U.S.A
New member
- Katılım
- 24 Nis 2005
- Mesajlar
- 126
- Tepkime puanı
- 2
- Puanları
- 0
- Yaş
- 42
- Konum
- ISTANBUL
- Web sitesi
- www.hidayetcagi.com
ALLAH külli şeyin kadîr
ALLAH HERŞEYE KADİRDİR
ALLAH HERŞEYE KADİRDİR
PEYGAMBERLERDEN BAŞKA KİMSEYE VAYH GELMEZ DİYEN KURAN-I KERİMİ YALANLAYAN ZAVALLILAR... SİZLER NEFSLERİNİZE TABİSİNİZ.
VAYH: ALLAH'IN İNSANLA KONUŞMASIDIR.
HİÇ BİR PEYGAMBERLE DEĞİL. HİÇ BİR İNSANLA DİYORKEN SİZLER NE DİYORSUNUZ!
ALLAH'U TEALA NE DİYOR:
42/ŞURA-51: Ve mâ kâne li beşerin en yukellimehullâhu illâ vahyen ev min verâi hıcâbin ev yursile resûlen fe yûhıye bi iznihî mâ yeşâu, innehu aliyyun hakîm(hakîmun).
Allah’ın hiçbir İNSANLA konuşması olmamıştır, illâ vahyile veya perde arkasından veya dilediğine izniyle vahyetsin diye resûl (melek) göndererek. Allah, bilir ve hikmet sahibidir.
ALLAH SADECE PEYGAMBERLERE VAHY EDER DİYEN KAFİRLER, ŞİRKTE OLANLAR NE DİYOR?
ALLAH'U TEALA NE DİYOR:
28/KASAS-7: Ve evhaynâ ilâ ummi mûsâ en erdıîh(erdıîhi), fe izâ hıfti aleyhi fe elkîhi fîl yemmi ve lâ tehâfî ve lâ tahzenî, innâ râddûhu ileyki ve câılûhu minel murselîn(murselîne).
Ve Musa (A.S)’ın annesine şöyle vahyettik: “Onu emzirmesini ve onun için korktuğu zaman onu nehre atmasını (bırakmasını). Ve sen korkma, mahzun olma (üzülme). Muhakkak ki Biz, onu sana döndüreceğiz. Ve onu mürselinlerden (resûllerden) kılacağız.”
İŞTE ALLAH'U TEALA'NIN PEYGAMBER OLMAYAN BİR İNSANLA KONUŞMASI:
2/BAKARA-259: Ev kellezî merra alâ karyetin ve hiye hâviyetun alâ urûşihâ, kâle ennâ yuhyî hâzihillâhu ba’de mevtihâ, fe emâtehullâhu miete âmin summe beaseh(beasehu), kâle kem lebist(lebiste), kâle lebistu yevm(yevmen) ev ba’da yevm kâle bel lebiste miete âmin fenzur ilâ taâmike ve şerâbike lem yetesenneh, venzur ilâ hımârike ve li nec’aleke âyeten lin nâsi venzur ilal izâmi keyfe nunşizuhâ summe neksûhâ lahmâ(lahmen), fe lemmâ tebeyyene lehû, kâle a’lemu ennallâhe alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun).
Veya çatıları çökmüş (altı üstüne gelmiş) bir karyeye uğrayan o kimseyi (görmedin mi)? Demişti ki: “Allah bunu (karyeyi) ölümünden sonra nasıl diriltecek?” Bunun üzerine Allah o kişiyi yüz sene ölü bıraktıktan sonra diriltmiş ve: “Ne kadar (ölü bir vaziyette) kaldın? diye buyurmuştu. (O da): “Bir gün veya bir günden daha az.” (dedi). (Allah): “Hayır.” dedi. “Yüz yıl kaldın. Yiyecek ve içeceğine bak (henüz) bozulmamış. Eşeğine bak. (Bütün bunlar) seni, insanlar için bir âyet (canlı bir ibret belgesi) kılmak içindir. Bir de (eşeğin) kemiklerine bak. Onları nasıl birleştirerek (iskeletini kuruyor) sonra da onlara et giydiriyoruz.” Böylece (eşek dirilip, eski haline gelince ve herşey) kendisi için açıkça belli olunca dedi ki: “Artık biliyorum ki; hiç şüphesiz Allah, herşeye KAADİR’dir.”
