Bir Bahar Mevsiminde

  • Konbuyu başlatan hüma-gül
  • Başlangıç tarihi
H

hüma-gül

Guest
EFENDİMİZ BAHAR MEVSİMİNDE DÜNYAYA GELMESİ ONUN HEP BAHAR OLDUĞUNA,HEP TAZE VE BAHAR KALACAĞINA İŞARETTİR.BAHAR MEVSİMİNDE NASIL BİN BİR RENKTE GÜZEL KOKULU ÇİÇEKLER AÇILIR;ÖYLE DE BAHAR BİR BAHAR VE BAHARİSTAN OLAN EFENDİMİZ'DE DE GÜZEL AHLAKIN BİN BİR TONU,BİN BİR RENGİ AÇILMIŞ,ETRAFA GÜZEL KOKULAR SAÇILMIŞTIR.ONUN EMSALSİZ ADALETİ BİR ÇİÇEK,İHLASI BİR ÇİÇEK,İSAR HASALETİ BİR ÇİÇEK,FEDAKARLIĞI BİR ÇİÇEK,VEFAKARLIĞI BİR ÇİÇEK,CÖMERTLİĞİ BİR ÇİÇEKTİR.SABIRLI VE TAHAMMÜLKAR OLUŞU,ŞEVKATLİ,MERHAMETLİ,MUHABBETLİ VE HÜRMETLİ OLUŞU,TAKVASI,GÜVEN VE TEVEKKÜLÜ,METANETİ,SADAKAT VE TESLİMİYETİ,AFFEDİCİ OLUŞU...
BUNLAR O'NDA AÇILMIŞ BİN BİR GÜZEL KOKULU ÇİÇEKTEN SADECE BİR DEMETTİR.EFENDİMİZE BAKAN,ONU SEVEN,ONUN ÇİÇEKLERİNİ KOKLAYAN,BUNLARI GÖNLÜNDE BARINDIRAN HERKES,BAHARDAN PAYINI ALACAK VE İNŞALLAH BİR BAHAR ÜLKESİ OLAN CENNETTE EBEDİYEN EFENDİMİZLE BERABER OLACAKTIR.
SU KASİDESİNİN SAHİBİ "FUZULİ"DE SEVGİLİ PEYGAMBERİMİZİN(S.A.V)EMSALSİZ BİR GÜL OLDUĞUNU VURGU YAPARAK ŞÖYLE DER;
SUYA VERSİN BAĞBAN GÜLZARI ZAHMET ÇEKMESUN
AÇILMAZ YÜZÜN TEK BİR GÜL VERSE BİN GÜLZARE SU.
YANİ BAHÇİVANLAR ZAHMET ÇEKMESİNLER GÜL BAHÇELERİNİ SUYA VERSİNLER.ÇÜNKÜ BİN BAHÇEYE DAHİ SU VERSELER,SENİN YÜZÜN GİBİ BİR GÜL AÇILMAZ ONLARIN BAHÇELERİNDE YA RASULALLAH!
NEDEN ONUN GİBİ BİR GÜL AÇAMAZ?ÇÜNKÜ ONUN BAHÇİVANI ALLAH'TIR.BAHÇİVANI ALLAH OLAN BİR GÜLİSTANIN GÜLLERİ SOLAR MI?
ONU İÇİN YUNUS EMRE;"OKUNUR DİLDE DESTANIN,AÇILIR BAĞ U BOSTANIN SEN BAKTIĞIN GÜLİSTANIN GÜLLERİ SOLMAZ ALLAH'IM DEMEKTEDİR.
YÜCE ALLAH İNSANLIK ALEMİNE SUNDUĞU EN BÜYÜK HEDİYE,EN BÜYÜK TAKI,EN BÜYÜK NİMET,EN BÜYÜK GÜL HZ.MUHAMMED'DİR(S.A.V).SEVEN SEVDİĞİNE GÜL VERİR YA İŞTE ÖYLE,ALLAH DA BİZİ SEVDİĞİ İÇİN O'NU (S.A.V)BİZE SOLMAZ BİR GÜL OLARAK VERMİŞTİR.BİZİ SEVEN,BU SOLMAZ GÜL'Ü VERMEKLE BİZİ SEVDİĞİNİ GÖSTEREN EZELİ EBEDİ SEVGİLİMİZE SONSUZ HAMD VE SENALAR OLSUN...
 
