Hamd, yalnızca Allah’adır.Salât ve selam, kendisinden sonra Peygamber gelmeyecek olan Muhammed’e, âilesine ve ashâbına olsun.
İnsanlar Kitap ve Sünnetle hüküm vermekten ve onlarla muhakeme olmaktan yüz çevirip, sadece bunların yeterli gelmeyeceğine inandıkları ve bunların dışında görüşlere, kıyaslara baş vurdukları, bunları ve şeyhlerin görüşlerini güzel saydıkları zaman;
Bu kimselerin fıtratlarında bir değişme baş gösterir.
Kalplerinde zulüm oluşuverir ve anlayışlarında bir sakatlık ve akıllarında bir ahmaklık meydana gelir.
İşte bu tip insanları bu hasletler kuşatıverir ve ona galip gelir.
Hatta küçükleri bunlarla eğitmekte, yaşlıları ise buna sevk etmektedirler. Bunu kötü bir iş olarak da görmezler.
Bu öyle bir hâl alır ki;
- Artık doğrunun yerini bid'at,
- Aklın yerini cehalet,
- Rüşdün yerini heva,
- Hidâyetin yerini sapıklık,
- İyiliğin yerini kötülük,
- İlmin yerini cahillik,
- İhlasın yerini riya,
- Hakkın yerini bâtıl,
- Doğrunun yerini yalan,
- Nasihatin yerini vurdumduymazlık ve
- Adaletin yerini de zulüm alır.
Galip gelen bu faktörlerin ve bunu işleyenlerin bizzat kendilerine işaret edildiği anlaşılmaktadır. Nitekim bundan önce bu faktörler tersiyle bulunurlarken, bu faktörleri (cürümleri) işleyenlerin kendilerine işaret edildiği söz konusu olur.
Dolayısıyla galip gelen bu faktörlerin / cürümlerin kişiye yönelmiş, sancağını dikmiş olduğunu ve ordularının (binitlerine) binmiş olduklarını görürsen, anla ki artık bu esnada yerin altında yaşamak yerin üzerinde yaşamaktan, dağın tepelerinde kalmak alt taraflarında kalmaktan ve yabani hayvanların yanında bulunmak insanların yanında bulunmaktan daha hayırlıdır.
Değerli kardeşlerim bu konunun sıhhatli bir şekilde anlaşılması için birinci olarak tesbitinin yapılması gereken husus Allah’ın neyi indirdiği hususudur.
Ve bu konuda da bilinmesi gereken gerçek ; Allah iki şey indirmiştir. Birinin adı kitap, ikincisinin adı da hikmet’tir.
“ … Allah sana kitabı ve Hikmeti indirdi.Ve bununla sana bilmediğin şeyleri öğretti. Allah’ın senin üzerindeki fazlu keremi çok büyüktür. “
كَمَا أَرْسَلْنَا فِيكُمْ رَسُولا مِّنكُمْ يَتْلُو عَلَيْكُمْ آيَاتِنَا وَيُزَكِّيكُمْ وَيُعَلِّمُكُمُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَيُعَلِّمُكُم مَّا لَمْ تَكُونُواْ تَعْلَمُونَ
“ Nitekim kendi içinizden size Ayet’lerimizi okuyan, sizi arındıran,size Kitabı, Hikmeti ve bilmediğiniz şeyleri öğreten bir resul gönderdik.
