Enver Ýstek
metin mete
Diyalogcuların pişkinliği
Müslüman insanda `hay` vardır. Yüzüne yansır.
Yanlışlar karşısında yüzü kızarır; Allah huzurunda utanır. Utanmıyorsan dilediğini yap veya Allah`tan korkmuyorsan bari kuldan utan derler meşin suratlılara…
Diyalogcular tam meşin suratlı. İnsan, az–buçuk da olsa düşünmez mi?
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `nurcu papaz`a rastlanmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Müslüman rahip`e rastlanmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `İsevi Müslüman`a rastlanmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Hıristiyan nurculara` rastlanmazdı.
Diyalog teranesi okunmadan önce, bu ülkede değil meydan mücahitleri, ateistler bile bir tek kilise ev açmadı, açmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `en günahkar vatan evladı` bile İslam`ın son ve yegane Hak din olduğunu, Hz. Muhammed`in (sav) alemlere rahmet olduğunu tartışmaz, tartıştırmazdı.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Ehl–i Kitap ile amentüde ittifak eden`e rastlanmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Matta`lı Markos`lu Kur`an meali`ne rastlanmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Papalık misyonunun bir parçası olmak; Allah`a, Rasûlüllah`a, İslam milletine ve her zerresi şüheda kanıyla sulanmış muazzez vatan topraklarına ihanet` sayılırdı.
Diyalog teranesi okunmadan ve diyalogcuların üstadı varolmadan önce bu ülkede `İslam namına `Hıristiyan şehit itikadı` üreten`e rastlanmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Hıristiyan, Yahudi, Budist hatta Hinduist cennetliktir` diyen allemeye rastlanmazdı.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `öğrenciler, ekümenik sevdalı Patrik Bartholomeus`un veya Cevşenli papaz Maroviçt`in ziyaretlerine götürülüp ortak ibadet kararı aldırılmaz`dı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Nüfus kağıtlarından İslam hanesi`nin silinmesi teklif edilmezdi. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede Müslüman Türk Milletinin evladı `50 dolar`a satın alınamazdı.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `herhangi bir Müslüman; papaz ve hahamlara iftar duaları yaptırmaz`dı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `herhangi bir Müslüman, koluna girdiği papazı veya hahamı canı pahasına savunmak için Müslüman`a hakaret etme pozisyonu almaz`dı.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Müslüman kadın, Hıristi- yan bir erkekle papaz, haham ve müftünün huzurunda nikâhlanmaz`dı.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Kuvay–ı Milliye ruhu çetecilik` olarak nitelendirilmezdi.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede; `Amerika`nın veya bir başka Haçlı`nın kucağına sığınarak oradan hümanist nutuklar atmak, İslam medeniyetini işgal edenlerin destekçisi olmak` ayıptı.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `vatanı ecnebiye satmak` ayıptı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Türk–İslam medeniyetini Haçlı ile ittifak ettirmek` dalaletti... Daha saymaya gerek var mı?
Gelelim öte tarafa; diyalog teranesi okunmadan önce de bu ülkede, `gayr–ı müslim azınlıklar`ın her türlü can, mal, namus, din ve vicdan emniyeti teminat altında idi.
Yine de öyle… Hiç kimse kimseye `kışş` dememektedir, demez. Bu bizim mede- niyetimizin ve iman ölçü- müzün gereğidir.
Hal böyle iken, insan düşünmez mi; yahu, bu diyalog çığırı ile biz ne yaptık, ne ettik mukaddes emanetleri diye? Meşin suratlı olmayan herhangi bir diyalogcunun yüzünün kızarması ve `Aman Allahım, biz ne büyük ihanet çığırı açmışız!` deyip irkilmesi için bunlar yeter de artar bile…
Diyalog adına böyle bir `iman ve vicdan muhasebesi` yapması gerekenler, bu asaleti ortaya koymak yerine; Müslümanların imanlarını `Vatikan`ın dinler arası diyalog akaidi` ile, vicdanlarını da `Müslümanın onurunu beş paralık hale çeviren kara mizah iftira senaryolarıyla, yegane ilahi kitap olan Kur`an–ı Kerim`in meallerini papazların çiziktirdikleriyle kirletme`ye koyuluyorlar… Bu pişkinliği dünya kaldırmaz.
Ne dünyada, ne de ahirette bu diyalog furyasının vebalini kimse ödeyemez…
Benden dost hatırlatması.
