.Bir kadın çocuktur aslında.....çocuk gibi davranmayı sever.erkeğin

Önce sana nasil ulasayim illaki ya tlf nunu ac yada msn ni acistersen islamforumdan yeni al ama ac,ikincisi artik sanada cevap yazmayayim diyorum cünki sende gözlerini kapadin tamamen gerceklere...Islamciya gelince ben bir kez tavsiyede bulundum ve geri cekildim...
Tahrip olan iç dünyamın dizaynları ile uğraşıyorum sevgili metin mete. Birazda elazığda bulunduğum yer, yeraltı madeni. Telefonu bile yukarda bırakıp iniyoruz aşağıya.Internet zaten ancak geceleri bir kaç dakika.İnşaallah hafifleyince görüşürüz.

Gerçeklere gözümü kapatmadım da her hanif sıfatı ile ortaya çıkan kardeşlerimiz maalesef sap ile samanı karıştırarak yazıyor. Yani bir hadis duyduğu zaman Resul'un (s.a.v.) ağzındanmı çıkmış ? uydurmamı ? hiç araştırmadan infaz kılıcını sallıyor. Oysa anlamak için konuya eğilse, eğer hadis Kur'an hükmü karşısında ters açı oluşturmuyorsa, birebir destekliyorsa kabuldur demeliyken, Kur'an varken hadis mi olur diye başlıyor yazmaya. Eh! ne diyeceksin, ayet yarıştırmak da huyum değil. Anlayana bir ayet dahi yeter. Ama anlayana!
 
kardeşim kişinin söylediği söz eleştirilir.insan beşerdir( şaşabilir). neden? çünkü insandır.yanlışda yapabilir doğruda. ama yaratan hiçbir zaman hata etmez.o herşeyi hakkıyla bilendir. onda bir şaşma göremezsin. bak söylediğim sözlerin çoğu kuranda geçer. tabi açıp bir manasına baktıysan.yada Allah(c.c.) ın ne demek istediğini anlamaya çalıştıysan.
bir hadis duyulduğu zaman peygamberimizin ağzından mı çıkmış diye söylenirim tabi. neden diye soracak olursan sana şunu söylerim. peygamberimiz zamanından bu yana nice insanlar gelmiş geçmiştir. bu insanların hepsinin hak üzere olduğu ne malum. bide bu peygamberimizin sözüdür diye ekleme yapmadıkları ne malum. yada yeni din oluşturmadıkları ne malum. hiç düşündünmü kuranda geçmediği halde kuranla bire birmiş gibi hadisler uyduranlara bu kuranda niye geçmiyor diye sordunmu. yada kurana neden el sürememişler bunu sordunmu. yada kuranı değiştiremediklerinden yeni şeyler uydurduklarını ve bunları niye ayrı bir kitapta yaptıklarını sordun mu.neden kuranın içine yerleştiremediklerini sordunmu? soramazsın çünkü fıkhına ters düşer. bu soruları sorduğun andan itibaren seni dışlayıp kafir ilan edeceklerdir. sen ne kadar namazında niyazında olsanda.sen ne kadar haklıyı savunsanda. sen ne kadar zekat versende onların aklında hep kafir kalacaksın. onların gözleri sana karşı kapanacaktır.tıpkı Allah(c.c.) a karşı gözleri kapalı oldukları gibi.

birde şu var. kurandan gelen her ayeti oduğu gibi kabul edersin değilmi? ama gelen her hadisi olduğu gibi kabul edemezsin. niye mi? çünkü böyle yapacak olursan onu ayet yerine katmış olursun. tabi buda şirk olur. bir insanın sözüyle Allah(c.c.) ın sözünü aynı tutmuş olursun.buda inanca ters bir olaydır.

birde şuda var. sen her zaman hadisten örnekler gösterip hadislere göre yaşantın olursa. bunun kurana ters düşüp düşmediğinin araştırmasını yapmadıysan sen hadise göre yaşamış olursun. yani önce ayet sonra hadis sıralamaya dikkat et.ayete göre hadisi değerlendir yani. Allah(c.c.) a emanet olunuz. selametle.

