Tesettür = El ve yüz hariç bir bayanın her uzvunu örtmesi. Farzdır.
Bir erkek olarak bayanlara genel bakışı şöyledir diye düşünüyorum:
Kadın gerçekten Allah’ın bir lütfudur. İnsan vücuduna bürünmüş bir çiçektir. Her uzvu cazibedardır. Bazen narin bir kol bile erkeği mesteder. Ayak fetişistlerini bilirsiniz. Göğüs, kalça, gerdan vb gibi uzuvlardan zaten hiç bahsetmiyim. Saçlar da cazibedardır. yüzü çok güzel olan bir bayanın saçları sönükse ne kadar ilgi çeker? Evet erkek güzelliğin peşindedir. Kadınlar güzel varlıklar olduklarından sevilirler, o yüzden kadınların kıymeti bilinmiyor v.s. deriz. "Kadının tüm bedeni avrettir" hükmü de buradan türemiştir. İslam işi yokuşa sürmek için değil, insan huzurunu sağlamak için vardır!!!
Buraya kadar erkekler orjindi, şimdi bayan orjin olsun.
Bir bayansanız dediklerimi daha kolay anlayacaksınız:
Diyelim ki güzel bir bayansınız (hakaret gibi oldu, öylesinizdir zaten) size bakan erkekler olacaktır. Bu bakışlardan kaçı hoşunuza gider ki? En uç noktada yaşayan bir bayan dahi yiyecekmiş gibi bakışlardan rahatsız olur. Bu bakışlardan rahatsızlık duymak yerine hoşlanan teşhirci kadınlar meclisten dışarı tabi onların kendini tasvip edecek halleri kalmamış. Tek gecelik ilişkiye sıcak bakan kadınlar da var ona bakarsak.. Ölçümüz ideal bir eş ve anne formasyonundaki kadın; diğerleri ile ilgilenmiyoruz.
Demekki tesettür, namuslu ve muhterem bir kadını cinsel baskı ve taarruzlardan korur, **** objesi olarak görülmesine set çeker. Bugün İslamiyet’in kadını eve hapsedip cinsel obje olarak gördüğünü söyleyenlere hep şunu sorarım:
- (Muhatabım erkekse) Hanımınızı düşünüp fantezi kuran biri var desem ne kadar rahat olabilirsiniz?
- (Muhatabım bayansa) Sizi düşünüp fantezi kuran biri var desem ne kadar rahat olabilirsiniz?
Ben şahsen evli olsam, eşimin kalçalarına dikilmiş bir çift göz görürsem fena halde rahatsız olurum.
Bir erkek olmama rağmen bazı bayanların yiyecekmiş gibi bakışları (halbuki erkekler için gurur vesilesidir) tiksindirir beni. O an kendimi insandan ziyade bir meta/mal gibi hissederim. Bayanların romantizmi cinselliğe yeğ tutmalarının da tesettürle ilgisi var emin olun. Kadının içgüdüleriyle hareket ettiğin anlar hep duygusal boşluk hissettiği anlardır. Zaten Hümanizm’de kadını temsil eden hissiyat “şefkat”tir. Okuduğum dini ve ilmi eserler öyle harika tarifler, betimlemeler vardır ki bu konuda... Yalnızca birkaçını burada paylaşmak isterim
"Malûmdur ki, insan sevmediği ve istiskal ettiği adamların nazarından sıkılır, müteessir olur. Elbette açık saçıklık kıyafetine giren güzel bir kadın, bakmasına hoşlandığı nâmahrem erkeklerden onda iki üçü varsa, yedi sekizinden istiskal eder (çekinir). Hem tefahhuş ve tefessüh etmeyen (teşhirci olmayan) bir güzel kadın, nazik ve serîü’t-teessür (duygusal) olduğundan, maddeten tesiri tecrübe edilen, belki semlendiren (rahatsızlık veren) pis nazarlardan elbette sıkılır. Hattâ işitiyoruz, açık saçıklık yeri olan Avrupa’da çok kadınlar, bu dikkat-i nazardan sıkılarak, "Bu alçaklar bizi göz hapsine alıp sıkıyorlar" diye polislere şekvâ ediyorlar.