A. Faik NABİ
Müslüman insanda `hay` vardır. Yüzüne yansır.
Yanlışlar karşısında yüzü kızarır; Allah huzurunda utanır. Utanmıyorsan dilediğini yap veya Allah`tan korkmuyorsan bari kuldan utan derler meşin suratlılara…
Diyalogcular tam meşin suratlı. İnsan, az–buçuk da olsa düşünmez mi?
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `nurcu papaz`a rastlanmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Müslüman rahip`e rastlanmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `İsevi Müslüman`a rastlanmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Hıristiyan nurculara` rastlanmazdı.
Diyalog teranesi okunmadan önce, bu ülkede değil meydan mücahitleri, ateistler bile bir tek kilise ev açmadı, açmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `en günahkar vatan evladı` bile İslam`ın son ve yegane Hak din olduğunu, Hz. Muhammed`in (sav) alemlere rahmet olduğunu tartışmaz, tartıştırmazdı.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Ehl–i Kitap ile amentüde ittifak eden`e rastlanmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Matta`lı Markos`lu Kur`an meali`ne rastlanmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Papalık misyonunun bir parçası olmak; Allah`a, Rasûlüllah`a, İslam milletine ve her zerresi şüheda kanıyla sulanmış muazzez vatan topraklarına ihanet` sayılırdı.
Diyalog teranesi okunmadan ve diyalogcuların üstadı varolmadan önce bu ülkede `İslam namına `Hıristiyan şehit itikadı` üreten`e rastlanmazdı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Hıristiyan, Yahudi, Budist hatta Hinduist cennetliktir` diyen allemeye rastlanmazdı.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `öğrenciler, ekümenik sevdalı Patrik Bartholomeus`un veya Cevşenli papaz Maroviçt`in ziyaretlerine götürülüp ortak ibadet kararı aldırılmaz`dı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Nüfus kağıtlarından İslam hanesi`nin silinmesi teklif edilmezdi. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede Müslüman Türk Milletinin evladı `50 dolar`a satın alınamazdı.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `herhangi bir Müslüman; papaz ve hahamlara iftar duaları yaptırmaz`dı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `herhangi bir Müslüman, koluna girdiği papazı veya hahamı canı pahasına savunmak için Müslüman`a hakaret etme pozisyonu almaz`dı.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Müslüman kadın, Hıristi- yan bir erkekle papaz, haham ve müftünün huzurunda nikâhlanmaz`dı.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Kuvay–ı Milliye ruhu çetecilik` olarak nitelendirilmezdi.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede; `Amerika`nın veya bir başka Haçlı`nın kucağına sığınarak oradan hümanist nutuklar atmak, İslam medeniyetini işgal edenlerin destekçisi olmak` ayıptı.
Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `vatanı ecnebiye satmak` ayıptı. Diyalog teranesi okunmadan önce bu ülkede `Türk–İslam medeniyetini Haçlı ile ittifak ettirmek` dalaletti... Daha saymaya gerek var mı?
Gelelim öte tarafa; diyalog teranesi okunmadan önce de bu ülkede, `gayr–ı müslim azınlıklar`ın her türlü can, mal, namus, din ve vicdan emniyeti teminat altında idi.
Yine de öyle… Hiç kimse kimseye `kışş` dememektedir, demez. Bu bizim mede- niyetimizin ve iman ölçü- müzün gereğidir.
Hal böyle iken, insan düşünmez mi; yahu, bu diyalog çığırı ile biz ne yaptık, ne ettik mukaddes emanetleri diye? Meşin suratlı olmayan herhangi bir diyalogcunun yüzünün kızarması ve `Aman Allahım, biz ne büyük ihanet çığırı açmışız!` deyip irkilmesi için bunlar yeter de artar bile…
Diyalog adına böyle bir `iman ve vicdan muhasebesi` yapması gerekenler, bu asaleti ortaya koymak yerine; Müslümanların imanlarını `Vatikan`ın dinler arası diyalog akaidi` ile, vicdanlarını da `Müslümanın onurunu beş paralık hale çeviren kara mizah iftira senaryolarıyla, yegane ilahi kitap olan Kur`an–ı Kerim`in meallerini papazların çiziktirdikleriyle kirletme`ye koyuluyorlar… Bu pişkinliği dünya kaldırmaz.
Ne dünyada, ne de ahirette bu diyalog furyasının vebalini kimse ödeyemez…
Benden dost hatırlatması.
A. Faik NABİ