Sözler

U

U.S.A

New member
İslamiyet güneş gibidir, üflemekle sönmez; gündüz gibidir, göz yummakla gece olunmaz. Gözünü kapayan yalnız kendine gece yapar.

İman hem nurdur, hem kuvvettir. Evet, hakiki iman elde eden adam kainâta meydan okuyabilir.

Bir köy muhtarsız olmaz, bir iğne ustasız olmaz, sahipsiz olamaz. Bir harf kâtipsiz olamaz, biliyorsun. Nasıl oluyor ki, nihayet (sonsuz) derecede muntazam (düzenli) şu memleket (dünya) Hâkimsiz olur.

Güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayatından lezzet alır.

Âhirette seni kurtaracak eserin olmadığı takdirde fani dünyada bıraktığın eserlere de kıymet verme.

Güzelliğin güzelliğini artıran çirkinin çirkinliğidir.

Arı su içer, bal akıtır; yılan su içer zehir döker.

Zaman ihtiyarladıkça Kur'ân gençleşiyor.

Kabrin arkası için çalışınız. Hakiki saadet ve lezzet ondadır.

SAİD NURSİ HZ.
 

Bir insanı dünya saadetine ulaştıracak olan temel farzlar; daimi zikir, irşad ve teslimdir.

Zikir kalbimizdeki bütün afetleri yok edebilecek olan yegane anahtardır.

Allah'ın adaleti sadece bu dünyada değildir. Ne zaman ahiret hayatı ile dünya hayatını birleştirirseniz. İlahi adaletin tecelli ettiğini görürsünüz.

Her olayın arkasında bizi daimi zikre ulaştıracak mesajlar saklıdır.

"Seviyorum" diyip de fedakârlık yapmayanlar, aslında kendisini sevenlerdir.

Unutmayın eğer siz Allah için yola çıkarsanız ne kadar yorgun olursanız olun, Allah'û Tealâ size, o yorgunluğun ötesinde bir gücü mutlaka verecektir.

Şeytanın kışkırtmalarına ayak uydurmamayı öğrendiğiniz zaman, savaşı kazandınız demektir.

Talebiniz hizmetse, Allah'ı bütün boyutlarda size yardım eder bulacaksınız.

Siz Allah'ın size verdiği ve sizin zannettiğiniz her şeyi Allah yolunda seferber etmedikçe asıl hedefinize hiçbir zaman ulaşamazsınız.

Hepiniz başkalarının eksik bıraktığı şeyi yapmakla mükellefsiniz. Neyi eksik görürseniz, siz tamamlayacaksınız.

EFENDİ HZ.
 
Kim Allah'ın zatına ulaşmayı isterse, Allah da kişiyi ulaştırmayı ister. Kim dünya hayatını yaşarken Allah'ın zatını ulaşmayı kerih görürse Allah da ona ulaşmayı istemez.

PEYGAMBER EFENDİMİZ S.A.V​
​
​
 
Dünya bir misafirhanedir. İnsan ise ondan ise ondan az duracaktır. Ve vazifesi çok bir misafirdir.

Acaba sırf dünya için mi yaratılmışsın ki, bütün vaktini ona sarf ediyorsun.

Her şey kaderle tekdir edilmiştir. Kısmetine razı ol ki, rahat edesin.
Onu tanıyan ve itaat eden zindanda dahi olsa bahtiyardır. Onu unutan saraylarda da olsa zindandadır, bedbahttır.

Allah'ı tanımayanın dünya dolusu bela başında vardır. Allah'ı tanıyanın dünyası nurlu ve manevi sürurlu (sevinçle) doludur. Derecesine göre iman kuvvetiyle hisseder.

Bir bülbülü yaratan, bütün kuşları yaratan olabilir. Ve insanı halk eden ancak kâinatı icat eden zattır.

İnsan bir yolcudur. Sabavetten (çocukluktan) gençliğe, gençlikten ihtiyarlığa, ihtiyarlıktan kabre, kabirden haşre (öldükten sonra dirilmeye), haşirden ebede kadar yolculuğu devem eder.

Sen burada misafirsin. Buradan başka bir yere gideceksin. Misafir olan kimse beraberce getiremediği bir şeye kalbini bağlamaz. Bu menzilden (evden) ayrıldığın gibi, bu şehirden de çıkacaksın. Ve keza bu fani dünyadan da çıkacaksın. Öyle ise aziz olarak çıkmaya çalış.



SAİD NURSİ HZ.​
 
EFENDİ HZ.​

Tasavvuf olayların üzerindeki negatif tesirini Allah'ın tekniği ile yok etmektir.

İyilik yapan yaptığı iyiliği derhal unutmalı, iyiliği kabul eden ise daimi hatırlamalıdır.

Sizin için en kıymetli şeyi Allah için infak etmezseniz iman etmiş olmazsınız.

Verilen emri zamanında yapmayan kimse hiç yapmamış demektir.

Allah sizinle konuştu mu ses çıkarmaz, kulaklara seslenmez, kalbinize duyurur.

Daimi zikre ulaşanlar, Allah'a daha çok hizmet ederler.

Şeytan ulaştığınız mertebe ile her seferde daha çok uğraşır.

Her yaptığınız olayın arkasından huzur ve mutluluk duyuyorsanız, o zaman siz ruhunuzun emrindesiniz.

İnsan nefsindeki afetler Allah'ın güzelliklerini görmemize mani olur.

Sadece Allah'ın zatı için, Allah'a ulaşmak için ibadet gerekir.

Kader kimseyi cehenneme götürmez.

Allah sana çok imtihan gönderiyorsa bil ki, Allah senden vazgeçmiyor.
 
Kuran-ı kerimin bilinmemesi nedeniyle suizanda bulunmak;

Allahû Tealâ,Nisa suresinin -59. ayeti kerimesinde iman sahibi olan kisilerin teredüt ettikleri konuları degerlendirirken su'i zanda bulunmamaları icin sorumluluklarının bulundugu belirtilmektedir. Bu nedenle bilinmeyen hususların aklımıza degilde Allah ve resulüne arz edilmesi belirtilmektedir.Kur'an-ı Kerim muhtevasına tabi olan müminlerin boyle bir yanılgıya düşmemeleri icin en azından iki rekatlık bir istihare namazı ile konuyu Allahû Tealâ'ya arz etmeleri gerekirken, imandan ve islam'dan ve Kur'an'dan haberi olmayan insanlar ne yazık ki Allah'ın emirleri hilafına kendi akıllarıyla karar vermek suretiyle zanda bulunmakta ve bu surette vebal yüklenmektedirler.
KADILAR MÜFTÜLER CÜMLELER GELDİLER
HER BİR KİTAP YERE SERDİLER
SEN BU İLMİ KİMDEN ALDIN DEDİLER
BİR KAMİL-İ MÜRŞİDE VARMAZSAN OLMAZ...!

BU DERVİŞLİK BİR DİLEKTİR
BİLENE BÜYÜK DEVLETTİR
YENSİZ YAKASIZ GÖMLEKTİR
GİYEMEZSİN DEMEDİM Mİ.....!
Cebrail/ANKARA
 
Cevap yazmak için giriş yap yada kayıt ol.
Geri
Üst