Sevdiğinize yada eşinize neden katlanıyorsunuz?

merak ettiğim bir soru sevdiğinize neden katlanıyorsunuz?

şıklar yetersiz kalıcağı için koymadım fikirlerinizi bekliyorum...

Bekar olduğum için bunu bilemeyeceğim ama bir kız arkadaşım vardı ben onun içöin sonuna kadar mücadele ettim ama onun istediği başka birşeydi. Elbette sabır göstermek gerek ve bencil davranmamak gerek. Hiçbirimiz dört dörtlük değiliz ve bunun bilincinde olarak hareket etmek gerektiğini düşünüyoorum. Üzgünüm ama bazen ya da her dediğini yapmak zorunda değilim gibi hissediyorum bu yüzdende onun bazı isteklerine cevap vermeyince terk edilmekle tehdit ediliyorum. Bende işte o zaman ilgisiz kalıyor ve gitmek isterse gidebilir diyorum. Herkes kendine yakışanı yapar açık gezmek isterse gezebilir bir yerlere gitmek yada gezmek isterse ona sınır koyamam sadece bir yanlış yaparsa hem ben olmam hemde yanlışı kendisine aittir. Hiç bir zorlama olamaz diye düşünüyorum. Yani kişi özgürdür ve yaptıklarından kendisi sorumludur.

seyfullah kardeşim...insan sevdiğine katlanmıycakta kime katlanacak...

Bir mümin, hanımına kızmasın! Kötü huyu varsa, iyi huyu da olur.) [Müslim]
(Kadınlarınıza eziyet etmeyin! Onlar, Allahü teâlânın sizlere emanetidir. Onlara yumuşak olun, iyilik edin!) [Müslim]

(Hanımına güler yüzle bakan erkeğin defterine bir köle azat etmiş sevabı yazılır.) [R.Nasıhin]
(Hanımı ile iyi geçinip şakalaşanı Allahü teâlâ sever, rızklarını artırır.) [İ.Lâl]

Kusursuz kul olmaz. Kusursuz arkadaş arayan, arkadaşsız kalır, kusursuz eş arayan bulamaz. Yiğitlik, kusurlu insanla iyi geçinmektedir.

Katlanmak yoktur sanırım..huzuru saglamak vardır..ve bu her iki tarafta içinde gecerlidir...Yoksa evde ve ortamda hiç huzur olmaz..Huzur olamayan yerde Rabbimin rızasıda olmaz sanırım hadislerden anlışalacağı gibi

Müslümanların iman yönünden en üstünü, ahlakı en güzel olanı, hanımına, en iyi, en lütufkâr davranandır.) [Tirmizi)

onun için katlanmak dememeliyiz..saygı,sabır ve Allah c.c. rızası demeliyiz..
sevgi demeliyiz...

selam ve dua ile

not:yukardaki yazıyı okuyunca not dusme gereği gördüm..benimde eşim yok...sadece olması gerekeni yazdım...

seyfullah putkıran' Alıntı:

merak ettiğim bir soru sevdiğinize neden katlanıyorsunuz?

şıklar yetersiz kalıcağı için koymadım fikirlerinizi bekliyorum...

Genişletmek için tıkla ...

Sevgilimiz bize neden katlanıyor?

Biz neden katlanıyorsak oda bize o yüzden katlanıyor.

Soru doğru bir tanımlama içermiyor, kişi sevdiğine katlanmaz. Çünkü eğer birine katlanmak zorunda kalmışsanız demekki sevgi bitmiş ve mecburiyetler eğerler başlamış demektir.

bu konu hakkında hiç fikrim yok da, geçenlerde bir köşe yazarı bu konuda hoşuma giden bir şey yazmış, diyor ki, " bizim bildiğimiz hayvanların eşi olur, insanın eşi meşi olmaz, karısı olur, kocası olur, 1000 yıldır insanlar karı derdi, şimdi feministlerin baskısıyla karı gitti eş geldi"

rusen_alp' Alıntı:

bu konu hakkında hiç fikrim yok da, geçenlerde bir köşe yazarı bu konuda hoşuma giden bir şey yazmış, diyor ki, " bizim bildiğimiz hayvanların eşi olur, insanın eşi meşi olmaz, karısı olur, kocası olur, 1000 yıldır insanlar karı derdi, şimdi feministlerin baskısıyla karı gitti eş geldi"

Genişletmek için tıkla ...

