Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Nasil anlariz....?

Selim

New member
Katılım
12 Nis 2010
Mesajlar
378
Tepkime puanı
311
Puanları
0
Bir kişi kendini Peygamberimizin varisi addederse,islamdan çıkar cehennehlik olur...
Bir kişi ,bir başka kişiyi Peygamberimizin varisi olarak gösterirse islamdan çıkar.cehennemlik olur.

Bugün Ehli Sünnet itikadının hepsi Peygamber varislerini kabul ediyor ve onlara tabii oluyor, bu durumda sizin dediğinize göre Ehli sünnet kafir oldu.. Bu sözünüzle Ehli sünneti tekfir ediyorsunuz..

YÜCE ALLAH KİMSEYİ KENDİNE DOST İLAN ETMEMİŞTİR.

Buna sadece gülerim...
 

CENGÝZHAN

New member
Katılım
15 Ara 2011
Mesajlar
297
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Konum
Ankara
Bugün Ehli Sünnet itikadının hepsi Peygamber varislerini kabul ediyor ve onlara tabii oluyor, bu durumda sizin dediğinize göre Ehli sünnet kafir oldu.. Bu sözünüzle Ehli sünneti tekfir ediyorsunuz..



Buna sadece gülerim...

Kardeş,

Tartışmayı daha fazla uzatmanın bir anlamı kalmadı.

Ben sana söyleyeceklerimi söyledim.

Senin anladığını da zannediyorum...

Kapatalım bu konuyu

SELAM güzel kardeşim...
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,131
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Peygamberimizin varisi veya varisleri yoktur,kimse olamaz.
Peygamberimizin varisi olmak kimsenin haddi de olamaz.

Peygamberimiz vefatından önce hiç kimseyi varis olarak,halife olarak tayin etmemiş,
hiç kimseye vekalet vermemiştir.

Bir kişi kendini Peygamberimizin varisi addederse,islamdan çıkar cehennehlik olur...
Bir kişi ,bir başka kişiyi Peygamberimizin varisi olarak gösterirse islamdan çıkar.cehennemlik olur.

Hiç bir kişi kendisini Allahın dostu addedemez.
Peygamberimiz bile Allahın dostu değil,SEVGİLİ KULUDUR.

YÜCE ALLAH KİMSEYİ KENDİNE DOST İLAN ETMEMİŞTİR.kimsenin haddi değildir.

Bunları keşke anlayabilseniz...!!!!

Bu sözlerinizin delilini bize verin, yazın, gösterin lütfen.
 

CENGÝZHAN

New member
Katılım
15 Ara 2011
Mesajlar
297
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Konum
Ankara
Bu sözlerinizin delilini bize verin, yazın, gösterin lütfen.




Peygamberimizin varisi veya varisleri yoktur,kimse olamaz.
Peygamberimizin varisi olmak kimsenin haddi de olamaz.

Sözlerim bunlar idi.

Peygamberimiz vefatından önce hiç kimseyi, vekil,varis veya halife olarak tayin etmemiş,
bir işarette dahi bulunmamıştır.

Kensini peygamberin varisi addeden kişiler varsa..
Veya bir kişinin peygamberimizin varisi olduğunu işaret edenler veya söyleyenler varsa...

Benim yazdığım yukarıdadır...O kişlerin bu veraseti nereden ve kimden aldıklarının DELİLİNİ
veya veraset İLMÜHABERİNİ göstermeleri gerekir.

Aziz kur'an da böyle bir verasete ilişkin en küçük bir işaret veya delil var mıdır ??

SELAM
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,131
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Peygamberimizin varisi veya varisleri yoktur,kimse olamaz.
Peygamberimizin varisi olmak kimsenin haddi de olamaz.

Sözlerim bunlar idi.

Peygamberimiz vefatından önce hiç kimseyi, vekil,varis veya halife olarak tayin etmemiş,
bir işarette dahi bulunmamıştır.