İŞTE O KÖR İNSANLAR HALA PEYGAMBERLERDEN BAŞKASINA VAHY GELMEZ DİYEN İNSANLAR PARMAĞINIZ GÖZÜNÜZE....
ALLAH HAVARİLERİNE VAYH ETTİĞİNİ SÖYLÜYOR.
İSA A.S TABİ OLAN HAVARİLERE DE Mİ PEYGAMBER DİYECEKSİNİZ?
SİZ ÖNÜNÜZE GELENE PEYGAMBERLİK İFTİRASI ATMAKTAN BAŞKA NE BİLİRSİNİZ.
5/MAİDE-111: Ve iz evhaytu ilel havâriyyîne en âminû bî ve bi resûlî, kâlû âmennâ veşhed bi ennenâ muslimûn(muslimûne).
Havarilere: “Bana ve resûlüme îmân edin.” diye vahyettiğim zaman, onlar da “Îmân ettik, bizim (Allah’a) teslim olduğumuza şahit ol.” demişlerdi.
EY HALA SADECE PEYGAMBERE VAHY GELEN DİYEN ZAVALLI...
YOKSA YAKUB PEYGAMBERİN TORUNLARINA DA MI PEYGAMBER DİYECEKSİNİZ?
4/NİSA-163: İnnâ evhaynâ ileyke kemâ evhaynâ ilâ nûhin ven nebiyyîne min ba’dih(ba’dihî), ve evhaynâ ilâ ibrâhîme ve ismâîle ve ishâka ve ya’kûbe vel esbâti ve îsâ ve eyyûbe ve yûnuse ve hârûne ve suleymân(suleymâne), ve âteynâ dâvûde zebûrâ(zebûran).
Hz. Nuh’a ve ondan sonraki peygamberlere vahyettiğimiz gibi sana da vahyettik. Ve İbrâhîm’e, İsmail’e, İshak’a, Yâkub ve torunlarına, İsa’ya, Eyub’a, Yunus’a, Harun’a ve Süleyman’a da vahyettik. Ve Davud’a Zebur’u verdik
SİZLER ALLAH'IN BÜTÜN AYETLERİNİ GÖRSENİZ YİNEDE İNKAR EDERSİNİZ.
ALLAH'U TEALA SİZLER İÇİN NE DİYOR:
7/A'RAF-146: Seasrifu an âyâtiyellezîne yetekebberûne fîl ardı bi gayril hakkı ve in yerev kulle âyetin lâ yu’minu bihâ ve in yerev sebîler ruşdi lâ yettehızûhu sebîlen ve in yerev sebilel gayyi yettehızûhu sebîl(sebîlen), zâlike bi ennehum kezzebû bi âyâtinâ ve kânû anhâ gâfilîn(gâfilîne).
Yeryüzünde haksız yere kibirlenen kimseleri, âyetlerimizden çevireceğim. Bütün âyetleri görseler, ona inanmazlar. Eğer rüşd yolunu görseler, onu yol edinmezler. Ve gayy yolunu görseler, onu yol edinirler. Bu; onların, âyetlerimizi yalanlamaları ve ondan gâfil olmaları sebebiyledir.
EĞER HALA KABUL ETMİYORSANIZ Kİ SİZLERİ DOĞRU YOLA GETİRECEK BİZ DEĞİLİZ.
BİZE AYETLERLE KONUŞUN. UYDURDUĞUNUZ ŞEYLERLE KARŞIMIZA ÇIKMAYIN.