İşinin yoluna girmesi için, büyüklerden himmet (yani dua) isteyerek bir büyük kul (muttaki) dan himmet beklemek.
Tasavvufda, büyüklerin duasını taleb etmek manasınadır. Yoksa büyükler (muttakiler) dediğimiz kişiler, haşa, Allah değildir.
Ama, kalbi yaprak gibi titreyerek gözden yaşlar dökerek ihlasla mahviyetle Allah'tan isteme özelliğine sahip olmaları ve bir de, İslam'ı takva boyutuyla yaşama savaşı vermeleri münasebetiyle, duasının kabul şansı biraz fazla olan kişilerdir.
Bu durumdaki kişiden "Hocam, dua edin de yarınki kimya sınavında başarılı olayım" diye dua isteğinde bulunmanın adına "himmet isteme" denir.
Bu şekilde dua talebinde bulunmak ve dua istenenin de bir mü'min kardeşinin ihtiyacı için Allah'a dua etmesi "şirk" değil, bilâkis övülen, tavsiye edilen, şeriattaki yeri haylice sağlam olan bir husustur. Erenlerden himmet istemenin manası budur ve bu da şirk değildir.
"Günahsız ağızdan dua isteyiniz" diyen Hz. Peygamber (s)'e, "Yâ Râsulallah! Hepimiz günahkârız, günahsız ağızı nerede bulacağız?" sorusunu yöneltince, O da şu karşılığı vermiştir. Hepiniz birbirinize hüsn-i zan üzere olmalısınız. (Hucurat/12) Bu yüzden kardeşleriniz günahsız ağızdır."
Cenab-ı Hakk; “Ey Musa! Bana günah etmediğin, kötü söz söylemediğin
bir ağızla dua et, sığın!” buyurdu.
Hz. Musa; “Benim öyle bir ağzım yok" dedi.
Hakk da buyurdu ki;
“Öyle ise bize başkalarının ağzı ile dua et!”
Çünkü sen, başkasının ağzıyla günah işlemediğin için o ağız senin için temizdir, günahsızdır.
Öyle hareket et ki, başkalarının ağzı gece gündüz sana dua etsin.
Sen, başka birinin ağzı ile kötü söz söylemediğin, günaha girmediğin için o başka birinin özür dileyen ve dua eden ağzı yok mu, işte o ağız senin için günah etmediğin ağızdır.”
Peygamber Efendimiz: “Günah işlemediğiniz dillerle dua ediniz!” buyurmuştur. Ashab; “Bize böyle diller lutfet ey Allah’ın Resûlü!” demişler.
Peygamberimiz de buyurmuş ki; “Bazınız bazınıza dua etsin. Çünkü sen, onun diliyle kötü söz söylemedin; o da senin dilinle günaha girmedi", buyurmuştur.
Kişinin yanında bulunmayan mü’min kardeşine dua etmesi, Allah’ın makbulu olur, başucunda bu işe memur edilmiş melek o kardeşine dua ettikçe; “Amin!” der. “Sana da dua ettiğin gibi olsun!” ve “Kardeşin kardeşe guyabında duası reddedilmez!” ve “İki dua vardır ki, reddedilmez; o dua edenlerle Allah arasında bir perde yoktur; Biri, zulüm gören kişinin duası, öbürü de mü’minin kardeşine gıyabında ettiği dua.”
Hadisleri yukarıdaki beyitin anlaşılmasına yardımcı olur.
Yahut da kendi ağzını günahtan, kötü sözlerden arıt, temizle;
Ruhunu günah yükünden kurtar, çevik hale getir.
Mesnevi // 180- 185
Kardeslerim birbirimize dua edelim ins. Su fakire ve ailesinede dua ederseniz, en azindan bir fatiha gönderirseniz cok sevinirim ins. Cok zor durumdayim. Allah kimseyi sasirtmasin.amin.