Demek, medeniyetin ref-i tesettürü (açık saçıklığı) hilâf-ı fıtrattır (fıtrata aykırıdır). Kuran’ın tesettür emri fıtrî olmakla beraber, o maden-i şefkat ve kıymettar birer refika-i ebediye (hayat arkadaşı) olabilen kadınları, tesettür ile sukuttan, zilletten ve manevi esaretten ve sefaletten kurtarıyor." (Lem’alar - 24. Lem’a)
“Sevgili kızım Larry, tacizden yakınıyorsan doğana uygun giyinmeni söylediğim anları hatırla. Sana aldığım uzun ve kalın şalı kullan.” Trevanian (Büyük edebiyatçı-yazar)
“Doğmamış bebeğe kök hücre tedavisi yaparken anne adayına bakmaktan hep utanmışımdır. Beynimde; Avrupa’da kadınların neden kapandığını, çok daha kapanması gerektiğini bana söyleyen bir postacı var.”
Anthony Atala (Kök Hücre konusunda yaşayan en büyük bilim adamı)
“Kadın bana ruhunu sevdirsin, vücudunu içgüdülerimi tetiklemekte kullanmasın.” Bertrand Russell (Varoluşçuluğun kurucu filozoflarından biri)
Kısaca tesettürün birçok mantıklı ve hayırlı sebebi vardır. Bunu kabul edip de örtün(e)meyen Müslüman kadınlar en azından bunun günah olduğunu bilmelidirler. Tabii ümitsizliğe kapılmamalıdırlar örneğin cehennemliğim dememelidirler. Bu emri reddetmediği müddetçe bu dinin çatısı altında olduklarını hatırlamalıdırlar.
Peki bu dine inanmayanlar? Onlara saygı duyuyorum, özgür bir dünyada yaşıyoruz. Tesettür konusu da bu özgürlüğün bir boyutudur; giyeni bağlar. Herkese saygı duyalım lütfen arkadaşlar hayat felsefemiz saygı üzerine kurulmuş olsun.
Bir erkek olarak bayanlara genel bakışı şöyledir diye düşünüyorum:
Kadın gerçekten Allah’ın bir lütfudur. İnsan vücuduna bürünmüş bir çiçektir. Her uzvu cazibedardır. Bazen narin bir kol bile erkeği mesteder. Ayak fetişistlerini bilirsiniz. Göğüs, kalça, gerdan vb gibi uzuvlardan zaten hiç bahsetmiyim. Saçlar da cazibedardır. yüzü çok güzel olan bir bayanın saçları sönükse ne kadar ilgi çeker? Evet erkek güzelliğin peşindedir. Kadınlar güzel varlıklar olduklarından sevilirler, o yüzden kadınların kıymeti bilinmiyor v.s. deriz. "Kadının tüm bedeni avrettir" hükmü de buradan türemiştir. İslam işi yokuşa sürmek için değil, insan huzurunu sağlamak için vardır!!!
Buraya kadar erkekler orjindi, şimdi bayan orjin olsun.
Bir bayansanız dediklerimi daha kolay anlayacaksınız:
Diyelim ki güzel bir bayansınız (hakaret gibi oldu, öylesinizdir zaten) size bakan erkekler olacaktır. Bu bakışlardan kaçı hoşunuza gider ki? En uç noktada yaşayan bir bayan dahi yiyecekmiş gibi bakışlardan rahatsız olur. Bu bakışlardan rahatsızlık duymak yerine hoşlanan teşhirci kadınlar meclisten dışarı tabi onların kendini tasvip edecek halleri kalmamış. Tek gecelik ilişkiye sıcak bakan kadınlar da var ona bakarsak.. Ölçümüz ideal bir eş ve anne formasyonundaki kadın; diğerleri ile ilgilenmiyoruz.
Demekki tesettür, namuslu ve muhterem bir kadını cinsel baskı ve taarruzlardan korur, **** objesi olarak görülmesine set çeker. Bugün İslamiyet’in kadını eve hapsedip cinsel obje olarak gördüğünü söyleyenlere hep şunu sorarım:
- (Muhatabım erkekse) Hanımınızı düşünüp fantezi kuran biri var desem ne kadar rahat olabilirsiniz?
