"Risale-i Nur" diye isimlendirdiği kitaplarının, kendisinin eserleri olmadığını söyler. Risalelerin kendisine iradesi dışında yazdırıldıklarını uzun uzun anlatır.
Bu bîçare kardeşinizde üç şahsiyet var ki, birbirinden çok uzaktırlar.
Birincisi: Kur'ân-ı Hakîmin hazine-i âliyesinin dellâllığı(tanıtıcılığı) cihetindeki muvakkat(kısa, geçici) ve sırf Kur'ân'a ait bir şahsiyetim var. Onda dellâllığın iktiza ettiği(gerektirdiği) pek yüksek ahlâk var ki, o benim değil; ben sahibi değilim. O makamın ve vazifenin iktiza ettiği bir seciyedir(karakterdir). Bende bu neviden ne görseniz, benim değil; onunla bana bakmayınız, o makamındır. 14. Şua
Hey Maaşallah. Şu yüksek ahlaka bakın.
Nemrut gibi başardıklarını kendi aklına ve ilmine verenler nerde, şu yüksek tevazu nerede
Sözlerdeki hakaik ve kemâlât benim değil, Kur'ân'ındır ve Kur'ân'dan tereşşuh etmiştir(sızmıştır). Hattâ Onuncu Söz, yüzer âyât-ı Kur'âniyeden süzülmüş bazı katarattır(damlacıktır). Sair risaleler dahi umumen öyledir.
Madem ben öyle biliyorum. Ve madem ben fâniyim, gideceğim. Elbette bâki olacak bir şey ve bir eser, benimle bağlanmamak gerektir ve bağlanmamalı. Ve madem ehl-i dalâlet ve tuğyan, işlerine gelmeyen bir eseri, eser sahibini çürütmekle eseri çürütmek âdetleridir. Elbette, semâ-yı Kur'ân'ın yıldızlarıyla bağlanan risaleler, benim gibi çok itirazâta ve tenkidâta medar olabilen ve sukut edebilen çürük bir direkle bağlanmamalı.28. Mektub
İşte Said Nursi'yi çürütün ne olur ki, onun eserleri ona bağlı değil. Kur'an'a bağlıdır. Kur'andan süzülmüştür.
Apaçık görünmüyor mu ki Said Nursi akıllarını ilah yapmış bazıları gibi kendini öne çıkarmak derdinde değil.
Said Nursi eğer amacı kendine bir makam vermek olsa idi kendini numara dahi olsa kötüleyemezdi. Zinhar yasak görürdü. Eserini de kendine bağlaması icab ederdi.
Zorlama tevillerle SAid Nursi'nin güya kendini peygamber göstermiş gibi iddia ederek ancak onun yüksek ahlakını gözükmesine sebep oluyorsunuz.
Teşekkür ederim -z
Sözler güzeldirler, hakikattirler. Fakat benim değildirler; Kur'ân-ı Kerîmin hakaikinden telemmu' etmiş(parıldamış) şualardır(ışık hüzmesidir). Barla Lahikası
Said Nursi Risaleleri kendine mal etmek istememesini peygamberlik ilanı olarak zorlama tevil yapanlar: Acaba güneşten karanlık bir evin açık bir köşesinden gelen ışık hüzmesine güneş adını vermek aklı ile övünenlerin akıldan istifa etmesi manasına gelmez mi?
EVet
Risale-i Nur hakikat ise Kur'anın malıdır. Her hakikat gibi.
En adi bir adamın söylediği hakikatlar dahi Kur'anın malıdır.
Bütün iyi şeyler Allah'tandır.
Said Nurside ki yüksek iman ve idrak bunu görmüş, "Allah'ın öğrettiklerinden başka bir ilme sahip değilim" ayetini sözde bırakmayıp uygulayarak hakikat gördüğü Risaleleri kendi malı değil Kur'anın malı ilan etmiştir.
Yahu, bir çiçeğin sahibi Allah'tır dediğiniz vakit, çiçeği Allah yapmadığınız gibi, Risale Kur'anın malıdır dediğinizde onu Kur'an yapmış olunduğunu söylemek ne büyük bir utançtır.