Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Osmanlı Devleti'nde Kamu Ekonomisi

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
OSMANLILARDA KAMU EKONOMİSİ


18.yy’da klasik mali sistemler önemli ölçüde değişmişti. Tımar sistemi eski önemini kaybettiği gibi, iltizam sistemi de malikane usulünün uygulanmasıyla yeni bir şekle bürünmüştü. Zaman zaman savaşların da etkisiyle devletin gelir giderlerinde değişmeler olmuştu.
a)Bütçe:tımar sisteminin işlemez hale gelmesi üzerine daha önce bu sistem içinde yer alan gelirler miri mukataalara dönüştürüldü ve bunların gelirleri iltizam yoluyla toplandı. Ancak, iltizamların süresi 3 yıl olduğundan mültezimlerin devlete verdikleri parayı çıkarmak için köylüyü aşırı vergilendirmesi söz konusuydu. Devlet, mültezimlerden alacağı paranın bir kısmını peşin, kalanını taksitlerle alıyordu. Zaman içinde mukataaların süresi uzatılmış ve ömür boyu bir kişiye verilmiştir. Buna malikane usulü denilmektedir. 1965’deki bu düzenleme ile peşin ödemelerin miktarı artırılmıştır. Yine peşin ödemeler sayesinde savaş masrafları karşılanmaya çalışılmıştır.Ancak, bu yeni yöntem,mali bunalımı çözmeye yetmemiştir. Bunun üzerine 1775’de Osmanlı maliyesi tarafından esham adı verilen bir iç borçlanma süreci başlatıldı. Yine aynı dönemde devletin yeni mali kaynak yaratma gayretleri, yeni kurumlar için yeni hazineler kurma şeklinde ortaya çıkmıştır. Mesela: III.Selim devrinde oluşturulan Nizam-ı Cedid ordusunun ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla İrad-ı Cedid hazinesi kurmuştur.
b)Bütçe açıkları:Borçlar
1-İç Borçlar: Devlet, içine düştüğü mali zorlukları aşmak üzere bir takım tedbirler getiriyor- du. 19.yy’a kadar geleneksel usulleri sürdüren devlet, bu dönemde Galata bankerlerinden kısa vadeli borç almak, kağıt patra çıkararak iç borçlanmaya gitmek gibi yolları denemiştir.
2-Dış Borçlar:Osmanlılar, karşılaştıkları mali güçlükleri aşmak için dış borçlanmaya Kırım Savaşı sırasında başladılar. Savaşın yol aştığı giderleri ödeyebilmek için devletin çıkardığı uzun süreli borçlanma tahvilleri Londra,Paris,Viyana ve Frankfurt borsalarında satışa çıkarıldı. 1876’ya kadar devlet çok elverişsiz şartlarla, faizle borç aldı. Bu paralar büyük ölçüde maaş ödeme, saray yapımı, donanmanın kurulmasında harcandı. Ekonomiyi canlandıracak girişimlerde ise pek kullanılmadı. Böylece bir dış borçlanma batağına saplanan Osmanlı’nın 1875’e gelindiğinde, 200 milyon sterlin dış borcu vardı. Ana para ve faiz ödemesi yılda 11 milyon sterlin iken maliyenin tüm geliri 18 milyon sterlin civarındaydı.
Bundan sonra, Osmanlı ile Fransız, İngiliz, Avusturyalı,Alman ve diğer alacaklıların temsilcileri arasında başlayan görüşmeler 1881’de imzalanan Muharrem Kanunnamesi ile sonuçlandı. Böylece devletin dış borçlarının miktarı indiriliyor, ödeme şartları yeniden düzenleniyordu.
Buna karşılık borçların ödenebilmesi için kurulan Duyunu Umumiye İdaresi adlı kuruluş, yabancı alacaklıların temsilcileri tarafından yönetilecekti Osmanlı maliyesinin tuz, tütün tekelleri, damga resmi balıkçılık ve alkollü içeceklerden alınan vergiler, ham ipekten toplanan öşür ile Doğu Rumeli vilayetinin ödediği yıllık vergi gibi kaynakları Duyun-u Umumiye’ ye aktarılmıştır.
Dış borçlanma I.Dünya Harbine kadar sürmüştür. 1914’de Osmanlı’nın dış borçları 160 milyon İngiliz Sterlini civarındaydı.

OSMANLI DEVLETİ’NDE TÜKETİM

19.yy’da dünya ekonomisinin etkisiyle meydana gelen yeni gelişmeler, özellik büyük şehirlerde ve bu şehirlerdeki halkın üst tabakalarında Avrupa kaynaklı mamul malların ve çeşitli lüks tüketim mallarının kullanılması yönünde bir eğilimi yaygınlaştırmıştır. Saray mensupları, yönetici tabaka ve zengin tüccarlar arasında yeni bir hayat tarzının belirmesi , yeni tüketim anlayışını da biçimlendirmiştir. Ancak, batı tesirinden ve iktisadi canlılıktan uzak yerlerde yaşayan insanlar asgari ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik bir tüketim tarzını benimseyip devam ettirmişlerdir.

selametle..
 
Üst Alt