"........ Allah'ın ayetlerini eğlence edinmeyin. Allah'ın üzerinizdeki nimetini ve size öğüt vermek için indirdiği kitabı ve hikmeti hatır-layın. Allah'tan korkun ve bilin ki, Allah herşeyi hakkıyla bilendir “
Zikredilen bu Ayeti kerimelerde açıkça ifade ediliyor ki ;
Allah’u Azze ve Celle,insanların öğüt almaları için onlara tabi olacakları iki şey indirmiştir. Bunlardan birinin adı, kitap diğerinin adı ise, hikmet tir
عن أبي هريرة رضى الله تعالى عنه قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم إني قد تركت فيكم شيئين لن تضلوا بعدهما كتاب الله وسنتي ولن يتفرقا حتى يردا علي الحوض
{ ……. Ebu Hureyre r.a dan. Resulullah s.a.v şöyle buyurdular : “ Size, sarıldığınız müddetçe asla sapıtmayacağınız iki şey bıraktım. Biri, Allah’ın Kitabı,diğeri ise benim sünnetim. Bunlar havz’ın başında yanıma gelinceye kadar birbirlerinden ayrılmayacaklardır. }
Meselenin daha sıhhatli bir şekilde anlaşılması için bizim bu Ayet’i celilelerde zikredilen hikmet ibaresini ele alıp bunun üzerinde biraz durmaya çalışır isek,inşaallah hikmet'in ne gibi bir manayı ihtiva ettiğini anlamış ve kavramış oluruz.
Rabbimiz bir Ayet’i celilesinde şöyle buyurmaktadır :
" Nitekim size, kendi içinizden Ayet’lerimizi okuyan, sizi arındıran, size kitap ve hikmeti öğreterek bilmediklerinizi talim ettiren bir peygamber gönderdik "
Bu ayeti kerimede kitapla beraber indirilen hikmetin, öğretilen ve talim ettirilen bir vasfı olduğu gayet açık bir şekilde anlatılmaktadır.
Yanı, Kur'an nasıl insanlara öğretilip ta'lim ettirilmiş ise,İndirilen Hikmet de aynen insanlara öğretilip ve talim ettirilmiştir.
Yine bir Ayet’i celile de şöyle buyrulmaktadır :
" Sizin evlerinizde okunan Allah'ın ayetlerini ve bir de hikmeti hatırlayın. Şüphesiz ki Allah, latiftir, habir'dir "
Bu Ayet'i kerimede de görüldüğü gibi. indirilen öğretilen ve ta'lim ettirilen hikmet'in vasıflarından birisi de, okunmasıdır.
Allah Resulü s.a.v in şu hadisi şerifleri de göz önünde bulundurulur ise, Hikmet'in, tabi olunması için Allah'tan resulüne vahyedilen şeriatın bir bölümü olduğu gayet açık bir şekilde anlaşılmış olacaktır.
“…. Resulullah s.a.v buyurdular ki : Dikkat edin ! Bana Kur'an ve bir de misli verildi ….. “
“…. Ve yine bir hadisi şeriflerinde Allah Resulü s.a.v şöyle buyur-maktadır : Size kendisine sarıldığınız takdirde dalalete düşme-yeceğiniz iki şey bıraktım. Bunlar, Allah ın kitabı ve benîm süne-timdir "
Ayet ve hadislerin açık ifadelerinden de anlaşıldığı gibi, insanların tabi olmaları için indirilen bu şeriat, resulün Allah'tan alarak insanlara öğrettiği, okuttuğu, talim ettirdiği ve sarılmalarını emrettiği kitap ve sünnet'ten ibarettir.
İnsanlar Kitap ve Sünnetle hüküm vermekten ve onlarla muhakeme olmaktan yüz çevirip, sadece bunların yeterli gelmeyeceğine inandıkları ve bunların dışında görüşlere, kıyaslara baş vurdukları, bunları ve şeyhlerin görüşlerini güzel saydıkları zaman;
Bu kimselerin fıtratlarında bir değişme baş gösterir.
Kalplerinde zulüm oluşuverir ve anlayışlarında bir sakatlık ve akıllarında bir ahmaklık meydana gelir.
İşte bu tip insanları bu hasletler kuşatıverir ve ona galip gelir.
Hatta küçükleri bunlarla eğitmekte, yaşlıları ise buna sevk etmektedirler. Bunu kötü bir iş olarak da görmezler.
