Bu Ayeti anlayan dinlerarası diyaloğun ne demek olduğunu anlar

Kur'an'ın neresinde "tek din İslam" diyor bana söyleyebilir misin?

Ayet şöyle değil mi? Allah'ın indinde -makbul- din İslam'dır.

Allah'ın indinde başka din kabul görmez. Lakin, hayırlı işler yapan, zulm etmeyen kişilerin amelleri İslam olmasalar da "Zerre miskal iyilik eden karşılığını alır" ayetince kabul edilmez, ama red de edilmez.

Muhabbetle


Allah katinda makbul din Islamdir....


Tek dindir dersek yanlis olurmu?Olmasi düsünülemez cünki Allahin sünnetinde degisim ve dönüsüm olmayacagina göreallahtan gelen her Vahy Islamdir...
 
Diyalog karşılıklı oturup iki monolog yapmak değildir,kişi muhattabını,sabırla dinlesin,doğrulukla cevap versin,bilmediği noktalarıda bilmiyorum,desin.
İnsanlarla konuşmadan onları nasıl kazanalım..Yaşatmadan nasıl yaşarsın,sen onu yaşatmazsan oda seni devran döner yaşatmaz.Her insanla bir asgari müştereğimiz vardır.Hem iyi ile herkes iyi olur,biz bu kötülerin kötülüklerini nasıl ıslah ederiz,muhattap kabul etmez isek.slmlar.
Kısaca bunun yani diyalogun belli çerçevede,limitte dinen hiçbir zararını bizler göremiyoruz,bilakis çok ehemmiyetli,önemli dir..
 


Allah katinda makbul din Islamdir....


Tek dindir dersek yanlis olurmu?Olmasi düsünülemez cünki Allahin sünnetinde degisim ve dönüsüm olmayacagina göreallahtan gelen her Vahy Islamdir...

bu konuda haklısın fakat diger vahylerin hükmü insanlar tarafından degiştirildigi için bunların görüsü safdisi kalır ve simdi isalmın kanunları geçerli sayılır
 
hatırlatayım konu başlığı ŞURA suresi 13. Ayeti kerime Acaba Allah Teala Bu ayeti kerimedeki muradı nedir? Farklı dinler diye birşey Allah katında geçerli midir? bence önemli mesele bu Bu Ayet Farklı dinler indirilmediğini söylüyor.Dinleri farklılaştıran insanlar


ŞURA13 (Allah) dînde, onunla Hz. Nuh'a vasiyet ettiği (farz kıldığı) şeyi (şeriati); “Dîni ikame edin (ayakta, hayatta tutun) ve onda (dînde) fırkalara ayrılmayın.” diye Hz. İbrâhîm'e, Hz. Musa'ya ve Hz. İsa'ya vasiyet ettiğimiz şeyi sana da vahyederek, size de şeriat kıldı. Senin onları, kendisine çağırdığın şey müşriklere zor geldi. Allah, dilediğini Kendisine seçer ve O'na yöneleni, Kendisine ulaştırır
 
Şeytanın amacı insanları birbirine düşman etmek insanlar farklı inançlardan dolayı boşu boşuna kan döküyor.Halbuki Kuranı açsalar baksalar mesele halledilecek farklı dinlerin var olmadığı dinler arası savaşın şeytanın bir tuzağı olduğunu idrak edecekler.
 
Değerlendirme

Değerlendirme

Esselamun aleykum
Kardeşim çok önemli konuya dokunmuşsunuz bazı insanlar diyaloğun kötü olduğunu sanki dinden çıkmaymış gibi algılıyorlar.Bu ayeti ise kendilerine çevirip yine diyaloğu kabul etmezler.Çünkü Allah bazılarının kalbplerini mühürlemiştir.Allah razı olsun diyalog kuranlardan ve Allah ebediyen razı olsun O'ndan.Esselam
 
Nedense günümüz müslümanları uçlarda yaşamayı seviyoruz ifrat ve tefrit noktasında dalgalanıp duruyoruz..Araştırmayıda sevmiyoruz.Kuran bu konuda ne diyor? demiyoruz.Kurandan gayrı her kaynağa bakıyoruz.Her lakırdıya kulak kabartıyoruz.Günümüzde laf salatası yapanda çok. Nefslerin hoşuna gidenleri söyleyende çok.
 
diyalog diyince beşeri olarak insan olarak iyi geçinmeliyiz yoksa onun dinini taklit et denmiyor.zaten o dinde zamanında islamı yani türkçesi teslimi anlatıyordu.ibranicesi hanif Kuranda hanif dini ortak payda
 
46/AHKÂF-12 : O'ndan (Kur’ân’dan) evvel Hz. Musa’nın kitabı (Tevrat) imam (hidayete erdirici) ve rahmet idi. İşte bu kitap (kendinden önceki kitapları) tasdik eden, Arap lisanıyla (indirilmiş) zalimleri uyaran ve muhsinler için müjde olan bir kitaptır.

Nasıl Kur’ân-ı Kerim, âlemlere rahmet olarak indirilmişse, Allahû Tealâ Tevrat için de aynı olduğunu söylüyor. Onun da hidayet rehberi, onun da imam olduğunu, hidayete erdirici olduğunu söylüyor.
İki ayrı cepheden Kur’ân-ı Kerim’le Tevrat arasındaki ilişkiyi görüyoruz. Her ikisi de rehber, hidayet rehberi ve rahmet. Allah’ın rahmetine insanları muhatap kılıyor.
Ve Kur’ân-ı Kerim de, Tevrat da kendinden önceki kitapları tasdik eden kitaplardır.
Tevrat, Allahû Tealâ tarafından kendinden öncekileri, Hz. Musa’dan evvelki bütün peygamberlere Allah’ın verdiği kitapların hepsini tasdik eden bir kitap olarak indirilmiştir.
Zebur, diğer kitapları ve Tevrat’ı da tasdik eden bir kitap olarak indirilmiştir.
İncil, diğer kitapları, Tevrat’ı ve Zebur’u tasdik eden bir kitap olarak indirilmiştir.
Kur’ân-ı Kerim de, diğer kitapları, Tevrat’ı, Zebur’u, İncil’i tasdik eden bir kitap olarak gönderilmiştir.
Bütün kitapların birbirini tasdik ettikleri görülür. Hepsi aynı şeyleri muhtevi. Birbirinden farklı bir yapıları yok. Hepsi (daha sonra gelen bütün kitaplar) daha evvelkileri tasdik ediyor. Daha evvelki peygamberlerin peygamberliğini tasdik ediyor. Resûllerin resûllüğünü tasdik ediyor. İndirilen şeylerin de hep aynı olduğunu görüyoruz.
Allahû Tealâ insanları hidayete çağırıyor.
Allah’a kul olmaya çağırıyor.
Dalâletten kurtarmayı istiyor insanları.
Takva sahibi olmalarını istiyor.
Ve sadece, insanların cennet ve dünya mutluluğuna ulaşmasını istiyor.
Al-i İmran 48’de Allahû Tealâ diyor ki:

3/AL-İ İMRAN-48: “Ve yuallimuhul kitâbe vel hıkmete vet tevrâte vel incîl(incîle).”
“(Allah) ona Kitab’ı, hikmeti, Tevrat’ı ve İncil’i öğretecek.”
 
Geri
Üst
AdBlock Detected

We get it, advertisements are annoying!

Sure, ad-blocking software does a great job at blocking ads, but it also blocks useful features of our website. For the best site experience please disable your AdBlocker.

I've Disabled AdBlock    No Thanks