O yazar halt etmiş yüz yıldır da akranlarımıza eş diyoruz şimdi onlarda mı hayvan oldu. bence şov yapmaya gerek yok. Feministler istemiş büyük bir yalan insanlar yani bizler istiyoruz çünkü bu bir kibarlıktır. Karımız da diyebiliriz eşimizde hanımımız da isteyen istediğini kullanır.

kişi sevdiğine neden katlanır mevlananın ne güzel bir sözü var yaratılanı severim yaratan dan ötürü bence bu söz herşeyi özetlemiş deyilmi

Aslında Soru Dogru Sorulmuş Yeri Geliyor Sevdiklerimize Katlanmıyormuyuz...

gokhann' Alıntı:

O yazar halt etmiş yüz yıldır da akranlarımıza eş diyoruz şimdi onlarda mı hayvan oldu. bence şov yapmaya gerek yok. Feministler istemiş büyük bir yalan insanlar yani bizler istiyoruz çünkü bu bir kibarlıktır. Karımız da diyebiliriz eşimizde hanımımız da isteyen istediğini kullanır.

Genişletmek için tıkla ...

Sevgili Gökhan,


Olaya nereden bakarsak bakalım , senin haklı olabileceğin bir durum yok, istersen irdeleyelim.;Eş birbirinin aynısı olan iki yarım demektir, eğer bir şeye eş demen gerekiyorsa, diğerinden hiç bir farkı olmayan, tıpkının aynısı veya bir benzeri olması gerekiyor.

Kültürel açıdan baktığımız zaman, 40'ı deviren insanların birbirlerine eş dediği görülmemiştir, veya zamanımızın bir takım baskılarıyla bu kelimeyi kullanıyorlar, isterseniz açın bir kaç Türk Romanını, orada evli insanlar birbirlerine eş mi diyor, hanım mı diyor, karı mı diyor , koca mı diyor , bunu çok rahat göreceksiniz.


Fizyolojik olarak baktığımız zaman kadın ve erkeğin birbirinin eşi olması mümkün değildir, çünkü bir kere biri diğerine eşit değildir, aynısı değildir, bu yüzden erkekler, kadınlar üzerinde koruyucudur, kadınların hamisidir.

Dolayısıyla kadınların bir takım isyanlarını yansıtan feminist bir düşünceye sahip eş kelimesini kullanmak, hele günümüzde müslüman bir erkeğin bunu kabul etmesi düşünülemez, özellikle ben bu durumu kabul edemem, eş kelimesini kabul etmek demek, tüm idareyi, yönetimi kadının ellerine bırakmak , böylece başsız bir aile kurulmasına neden olmak demektir, eğer öndersiz hiç bir şey olmuyorsa mutlak manada o ailenin bir başı olmalı , fakat o başın adı hiç bir zaman "eş " olmamalı, ona bir isim konacaksa ya " Koca " denmeli ya da " Bey " denmeli.

Hiç bir saygı içermeyen "eş" kelimesi ne kadar güvenilir bir kavram, ve insanların arasını açmak için adeta bir şeytan tohumu. Oysa "koca" kelimesi sahiplik , hamilik kavramlarını da içinde barındırırken, "bey" kelimesi ise daha kibar ve ihtişamlıyken, niçin daha seviyesiz bir kelime tercihimiz olsun.


Sözün özü eş meş yoktur, bir aileden bahsedeceksek Bey ve Hanım ile Karı ve koca vardır..

gokhann' Alıntı:

Sevgilimiz bize neden katlanıyor?

