B
beyaz_ýþýk
Guest
konunun kilitlenmesi taraftarıyım.....acıklamasını yapmıyacagım...eminim dusununce anlarsınız..
Herkese Hayırlı salih akşamlar ve hafta sonları..
Herkese Hayırlı salih akşamlar ve hafta sonları..
forudma demokrasi çare olsaydı digg sitesi karmakarışık olmazdı. Bildiğiniz gibi digg'de yönetici yok. konular üyelerin oyları ile siliniyor ya da kalıyor. Ama ortalık aşırı sözler, küfürler, hakaret ve provakasyonlarla dolu. Çünkü oylar kalsın diyor...
Konu kapanmadan Nurşeyma kardeşime bu konuda bir tahlil yapmak istedim.
Eskide özellikle Sahabe döneminde Şer ve hayır ortasında öyle bir ayrılık ve yalan ve doğru arasında öyle bir mesafe açılmıştı ki, küfür ve İman kadar, belki Cehennem ve Cennet kadar araları uzaklaştı…
Halbuki, o zamandan sonra, git gide ve gele gele doğru ve yalan ortasındaki mesafe azala azala, omuz omuza geldi; bir dükkanda ikisi beraber satılmaya başladığı gibi, ahlak-ı içtimaiye bozuldu.
Bunun yegane sebebi ise insanların dünyaya meylidir. İyi ile kötünün ayırt edilemez hale gelmesinin sebebi insanların kötüye git gide "normal" adını koymasıdır.
Bakınız günümüzde öyle bir noktaya geldi ki en kuvvetli fitne, an fasık yalan, en büyük günah hürriyet adına "normal" denmeye başladı. Aslında bu durum kapitalizm ve kominizmin en can alıcı fitnesinin sonucu idi.
Peki kapitalizm ne üzerine kurulmuştur. İnsanların doymayan gözü ve tüketim çılgınlığı üzerine.Bu da israfa ve nankörlüğe yol açmakla kalmayıp insanların bu amaçlarına ulaşmak için her yolun mübah haline gelmesine netice verdi. İnsanların tüketim çılgınlığı yalan ile doğrunun, iyi ile kötünün, hayır ile şer'in aynı dükkanda satılmaya başlaması ile sonuç verdi. Hatta bazen öyle oluyor ki en mütedeyyin denilen zatlar bu kapitalist çılgınlığın israfından ve tüketim çılgınlığından kendini alamadı. Toplum kirlendi. Kaynaklar bilinçsizce tüketildi. Dünyanın sonndan konuşulur oldu.
Peki bunu yegane çaresi nedir?
Birinci ve en önemlisi insanların artık hürriyet adına kendine zarar vermesine normla gözü ile bakılmamalı.
İnsanlar israfa ve lükse özendirlmemeli.
İnsanların ağız tavlasını kapıcı yapması sağlanmalıdır. Yani, insan lezzet için değil ihtiyaç için yemelidir.
İşte eskide adı konmamış kapitalizmin uzaktan uzağa kokusunu sezmiş büyük alimler, bu gelmekte olan büyük yıkmı önlemek için tedbirler almış ve belki bu gün "anormal" adı verilen uygulamalar yapmışlar ve doğru yapmışlardır.
Kıssada anlatılan kabak semboldür ve o zaman kapitalizme açılan savaşın en net göstergelerinden biridir. Zira, o zamanlar iyi ve kötü arası cennet ve cehennem kadar uzaktı. İyi ile kötü aynı yerde barınmazdı. Hali ile sembolikte olsa kapitalimze netice verecek lezzete düşkünlük, israf, tüketim merakının önü toplumun ileri gelenleri tarafından çok sert müdahalelere maruz kalmış olması normaldir.
Normal olmayan ise bu günün nankör insanlarının şu tüketim çılgınlığı ile israfla zevk ve sefahete düşkünlüğü ile hem dünya hayatını hem ahiret hayatını heba etmesidir.
Evet nimet Rahmetten gelir. Rahmeti itham eden haindir. Hainin mürtedtir. Mürtedin hükmü ölümdür.
hayatimda kabak yemedim cehennemlikim ozaman
Kabak , güzeldir .........................
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) kabağı severdi. Biz öyle biliyoruz.
O'nun sevdiklerini sevmeye, sevmediklerini sevmemeye azami dikkat ederiz.
Kabak ta bunlar dandır. Tadı, görünüşü hoşumuza pek gitmesede, O'na benzemek adına sevmeye çalışırız.
Bu bize çok hoş gelir. Pek keyif ve haz duyarız böyle olmaktan.
Hani, insan sevdiğinin hali ile hallenir ya, öyle.
Öyle burun bükerek "hiç sevmem" demeyiz, edeb sayarız. Sevdiğimiz halde O'nunla bağlantılamayı zul saymayız, şeref addederiz.
Hani O'nu en sevgili bilmek gerekirken, hani O'nu candan öte sevmek lazımken, O'nunla her hangi bir şekilde ilişiklenmekten kaçanlar var ya...
Eger kabakla müslüman olacaksam Allaha siginir red ederim öyle müslümanligi.
Maşaallah. Aferim. Coştun Metin Mete.
Konuyu saptırmayalım. Sana kimse kabakla müslüman ol demedi ama, burada demen gerekirdi ki, icap ederse, sonuç Müslüman olmaksa, mısır koçanınna da eyvallah...
Eger o sevmis yapmis diyerek sarilirsam her yaptigina nerede bekir söyle senin 9 avrat.
Ben dokuz avratı yadsımıyorum ki, imkan olsa da yapabilsek. O'na benzemekten şeref duyarım. Sevmek başka, sevmemek başka, ele geçirememek başka şey. Bunu da karıştırdın Mete.
Seveceksen Allahi sev baska kutsal tanimaki adin Kurandaki gibi cikmasin MÜSRIKe...Bizim Kutsalimiz Allah varmi ötesi?Ne Resulü Rab ilan ederiz nede bir kulu Tagut...
Elmandülillah. O bizi bilir, kimsenin hikmet yumurtlamasına gerek yok. O müşriki de mümini de bilir. Ama Rasül den haşa vebalı gibi kaçarsanız ne olacağınızı çok iyi ben bilirim.
Allah sen ve sen zihniyettekilere Rasül sevgisi ihsan etsin inşallah...