GELSEYDİN

Sevgili!
Ümmü Mektum gibi
Seni görmeden sana sesleniyoruz
Alıp verdiğin nefesi duyar gibi
Sanki açınca gözlerimizi
Seni görecekmişiz gibi
Sana sesleniyoruz.
Senin huzurunda ses yükselmez.
Edeple konuşulur; edeple susulur.
Hele biz ki bu kapının dilencileri,
El açıp beklemekten başka
Bize bir şey düşmezdi ama
Şu araya giren yıllar olmasa
Medine’ne uzak yollar olmasa
İsmin anılınca yürek yanmasa
Kapında beklemekten başka
Bize bir şey düşmezdi.
Bekliyoruz Sultânım!
Rüyada olsa bile
Belki teşrif edersin diye
Hem de hiç kimseyi beklemediğimiz gibi.
Seni bekliyoruz.
Gelseydin,
Bizim için cennet olurdu gelişin.
Gelseydin,
Saadetli asrından gönderdiğin selâmını,
'Kardeşlerim' deyişini
Birbirimize nasıl anlattığımızı görürdün.
Gelseydin,
Dolaşsaydın sofralarımızı,
Bir tabak fazla görecektin,
Bir bardak, bir kaşık fazla...
Ve sofrada bir yer boş,
Baş köşe! ..
Ola ki Sen(A.S.M.) lutfeder gelirsin diye.
Gelseydin,
Dolaşsaydın gecelerimizi,
O 'Kutlu Doğum' gecelerini,
Anneler görecektin.
Yeni doğmuşsun gibi,
Yeryüzünü yeni teşrif etmişsin gibi,
Mışıl mışıl uyuyasın diye
Seni sabahlara kadar
Hayalen ayaklarında sallayan anneler görecektin.
Sevgili!
Gelseydin,
Medine-i Münevvere'den dünyaya yayılan Ashabın gibi,
Eyyüb Sultan gibi,
Kab bin Malik gibi,
Bir fecir vaktinde,
Henüz yirmisinde yirmi beşinde,
Bırakarak yurtlarını ocaklarını,
Hedeflerine ilahi rızayı koyan,
Arkalarına bakmayı ar sayan,
Yiğitler görecektin.
Onlar senin yiğidin,
Elleri, o öpülesi elleri,
Kimbilir hangi memleketin zemheri soğuklarında üşürken,
Senin köyünün hayaliyle ısındılar.
Gelseydin,
Gecenin zifiri karanlığında,
Uykunun en tatlı aralığında,
Rabiatül Adeviyye gibi Rabbiyle başbaşa
Gençler görecektin.
Gözyaşı dökerken günahlarına,
Veysel Karani'den istediğin gibi,
İnsanlığa dua eden gençler görecektin.
Gelseydin,
Asr-ı saadet gibi olmasa da,
Koklanmaya değer güllerimiz vardı.
Yine senin ikliminde yetişen.
Ama sen gelseydin,
Dikenler bile gül kokardı EFENDİM(A.S.M.) ! ! !
Seninle göz göze gelmeden gizli gizli seni seyretmek...
Hz.Vahşi gibi...
Hani sen Hane-i Saadet'ten Mescid-i Nebevi'ye giderken
Aişe annemiz ardından hayran hayran bakardı.
Seni mescidin önünde bekleyen Ashabı'nınsa
Bakışları yerdeydi.
Edepten göz göze gelmezlerdi.
Sende(A.S.M.) tebessüle nazar ederdin.
Mütebessim çehreni bir Ebu Bekir(R.A.) görürdü,
Bir de Ömer(R.A.) ...
Şimdi okununca Ezan-ı Muhammedi
Pencerelerde, kapı önlerinde,
Seni(A.S.M.) bekleyen nemli gözler var.
Gelseydin,
Ve yürüyüp geçseydin önümüzden,
Gülleri bayıltan o enfes kokunu çekerdik içimize.
Sevgili!
Hakiki aşıkların sana doğru uçarken
Bizim bu yaptığımız yolda emeklemekti.
Dünya güzelliğiyle kollarını açarken
Bize düşen el açıp kapında beklemekti.
Sevgili..:rolleyes:
(=Dursun Ali Erzincanlı=)
 
Geri
Üst
AdBlock Detected

We get it, advertisements are annoying!

Sure, ad-blocking software does a great job at blocking ads, but it also blocks useful features of our website. For the best site experience please disable your AdBlocker.

I've Disabled AdBlock    No Thanks