe ayrılmışlardır. Bu dört mezhebde bulunanlar, birbirlerinin Ehl-i sünnet olduklarını bilirler ve sevişirler. Dört mezhebden birinde bulunmayan kimse, Ehl-i sünnet olmaz. (Ahmed Fârûk) Müslümanlar hep sünnîdir; cümlenin reîsi Nu'mân (İmâm-ı a'zam) Cennet ile müjdelendi; îmânda bunlara uyan

(Kemahlı Feyzullah)
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
ehli sünnet , sünnete uyan topluluk demektir.
Sünnet;
Peygamber efendimizin mübârek sözleri, işleri ve görüp de mâni olmadığı şeyler.

Unutulmuş bir sünnetimi meydana çıkarana yüz şehîd sevâbı vardır. (Hadîs-i şerîf-Hadîka)

On şey sünnettir: Bıyığı kısaltmak, sakalı uzatmak, misvâk kullanmak, nazmaza (ağıza su alma) , iştinşak (buruna su çekme) , tırnak kesmek, ayak parmaklarını yıkamak, koltuk altını temizlemek, kasıkları temizlemek, su ile istincâ.
(Hadîs-i şerîf-Tebyîn-ül-Hakâyık)


Din bilgilerinde senet, kaynak olan dört temel delîlden biri. Hadîs-i şerîfler.
Edille-i şer'iyye, din bilgilerinin elde edildiği kaynaklar dörttür: Kitab (Kur'ân-ı kerîm), sünnet, icmâ-ı ümmet (bir asırda bulunan, Kur'ân-ı kerîm ve hadîs-i şerîflerden mânâ çıkarabilen müctehid denilen derin âlimlerin, dînî bir işin hükmünde bir leşmeleri, aynı sözü söylemeleri veya aynı işi yapmaları), ve kıyâs-ı fukahâ (hükmü, mânâsı nasstan yâni Kur'ân-ı kerîm ve hadîs-i şerîften açıkça anlaşılamayan bir şeyin hükmünü, hükmü bilinen ve bu şeye benzeyen başka bir şeyin hükmünden anlamak)dır. (İbn-i Âbidîn)

Sünnet, Kur'ân-ı kerîmi tefsir etmekte, açıklamaktadır. Mezheb imâmları (Hanefî, Şâfiî, Mâlikî, Hanbelî), sünneti açıklamışlardır. Din âlimleri de, mezheb imâmlarının sözlerini açıklamışlardır. Kıyâmete kadar da böyle olacaktır. Sünnet olmasaydı; sul ar ve tahâret (temizlik) bahislerini, namazların kaç rek'at olduklarını, rükû ve secdede okunacak tesbihleri, bayram ve cenâze namazlarının nasıl kılınacağını, orucun, haccın farzlarını ve nikâh, hukuk bilgilerini, hiçbir âlim, Kur'ân-ı kerîmde bulamaz ve öğrenemezdi.
(İmâm-ı Şa'rânî)

sünnet aynı zamanda Şerîat yâni İslâm dîni.

İslâm dîni garîb olarak başladı. Son zamanlarda da garîb olacaktır. Bu garîb insanlara müjdeler olsun! Bunlar insanların bozduğu sünnetimi düzeltirler. (Hadîs-i şerîf-Mektûbât)

Sünneti en iyi bilen, imâm olur. (Kudûrî)

Peygamber efendimizin gösterdiği İslâmiyet yolunda bulunabilmek ve O'nun sünneti üzere yaşayabilmek için; önce doğru îmân etmek, sonra harâmlardan sakınmak, sonra farzları yapmak, sonra mekrûhlardan sakınmak, daha sonra müstehâbları yapmak lâzımdır. (İmâm-ı Rabbânî)

Allahü teâlâya götüren en emîn yol; bütün iş, hareket ve ibâdetlerde Peygamber efendimizin sünnetine tâbi olmaktır. (Ebû Ali Cürcânî)
 

Mahfuz

New member
Katılım
9 Haz 2006
Mesajlar
158
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
42
Konum
Ýstanbul
bunları yazmanın bir anlamı yok! adamlar İslam alimlerini kabul etmiyorlar ki! sadece Kur'an okuyorlarmış bu amcamlar. aslında varya haklılar. nasıl olsa Kur'an harici bütün kitaplar insan tarafından yazıldı. hiçbirini okumayalım. çünki hepsi bizim haricimizdeki insanların fikirleri. yanlış düşünüyor olabilirler. insanları kandırmak için uyduruyor olabilirler! aman sakın kimse kitap okumasın bundan sonra! ama bi dakka Kur'an da insan elinden geçti? yoksa ?? aa ?? yok canım!?!
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
kuranüı bize tebliğ eden bir insandı, o insanın bu ayeler Allah tan geldi dediğimiz şeyler inanıp o insanın yok tama ayelere inanıyoruz ama senin hal ve hareketlerine uymak zournda dğeiliz gibi bişey oluyor ki bu ayetlerde sabbit resule itaat sayısız bir şekilde geçer üztelik o hevasından honuşmaz o nefis konuşmaz onun konuştuğu yalnız Allahtandır, o yalnız vahiy konuşur deniyor ozaman söylediklerinide hak bildiğimiz halde uymamak çelşiki ötesinde çelşikidir sonra namaz kılın emrini alır kafamıza göre namaz kıları sonrada bize uyarı çık iyi gelir vay o namaz kılanların haline diye, buyur burdan yak, kıldığın yaptığın gitti boşa ne yapıcaz ozaman, ozaman bilmemek ayıp dğeilde bir bilene danışmak lazım gelir, bilene danışmamak bildiğimiz üzere ben biliyorum demektirki buda enaniyettendir ki bu da nefsi bir haldir..
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Alt