Hani Biz Kardestik ...

arzuhal

New member
Hani Biz Kardeştik?
Değil miki, Rab'bimiz bizi kardeş ilan etmiş, peygamberimiz asırlar öncesinden bize kardeşim demiş, ve birbirimizi sevmedikçe gerçekten iman etmiş olmayacağımızı üstüne basa basa söylemiş, öyleyse bunun ötesi yok kardeşim; kardeşiz işte...
Kaç yaşında olursan ol, hangi ırktan, hangi renkten olursan ol, kaç kilo olursan ol, ister şişman, ister zayıf, ister uzun, ister kısa ol, ister siyah, ister beyaz ne farkeder ki?
Ruhların ağırlığı, uzunluğu, rengi, yaşı var mı ki?
Hepsi aynı değil mi mana ikliminde? Şu fani dünyaya gelip gitmek için sıralarını beklemiyorlar mı? Geri döndüklerinde aralarında amellerinden başka ne fark olacak ki?
İster yakın, ister uzak ol, ister bin yıl önce, ister bin yıl sonra bu dünyaya uğrayanlardan ol, ne farkeder ki?
Seni görsem de, görmesem de, adını duysam da, duymasam da ne değişir ki? *
Sen hiç adını duymadığın kardeşlerine bir fatiha göndermedin mi? Mevlana'yı, Yunus'u duyup da sevmedin mi? Firavun'u, Stalin'i, Lenin'i duyup da nefret etmedin mi?
İnancınla Nuh'un gemisine binerek, tufanlardan geçip Kıyamet asrının yalnızlığına, kimsesizliğine yetimliğine düşmedin mi?
Öyleyse nedir bu sevgisizlik, nedir bu ilgisizlik? Dünyanın her yerinde kardeşlerimiz zulme uğrarken, zalimlerin zulmu altında inim inim inlerken, ateş yağmurlarında alev alev yanarken,minicik çocuklar yetim kalıp babaları zindanlarda çürürken? Kimi açlıkla, kimi depremle, kimi savaşla imtihandan geçerken...
Bir el uzatabiliyor muyuz gözyaşlarını silmek için, bir damla gözyaşı akıtabiliyor muyuz çilelerine ortak olmak için, hani biz kardeştik? Hani Rab'bimiz öyle emretmişti, peygamberimiz imanımızı buna bağlamıştı? Yoksa imanımız sözden öte gitmiyor mu? Onlara duadan başka ne verebiliyoruz ki, oysa ensarları olmalıydık yaralı yüreklerinin?
Bağrımızı açıp paylaşmalıydık acılarını, bölüşmeliydik boğazlarına düğümlenen hıçkırıkları, üşümeliydik onların yerine yağan karda, yeşermeliydik onlar adına her nev baharda, onları vuran bombaları durdurmalıydık yollara dökülüp gür sesimizle, minicik çocukları ezen tankların önüne geçmeliydik bedenlerimizle ve topladıkları taşları paylaşmalıydık; vurmak için o düşmanları...
Biz nerdeyiz, kimiz; nasıl kaybettik kimliğimizi? Kardeşliğimiz yüreğimizden dilimize mi düştü, kör, sağır ve dilsiz mi olduk? Değil uzaktaki kardeşlerimizi, burnumuzun ucundakileri dahi göremez, duyamaz olduk...
Oysa bir futbol müsabakası olduğunda yollara dökülüyoruz, kurşunları boş havaya savuruyoruz pervasızca, havai fişeklerle siyah beyaz dünyamızı renklendirmeye çalışıyoruz...
Şimdi yüreğimizde duyamadığımız acı, bir gün bize de uğrayacak, ve göremediğimiz şeyleri görmeye, duyamadığımız şeyleri duymaya başlayacağız..
UZAKTAKI KARDESLERIMIZE ULASAMIYORSAK YAKINIMIZDAKILERE UZATALIM ELIMIZI....
 
Geri
Üst
AdBlock Detected

We get it, advertisements are annoying!

Sure, ad-blocking software does a great job at blocking ads, but it also blocks useful features of our website. For the best site experience please disable your AdBlocker.

I've Disabled AdBlock    No Thanks