MATTİE STEPANEK
13 yaşında yaşamını yitiren Mattie Stepanek’in anısına…
Mattie Stepanek: “Doğduğumda doktorlar benim bir gün bile yaşayamayacağımı düşünmüş. Ancak ertesi gün yaşadığımı görünce ‘En fazla 6 ay yaşar’ demişler. Şimdi 13 yaşındayım ve 101 yaşıma kadar yaşamayı planlıyorum.”
Mattie Stepanek, tıbbi aygıtların yardımı olmadan soluk alamıyor, kalbi atmıyor ve sindirim sistemi çalışmıyordu. (az rastlanan türden bir kas erimesi)
22 Haziran 2004’te vefat etti…
Tıbbi gereçlerle dolu özel sandalyesinde oturan Mattie takdim edilirken: “Yazar, şair, barış gönüllüsü ve şimdi de şarkı sözü yazarı” denilirdi.
Ölümünden birkaç gün önce:
Ölümden korkuyor musun?
Mattie: “ Aslında nasıl öleceğimi bilmemekten korkuyorum. Acı çekerek, soluk almadan ölmek beni korkutuyor. Henüz yapmak istediğim öyle çok şey var ki ölmek istemiyorum.
Mattie şiirlerini “Gönül Şarkıları” olarak adlandırıyor çünkü şiirlerinde İNSANIN İÇİNDEN GELEN VE ONA YAPMASI GEREKENLERİ SÖYLEYEN SESİ ANLATTIĞINA İNANIYOR.
“Yaşamım
Planladığım gibi değil,
Ya da olmasını istediğim gibi,
Olması için dua ettiğim gibi hiç değil.
(…)
Yarısına kadar içindeyim uçurumun,
Yarısına kadar dışında,
Bırakın kelimeler değsin kalbime,
Ve götürsün beni karanlığın dışına.”
Hiç umutsuzluğa kapılıyor musun?
Mattie: “Tabii kapılıyorum. Bazen neden kardeşlerim öldü sanki diyorum. Neden ben? Sonra şöyle düşünüyorum: ‘Ya bu benim değil de hiçbir şeyi anlaması olanaksız daha küçük bir bebeğin başına gelseydi? O daha çok acı çekmez miydi?’ İşte o zaman kendime yine soruyorum: Neden ben olmamayım ki?”
Mattie, kanser yüzünden günlerin geçtikçe kararıyor, sen nasıl bu kadar olumlu bakabiliyorsun yaşamına?
Mattie: “Olumlu kalabilmek o denli zor ki. Amam her şeye karşın yaşamdan vazgeçmemeliyiz. Her zaman bir köşeye çekilip ‘Tamam artık çabalamaktan vazgeçiyorum’ diyebilirsiniz. Ya da sığındığınız köşeden dışarı çıkar ve ‘Yaşayacak bir saatimin ya da bir yılımın olması önemli değil, ‘YAŞAMIMI SON ANINA DEK DOLU DOLU GEÇİRECEĞİM’ dersiniz kendinize. İŞTE BEN BUNU YAPIYORUM.”
Mattie sen bize ilham verdin…
13 yaşında yaşamını yitiren Mattie Stepanek’in anısına…
Mattie Stepanek: “Doğduğumda doktorlar benim bir gün bile yaşayamayacağımı düşünmüş. Ancak ertesi gün yaşadığımı görünce ‘En fazla 6 ay yaşar’ demişler. Şimdi 13 yaşındayım ve 101 yaşıma kadar yaşamayı planlıyorum.”
Mattie Stepanek, tıbbi aygıtların yardımı olmadan soluk alamıyor, kalbi atmıyor ve sindirim sistemi çalışmıyordu. (az rastlanan türden bir kas erimesi)
22 Haziran 2004’te vefat etti…
Tıbbi gereçlerle dolu özel sandalyesinde oturan Mattie takdim edilirken: “Yazar, şair, barış gönüllüsü ve şimdi de şarkı sözü yazarı” denilirdi.
Ölümünden birkaç gün önce:
Ölümden korkuyor musun?
Mattie: “ Aslında nasıl öleceğimi bilmemekten korkuyorum. Acı çekerek, soluk almadan ölmek beni korkutuyor. Henüz yapmak istediğim öyle çok şey var ki ölmek istemiyorum.
Mattie şiirlerini “Gönül Şarkıları” olarak adlandırıyor çünkü şiirlerinde İNSANIN İÇİNDEN GELEN VE ONA YAPMASI GEREKENLERİ SÖYLEYEN SESİ ANLATTIĞINA İNANIYOR.
“Yaşamım
Planladığım gibi değil,
Ya da olmasını istediğim gibi,
Olması için dua ettiğim gibi hiç değil.
(…)
Yarısına kadar içindeyim uçurumun,
Yarısına kadar dışında,
Bırakın kelimeler değsin kalbime,
Ve götürsün beni karanlığın dışına.”
Hiç umutsuzluğa kapılıyor musun?
Mattie: “Tabii kapılıyorum. Bazen neden kardeşlerim öldü sanki diyorum. Neden ben? Sonra şöyle düşünüyorum: ‘Ya bu benim değil de hiçbir şeyi anlaması olanaksız daha küçük bir bebeğin başına gelseydi? O daha çok acı çekmez miydi?’ İşte o zaman kendime yine soruyorum: Neden ben olmamayım ki?”
Mattie, kanser yüzünden günlerin geçtikçe kararıyor, sen nasıl bu kadar olumlu bakabiliyorsun yaşamına?
Mattie: “Olumlu kalabilmek o denli zor ki. Amam her şeye karşın yaşamdan vazgeçmemeliyiz. Her zaman bir köşeye çekilip ‘Tamam artık çabalamaktan vazgeçiyorum’ diyebilirsiniz. Ya da sığındığınız köşeden dışarı çıkar ve ‘Yaşayacak bir saatimin ya da bir yılımın olması önemli değil, ‘YAŞAMIMI SON ANINA DEK DOLU DOLU GEÇİRECEĞİM’ dersiniz kendinize. İŞTE BEN BUNU YAPIYORUM.”
Mattie sen bize ilham verdin…