Biz neden katlanıyorsak oda bize o yüzden katlanıyor.

Soru doğru bir tanımlama içermiyor, kişi sevdiğine katlanmaz. Çünkü eğer birine katlanmak zorunda kalmışsanız demekki sevgi bitmiş ve mecburiyetler eğerler başlamış demektir.

Genişletmek için tıkla ...

sorumuzun cevabı gokhann adlı üyemizin dediği gibi olucaktı... sevgide katlanma olmaz, katlanmak zoraki istemediğimiz şeye direnmedir, şayet sevdiğimize bunu hissediyorsak o kişi tam manasında sevmiyoruzdur. seviyorsak onun herşeyi bize güzel gelicektir. hakkıyla seven kişi sevdiğindeki kusuru istesede göremez, gözü kör, kulağı sağır olmuştur, kişi çünkü güzeli sevmez , sevdiğini güzel bulur. aşk mumdam bir gemiyle ateş denizinde yüzmektir

sevmek gülü dikeni ile avuçlamaktır, dikenin hesabını gülden sormamaktır...

hakkıyla seven kişi sevdiğindeki kusuru istesede göremez, gözü kör, kulağı sağır olmuştur, kişi çünkü güzeli sevmez , sevdiğini güzel bulur. aşk mumdam bir gemiyle ateş denizinde yüzmektir


mübarek olasın abicim

cok guzel cevap.....

seyfullah putkıran' Alıntı:

merak ettiğim bir soru sevdiğinize neden katlanıyorsunuz?

şıklar yetersiz kalıcağı için koymadım fikirlerinizi bekliyorum...

Genişletmek için tıkla ...

Naçizane fikrim bence hoşgörü demek daha doğru olacaktır. İnsanın hoşgörülesi bir çok yanı vardır.Bunlar elbette hoşgörülebilir ancak hoşgörülmeyecek yanları mevcut değilse.. Eşiniz iyi bir annedir iyi bir hayat arkadaşıdır ama iyi yemek yapamaz bu hoşgörülebilir. Eşiniz iyi bir annedir iyi bir hayat arkadaşıdır ama konken alışkanlığı vardır (aklıma ilk gelen buydu ) bu hoşgörülemez. Örnekler çoğaltılabilir..

rusen_alp' Alıntı:

Sevgili Gökhan,





Olaya nereden bakarsak bakalım , senin haklı olabileceğin bir durum yok, istersen irdeleyelim.;Eş birbirinin aynısı olan iki yarım demektir, eğer bir şeye eş demen gerekiyorsa, diğerinden hiç bir farkı olmayan, tıpkının aynısı veya bir benzeri olması gerekiyor.



Kültürel açıdan baktığımız zaman, 40'ı deviren insanların birbirlerine eş dediği görülmemiştir, veya zamanımızın bir takım baskılarıyla bu kelimeyi kullanıyorlar, isterseniz açın bir kaç Türk Romanını, orada evli insanlar birbirlerine eş mi diyor, hanım mı diyor, karı mı diyor , koca mı diyor , bunu çok rahat göreceksiniz.





Fizyolojik olarak baktığımız zaman kadın ve erkeğin birbirinin eşi olması mümkün değildir, çünkü bir kere biri diğerine eşit değildir, aynısı değildir, bu yüzden erkekler, kadınlar üzerinde koruyucudur, kadınların hamisidir.



Dolayısıyla kadınların bir takım isyanlarını yansıtan feminist bir düşünceye sahip eş kelimesini kullanmak, hele günümüzde müslüman bir erkeğin bunu kabul etmesi düşünülemez, özellikle ben bu durumu kabul edemem, eş kelimesini kabul etmek demek, tüm idareyi, yönetimi kadının ellerine bırakmak , böylece başsız bir aile kurulmasına neden olmak demektir, eğer öndersiz hiç bir şey olmuyorsa mutlak manada o ailenin bir başı olmalı , fakat o başın adı hiç bir zaman "eş " olmamalı, ona bir isim konacaksa ya " Koca " denmeli ya da " Bey " denmeli.