Kensini peygamberin varisi addeden kişiler varsa..
Veya bir kişinin peygamberimizin varisi olduğunu işaret edenler veya söyleyenler varsa...

Benim yazdığım yukarıdadır...O kişlerin bu veraseti nereden ve kimden aldıklarının DELİLİNİ
veya veraset İLMÜHABERİNİ göstermeleri gerekir.

Aziz kur'an da böyle bir verasete ilişkin en küçük bir işaret veya delil var mıdır ??

SELAM

Bu sözleri buraya yazdığınıza göre bunları delillendirmek zorundasınız sayın CENGİZHAN. Belki kavram karmaşaları yaşamaktasınız, bilmiyorum ama bilirsiniz ki sözlerin istilahi manaları da vardır. Ama bir laf atıp kenara çekilmek olmaz. Varis ne, halife ne, dinden çıkmak ne? Bu red ve iddialarınızın Kur'an yahut Hadis kaynakları ile delillenmesi gerek. İddia sizin, ispat size düşüyor.
 

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
Yazınızdan anladığım kadarıyla aldığınız islam hukuku eğitimi herhangi bir Türk ilahiyat fakültesi değil,
sizin tabirinizle bir medrese, benim tabirimle de bir cemaat okulu...

Böyle düşünmemin nedeni İLAHİYAT FAKÜLTELERİ akademik eğitim verir. Sizin dediğiniz medrese (!) veya
cemaat okulları farklı metodik sistemler kullanırlar...

Sizin bu farkın farkında olmadığınızı yukarıdaki tartışmalarınızdan fark etmiştim...

Eksik anlamışsınız. Selim'e Türkçe konusundaki tavsiyenize en önce sizin uymanızı dilerim. Dikkat ederseniz akademik olarak yurtdışı üniversiteden bahsettim. El ezher herhangi bir cemaat yada vakıf üniversitesi değildir, cemaat sözünüzü tebessüm ederek okudum. El Ezher akademik eğitim verir. Biz bu eğitimin haricinde yarıca Türkiye de yine örgün eğitim veren gazi üniversitesinin İktisat bölümünü okuduk. Yani akademik eğitim yönünden çok şükür gidebildiğimiz kadar gittik, inşaallah önümüzde uluslararası hukuk var. Nasip olursa, inşaallah bir gün o eğitimi de ODTÜ'de almak isterim. Ondan sonra da, yani yurtdışı eğitimim bittikten sonra, onun üzerine 8 aya yakın bir zaman medrese eğitiminden bahsettim. Bu medrese eğitiminin, diğer aldığım eğitimin de üzerinde ve daha çok öneme haiz olduğunu anlatmak istemiştim, sanırım ıskaladınız anlam yönünü.

Neyin farkında olduğumu sanırım bundan sonra anlatmama gerek kalmadı. Türk ilahiyat fakültelerinin, yurtdışı İslami eğitim veren üniversitelerin ve sonrasında aldığım medrese eğitiminin arasındaki farkı ölçecek kadar birikime sahip olduğumu söyleyebilirim. Bu açıklamalar çok şahsi oldu, ama söylemem gerektiği için yazdım. Yoksa, bu forumda uzun zamandır yazan kardeşlerim çok iyi bilir ki, bu tür şeyleri konuşmayı hiç sevmem. Bilakis; her zaman için henüz cahil olduğumu ve Gothe'nin ünlü sözünü kendime uyarlayıp; çok iyi bildiğim tek şeyin "hiç bir şey bilmediğim gerçeği olduğudur" sözünü bizden çok defa okumuşlardır.

Farkı, farkdeceğinizi umarak yazdım.

Benim sizin kimlere mürsit dediğinizden haberim yok..

Size demiştim benim mürşitle,şeyhle ,şıhla işim olmaz....

Peygamberimizin varisi olmaz, yoktur...

Eğer birileri kendilerini peygamberimizin varisi addediyorlarsa, bunun hesabını diğer tarafta,
Peygamberimize de,Yüce Allaha da veremezler.....!!!!!!!!!!!!!!