Sayin islamci

Gördügüm kadari ile söyleyemediklerinizi ,gercek hayatta düslediklerinizi genelleme yaparak bütün türkiyedeki ehl-i sünnet dedigimiz insanlara mal ediyorsun

Ayete ters olan bir hadis-i serif olamaz zaten ayete ters düsdügü zaman inanilir payidesi kalmiyor.ama sadece hadis üzerine ihtisas yapan abilerimiz,hocalarimiz var ve hangi hadis-i serif sahihdir hangisi uydurmadir bunlar üzerine yillarca egitim almis hocalarimiz var
 
"Ey iman edenler! Allah'a itaat edin, Peygamber'e ve sizden olan emir sahiplerine (idarecilere) de itaat edin. Eğer bu hususta anlaşmazlığa düşerseniz, onu Allah ve Resulü'ne götürün..." (Nisâ, 459)

Söylediğin konu, cahil, araştırma yetilerinden yoksun, merak edipte en ufak bir çaba göstermeyen insanlar için geçerli olmalı ama. Oysa bak ne diyorsun "ne malum uydurma olmadığı..." işte biz malum oluncuya kadar araştırıyoruz. Dinimize sonradan duhul eden ibn-i sebe tohumlarını gördükçe daha bir araştırıyoruz. Sanıyormusun ki, her duyduğumuzu, bu Resul'dendir (s.a.v.) denilince, bizde hiç araştırmadan balıklama atlıyoruz. Ne alaka ! bunu yapan zaten ziyan eder hem kendini hemde etrafındaki insanları. Bak sana bir örnek vereyim: En idraklı olarak "La ilahe İllallah" kelime-i tevhidini, peygamberler ve mügminler haricinde kim söyler ? Elbette şeytan aleyhillane söyler. Çünkü o hem aynel yakın oldu hemde hakkel yakın. O söylemeyecekte başka kim söyleyecek. Ama o söyledi diye hak sözün bir tanesini ikrar eti diye her sözü hak sözmüdür ? 99 tane doğru söylese ne yazar. 1 tane yalan ile hepsini ifsad eder. O açıdan, biz her zaman şu sözümüzü tekrar tekrar iddia ettik: Kur'an ile ters açı oluşturmuyorsa, gelme yolu sahih ve sağlam bir yol izlemiş ise, kabulumüzdür. Bizim bu konularda yazdığımız bir çok yazı var. Bir ara müsait olunca bir bakarsanız, anlarsınız.
 
Sayin islamci

koca bir agac var ve bu agacda bir kac cürük meyva ugruna agaci tasliyorsun o agacdan beslenen tüm kisilere cürük meyvayi yakistiriyorsun .mesele o kadarda büyük degil bizde biliyoruz bazi durumlar hassasligini yitirmis buna ragmen biz o meyvalardan yararlaniyoruz

Simdi bazi yanilgalarin var onlarda tarikat veyahut zikir ehlini Kuran isigi icerisinde görmemen bu mevzu birlikteligi dogurmustur hizmet ile ene duygusunu kaybettirmistir dedigim gibi yanlislar olacak insan yaratildigi günden itibaren hata ile yürümüs sen simdi diyeceksinki ama bu sirk tabiki sirke hangi noktalarda girilir bununda tespitini hem görsel sonrada kalben bulmamiz lazimki zahir görünen belki bizi yaniltabilir

Kisa ve öz su denilebilirki Bir Müslümanın gerçek mürşid ve rehberi Kur’ân-ı Kerim ve Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmdır. Bir Müslüman bu iki mukaddesi kendisine rehber alıp kılavuz edinirse sırat-ı müstakimi bulmuş, kendisine doğru bir yol çizmiş olur. Zaten bunları rehber almayan insanın olsa olsa rehberi ve yol göstericisi şeytandır.

yanliz bir cirpida tarikatlari silmek ve sirk katiyor demekde cok insafsizca ve yanlis olur

üstad bediüzzaman tarikatlar hakkinda derki,Tarîkatlar, şeriatın birer delili, ab-ı hayat dağıtan bir kevser kaynağıdırlar.Asırlardır nice ehl-i iman, bu menba’dan içmiş, bu muazzam hazineden istifade etmiştir

Sen simdi diyebilirsin önceden tarikatmi vardi Tarikat uygulama olarakda Peygamberimizin tatbikatina uzanmaktadir ama ismi tarikat degildir

Tarikatlarda kendini sisleyenler vardir ve aci hissetmediklerini söylerler ve Allah aski var derler simdi ben kalkip bu isnana sen kafirsin dersem sence hangi müslüman sifatina yakisir yakismaz degilmi saygi duymak lazim ama tavsiye etmek boyutunda ise ben daha bana tavsiye edende görmedim bu ana kadar bulunmus oldugum tarikatlardanda bir kötülük görmedim onun icin ince düsünmek lazim
 
Kadın Olmak...Can Dündar

Kadın Olmak...Can Dündar

Kadın Olmak!...

