burkay' Alıntı:
metin mete kardes yukarida yazmis oldugun yaziyi gözden geçirmeni tavsiye ederim ...Bir gün Ebu Yusuf "Peygamber'imiz kabak severdi.” der. Bu lafı söylediği ortamda bulunan bir kişi bu lafın üstüne "Ben kabak sevmiyorum.” der. Ebu Yusuf "Peygamber'in sünneti olan bir şeyi sevmeyen Peygamber'e karşı gelmiş olur, Peygamber'e karşı gelen Allah'a karşı gelmiş olur.” der. Allah'a karşı gelen kafirliğe dönmüş olacağı için Ebu Yusuf bu şahsın kellesinin kesilmesi için muşamba ve kılıç ister. Kabak sevmem izahına tövbe eden adam kellesini zor kurtarır. Ebu Yusuf'un dini konularda ne kadar titiz olduğuna delil olarak anlatılır (Bakınız Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi, Ehli Sünnet İtikadı, Sayfa 80 ... güzel kardesim din bukadar basit mi ? peygamberimizin sevdigi bir yemegi ben sevmiyorum diye zorla sevdirte bilirmisin ... sirf yüce nacizane peygamber sevdigi için zorla biri bana birsey sevdiremez ... islamda zorlama yokdur ... sonra kabak yemek sünnetmi farz mi ? bundan dolayi bazi alinti yapmis oldugumuz hadisler ve makalelerin peygamberimizin s.v.s sünnetine uyuyormu uymuyormu .. dikkatli olalim biraz ... zorla birseyi kabul ettirmek o an için inandirici gelsede o kabagi sevmeyen birine içinde o kabaga karsi nefret uyandirir ... peygamberimizden sogutur .. ben o yazina katilmiyorum saglikli kal ...
O yazi benim degil sadece Kütüb-i sitteden alintidir.Katilmadigin dogru bir karar ama baná aid bir hadis degil,Allahin Resulüne yamanan sözlerdendir.bak bir tane daha ister uy ister kabul etme?
138 - İbnu Ömer (radıyallahu anhumâ) anlatıyor: "Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) çocuğa, doğumunun yedinci gününde isim konmasını, yıkanarak pisliklerin temizlenmesini ve akika kurbanı kesilmesini emir buyurdu."
Ebu Davud, Edâhî, 21, (2837); Tirmizî, Edâhî 23, (1522), Edeb 63,(2834), (Tirmizî'de hadis İbnu Ömer'den değil, Amr İbnu Şu'ayb an ebîhi an ceddihi tarîkindendir. Burada bir sehiv söz konusu -Nesâî, Akîka 5, (7, 166); İbnu Mâce, Zebâih 1, (3165)-dur.).
139 - Hz. Aişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor: "Yeni doğan çocuklar Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'e getirilirdi. O da bunlara mübarek olmaları için dua eder, tahnîkde bulunurdu."
Müslim, Edeb, 27 (2147); Ebu Dâvud, Edeb 116, (5106).
140 - Ebu Râfi (radıyallahu anh) anlatıyor: "Hz. Fatıma (radıyallahu anhâ) oğlu Hasan (radıyallahu anh)'ı doğurduğu zaman, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı kulağına ezan okurken gördüm."
Ebu Dâvud, Edeb 116, (5105); Tirmizî, Edâhî 17, (1514).
Tirmizî hadisin sahih olduğunu söylemiştir. Rezîn şu ziyadeyi kaydeder: "Kulağına İhlas sûresini okudu, hurma ile tahnik etti ve ismini koydu."
Buda hiristiyan inanci?
İlk günah inancı Hıristiyanlıkta önemli bir unsurdur; bir günahtan kurtulmanın tek yolu da vaftiz olmaktır:
Vaftiz, Hristiyanlıkda Hz. İsa'nın dinine katılmanın hukuki ve mukaddes bir göstergesidir
Vaftiz genellikle doğumun ilk haftası sonunda yapılır
İncil'de Hz. İsa'ya nisbet edilen "Gidip bütün insanları aydınlatınız, onların ruhlarını Tanrı, Oğul ve Rûhu'l-kudüs adına vaftiz ediniz" sözü de bu konuda aynı önemi taşımaktadır
Katoliklerde papazın; "Seni Baba, Oğul ve Ruhu'l-Kudüs adına vaftiz ediyorum" cümlesiyle yapılan vaftiz, onlara göre, kişiyi Allah'ın mağrifetine erdirir.
Hıristiyanlığa girme alameti ve Hristiyanlığın şartı sayılan yedi merasimden biri. Vaftiz Ortodokslarda suya girmekten, Katoliklerde üzerine su serpmekten ibarettir. Vaftize Arapçada "ta'mid" denir.
Vaftiz edilen kişiye verilen isme "vaftiz adı" denir
Her halde buda bizim Vaftizimiz?