Tamam benim güzel kardeşim..Anlaşıldı herhalde..
Kapatalım bu konuyu...

Bak sitemize yeni bir yazı getirdim KÖK HÜCRE başlıklı..

Onu oku eleştrilerini beklerim..

SELAM

Biz; ilmi ile amil olup arifi billah olanlara Şeyh yada mürşit deriz. Bunun da anlamı "öğreten" demektir. Sizin yazdığınız tabir ile bu gibi insanlara kimse "şıh" demez. Şıh diye tabir edilen kişiler, Anadolu'nun bazı ücra köşelerinde, safsatalar ve şarlatanlıklarla hoca pozisyonundaki insanlara denir ve bu insanların bırakın dini kadeleri, abdestin sünnetlerini dahi bir seferde anlatamayacak kadar cahildirler. Sanırım yolunuz bu gibi insanlara düştüğü için, şeyh ile şıh arasındaki anlam ve muhteviyat farkını görememişsiniz. Sağlık olsun, inşaallah bir gün gerçek bir mürşid ile karşılaşırsanız aradaki farkı görmeniz nasip olmuş demektir.

Peygamberlerin varisleri alimler zümresidir. Peygamberimizin (s.a.v.) varisi; Hz. Ebu Bekr (r.anh) efendimizdir. Kendisi daha dünyadayken Hz. Ebu Bekir'i (r.anh) imamete geçirip arkasında namaz kılmış ve kendisinden sonra imamete en kayık olanın O olduğunu işaret etmiştir. Oysa; hem damadı hem de yeğeni Hz. Ali (k.v.) efendimize rağmen, hem de iki kızını da belirli aralıklara verdiği damadı ve çok sevdiği arkadaşı Hz. Osman'a (r.anh) rağmen bunu yapmıştır. Çünkü, bu saydığımız bütün isimleri ve beraberinde Hz.Ömer (r.anh) gibi güzeide insanları, bizzat kendi yetiştirmiştir.
Biz, yani ehli sünnet cemati; bu insanları Peygamber efendimizin (s.a.v.) varisleri olarak kabul ederiz. Bunun hesabını vermek yada vermemek gibi br düşüncede de olmayyız. Çünkü; cemaatleşmeyi ve cemaatleştikten snra aramızdan bir kişi emir tayin etmemizi Rabbimiz buyuruyor bizlere. Peygamber efendimiz (s.a.v.) de; "iki kişi olursanız, birinizi emr tayin edin" hadisine sanırım rast gelmemişsiniz. Biraz hadis okumanızı tavsiye ederim.

Peygamberimizin varisi veya varisleri yoktur,kimse olamaz.
Peygamberimizin varisi olmak kimsenin haddi de olamaz.

Peygamberimiz vefatından önce hiç kimseyi varis olarak,halife olarak tayin etmemiş,
hiç kimseye vekalet vermemiştir.

Bir kişi kendini Peygamberimizin varisi addederse,islamdan çıkar cehennehlik olur...
Bir kişi ,bir başka kişiyi Peygamberimizin varisi olarak gösterirse islamdan çıkar.cehennemlik olur.

Hiç bir kişi kendisini Allahın dostu addedemez.
Peygamberimiz bile Allahın dostu değil,SEVGİLİ KULUDUR.

YÜCE ALLAH KİMSEYİ KENDİNE DOST İLAN ETMEMİŞTİR.kimsenin haddi değildir.

Bunları keşke anlayabilseniz...!!!!

