Eski Kültürlerden Hatıralar 1

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Yağmur Duası :

Yağmur yağmadığı zaman insanlar perşembe veya cuma günleri yağmur duasına çıkarlar. Yağmur duası için şehitlik, türbe veya o yörede kutsal olduğuna inanılan yerlere gidilir. Yağmur duasına gitmeden bir gün önce koyunlar ve inekler yavrularından ayrılır. Herkesten ekonomik durumun
a göre yiyecek malzemesi alınır ve bunlar duanın yapılacağı gün kadınlar tarafından dua yerinde pişirilerek yemekler hazırlanır. Dua perşembe günü yapılacaksa öğle namazından sonra, cuma günü yapılacaksa cuma namazından sonra camiden çıkan cemaatle birlikte dua yerine gidilir. Dua okunur ve çobanlar tarafından getirilen hayvanlar yavruları ile buluşturulur. Sofralar kurulur, yemekler yenir, sahipsiz kedi ve köpeklerin payları ayrılır. Kuraklığın durumuna göre bu olay birkaç defa tekrar edilir.

(Lütfen; farklı tarzlar biliyorsanız bu mesaja cevap yazarak ilave ediniz.)
 
Kuraklık olan yıllarda; özellikle yaz mevsimlerinde, hocalar camilerde namazdan önce ve sonra halka "Yağmur Duası"na çıkılacağını duyururlar. Cuma namazından sonra cemaat ve imam yağmur yağması için dua ederler. Kur'ân okunur, kurban kesilir. Üzümlü'de yağmur duasına çıkıldığında ilçenin üst tarafındaki Dere boğazı mevkiindeki Molla piri ziyaretine gidilirdi.
İslâmi usullere göre yapılan duada, "Namazı kazaya kalmamış, Cenab-ıHakk'ın katında makbul insanların yüzü hürmetine..." şeklinde dua edilir. Kaynaklarımızdan Hüsnü Işık, "1971 yılında su kıtlığı yüzünden çıktığımız yağmur duasından sonra hemen yağmur yağdı." demiştir.
Bir rivayete göre de, "Erzincan'da kuraklık olan bir seneymiş. O zamanın büyük camilerinden birinde, imam efendi cemaate seslenerek, "İçinizde namazı kazaya kalmamış kimse var mı?" diye sormuş. Boynu bükük, mazlum biri cemaatin içinden ayağa kalkmış. İmam da, "Ya Rabbi! Bu kulunun yüzü suyu hürmetine..." diye dua etmiş. Camiden çıktıktan yarım saat sonra da muazzam bir yağmur yağmış!"
2000 yılı Haziran ayında, Karakaya Beldesinde yapılan bir yağmur duası törenine katılma imkânı bulduk. Bu bölgemizde yağmur duası inancının yoğun ve canlı olarak yaşadığı görülmüştür.
 
Bir defa yağmur duasına katıldım. 7-8 yıl önce idi sanırım.
Dua dışında kalan zamanlar sohbet ve yemekle geçti diye hatırlıyorum. Büyüklerin toplandıkları, hasbihal ettikleri ve epeyce fazla pişirilen Pirinç Pilavının yenmesiyle geçti. Sonra bunu heryıl yapalım denmişti. Yaptılar mı bilmiyorum. Net hatırlamıyorum ama şunu iyi hatırlıyorum. O zaman ki hoca, sürekli bağırıyordu: Bugün ağlama günü diye. Ayrıca ilk defa, yağmur duası ederken ellerin ters çevrildiğini orada öğrenmiştim.

selametle..
 
Şeyh Üftade (k.s.)Efendi Hazretleri buyurdular:

Talebe (yani hak yola giren bir mürid), Efendimiz s.a.v. Hazretlerinin sünnetine riayet ve zikir ile manen ilerler.Haccın zamanında, defalerca halk yagmur duasına çıktı.Bir damla yagmur yagmadı.Devrin evliya ve alimleri tarafından onlara:

"İkindi sünnetiyle yatsı namazının ilk sünnetini hayatı boyunca hiç terk etmeyen bir kişi dua etse, yagmur yagar ve arzu edilen maksud hasıl olur. Yoksa böyle zat ve insanlar, dua etmedikçe kırk kere yagmur duasına çıksanız yine yagmur yagmaz," dediler.

Aradılar.Böyle bir şahsı bulamadılar. Haccac, kendisini kontrol etti. Kendisini aranan şahıs gibi hayatı boyunca hiç ikindi ve yatsı namazının ilk sünnetini kaçırmadıgını gördü. Haccac yagmur duasına çıktı. Dua etti. Büyük bir yagmur yagdı. Haccac, zulüm ile meşhur bir kişi olmasına ragmen, Efendimiz s.a.v. Hazretleri'nin sünnetine riayet etme bereketi ile o zaman yagmur yagdı.


(Ruhu'l Beyan'dan)
 
Geri
Üst
AdBlock Detected

We get it, advertisements are annoying!

Sure, ad-blocking software does a great job at blocking ads, but it also blocks useful features of our website. For the best site experience please disable your AdBlocker.

I've Disabled AdBlock    No Thanks