Bir kadın çocuktur aslında… Çocuk gibi davranmayı sever. Erkeğin kendisine bir çocuğa gösterdiği şefkati göstermesini ister.Bir çocuğu okşar gibi incitmekten korkarak sevmeli erkek kadını… Ama hiç bir kadın çocuk muamelesi görmek istemez. Söylediği şeyler çocukça da olsa dinlenilmesini, dikkate alınmasını ister.Yani bir kadının çocukluk yapmasına izin vereceksiniz; ama asla onu bir çocuk olarak görmeyeceksiniz..

Bir kadın güçlüdür aslında...

Hatta erkeklerden çok daha güçlüdür. Ama bu gücünü her zaman ortaya koymasını sevmez. İster ki, erkeğin gücü kendisine huzur versin. Kendi kendine yapabileceği şeyleri bile erkeğin yapmasını bekler. Böylece hem daha kadın olduğunu hissedecektir hem de erkeğinin ne kadar güçlü olduğunu görecektir. Ancak kadın gücünü göstermek istediğinde onu engelleyemezsiniz. Yapmak istediği bir şey varsa mutlaka yapar.

Bir kadın sevgidir aslında...

İçinde her zaman sevgiyi taşır. Sevdiklerinden kolay ayrılamaz. Sevdiklerini kolay kolay kıramaz. Zor sever; ama, tam sever. Bir kadının tam anlamıyla sevebilmesi için yüreğinin kabul ettiğini beyninin de kabul etmesi gerekir ve sevmezse de onu asla sevmeye zorlayamazsınız. Belki kolayca yüreğine girebilirsiniz. Ancak beyninde yer alamazsınız. Her an terk edilebilirsiniz. Sevmediği halde terk etmeyen kadınlar da var elbette Bunun tek nedeni ise engelleyemedikleri ”acımak' duygusudur.

Bir kadın yalnızdır aslında...

Hiçbir zaman kadını bütünüyle elde edemezsiniz. Kendisine ait bir dünyası vardır ve orada hep yalnızdır. O dünyaya kimsenin girmesine izin vermez. Hiçbir anahtar o dünyanın kapısını açamaz. Yalnızlık onun sığınağıdır. O sığınağa ne zaman gireceğine, ne kadar kalacağına hep kendisi karar verir. Sığınaktayken oradan çıkmaya zorlarsanız, onu sonsuza dek kaybedebilirsiniz.

Bir kadın çılgındır aslında...

Neler yapabileceğini erkek aklı hayal bile edemez. Üreticiliğinin sınırı yoktur ama bunu ortaya çıkartmak için hayatının erkeğini bekler. Hoyratça harcamaz üreticiliğini. Sadece erkeğine saklar. Bir kadının gerçek erkeği olmayı başarabilmişseniz çok şanslısınız demektir. Çünkü hayatın içinde olan her şey ancak kadınlar olduğunda anlam kazanıyor. Yemek yemek, su içmek bile. Bir kadının elinden içtiğiniz suyla kendi kendinize bardağı doldurup içtiğiniz su arasındaki lezzet farkını anlayabiliyor musunuz? Anlıyorsanız ne mutlu size. Anlamıyorsanız ne yazık ki yaşamıyorsunuz!

............bir kadını ağlatırken çok dikkat edin..!!!

....... çünkü Allah gözyaşlarını sayar.....!!!!

kadın;erkeğin kaburgasından yaratıldı,ayaklarından yaratılmadı..!!!

öyle olsaydı ezilirdi......!!! üstün olsun diye başından da yaratılmadı......!!

AMA GÖĞSÜNDEN YARATILDI......

Eşit olsun diye......

kolun biraz altında...

Korunsun diye...!!!

KALP HİZASINDA SEVİLSİN DİYE!!!

Can DÜNDAR
 
Can Dündar şu bizim bildiğimiz Can Dündar mı? Doğrusu bu yazının bazı yerlerindeki dini içerik şaşırttı yazı güzel ama Can DündaR :confused:
 
kardeşimallah(cc)sana rahmet etsin.bu ne güzel ve muhteşem bir tefekkür.allah(cc)böyle kadınları başımızdan eksik etmesin.AMİN
 
Geri
Üst