Peygamberimizin varisi vardır, ve her zamanda var olacaktır. Bu sizin zorunuza gitse de gitmese de bir gerçektir. Bilmediğiniz konuda ahkam kesmeniz, sizin gibi eğitimli gördüğüm bir insana yakıştıramadım. Allah (Celle celaluhu) dahi, alimleri ilim sahibi yapıp överken, sizin red etmeniz ayete karşı gelmek olur:

"Allah, melekler ve ilim sahipleri, ondan başka ilah olmadığına adaletle şahitlik ettiler. Ondan başka ilah yoktur. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir" ( Al'i İmran : 18 )

Diğer bir ayeti kerime de de şöyle buyurur:

" Ey iman edenler, sizlere meclislerde: "Yer açın!" denildiği zaman yer açın ki, Allah da size genişlik versin! "Kalkın!" denildiği zaman da kalkın ki, Allah da inananlarınızı yükseltsin ve kendilerine ilim verilenleri ise derecelerle yükseltsin. Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır." ( Mücadele : 11 )

Bu ve bunun gibi ayetler, alimler zümresinin diğer insanlara nazaran derece olarak farklı olduklarını bizlere gösterir. Ve bizlere, aklımızın almadığı, yada içinden çıkamadığımız konularda, alimlerden yardım almamızı emr eder. Bakın, bu ayette de Yüce Rabbimiz mealen ne buyuruyor:

" Eğer onu (o hükmü) Peygamberlere ve kendi aralarındaki ulü'l emirlerine (alimlerine) havale etselerdi, onlardan o hükmü oradan çıkarabilenler de bilirlerdi." ( Nisa : 83 )

Buradaki ifade de ulü'l emr alimler zümresidir. Ve son bir ayet ile sizin bu konudaki şüphenizi gidermek isterim:

" İşte misaller ! Biz onları insanlar için irad ediyoruz. Alim olanlardan başkası, onları anlamaz." ( Ankebut : 43 )

Bildiğinz bir konu olursa yazın, eğitimini aldığınız bir konu olursa yazın, bizler de sizin sayenizde bilmedğimiz konu hakkında bilgi sahibi olalım. Ama, bilmediğiniz konuda, eğer bir bilen sizi bilgilendiriyorsa, ve bunun karşılığında sadece Allah'ın (Celle Celaluhu) rızasını diliyorsa, sizden bir şey talep etmiyorsa ve samimiyse, lütfen siz de buna uyun.
Büyük harfler ile çok iyi bilyor gib Allah'ın (Celle celaluhu) dost olarak kimseyi edinmeyeceğini ve böyle bir şey ilan etmediğii iddia etmişsiniz. Çok tuhaf, hem Kur'an okuyorsunuz hemde ayetleri unutuyorsunuz. Eminim muhakkak biliyorsunuzdur unutmuşsunuzdur diye buraya yazayım, hatırlayın siz de:

"Din bakımından o kimseden daha iyi kimdir ki, özü iyi olarak yüzünü İslam ve Allah'a tutmuş ve muvahhid olarak İbrahim'in dinine uymuştur. Allah ki, İbrahim'i dost edinmişti." ( Nisa : 125 )
 

CENGÝZHAN

New member
Katılım
15 Ara 2011
Mesajlar
297
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Konum
Ankara
Bakınız Bekir kardeş,

Yukarıda izah etmeye çalıştım,yueterli olmadı galiba son defa olmak üzere iyi anlaşılabilmesi
için basitleştirerek bir kere daha yazayım:

Bir arkadaşımın:

insanları irşad'la uğraşan Peygamber Varislerinden bahsettiğimiz aşikar .

İfadesine karşı:

Peygamberimizin varisi veya varisleri yoktur,kimse olamaz.

Dedim.

Şimdi benden Peygamberimizin varislerinin olmadığına dair delil istenmez istenemez.
Yokluğun delili olmaz.

Eğer Peygamberimizin varisi olduğunu iddia eden varsa, veraset ilmühaberini göstermesi istenir.

Ben peygamberimizin varisi yoktur diyorsam bunun delili olmaz,

Varis vardır ben varisin diyen varsa ondan delil istenir...

SELAM...
 

CENGÝZHAN

New member
Katılım
15 Ara 2011
Mesajlar
297
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Konum
Ankara
Sevgili Radikal Kardeş,

Önce tartışmamız neticesi sizin eğitim durumunuzu açıklama zorunda kalmanıza üzüldüm .
Özür dilerim.

