Eskiden Edep...

samanyolu

New member
İnsanlarımız eskiden edeplerindeki inceliklerine binaen ‘Işığı yak’ demezlerdi. Çünkü yakmak olumsuz bir kelimedir. Bunun yerine ‘Işığı uyandır’ derlerdi
Geceleyin yatarlarken de ‘Lambayı (mumu) söndür.’ demezler (Allah kimsenin ışığını söndürmesin.),çünkü söndürmek olumsuzluk çağrıştırdığı için ‘Lambayı dinlendir’ derlerdi.
Aynı şekild
e ‘Kapıyı kapat’ denilmez (Allah kimsenin kapısını kapamasın) ‘Kapıyı ört’ veya ‘Sırla’ derlerdi.
Kapıların üzerinde de‘ kapılar açan, müşküller gideren, kalplere inşirah veren’ manasında ‘’Ya Fettah’’ yazılırken günümüzde “itiniz” gibi manasız ve faydasız, boş bir kelime yer almaktadır..........
Eskiden evlere misafirler geldikleri zaman ev sahibi onların ayakkabılarının burunlarını dışarıya doğru değil içeriye doğru baktırırdı. Böyle yapmakla ‘’Biz sizin misafirliğinizden çok hoşnut kaldık, evimizi yeniden şereflendirmenizi bekleriz” demek isterlerdi.
 
Osmanlı zamanında gerçekleşen bir olay;

Durumu iyi olmayan fakir biri, hali vaktinde olan bir kişiyle görüşür.

Sohbete başlarlar. Fakirin elinde sert ucu sivri demir vardır, onu yere saplayıp durur, sonunda yanlışlıkla adamın ayağına saplar o demiri, fakir durumun farkında değildir. Neyse bizim ki durumunu anlattıktan sonra ihtiyaçlarını saydıktan sonra, bi bakar ki o da ne, demiri adamın ayağına saplamış.

Adama soruyor; Ya sen niye söylemedin ayağına saplamışım demiri farkında değilim, sapladığımda bir çığlık atsaydın ya da bana bir tane patlatsaydın ya demiş.

Zengin olan da cevap vermiş; İyi de ayağıma o demiri sapladığında bağırsaydım, sen ihtiyacını bana anlatamadan ihtiyacını görmeden ayrılacaktın buradan, o yüzden tepki göstermedim demiş.
 
Geri
Üst
AdBlock Detected

We get it, advertisements are annoying!

Sure, ad-blocking software does a great job at blocking ads, but it also blocks useful features of our website. For the best site experience please disable your AdBlocker.

I've Disabled AdBlock    No Thanks