Hiç bir saygı içermeyen "eş" kelimesi ne kadar güvenilir bir kavram, ve insanların arasını açmak için adeta bir şeytan tohumu. Oysa "koca" kelimesi sahiplik , hamilik kavramlarını da içinde barındırırken, "bey" kelimesi ise daha kibar ve ihtişamlıyken, niçin daha seviyesiz bir kelime tercihimiz olsun.





Sözün özü eş meş yoktur, bir aileden bahsedeceksek Bey ve Hanım ile Karı ve koca vardır..

Genişletmek için tıkla ...

Mutlaka fikirlerinizde haklılık payınız var fakat o bahsettiğiniz yazar ucuz bir şov yapmış. Çünkü söyledikleri bana hitap etmiyor. Eş türkçede sadece iki olgnun aynı olması anlamını taşımıyor.

Eş birbirinin aynısı olan iki yarım demektir

Genişletmek için tıkla ...

Bakın bahsettiğiniz yazar diyor ki benim bildiğim hayvanların eşleri olr madem birbirinin aynı yarı elmaysa neden hayvanlarada eş diyoruz ki sonuçta bunlar aynı değil biri dişi biri erkek biri siyah biri beyaz? Dedimya çok basit ve ucuz bir numara benden bu yazısına puan alamaz çok gördüm böyle yazar kendimde gazeteciyim zaten.

Bakın kadın hiç bir zaman erkeğin altında olmamalıdır her zaman erkekle eşit haklarda ve eşit söyleme sahip olmalıdır. Allah Rusulu eşlerini etkinliklere götürürdü değil mi? mesela deve güreşlerine. Kadın sosyal hayatın her zaman içinde olmuştur erkek kadının yüksekişini hiç bir zaman istemez çünkü yüzyıllardır sahip olduğu liderlik koltuğunu kaptırmak istememesinden. Bizler onlara sahip olmak yerine sahip çıkmalıyız onlara hükmetmek yerine güzel ahlak bilinçli insan olmayı öğretmeliyiz. Mesela eve erzak alacaksın kadına sormadan alırsan ne olur, yada mutfak için gerekli erzak alımını sürekli hanımına danışmadan almıyorsun dimi? Burada dayanışmaya yanaşırsında neden kadınıeşit göremezsin. Yanlış anlaşılmasın lütfen Feministliği falan savunmuyor sadece güzel ahlak doğru konuşmayı savunuyorum.

gokhann' Alıntı:

Bakın kadın hiç bir zaman erkeğin altında olmamalıdır her zaman erkekle eşit haklarda ve eşit söyleme sahip olmalıdır. Allah Rusulu eşlerini etkinliklere götürürdü değil mi? mesela deve güreşlerine. Kadın sosyal hayatın her zaman içinde olmuştur erkek kadının yüksekişini hiç bir zaman istemez çünkü yüzyıllardır sahip olduğu liderlik koltuğunu kaptırmak istememesinden. Bizler onlara sahip olmak yerine sahip çıkmalıyız onlara hükmetmek yerine güzel ahlak bilinçli insan olmayı öğretmeliyiz. Mesela eve erzak alacaksın kadına sormadan alırsan ne olur, yada mutfak için gerekli erzak alımını sürekli hanımına danışmadan almıyorsun dimi? Burada dayanışmaya yanaşırsında neden kadınıeşit göremezsin. Yanlış anlaşılmasın lütfen Feministliği falan savunmuyor sadece güzel ahlak doğru konuşmayı savunuyorum.

Genişletmek için tıkla ...

Kardeş bu söylediklerin sadece senin fikrin olarak belleklerde kalır ve orada durur, daha da ileriye gidemez, Zira delilden yoksun olan her fikir buna mahkumdur. Sırayla cevap vereceğim inşallah.

Teziniz : Kadın sosyal hayatın her zaman içinde olmuştur.