Sizin Türkiyedeki İlahiyat Fakültelerini küçük gören ifadeleriniz,
Cemaat eğitimini akademik eğitimden üstün gören ifadeleriniz.bende akademik eğitim almadığınız
intibaını uyandırdı.

Bu nedenle ben de hiç istememe rağmen sitede kalır düşüncesiyle kısa bir açıklama yapayım:
Ben O.D.T.Ü Mühendislik Fakültesinde uzun yıllar hocalık yaptım.

Son bir noktayı açıklayarak konuyu kapatacağım.

Biz, yani ehli sünnet cemati; bu insanları Peygamber efendimizin (s.a.v.) varisleri olarak kabul ederiz.

Sizin bu kabulünüz sizleri bağlar.

Ben Peygamberime hiçbir varisi kabul etmem .

Kur'anda böyle bir veraset işareti yoktur.

Ben bunu bazı kişilerin, bazı kişileri yüceltmek gayesiyle yaptığı kendi kabulleri olarak düşünürüm...

SELAM GÜZEL KARDEŞİM...
 

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
Sevgili Radikal Kardeş,

Önce tartışmamız neticesi sizin eğitim durumunuzu açıklama zorunda kalmanıza üzüldüm .
Özür dilerim.

Estafurullah, özürlük bir şey yok. Zaruret miktarı öğrenmeyi istemek en doğal haktır. Ve hatta emr'dir.

Sizin Türkiyedeki İlahiyat Fakültelerini küçük gören ifadeleriniz,

Hayır, küçük görmüyorum, küçük görmek bir yerde az da olsa kabul etmektir. Yaşar nuri'lerin veya şaşı beyaz'ların hocalık yaptığı fakülteleri muteber görmüyorum. Yani, varlıklarını bile red ediyorum. Aynı şekilde diyaneti de. Kendilerini düzeltmedikleri sürece de ben ve benim gibi bir çok insan red edecektir onları. Nedeni çok basit: akideyi bozuyorlar. Akide bozulursa, yani maya çürürse, yoğurt olmaz ! Bunlar hem mayayı hemde sütü ifsad eden zihniyetlerdir.

Cemaat eğitimini akademik eğitimden üstün gören ifadeleriniz.bende akademik eğitim almadığınız
intibaını uyandırdı.

Akademik eğitim zahiren hazırlar insanı. Oysa, medrese eğitimi, hem zahiren hem batınen yetiştirir kişiyi. Ama ehliyet sahibi olmak için, zahiri eğitimi yaşamak ve anlamak da şarttır.

Bu nedenle ben de hiç istememe rağmen sitede kalır düşüncesiyle kısa bir açıklama yapayım:
Ben O.D.T.Ü Mühendislik Fakültesinde uzun yıllar hocalık yaptım.

ODTÜ gibi bir yerde hocalık yaptıysanız, ve bir de bunun üzerine makine mühendisiyim diyorsanız, lütfen şu basit sorularıma cevap veriniz: motor olmadan, pistonların çalışması mümkünmüdür ? ikinci soru: Motor var, piston var, ama kaydırıcı yağ gram kadar yok ! Pistonlar ve motor ne hale gelir ?

Son bir noktayı açıklayarak konuyu kapatacağım.
Sizin bu kabulünüz sizleri bağlar.

Ben Peygamberime hiçbir varisi kabul etmem .
Bizim kabulümüz sadece bizi değil, bütün İslam alemini bağlar. Ayet açıktır "resulüme uyun..." ( Nur : 54 ) Müslümansanız, ki elhamdülillah öylesiniz, bu hüküm sizi de bağlar.

Kur'anda böyle bir veraset işareti yoktur.

Ben bunu bazı kişilerin, bazı kişileri yüceltmek gayesiyle yaptığı kendi kabulleri olarak düşünürüm...

SELAM GÜZEL KARDEŞİM...