Bu öyle bir hâl alır ki;
- Artık doğrunun yerini bid'at,
- Aklın yerini cehalet,
- Rüşdün yerini heva,
- Hidâyetin yerini sapıklık,
- İyiliğin yerini kötülük,
- İlmin yerini cahillik,
- İhlasın yerini riya,
- Hakkın yerini bâtıl,
- Doğrunun yerini yalan,
- Nasihatin yerini vurdumduymazlık ve
- Adaletin yerini de zulüm alır.
Galip gelen bu faktörlerin ve bunu işleyenlerin bizzat kendilerine işaret edildiği anlaşılmaktadır. Nitekim bundan önce bu faktörler tersiyle bulunurlarken, bu faktörleri (cürümleri) işleyenlerin kendilerine işaret edildiği söz konusu olur.
Dolayısıyla galip gelen bu faktörlerin / cürümlerin kişiye yönelmiş, sancağını dikmiş olduğunu ve ordularının (binitlerine) binmiş olduklarını görürsen, anla ki artık bu esnada yerin altında yaşamak yerin üzerinde yaşamaktan, dağın tepelerinde kalmak alt taraflarında kalmaktan ve yabani hayvanların yanında bulunmak insanların yanında bulunmaktan daha hayırlıdır.
ALLAH’IN İNDİRDİKLERİ
Değerli kardeşlerim bu konunun sıhhatli bir şekilde anlaşılması için birinci olarak tesbitinin yapılması gereken husus Allah’ın neyi indirdiği hususudur.
Ve bu konuda da bilinmesi gereken gerçek ; Allah iki şey indirmiştir. Birinin adı kitap, ikincisinin adı da hikmet’tir.
… ٍ.. وَأَنزَلَ اللّهُ عَلَيْكَ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَعَلَّمَكَ مَا لَمْ تَكُنْ تَعْلَمُ وَكَانَ فَضْلُ اللّهِ عَلَيْكَ عَظِيماً
“ … Allah sana kitabı ve Hikmeti indirdi.Ve bununla sana bilmediğin şeyleri öğretti. Allah’ın senin üzerindeki fazlu keremi çok büyüktür. “
NİSA : 113.AY.
كَمَا أَرْسَلْنَا فِيكُمْ رَسُولا مِّنكُمْ يَتْلُو عَلَيْكُمْ آيَاتِنَا وَيُزَكِّيكُمْ وَيُعَلِّمُكُمُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَيُعَلِّمُكُم مَّا لَمْ تَكُونُواْ تَعْلَمُونَ
“ Nitekim kendi içinizden size Ayet’lerimizi okuyan, sizi arındıran,size Kitabı, Hikmeti ve bilmediğiniz şeyleri öğreten bir resul gönderdik.
BAKARA : 151.AY.
.... وَلاَ تَتَّخِذُوَاْ آيَاتِ اللّهِ هُزُواً وَاذْكُرُواْ نِعْمَتَ اللّهِ عَلَيْكُمْ وَمَاأَنزَلَ عَلَيْكُمْ مِّنَ الْكِتَابِ وَالْحِكْمَةِ يَعِظُكُم بِهِ وَاتَّقُواْ اللّهَ وَاعْلَمُواْ أَنَّ اللّهَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ
"........ Allah'ın ayetlerini eğlence edinmeyin. Allah'ın üzerinizdeki nimetini ve size öğüt vermek için indirdiği kitabı ve hikmeti hatır-layın. Allah'tan korkun ve bilin ki, Allah herşeyi hakkıyla bilendir “
BAKARA : 231.AY.
Zikredilen bu Ayeti kerimelerde açıkça ifade ediliyor ki ;
Allah’u Azze ve Celle,insanların öğüt almaları için onlara tabi olacakları iki şey indirmiştir. Bunlardan birinin adı, kitap diğerinin adı ise, hikmet tir
عن أبي هريرة رضى الله تعالى عنه قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم إني قد تركت فيكم شيئين لن تضلوا بعدهما كتاب الله وسنتي ولن يتفرقا حتى يردا علي الحوض
{ ……. Ebu Hureyre r.a dan. Resulullah s.a.v şöyle buyurdular : “ Size, sarıldığınız müddetçe asla sapıtmayacağınız iki şey bıraktım. Biri, Allah’ın Kitabı,diğeri ise benim sünnetim. Bunlar havz’ın başında yanıma gelinceye kadar birbirlerinden ayrılmayacaklardır. }
MÜSTEDREK : 1.C.193.S DARE KUTNİ : 3.C.4525.N
S . SAHİHA : 4.C.1761.N
Meselenin daha sıhhatli bir şekilde anlaşılması için bizim bu Ayet’i celilelerde zikredilen hikmet ibaresini ele alıp bunun üzerinde biraz durmaya çalışır isek,inşaallah hikmet'in ne gibi bir manayı ihtiva ettiğini anlamış ve kavramış oluruz.
HİKMET’İN SIFATLARI
Rabbimiz bir Ayet’i celilesinde şöyle buyurmaktadır :
كَم أَرْسَلْنَا فِيكُمْ رَسُولاً مِّنكُمْ يَتْلُو عَلَيْكُمْ آيَاتِنَا وَيُزَكِّيكُمْ وَيُعَلِّمُكُمُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَيُعَلِّمُكُم مَّا لَمْ تَكُونُواْ تَعْلَمُونَ
" Nitekim size, kendi içinizden Ayet’lerimizi okuyan, sizi arındıran, size kitap ve hikmeti öğreterek bilmediklerinizi talim ettiren bir peygamber gönderdik "
BAKARA : 151.AY.
ALİ İMRAN : 164.AY.
Bu ayeti kerimede kitapla beraber indirilen hikmetin, öğretilen ve talim ettirilen bir vasfı olduğu gayet açık bir şekilde anlatılmaktadır.
Yanı, Kur'an nasıl insanlara öğretilip ta'lim ettirilmiş ise,İndirilen Hikmet de aynen insanlara öğretilip ve talim ettirilmiştir.
Yine bir Ayet’i celile de şöyle buyrulmaktadır :
وَاذْكُرْنَ مَا يُتْلَى فِي بُيُوتِكُنَّ مِنْ آيَاتِ اللَّهِ وَالْحِكْمَةِ إِنَّ اللَّهَ كَانَ لَطِيفاً خَبِيراً
" Sizin evlerinizde okunan Allah'ın ayetlerini ve bir de hikmeti hatırlayın. Şüphesiz ki Allah, latiftir, habir'dir "
AHZAB : 34.AY.
Bu Ayet'i kerimede de görüldüğü gibi. indirilen öğretilen ve ta'lim ettirilen hikmet'in vasıflarından birisi de, okunmasıdır.
Allah Resulü s.a.v in şu hadisi şerifleri de göz önünde bulundurulur ise, Hikmet'in, tabi olunması için Allah'tan resulüne vahyedilen şeriatın bir bölümü olduğu gayet açık bir şekilde anlaşılmış olacaktır.
....عن المقدام بن معد يكرب ، عن رسول اللّه صلى اللّه عليه وسلم أنه قا ل : ألا إنِّي أوتيت الكتاب ومثله معه
“…. Resulullah s.a.v buyurdular ki : Dikkat edin ! Bana Kur'an ve bir de misli verildi ….. “
EBU DAVUD : 5.C.4604.N
“…. Ve yine bir hadisi şeriflerinde Allah Resulü s.a.v şöyle buyur-maktadır : Size kendisine sarıldığınız takdirde dalalete düşme-yeceğiniz iki şey bıraktım. Bunlar, Allah ın kitabı ve benîm süne-timdir "
HAKİM : 1. 93.S
Ayet ve hadislerin açık ifadelerinden de anlaşıldığı gibi, insanların tabi olmaları için indirilen bu şeriat, resulün Allah'tan alarak insanlara öğrettiği, okuttuğu, talim ettirdiği ve sarılmalarını emrettiği kitap ve sünnet'ten ibarettir.
TACUDDİN EL- BAYBURDİ