Cevap : Kadının sosyal hayatta yer alması elbette kabul edilebilir,fakat şartların buna uygun olması gerekiyor, günümüzde metaryalist bir zihniyetin hakim olması nedeniyle, insanların maddi bünyeleri daha çok ön planda kaldığı için , günümüzde kadının sosyal hayatta boy göstermesi kabul edilebilir bir şey değil,fakat şartlar uygun olursa kimsenin de buna bir itirazı olmaz.

Teziniz : Erkek kadının yükselişini hiç bir zaman istemez .

Cevap : Bir kere böyle bir yarıştırmak yanlış olur, zira her ikisi de farklı yaratılmıştır, bu nedenle birisinin başarılı olduğu bir alanda diğerinin de aynı şekilde başarıya şartlanması olacak iş değildir, kaldı ki eğer bu şekilde görevler yer değiştirerek bir yapılanma olacaksa bu şeytanın bir oyunu olabilir. Kadının erkekleştirmek, erkeği de kadınlaştırmak ancak bir şeytan icadı olabilir, ailede kadının liderliği kabul edilebilecek bir şey değil, her şeyden önce Allah'ın hükmüne aykırı, tüm bunlar gösteriyor ki, her Yaratılan belirli bir fıtrat üzerine yaratılır, bu yaratılış farkını göz etmeksizin hiç bir istisna koymadan kadın erkek eşittir demek, günümüz dünyasının yarınlara bırakacağı en büyük ihanettir.

Teziniz : erkek mutfak eşyası alırken eşine danışıyorsa , o halde eşit demekten niye çekiniyorsun ?

Cevap : istişare farklı bir şeydir, yönetim farklı şeydir, en güzel yönetim şekli , yönetiminden sorumlu olduğun topluluğun görüşlerini dikkate alırak bir takım işler yapmaktır.

Hülasa ; kadın erkek eşittir demek insan icadı olan bir şeydir, islam kadın ve erkeğe yaratılışlarını gözeterek en güzel şekilde haklar vermiştir, bundan ötesini yapmayı istemek ancak bir asiliktir, Kaldı ki Allah katında kadın ve erkek hukuken eşittir, hukuken eşit demek yapılan kullukta herhangi bir fark göz etmeden aynı ecre kavuşma demektir, yani kısaca takvada eşitlik vardır, hem kadınlardan hem de erkeklerden iman edip salih amel işleyenlere Allah ( c.c.) cennetini vaad etmektedir.Zaten saliha kadınların da eşlerine itaat edeceği ayetle sabittir.İkiliği kainat kabul etmez, ailede de olacak şey değildir, Bakınız Avrupa'ya her şeyde kadın ve erkek eşittir dediler , bir zaman sonra görüldü ki ; Artık aile diye bir şey yok, Avrupa devletleri Dinazorlar imparatorluğuna dönüştü, zira kimse çocuk yapmıyor.

Nisa -119

Şeytan dedi ki "
Onları -ne olursa olsunşaşırtıp-saptıracağım, en olmadık kuruntulara düşüreceğim ve onlara kesin olarak davarların kulaklarını kesmelerini emredeceğim ve Allah'ın yarattığını değiştirmelerini emredeceğim.' Kim Allah'ı bırakıp da şeytanı dost (veli) edinirse, kuşkusuz o, apaçık bir hüsrana uğramıştır."


Nisa -34
Allah'ın insanlardan bir kısmını diğerlerine üstün kılması sebebiyle ve mallarından harcama yaptıkları için erkekler kadınların yöneticisi ve koruyucusudur. Onun için saliha kadınlar itaatkardır. Allah'ın kendilerini korumasına karşılık gizliyi (kimse görmese de namuslarını) koruyucudurlar. Baş kaldırmasından endişe ettiğiniz kadınlara öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve (bunlarla yola gelmezlerse) dövün. Eğer size itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın; çünkü Allah yücedir, büyüktür