Vardır. Size daha önce yazdım, üşenmem yine yazarım. İsteyin; 100 defa daha yazarım, gocunmam. İkrah getirene kadar yine yazacağım, taki anlayıncaya kadar:

"İşte misaller ! Biz onları insanlar için irad ediyoruz. Alim olanlardan başkası, onları anlamaz." ( Ankebut : 43 )

Ayet böyle buyuruyor. Bu ayetten sonra "Resulüme uyun !..." ayetini düşünün ve sonra da şu hadisi şerifi tefekkür edin :

"Alimler, Peygamberlerin varisleridir." (Hz. Muhammed [s.a.v.], ebu Davut, Tirmizi, İbn Mace ve İbn Hibban; Ebu'd Derda'dan sahih sened ile rivayet etmişlerdir.)

Demek ki; alimler peygamberlerin varisleriymiş. Resulullah (s.a.v.) böyle bildiriyor çünkü bize. Biz de Kur'an hükümlerine riayet ederek O'na (s.a.v.) iman ediyoruz.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,131
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Bakınız Bekir kardeş,

Yukarıda izah etmeye çalıştım,yueterli olmadı galiba son defa olmak üzere iyi anlaşılabilmesi
için basitleştirerek bir kere daha yazayım:

Bir arkadaşımın:

İfadesine karşı:

Peygamberimizin varisi veya varisleri yoktur,kimse olamaz.

Dedim.

Şimdi benden Peygamberimizin varislerinin olmadığına dair delil istenmez istenemez.
Yokluğun delili olmaz.

Eğer Peygamberimizin varisi olduğunu iddia eden varsa, veraset ilmühaberini göstermesi istenir.

Ben peygamberimizin varisi yoktur diyorsam bunun delili olmaz,

Varis vardır ben varisin diyen varsa ondan delil istenir...

SELAM...


Tevafuk, mesajım radikal kardeşimle aynı delillerle aynı mealde olmuş, O yazmış benim ki tekrar gibi oldu, benim mesajımı sildim, bir cevap kafidir.
 
Son düzenleme:

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
Olsun be üstad, müslümanlar ancak hayr'da birleşir sözünün tezahürünü yine yaşamış olurduk. Zaten, niyet hayr, emek hayr ve inşaallah akıbet da hayr bi iznillah.
Çok defa senin yazına baktıktan sonra cevap yazıyorum. Çünkü, sadece Rabbim ve ben biliyoruz seninle her seferde aynı cevapta çakıştığımızı. Allah razı olsun butonuna basıp geçiyorum. Yani, altına imzamı atıyorum sadece.
 

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
sayın Cengizhan ;
sorularımıza cevap vermemişsiniz. Biz sizin en ufak bir sorunuza cevap vermekten imtina etmedik. Umarım sizde aynı yoldan gelirsiniz. Beklediğimizi bilmenizi isterim.
 

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
:cool: Bekir kardeşim, altı üstü pistonlar ve motor ile ilgili küçük bir şey sormuştum. Ustasının yanında 14-15 anahtar taşıyan çırak da verebilir bu cevabı. Final sorusu gibi kazık da çakmadık ya, neyse. Bekleyelim bakalım.

(Ulen şimdi adam ciltlerce bilgi ile geliyormuş, güm ! diye atıyormuş ortaya, seyret bak şimdi ne hale gelcez :) ...)
 

mehmet87

Spam
Katılım
23 Ara 2011
Mesajlar
7
Tepkime puanı
0
Puanları
0
padişahların kralların varisi olur..bir padişah ölür varisi yerine geçince aynı hürmeti görür aynı gücü elinde tutar aynı imkanları vardır..Hiç kimse kendisine kuran indirilen miraca çıkan Allah ın peygamberi Hz.Muhammed e eşdeğer bir saygıyı haketmez...
 

CENGÝZHAN

New member
Katılım
15 Ara 2011
Mesajlar
297
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Konum
Ankara
padişahların kralların varisi olur..bir padişah ölür varisi yerine geçince aynı hürmeti görür aynı gücü elinde tutar aynı imkanları vardır..Hiç kimse kendisine kuran indirilen miraca çıkan Allah ın peygamberi Hz.Muhammed e eşdeğer bir saygıyı haketmez...