Bu bölümü benim gibi dua isteyenlere armagan ediyorum.hayrli ola ins.
Tasavvufda, büyüklerin duasını taleb etmek manasınadır. Yoksa büyükler (muttakiler) dediğimiz kişiler, haşa, Allah değildir.
Ama, kalbi yaprak gibi titreyerek gözden yaşlar dökerek ihlasla mahviyetle Allah'tan isteme özelliğine sahip olmaları ve bir de, İslam'ı takva boyutuyla yaşama savaşı vermeleri münasebetiyle, duasının kabul şansı biraz fazla olan kişilerdir.
Bu durumdaki kişiden "Hocam, dua edin de yarınki kimya sınavında başarılı olayım" diye dua isteğinde bulunmanın adına "himmet isteme" denir.
Bu şekilde dua talebinde bulunmak ve dua istenenin de bir mü'min kardeşinin ihtiyacı için Allah'a dua etmesi "şirk" değil, bilâkis övülen, tavsiye edilen, şeriattaki yeri haylice sağlam olan bir husustur. Erenlerden himmet istemenin manası budur ve bu da şirk değildir.
"Günahsız ağızdan dua isteyiniz" diyen Hz. Peygamber (s)'e, "Yâ Râsulallah! Hepimiz günahkârız, günahsız ağızı nerede bulacağız?" sorusunu yöneltince, O da şu karşılığı vermiştir. Hepiniz birbirinize hüsn-i zan üzere olmalısınız. (Hucurat/12) Bu yüzden kardeşleriniz günahsız ağızdır."
Mevlâna’dan
Cenab-ı Hakk; “Ey Musa! Bana günah etmediğin, kötü söz söylemediğin
bir ağızla dua et, sığın!” buyurdu.
Hz. Musa; “Benim öyle bir ağzım yok" dedi.
Hakk da buyurdu ki;
“Öyle ise bize başkalarının ağzı ile dua et!”
Çünkü sen, başkasının ağzıyla günah işlemediğin için o ağız senin için temizdir, günahsızdır.
Öyle hareket et ki, başkalarının ağzı gece gündüz sana dua etsin.
Sen, başka birinin ağzı ile kötü söz söylemediğin, günaha girmediğin için o başka birinin özür dileyen ve dua eden ağzı yok mu, işte o ağız senin için günah etmediğin ağızdır.”
Peygamber Efendimiz: “Günah işlemediğiniz dillerle dua ediniz!” buyurmuştur. Ashab; “Bize böyle diller lutfet ey Allah’ın Resûlü!” demişler.
Peygamberimiz de buyurmuş ki; “Bazınız bazınıza dua etsin. Çünkü sen, onun diliyle kötü söz söylemedin; o da senin dilinle günaha girmedi", buyurmuştur.
Kişinin yanında bulunmayan mü’min kardeşine dua etmesi, Allah’ın makbulu olur, başucunda bu işe memur edilmiş melek o kardeşine dua ettikçe; “Amin!” der. “Sana da dua ettiğin gibi olsun!” ve “Kardeşin kardeşe guyabında duası reddedilmez!” ve “İki dua vardır ki, reddedilmez; o dua edenlerle Allah arasında bir perde yoktur; Biri, zulüm gören kişinin duası, öbürü de mü’minin kardeşine gıyabında ettiği dua.”
Hadisleri yukarıdaki beyitin anlaşılmasına yardımcı olur.
Yahut da kendi ağzını günahtan, kötü sözlerden arıt, temizle;
Ruhunu günah yükünden kurtar, çevik hale getir.
Mesnevi // 180- 185
Kardeslerim birbirimize dua edelim ins. Su fakire ve ailesinede dua ederseniz, en azindan bir fatiha gönderirseniz cok sevinirim ins. Cok zor durumdayim. Allah kimseyi sasirtmasin.amin.
Bu bölümü benim gibi dua isteyenlere armagan ediyorum.hayrli ola ins.
Son düzenleme: