Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

V A H D E T ....(Lütfen Okuyun)

Mücahid

New member
Katılım
17 Mar 2007
Mesajlar
2,553
Tepkime puanı
223
Puanları
0
Yaş
56
Konum
Tr



Tevhid varlığın anahtarıdır.İnsanı en geniş manada mazi,hal ve istikbal olarak kuşatan ebedi hayatın muazzam felsefesidir.
Tevhid,imanın göze fer,dize derman ,akla burhan,gönle sultan,dile ferman olarak yürüyüp mü'mince bakış açısına,dünya görüşüne,basiret ve ferasete,cihad ve ictihada,muhabbet ve ülfete,tefekkür,tezekkür ve tesbihe,ahlak ve edebe özetle hayata dönüşmesi.
Tevhid,peygamberlerin ve kitabların değişmesi ile değişmeyen gayelerin gayesi.Hepsi bu gayenin gerçekleşmesi için var ve hepsi bu gaye uğruna kurban.
Tevhid imanda birlik,insanda birlik,toplumda birlik,güç ve hükümde birlik,evrende birlik ve dirliği öteki adı.
Zerreden kürreye,damladan denize,atomdan evrene,hücreden insana herşeyin bir ortak noktasıdır tevhid.

Tevhid,maddenin ve mananın,ahiret ve dünyanın,en büyük kanunu.Güneş etrafında,yörüngelerinde belli bir nizam ve intizam içerisinde dönen gezegenlerden oluşan yıldız sistemleri tevhidi öğretiyor.
Baharın elinde çiçeğe,ağacın elinde meyveye,hayatın elinde olaya,arının elinde bala,Peygamberin elinde mutluluğa dönüşen "VAHY"
tevhidi öğretiyor.
Tevhidin topluma yansımasına "VAHDET" denir.Vahdet "Sosyal tevhiddir.Nasıl şirk tevhidi nakzederse,"TEFRİKA" da,sosyal bir şirktir,sosyal tevhidi, yani Vahdeti nakzeder.


Önce şu ayeti okuyalım " Ilahukum ilahun vahid" [İlahınız bir tek İlah tır] 22/34

Sonrada şu ayeti okuyalım "Ummetukum ummetun vahide"
[Ümmetiniz bir tek ümmettir] 21/92
İkiside aynı formda.Birincisi "VAHDET" in akidevi olanı "VAHDANİYET" e işaret ederek "TEVHİD"i emrediyor
İkincisi"TEVHİD" in sosyal olanına işaret ederek "VAHDET"i emrediyor.
Birincisi akidevi tefrika olan şirki nehyediyor.İkincisi sosyal şirk olan "Tefrika"yı nehyediyor.
ALAH'u teala kendi birliğini ilan ettiği formla ümmetin birliğinide ilan ediyor.Bununla adeta sosyal tevhid olan"VAHDET" ,akidevi vahdet olan"TEVHİD'in olmazsa olmaz bir unsuru olarak ilan ediliyor.
"Kendilerine apaçık delil geldikten sonra ihtilafa düşüp parçalananlardan olmayın.İşte dehşetli azab onlar içindir" 3/105

Bu dehşetli azab ahirette değil daha dünyada iken gelip yapışıyordu yakasına parçalananların.Çünki başta parçalanmanın kendisi hazin bir azaptı.Tarihen sabitti ki birliği gidenin dirliği de giderdi.El-hak öylede oldu.
Giden yalnız dirlikmiydi?Elbette değil ondan daha büyük bir kayıp vardı ki,oda ümmetin izzet ve şerefi.işte ona paha paha biçilemezdi.
Toplumsal tevhidi ortadan kaldıran amillerin başında her türden merdut taassup geliyordu.Önceleri ümmetin mezhep,meşrepve meslek asabiyeti ile başı dertte iken Osmanlının son yıllarına doğru,batıdan ithal bir asabiyet hepsinin üstüne tuz biber ekti :ULUSÇU VE ULUSALCILIK

Bir veba mikrobu gibi bir anda tüm ümmet topraklarını kaplayan ulusçuluk,Ümmet birliğine vurulan son büyük darbe oldu.
Böylece ulusçuluk adı altında pazarlanan ırkçılığın şirkten bir şube olduğuda ortaya çıkmış oldu.Çünkü bu şirk çeşidi "TEVHİD i içtimai"nin can düşmanı olmuştu.
Her ne ki tevhidin bir şubesini iptal ediyor,doğaldırki o şirkten bir şubedir.Her tür merdut asabiyet bu cümledendir.Müslümanların ,VAHDET'e en muhtac oldukları bir zamanda VAHDET i zedeleyecek davranışlarda bulunması affedilemez bir cürüm.

İşin acı yanı İslam ümmeti paramparça iken,Yahudi ve Hırıstiyan ümmetleri ikibin yıllık düşmanlığı bir yana bırakarak,el ele vererek tekrar ümmet olma sürecini başlatıyorlardı.Yahudiler ümmet olma pahasına ırkları,dilleri,kültürleri dahi ayrı olan Etiyopya falaşalarına varana dek dünyadaki tüm yahudileri,işgal ettiği filistin topraklarında bir arayya getirirken Avrupa da yakın geçmişindeki milyonlarca cana mal olmuş iki dünya savaşını ve diğer tarihi düşmanlıkları bir yana bırakarak tek ümmet çatısı altında bir araya gelmenin son hazırlıklarını yapıyorlar.
Peki ya islam ümmeti,onlar birleşirken bizler yeni bölünmeleri tartışıyoruz.
Henüz duygu,düşünce ve eylemi arasında bireysel bir vahdeti dahi gerçekleştiremeyenlerin,Ümmetin Vahdetinden söz etmesi elbetteki gülünç olacaktır.
Bu ümmetin vahdeti,kendi benliğinde VAHDETİ/TEVHİDİ
gerçekleştirmiş muvahhidler eli ile gerçekleşecektir.

Nasihatlerin musıbetlerden evla olması dileği ile
 

mehmetk

New member
Katılım
25 Eyl 2005
Mesajlar
32
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
54



Tevhid varlığın anahtarıdır.İnsanı en geniş manada mazi,hal ve istikbal olarak kuşatan ebedi hayatın muazzam felsefesidir.
Tevhid,imanın göze fer,dize derman ,akla burhan,gönle sultan,dile ferman olarak yürüyüp mü'mince bakış açısına,dünya görüşüne,basiret ve ferasete,cihad ve ictihada,muhabbet ve ülfete,tefekkür,tezekkür ve tesbihe,ahlak ve edebe özetle hayata dönüşmesi.
Tevhid,peygamberlerin ve kitabların değişmesi ile değişmeyen gayelerin gayesi.Hepsi bu gayenin gerçekleşmesi için var ve hepsi bu gaye uğruna kurban.
Tevhid imanda birlik,insanda birlik,toplumda birlik,güç ve hükümde birlik,evrende birlik ve dirliği öteki adı.
Zerreden kürreye,damladan denize,atomdan evrene,hücreden insana herşeyin bir ortak noktasıdır tevhid.

Tevhid,maddenin ve mananın,ahiret ve dünyanın,en büyük kanunu.Güneş etrafında,yörüngelerinde belli bir nizam ve intizam içerisinde dönen gezegenlerden oluşan yıldız sistemleri tevhidi öğretiyor.
Baharın elinde çiçeğe,ağacın elinde meyveye,hayatın elinde olaya,arının elinde bala,Peygamberin elinde mutluluğa dönüşen "VAHY"
tevhidi öğretiyor.
Tevhidin topluma yansımasına "VAHDET" denir.Vahdet "Sosyal tevhiddir.Nasıl şirk tevhidi nakzederse,"TEFRİKA" da,sosyal bir şirktir,sosyal tevhidi, yani Vahdeti nakzeder.


Önce şu ayeti okuyalım " Ilahukum ilahun vahid" [İlahınız bir tek İlah tır] 22/34

Sonrada şu ayeti okuyalım "Ummetukum ummetun vahide"
[Ümmetiniz bir tek ümmettir] 21/92
İkiside aynı formda.Birincisi "VAHDET" in akidevi olanı "VAHDANİYET" e işaret ederek "TEVHİD"i emrediyor
İkincisi"TEVHİD" in sosyal olanına işaret ederek "VAHDET"i emrediyor.
Birincisi akidevi tefrika olan şirki nehyediyor.İkincisi sosyal şirk olan "Tefrika"yı nehyediyor.
ALAH'u teala kendi birliğini ilan ettiği formla ümmetin birliğinide ilan ediyor.Bununla adeta sosyal tevhid olan"VAHDET" ,akidevi vahdet olan"TEVHİD'in olmazsa olmaz bir unsuru olarak ilan ediliyor.
"Kendilerine apaçık delil geldikten sonra ihtilafa düşüp parçalananlardan olmayın.İşte dehşetli azab onlar içindir" 3/105