Kardeş,
anlaşılıyor ki....
Meseleyi TAM OLARAK anlamışsınız...

Ancak ne yazık ki..
Bazı kişiler , bazı şeyh ve şıhları Peygamberimizin varisi ilan ederek...

Peygamberimizi küçük düşürdüklerinin farkında değiller...
Farkına da varamıyacaklar....
 

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
padişahların kralların varisi olur..bir padişah ölür varisi yerine geçince aynı hürmeti görür aynı gücü elinde tutar aynı imkanları vardır..Hiç kimse kendisine kuran indirilen miraca çıkan Allah ın peygamberi Hz.Muhammed e eşdeğer bir saygıyı haketmez...

Alimleri ben övmüyorum, Allah (Celle celaluhu) övüyor. Madem bu konuyu çok iyi biliyorsun, o kadar alimler ile ilgili ayet verdim. Hadi o zaman sen anlat bakalım, biz de senden öğrenelim. Mesela bu ayeti bir açıkla da biz de ekdiğimizi görelim:

"Allah, melekler ve ilim sahipleri, ondan başka ilah olmadığına adaletle şahitlik ettiler. Ondan başka ilah yoktur. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir" ( Al'i İmran : 18 )

Bu ayette ilim sahipleri neden ayrı olarak zikr edilmiş. Bize açıklayın lütfen. Daha sonra şu ayeti:

" Ey iman edenler, sizlere meclislerde: "Yer açın!" denildiği zaman yer açın ki, Allah da size genişlik versin! "Kalkın!" denildiği zaman da kalkın ki, Allah da inananlarınızı yükseltsin ve kendilerine ilim verilenleri ise derecelerle yükseltsin. Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır." ( Mücadele : 11 )

Bu ayette de dereceler ile yükseltmenin mahiyeti nedir ? onu izah edin bizlere. Daha sonra;

" Eğer onu (o hükmü) Peygamberlere ve kendi aralarındaki ulü'l emirlerine (alimlerine) havale etselerdi, onlardan o hükmü oradan çıkarabilenler de bilirlerdi." ( Nisa : 83 )

Bu ayettede ulu'l emr işaretinde "ulü'l emr" ne demektir onu da bir zahmet izah edin. Daha sonra da;

" İşte misaller ! Biz onları insanlar için irad ediyoruz. Alim olanlardan başkası, onları anlamaz." ( Ankebut : 43 )

Bu ayette de, Kur'an sadece alimlere mi inmiş ki; verilen misalleri sadece alimlerin anlayacağı bizlere haber verilmiş ? Ne demek istiyor bu ayet ? Nasıl anlamalıyız bu ayeti ? mehmet87, var mı bir fikrin ? Varsa paylaşırsan iyi olur. Uzaktan kuru gürültü yapacağına ilmen bir noktaya temas etmiş ve hayr dua almış olursun. Eğer sözün yoksa, oku, düşün, anla; sonra yorumla.

Kardeş,
anlaşılıyor ki....
Meseleyi TAM OLARAK anlamışsınız...

Ancak ne yazık ki..
Bazı kişiler , bazı şeyh ve şıhları Peygamberimizin varisi ilan ederek...

Peygamberimizi küçük düşürdüklerinin farkında değiller...
Farkına da varamıyacaklar....

Şeyh ile şıh arasındaki farkı daha önceki mesajlarımda açıklamıştım. Sanırım anlamamışsınız, kişi bilmediğinin cahilidir diyerek çok da fazla üzerinize gitmemin mantıksal bir yönü kalmadı. Biz varis ifadesinden, şeyh veya şıh gibi etiketleri olanları değil, alimleri kasdettik. İlmi ile amil olanları yani. Eğer bir Şeyh, ilmi ile amil bir alimse elbette bu ifadeye O da dahildir, dedik. Değilse, yani günümüz prof. etiketli tiplerinden olup da, daha sünnet ile namazın farzları hakkında Kur'an dan hüküm çıkaramıyorsa ve bunları yaşayamıyorsa, otel odalarında pornografik filmler seyredip de İslam da cinsellik tezleri ile doktoralarını tamamlayıp etiket sahibi oluyorsa, namaz bikini ile de kılınır deyip de, bin yılın aczliğine düşüyorsa; bu tabirin dışında kalan bu zümreleri anlamanız gerekmez. Onlar zaten cahildir. Zaten o tür kişiler de bizim kasd ettiğimiz kişilerden fersah fersah uzaktır.

