EFLATUN
Eflatun’a 2 soru sormuşlar. Birincisi “insanoğlunun sizi en çok şaşırtan davranışları nedir?” Eflatun tek tek sıralamış: “çocukluktan sıkılır ve büyümek için acele ederler. Ne var ki büyüyünce de çocukluklarını özlerler, para kazanmak i.in sağlıklarını yitirirler ama sağlıklarını geri almak için de para öderler, yarından endişe ederken bugünü unuturlar. Dolayısıyla ne bugünü ne yarını yaşarlar, hiç ölmeyecek gibi yaşarlar, ancak hiç yaşamamış gibi ölürler”. Sıra gelmiş 2. soruya, “peki senin teklifin ne?” Bilge yine sıralamış: “kimseye kendinizi sevdirmeye kalkmayın! Yapılması gereken yek şey, sadece kendinizi sevilmeye layık kılmaktır. Önemli olan, hayatta en çok şeye sahip olmak değil, en az şeye ihtiyaç duymaktır”.
MEHMET AKİF
Cumhuriyetimizin ilk meclisindeki milletvekilliği sırasında Mehmet Akif’i ziyarete gelen dostları, kendisine o günlerde isimleri çok anılan bazı devlet adamaları hakkında düşüncelerini sorduklarında, Akif “ülke geleceğinden ümit kesmek istemiyorsanız, büyük adamları yakından tanımayınız” cevabını verir. Başka bir sohbette ise; “büyük bilinen adamları yakından tanıyınca ne kadar küçük olduklarını gördüm” diyerek hissiyatını ifade eder.
Eflatun’a 2 soru sormuşlar. Birincisi “insanoğlunun sizi en çok şaşırtan davranışları nedir?” Eflatun tek tek sıralamış: “çocukluktan sıkılır ve büyümek için acele ederler. Ne var ki büyüyünce de çocukluklarını özlerler, para kazanmak i.in sağlıklarını yitirirler ama sağlıklarını geri almak için de para öderler, yarından endişe ederken bugünü unuturlar. Dolayısıyla ne bugünü ne yarını yaşarlar, hiç ölmeyecek gibi yaşarlar, ancak hiç yaşamamış gibi ölürler”. Sıra gelmiş 2. soruya, “peki senin teklifin ne?” Bilge yine sıralamış: “kimseye kendinizi sevdirmeye kalkmayın! Yapılması gereken yek şey, sadece kendinizi sevilmeye layık kılmaktır. Önemli olan, hayatta en çok şeye sahip olmak değil, en az şeye ihtiyaç duymaktır”.
MEHMET AKİF
Cumhuriyetimizin ilk meclisindeki milletvekilliği sırasında Mehmet Akif’i ziyarete gelen dostları, kendisine o günlerde isimleri çok anılan bazı devlet adamaları hakkında düşüncelerini sorduklarında, Akif “ülke geleceğinden ümit kesmek istemiyorsanız, büyük adamları yakından tanımayınız” cevabını verir. Başka bir sohbette ise; “büyük bilinen adamları yakından tanıyınca ne kadar küçük olduklarını gördüm” diyerek hissiyatını ifade eder.