Bu dehşetli azab ahirette değil daha dünyada iken gelip yapışıyordu yakasına parçalananların.Çünki başta parçalanmanın kendisi hazin bir azaptı.Tarihen sabitti ki birliği gidenin dirliği de giderdi.El-hak öylede oldu.
Giden yalnız dirlikmiydi?Elbette değil ondan daha büyük bir kayıp vardı ki,oda ümmetin izzet ve şerefi.işte ona paha paha biçilemezdi.
Toplumsal tevhidi ortadan kaldıran amillerin başında her türden merdut taassup geliyordu.Önceleri ümmetin mezhep,meşrepve meslek asabiyeti ile başı dertte iken Osmanlının son yıllarına doğru,batıdan ithal bir asabiyet hepsinin üstüne tuz biber ekti :ULUSÇU VE ULUSALCILIK

Bir veba mikrobu gibi bir anda tüm ümmet topraklarını kaplayan ulusçuluk,Ümmet birliğine vurulan son büyük darbe oldu.
Böylece ulusçuluk adı altında pazarlanan ırkçılığın şirkten bir şube olduğuda ortaya çıkmış oldu.Çünkü bu şirk çeşidi "TEVHİD i içtimai"nin can düşmanı olmuştu.
Her ne ki tevhidin bir şubesini iptal ediyor,doğaldırki o şirkten bir şubedir.Her tür merdut asabiyet bu cümledendir.Müslümanların ,VAHDET'e en muhtac oldukları bir zamanda VAHDET i zedeleyecek davranışlarda bulunması affedilemez bir cürüm.

İşin acı yanı İslam ümmeti paramparça iken,Yahudi ve Hırıstiyan ümmetleri ikibin yıllık düşmanlığı bir yana bırakarak,el ele vererek tekrar ümmet olma sürecini başlatıyorlardı.Yahudiler ümmet olma pahasına ırkları,dilleri,kültürleri dahi ayrı olan Etiyopya falaşalarına varana dek dünyadaki tüm yahudileri,işgal ettiği filistin topraklarında bir arayya getirirken Avrupa da yakın geçmişindeki milyonlarca cana mal olmuş iki dünya savaşını ve diğer tarihi düşmanlıkları bir yana bırakarak tek ümmet çatısı altında bir araya gelmenin son hazırlıklarını yapıyorlar.
Peki ya islam ümmeti,onlar birleşirken bizler yeni bölünmeleri tartışıyoruz.
Henüz duygu,düşünce ve eylemi arasında bireysel bir vahdeti dahi gerçekleştiremeyenlerin,Ümmetin Vahdetinden söz etmesi elbetteki gülünç olacaktır.
Bu ümmetin vahdeti,kendi benliğinde VAHDETİ/TEVHİDİ
gerçekleştirmiş muvahhidler eli ile gerçekleşecektir.

Nasihatlerin musıbetlerden evla olması dileği ile

s.a
okudum istifade ettim RABBİM ecrini misliyle versin inşallah.Nacizane vahdet hakkında fikrimi söylemek isterim.Bence vahdetin başarısız olmasının tek sebebi ekonomik alanda uygulanmamasıdır.Vahdet ekonomik alanda temel oluşturamazsa başarısız olması kaçınılmazdır.Peygamber sav.ın uygulamasına baktığımızda;medineye hicretin ve medine vesikasının uygulamaya koyulma kararı alınmasının hemen akabinde ilk iş medinede müslümanların alışveriş etmesi için bir pazar kurması olmuştur.Bu çok dikkate değer bir uygulamadır bence.Bunun akabinde medinede ticareti ellerinde bulundauran kaynukaoğullarının düşmanlığını çekmiştir vs.sonucu herkesin malumu.Belirtmek istediğim toplumsal bir vahdet gerçekleştirmeye yönelik tüm çalışmalar modelini peygamber sav.a benzetmeye çalışmalı aksi hareketler daha başlarken başarısızlığa mahkum.
 
Z

zeynep_hearty

Guest
amin insallah ..kulluk bilincinin kafi olmadığını düşünüyorum ..zira efendimiz döneminde asr-ı saadet dönemine ve osmanlı dönemine bakıldığında anenevi oluşumlardan ziyade başarı gösteren ilme dayalı bilgiye dayalı bir imanın esas alınmasından kaynaklanan başarılar olduğunu görüyoruz..günümüzde islam camiasına bakıldığında müthiş derecede bölünmeler olduğu görülsede kalbinde imanın zerresini taşıyan, müslim olan her insanda vahdet bilincini varolduğunu düşünüyorum..lakin bir bazen insanlar ne olduğunun farkında değildir hatırlatmak ön ayak olmak gerekir işte bu manada birliği oluşturacak bir olunması gerektiğini hatılacak gönül dostları insallah mecduyetlerini göstericeklerdir.. saygıdeğer Mücahit beyefendinin dualarına gönülden katılıyorum..Nasihatlerin musıbetlerden evla olması dileği ile..paylaşım için rabbim kez kere razı olsun ..selam ve dua ile..
 
Üst Alt