Peygamber efendimizi (s.a.v.) bırakın alimlerin düşürmesini, benim gibi cahil olup da cahilliğinin farkında olan insanlar dahi derecesini düşürme düşüncesinde bulunamaz. Çünkü; Kur'an, O Muhammed Mustafa'yı (s.a.v.) "alemlere rahmet olarak gönderdik" ifadesi ile zaten yüceltmiş. Bu şuna benzer ki, güneşe ne kadar gözümüzü kapatarak varlığını yok etmek istesek de; güneş güneşliğinden hiç bir şey kaybetmez, kaybeden böyle bir eylemin içinde olan ahmaklardır. Çünkü, günümüz alimleri olarak itibar ettiğiniz bu insan(şaklaban)lar Peygamber efendimizi (s.a.v.) "postacı" hükmüne indirgemeye çalışıyorlar.
 

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
sayın Cengizhan ;
sorularımıza cevap vermemişsiniz. Biz sizin en ufak bir sorunuza cevap vermekten imtina etmedik. Umarım sizde aynı yoldan gelirsiniz. Beklediğimizi bilmenizi isterim.

Bu mesajıda ön plana getirelim yine ayrıca. Olur ya, belki hatırlatma ile cevabınızı da görmüş oluruz bu vesile ile.
 

CENGÝZHAN

New member
Katılım
15 Ara 2011
Mesajlar
297
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Konum
Ankara
Radikal kardeş,

Son yazınıza cevap vermedim. Çünkü yazınız ben,m konuda bahsettiklerim dışınd ,uzun uzun
İlgisiz ve alakasız ayetler örnekler içeriyordu...

Konumuz
PEYGAMBERİMİZİN VARİSİ OLAMAZ, PEYGAMBERİME VARİSİM DİYENLERİ REDDEDERİM İDİ.



Şeyh ile şıh arasındaki farkı daha önceki mesajlarımda açıklamıştım. Sanırım anlamamışsınız,


Anlamama hiç gerek yok, hayatımda ne şeyh gördüm ne de şıh...Benim için farkı yok...

. Biz varis ifadesinden, şeyh veya şıh gibi etiketleri olanları değil, alimleri kasdettik

Diyor ve ilahiyat fakülteleri öğretim üyelerini aşağılamaya çalışıyorsunuz.
Ben se sizlerin şeyhlerinizin bir örneğini gördüm ( şimdi hapiste)
O şeyhinizin zırvalarını da dinledim.
Benim için bilimsel din adamları çok çok daha makbuldür..
Peygamber efendimizi (s.a.v.) bırakın alimlerin düşürmesini,

Peygamber efendimizi alimler değil, sizler ona varisler uydurarak sizler yapıyorsunuz..

"alemlere rahmet olarak gönderdik"

ifadesi kur'ani bir ifadedir, peygamberimizi meth etmenin gereği yoktur...
Siz şeylerinizi VARİS yaparak, peygamberimizin seviyesine çıkarıyorsunuz...
İşte bu şekilde şeyleriniz ve peygamber aynı seviyeye geliyor..

Bunun adı KAŞ YAPAYIM DERKEN,GÖZ ÇIKARMAKTIR.

Bazı ahmaklar da peygamberimizin her sözü hadistir, peygamberimiz de HARAM vaz edeblir diyerek
peygamberimizi Yüce Allaha eş koşmaya çalıştıkları gibi....
 
Üst Alt