- (Muhatabım bayansa) Sizi düşünüp fantezi kuran biri var desem ne kadar rahat olabilirsiniz?
Ben şahsen evli olsam, eşimin kalçalarına dikilmiş bir çift göz görürsem fena halde rahatsız olurum.
Bir erkek olmama rağmen bazı bayanların yiyecekmiş gibi bakışları (halbuki erkekler için gurur vesilesidir) tiksindirir beni. O an kendimi insandan ziyade bir meta/mal gibi hissederim. Bayanların romantizmi cinselliğe yeğ tutmalarının da tesettürle ilgisi var emin olun. Kadının içgüdüleriyle hareket ettiğin anlar hep duygusal boşluk hissettiği anlardır. Zaten Hümanizm’de kadını temsil eden hissiyat “şefkat”tir. Okuduğum dini ve ilmi eserler öyle harika tarifler, betimlemeler vardır ki bu konuda... Yalnızca birkaçını burada paylaşmak isterim
"Malûmdur ki, insan sevmediği ve istiskal ettiği adamların nazarından sıkılır, müteessir olur. Elbette açık saçıklık kıyafetine giren güzel bir kadın, bakmasına hoşlandığı nâmahrem erkeklerden onda iki üçü varsa, yedi sekizinden istiskal eder (çekinir). Hem tefahhuş ve tefessüh etmeyen (teşhirci olmayan) bir güzel kadın, nazik ve serîü’t-teessür (duygusal) olduğundan, maddeten tesiri tecrübe edilen, belki semlendiren (rahatsızlık veren) pis nazarlardan elbette sıkılır. Hattâ işitiyoruz, açık saçıklık yeri olan Avrupa’da çok kadınlar, bu dikkat-i nazardan sıkılarak, "Bu alçaklar bizi göz hapsine alıp sıkıyorlar" diye polislere şekvâ ediyorlar.
Demek, medeniyetin ref-i tesettürü (açık saçıklığı) hilâf-ı fıtrattır (fıtrata aykırıdır). Kuran’ın tesettür emri fıtrî olmakla beraber, o maden-i şefkat ve kıymettar birer refika-i ebediye (hayat arkadaşı) olabilen kadınları, tesettür ile sukuttan, zilletten ve manevi esaretten ve sefaletten kurtarıyor." (Lem’alar - 24. Lem’a)
“Sevgili kızım Larry, tacizden yakınıyorsan doğana uygun giyinmeni söylediğim anları hatırla. Sana aldığım uzun ve kalın şalı kullan.” Trevanian (Büyük edebiyatçı-yazar)
“Doğmamış bebeğe kök hücre tedavisi yaparken anne adayına bakmaktan hep utanmışımdır. Beynimde; Avrupa’da kadınların neden kapandığını, çok daha kapanması gerektiğini bana söyleyen bir postacı var.”
Anthony Atala (Kök Hücre konusunda yaşayan en büyük bilim adamı)
“Kadın bana ruhunu sevdirsin, vücudunu içgüdülerimi tetiklemekte kullanmasın.” Bertrand Russell (Varoluşçuluğun kurucu filozoflarından biri)
Kısaca tesettürün birçok mantıklı ve hayırlı sebebi vardır. Bunu kabul edip de örtün(e)meyen Müslüman kadınlar en azından bunun günah olduğunu bilmelidirler. Tabii ümitsizliğe kapılmamalıdırlar örneğin cehennemliğim dememelidirler. Bu emri reddetmediği müddetçe bu dinin çatısı altında olduklarını hatırlamalıdırlar.
Peki bu dine inanmayanlar? Onlara saygı duyuyorum, özgür bir dünyada yaşıyoruz. Tesettür konusu da bu özgürlüğün bir boyutudur; giyeni bağlar. Herkese saygı duyalım lütfen arkadaşlar hayat felsefemiz saygı üzerine kurulmuş olsun.