Dilin afetlerinden, susmanın erdeminden
Rasulüllah (s.a.v.)'dan anlatıyor: "Ademoğlu sabaha erdi mi, bütün azaları, dile temenna edip: "Bizim hakkımızda Allah'tan kork. Zira biz sana tabiyiz. Sen istikamette olursan biz de istikamette oluruz, sen sapıtırsan biz de sapıtırız" derler." (Tirmizi)
Ey Allah'ın Resulü dedim, "uyacağım bir amel tavsiye et bana!" Şu cevabı verdi: "Rabbim Allah'tır de, sonra doğru ol!" "Ey Allah'ın Resulü" dedim tekrar, "Benim hakkımda en çok korktuğunuz şey nedir? "Eliyle dilini tutup sonra: "İşte şu!" buyurdu.
Rasulüllah (s.a.v.) buyurdular ki: "Allah'a ve ahiret gününe inanan kimse ya hayır konuşsun ya da sussun." Diğer bir rivayette de, Rasulüllah (s.a.v.): "Kim susarsa kurtulur." buyurmuştur.
Rasulüllah (s.a.v.)'dan anlatıyor: "Ademoğlu sabaha erdi mi, bütün azaları, dile temenna edip: "Bizim hakkımızda Allah'tan kork. Zira biz sana tabiyiz. Sen istikamette olursan biz de istikamette oluruz, sen sapıtırsan biz de sapıtırız" derler." (Tirmizi)
Ey Allah'ın Resulü dedim, "uyacağım bir amel tavsiye et bana!" Şu cevabı verdi: "Rabbim Allah'tır de, sonra doğru ol!" "Ey Allah'ın Resulü" dedim tekrar, "Benim hakkımda en çok korktuğunuz şey nedir? "Eliyle dilini tutup sonra: "İşte şu!" buyurdu.
Rasulüllah (s.a.v.) buyurdular ki: "Allah'a ve ahiret gününe inanan kimse ya hayır konuşsun ya da sussun." Diğer bir rivayette de, Rasulüllah (s.a.v.): "Kim susarsa kurtulur." buyurmuştur.