Bir insan için Allah’ın rahmetinin önemini hissetmek, onunla yaşadığını ve ona ne kadar muhtaç olduğunu anlamak kadar önemli ne olabilir?
O rahmet sayesinde ayaktayız ve onun sayesinde dünyevî ve uhrevî hayatımızı sürdürmekteyiz.
Onun rahmetinin bir cilvesi olan Cennete ve bir parıltısı olan ebedî saadete ermek kadar da insanı mutlu edecek başka birşey düşünülemez.
Bediüzzaman Hazretlerinin ifadesiyle, dünyanın bin senelik mesudane hayatı bir saatine denk gelmeyen bir Cennet hayatı, o güzelim Cennet hayatının da bin senesi bir saat rü’yet-i cemalini seyre mukabil gelmeyen bir ebedî saadetin yolcularıyız.
Peki, bu hedefe nasıl ulaşılır?
Bunun yolunu Kur’ân bir âyetinde şöyle gösteriyor: “And olsun ki, Allah’ın rahmetini ve âhiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çokça zikredenler için, Allah’ın Resûlünde (a.s.m.) size güzel bir örnek vardır.”
Demek Allah’a ve Cennetine girmenin yolu Allah’ın Resûlünü (a.s.m.) örnek edinmek, onun yaptıklarını yapmak, kaçındıklarından kaçınmaktan geçiyor.
Allah Resûlünü (a.s.m.) örnek almak, her hususta ona tabi olmak Allah’ın sevgisini kazanmanın da yoludur. Kur’ân der ki: “De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.”
Allah Resûlüne uymak, onun Sünnet-i Seniyyesine tabi olmak demektir.
Sünnet-i Seniyyenin her meselesi, hatta en küçük âdâbları bile bir pusula gibi doğru yolu gösterir, bir projektör gibi yolumuzu aydınlatır.
Lem’alar’da belirtildiği gibi Sünnet-i Seniyyenin düstur ve prensipleri ruhî, kalbî, aklî, özellikle sosyal hastalıklarda son derece faydalı birer devâdır.
Sünnet-i Seniyyeye uygun hareket etmek fânî ömür dakikalarını bakileştirir, baki meyveler kazandırır.
Sünnet-i Seniyyeye uymayı kendine âdet eden, âdetlerini ibadete çevirir, bütün ömrünü meyveli, sevablı ve kazançlı hâle getirebilir.
Ümmetin bozulduğu bir dönemde Sünnet-i Seniyyeye sarılmanın ise daha büyük bir önemi vardır. Bir hadis-i şerifte şöyle bir müjde yer alır: “Kim ümmetimin bozulduğu bir zamanda Sünnet-i Seniyyeme sarılırsa yüz şehit sevabı kazanabilir.”
Bu kadar avantajları olan Sünnet-i Seniyyeye hiç sarılınmaz mı? Dua ile
O rahmet sayesinde ayaktayız ve onun sayesinde dünyevî ve uhrevî hayatımızı sürdürmekteyiz.
Onun rahmetinin bir cilvesi olan Cennete ve bir parıltısı olan ebedî saadete ermek kadar da insanı mutlu edecek başka birşey düşünülemez.
Bediüzzaman Hazretlerinin ifadesiyle, dünyanın bin senelik mesudane hayatı bir saatine denk gelmeyen bir Cennet hayatı, o güzelim Cennet hayatının da bin senesi bir saat rü’yet-i cemalini seyre mukabil gelmeyen bir ebedî saadetin yolcularıyız.
Peki, bu hedefe nasıl ulaşılır?
Bunun yolunu Kur’ân bir âyetinde şöyle gösteriyor: “And olsun ki, Allah’ın rahmetini ve âhiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çokça zikredenler için, Allah’ın Resûlünde (a.s.m.) size güzel bir örnek vardır.”
Demek Allah’a ve Cennetine girmenin yolu Allah’ın Resûlünü (a.s.m.) örnek edinmek, onun yaptıklarını yapmak, kaçındıklarından kaçınmaktan geçiyor.
Allah Resûlünü (a.s.m.) örnek almak, her hususta ona tabi olmak Allah’ın sevgisini kazanmanın da yoludur. Kur’ân der ki: “De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.”
Allah Resûlüne uymak, onun Sünnet-i Seniyyesine tabi olmak demektir.
Sünnet-i Seniyyenin her meselesi, hatta en küçük âdâbları bile bir pusula gibi doğru yolu gösterir, bir projektör gibi yolumuzu aydınlatır.
Lem’alar’da belirtildiği gibi Sünnet-i Seniyyenin düstur ve prensipleri ruhî, kalbî, aklî, özellikle sosyal hastalıklarda son derece faydalı birer devâdır.
Sünnet-i Seniyyeye uygun hareket etmek fânî ömür dakikalarını bakileştirir, baki meyveler kazandırır.
Sünnet-i Seniyyeye uymayı kendine âdet eden, âdetlerini ibadete çevirir, bütün ömrünü meyveli, sevablı ve kazançlı hâle getirebilir.
Ümmetin bozulduğu bir dönemde Sünnet-i Seniyyeye sarılmanın ise daha büyük bir önemi vardır. Bir hadis-i şerifte şöyle bir müjde yer alır: “Kim ümmetimin bozulduğu bir zamanda Sünnet-i Seniyyeme sarılırsa yüz şehit sevabı kazanabilir.”
Bu kadar avantajları olan Sünnet-i Seniyyeye hiç sarılınmaz mı? Dua ile