Mutsuzluğunuzun arkasında ne olduğunu hiç düşündünüz mü?
Mutsuzluğunuzun arkasında nefsinizin afetleri var.Afetler Allah ın yasaklarını işlemenize sebebiyet verir,Allahın emirlerini işlemenize engel olurlar.Her ikisinin sonunda da Allah û Teâla size azap eder.Her yaptığınız bir yanlışın arkasından bir huzursuzluğu hepiniz yaşarsınız.İşte bu Allah û Teâla nın size verdiği o yanlış hareketinizden dolayı kaybettiğinizin azabıdır.Her an bunu yaşarsınız.Başkasına yaptığınız zülm nedeniyle ruhunuz nefsinize azap eder,Allah ta size huzursuzluk verecektir,bir defa daha sıkıntı duyacaksınız.Ancak zikirle nefsinizin kalbindeki afetler yok olur.Nefsinizin afetleri bütünüyle yok olduğu zaman artık kimseye bir kötülük yapamazsınız.O huzursuzluğu artık hiç yaşamayacaksınız.İnsanlar iç dünyalarında nefsleri ile ruhları arasında kavga olduğu için mutsuzdurlar.Böyle bir kavga sebebiyle başkalarına kötü davranacak ve bu davranışları sebebiyle huzursuz olacaklardır.Yapılan her yanlış davranış kendilerine Allah û Teâla nın kendilerine azap vermesine,ruhlarının da nefslerine sıkıntı vermesine sebebiyet verecektir.Allah ile olan ilişkilerinde nefslerindeki afetler Allah ın emirlerini yapmasına engel olduğu için huzursuz olacaklardır,yasak ettiği fiilleri işledikleri için huzursuz olacaklardır.Hem emriler cephesinde,hem yasaklar cephesinde o kişi hep huzursuz olacaktır,nefsinin emrinde olduğun için.Ama daimi zikirde afetlerden kurtulan kişi o emirleri ve yasakları büyük bir zevkle devamlı gerçekleştirir.Ve o kişi mutlu bir insandır.İç dünyasında mutludur,dış dünyasında başkalarıyla olan ilişkilerinde mutludur,Allah ile olan ilişkilerinde mutludur.Dünya mutluluğu budur.İç aleminizde kesintisiz sulh ve sûkun hali.Nefsiniz ile ruhunuz arasındaki kavganın bitmesi.Nefsinizinde ruhunuz gibi olup Allahın bütün emir ve yasaklarına itaat etmesi.
Dış dünyanızda başka insanlarla olan ilişkiniz de artık onlara üstünlük taslamanız diye bir söz konusu değil.Tevazuğu öğrenmişsiniz ve yaşıyorsunuz.Huzursuz olmanız imkansız hale geliyor.Allah ile olan ilişkilerinizde nefsiniz de ruhunuzda Allah ın yasak ettiği fiili işlemek istemiyor.iç dünyanızda kesintisiz bir mutluluğun sahibisiniz,dış dünyanızda kesintisiz bir mutluluğun sahibisiniz,Allah ile olan ilişkilerinizde kesintisiz bir mutluluğun sahibisiniz.İşte dünya saadeti budur.Bunu size sağlayan şey zikirdir.Ancak zikirle nefsinizin kalbindeki afetler yok olur ve bu hedefe ulaşırsınız.İblis transandantal meditasyonu zikrin yerine kabul ettirdiği zaman hiç kimse nefs tezkiyesi yapamaz.O kişi transandantal meditasyon yaptığı zaman kullandığı kelimeyle şeytanla ilişki kuruyor,yerden ayaklarından yukarıya çıkan zulmani karanlıklar kalbin alt noktasından kalbe giriyor ve zaten karanlık olan kalb daha konsantre bir karanlığın içine bürünüyor transandantal meditasyon boyunca.Afetler zaten mevcut,o afetler daha da konsantre bir noktaya ulaşıyor.Öyleyle bütün insanlar için söz konusu olan şey bir hedefe ulaşmaktır.Birinde;nefsinizin tezkiye olması tasfiye olması,iç dünyanızda,dış dünyanızda,Allah ile olan ilişkilerinde sonsuz bir mutluluğu yaşamanız söz konusu,diğerinde ise;huzursuzluğunuzun devamlı artışı söz konusu.COLOR=Red]Hiç kimse transandantal meditasyonla sulh ve sukuna ulaşamaz.[/COLOR][/SIZEİbilisin ne yapması lazımdı? zikri ortadan kaldırması lazımdı.Kaldırabilmesi için transandantal meditasyonu herkeze kabul ettirebilmesi lazımdı.İşte iblis bu gün bunu başarmıştır.Hastanelerde gelen kanı odur ki sulh ve sukun için transandantal meditasyon bir vasıtadır ve her kes için faydalı bir müessesedir.Şeytan kendi taraftarlarına bunu kabul ettirmiş durumda.Zaten insanlar Allah ın yoluna girmedikçe,Allah a ulaşmayı dilemedikçe hep onun tarafındalar.[/B]Transandantal meditasyon sadece bir zikir sahtekarlığıdır.Zikrin unutturulması için şeytanın insanlara sunduğu bir zehirdir.Allah ın sizleri Allahın yoluna almakla ne kadar büyük yardımlarının olduğunu bir düşünün.Kalbinize iman kelimesini yazan Allah,zikir yaptığınızda katından rahmetle fazl ve rahmetle salavat nurlarını gönderen gene Allah,bu nurları iman kelimesinin etrafında toplayan gene Allah,nefsinizin tezkiyesini oluşturan o,tasfiyeyi de oluşturan o.Her şey önceden dizayn edilmiş,vücudunuz bu dizayna göre yaratılmıştır.Eğer sizler Allah a ulaşmayı dilerseniz,zikir yaptığınızda nefsinizi kalbinde Allah ın nurlarının mutlaka birikeceği bir özellikle yani Hanif fıtratıyla yaratıldınız.Herkes böyle yaratıldı.Şeytan bu fıtratla yaratıldığınızı biliyor.Eğer zikir yaparsanız sizi kaybedeceğini de biliyor.İblisi, Allah ın zikrinin yerine kullandığı silah transandantal meditasyondur.Hazin son zikrin unutturulmaya çalışılması onun yerine transandantal meditasyonun getirtilmeye çalışılmasıdır.İblis bunu büyük ölçüde başarmıştır.