Kur'an-Kerim'e Saygı

İslam hakkında çok şey biliyormuş gibi davranıp,aslında hiçbirşeyden haberi olmayan çok fazla insan görmüşsünüzdür..Ama inanın ben bu kadarına şahit olmamıştım...
Gerek dekorasyonu,gerekse de duvarlara asılmış Arapça hadis ve ayetlerle muhafazakar bir ev imajı çizilmeye çalışıldığı her halinden belli olan evde benim gözüm bir noktaya takılıp kalmıştı..
'Kur'an-Kerim'in yeşil bir örtüye sarılarak evin tavanına asılması!'
Gerçekten ilginç bir görüntüydü..Belki de çoğumuzun evinde de ayni manzara vardır..Ama sorulmadan edilemezdi,edilmedi..
'Yahu bu kitabın günahı neydi de tavana astınız?'
Cevap beklenildiği gibiydi:'Saygı oğlum sen anlamazsın'
Doğrudur, ben saygının bu boyutundan anlamam..Ama inanın anlamadığım için hiç de pişman değilim..
-'Yahu sizin üst katınızda birileri oturmuyor mu?'
-'Evet ne olmuş'
-'O zaman şimdi Kur'an onların ayaklarının altında..Demek ki sizin saygınızın apartmanlarda bir geçerliliği yok sadece müstakil evlerde işliyor..'
Kur'an kitabullahtır.Yani Allah'ın kitabıdır..Allah bu kitabı insanlığa niçin göndermiştir.?Onu okumamız,anlamamız,hayatımıza onunla yön vermemiz yani Kur'an' ı hayatımızın odak merkezine yerleştirmemiz için..Nasıl olacaktı bu iş?Onu tavana asarak mı??
Biz öyle bir toplum olmuşuz ki Kur'an diyince aklımıza sadece mezarlıkta okunan ve çoğu zamanda ne dediğini anlamadığımız Arapça sözler gelmekte..Halbuki Cenab-ı Hakk bu kitabı okuyup anlayalım diye 'dirilere' göndermişti..
Kur'an'a saygıyı,onu sadece göbek hizasının üzerinde tutmakla bağdaştıran,oku okumaktan korkan çekinen,İslam'ı kafasına göre yorumlayan yerin ve göğün hakimi olan Allah'ı ise sadece 'yukarı'ya kiracı yapan bir ümmet olup çıkmışız..Bize göre Allah sadece yukardadır..Ve dünya işlerine karışmamalıdır..O'nun işi sadece yağmur yağdırmak,kar yağdırmak ya da bunun gibi tabiat olaylarını ayarlamaktır..Hani elimizden gelse bunu da çok göreceğiz O'na!
Özetle,eğer müslümanız diyorsak ve müslümanca bir yaşam sürmek istiyorsak Kur'an-ı Kerim'i sakladığımız o dolaplardan,tavan aralarından,vitrinlerin en üstünden alıp hakettiği yere,masamızın üstüne koymalıyız..
Ve büyük bir içtenlikle onu okumalıyız.Anlayarak,hissederek,yaşayarak..
Selam,dua,saygı..

islamci' Alıntı:

Andolsunki biz onların, "Kur'an'ı ona bir insan öğretiyor" dediklerini biliyoruz. İma ettikleri kimsenin dili yabancıdır. Bu Kur'an ise gayet açık bir arapça'dır(nahl suresi 103)

Biz onu, akıl erdiresiniz diye arapça bir Kur'an olarak indirdik.(yusuf suresi 2.ayet)


çok doğru söylüyorsun kardeşim.o insanlara bir uyarıcı kitaptır. okunması gerekir. onu sadece arapçasıyla dua gibi okumak yetmez. o kitapta ne anlatmış bunu düşünüp anlamamız gerekir.
kuran niye arapça indi? yada niye şu soru var kuranı herkes anlıyamaz?

kuran araplara indi ve anlamaları için arapça indi. kuş dili yada başka dillerde inmedi. niye inmedi çünkü anlayamıyacaklardı. anlamaları için arapça indi. yani ayette gayet açık söyleniyor akıl erdiresiniz ve anlıyasınız diye arapça indirdik. bunun söylenmesi üzerine hâlâ diyorlarki kuranı herkes anlıyamaz bu nasıl bir çelişkidir...??????


not: kardeşim söylediklerim sana değil akıl erdiremeyenlere.selametle kal.

Genişletmek için tıkla ...

İslamcı kardeşim s.a

Biz Kur'an'ı "Arapça'dan dilimize zor çeviriliyor" ya da Arap toplumu "Arapça indiği halde nasıl anlamıyor" demediğimizi sende gayet iyi biliyorsun..Biz başka birşeyden bahsediyoruz..Allah(c.c)'in ayetlerinin herkez tarafından anlaşılamayacağından..Kainata bakan gözlerin ikisi de aynı şekil ve muhtevaya sahip ama birisi diyor;ben ateistim, diğeri diyor ben müslümanım..Sebeplerin arkasındaki hakikati görebilmek için akıl gerekiyor kardeşim..Alak suresinin birinci ayeti "Oku" ile başlar..Ama ortada okunulacak hiçbirşey yoktur..Buradaki "Oku" emri; kainatın ve insanın yaratılışına bak, Allah'ı tesbih et ona secde et anlamını taşır..

Önce okunacak şey kainattaki sebeplerdir..Hz.Muhammed(s.a.v)'in Hira dağında aylarca kalmasının sebebi; o yüksek tepenin ardından yıldızları gözlemlemesi bir nevi kainatı okumasıdır..İşte Kur'an-ı Kerim'e başlamadan önce yapılacak iş kainatı okumaktır..Allah(c.c)'in varlığından gram şüphe duyan kimseler ayetlerin içinden olmadık yorumlar çıkarıp kendilerini helak ederler..İşte bu sebepten dolayı Kur'an yetmez diyoruz..

Mutlaka Kur'an-ı Kerim'in bir açıklayıcısı olması gerekir..İşte bu görev Hz.Muhammed(s.a.v)'e verilmiştir..Her okuduğu ayeti davranışlarıyla ve sözleriyle ashabına açıklamıştır..Her türlü kötü söze, hakarete ve işkencelere maruz kalmış ve hala günümüz fetvacıları tarafından postacı(!) sıfatına layık görülen iki cihan serveri Hz.Muhammed Mustafa (s.a.v) sünnetleriyle biz müslümanlara örnek teşkil etmiştir..Saçının telinden tutun ayak izine, hırkasından testisine kadar her türlü emaneti günümüze kadar geliyorsa hiç şüphe yok mübarek sözleri ve sünnetleri de gelecektir..Tabiki Hz.Muhammed(s.a.v) adına yalan uyduranlar, yanlış söz beyan edenler olacaktır ama Yüce Allah'ın öyle bir adaleti vardır ki tebliğe mazhar olan ashabı neyi gördüyse bizler de onu göreceğiz inşallah....