Bir Diyalogun hikayesi...

Enver Ýstek

metin mete
1- Müminler, müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinmesin ve onu her kim yaparsa Allah'dan ilişiği kesilmiş olur,
ancak onlardan bir korunma yapmanız başkadır. Bununla beraber Allah sizi kendisinden korunmanız hususunda uyarır.
Nihâyet gidiş Allah'adır.
AL-İ İMRAN SÛRESİ : 28.âyet





2- Onlar, müminleri bırakıp kâfirleri dost ediniyorlar. Onların yanında izzet ve şeref mi arıyorlar?
Halbuki bütün izzet ve şeref Allah'a aittir.
NİSA SÛRESİ : 139. âyet





3- Ey iman edenler! Müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinmeyin. Kendi aleyhinizde Allah'a
apaçık bir delil mi vermek istiyorsunuz?
NİSA SÛRESİ : 144. âyet



4- Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar.
Sizden kim onları dost edinirse, şüphesiz o onlardan olur. Şüphesiz Allah, zalim kavmi doğru yola iletmez.
MAİDE SÛRESİ : 51. âyet




5- Sizin asıl dostunuz Allah'tır, O'nun Resulüdür ve namazlarını kılan zekatlarını veren ve rükû eden müminlerdir.
MAİDE SÛRESİ : 51. âyet




6- Ey iman edenler! Sizden önce kendilerine kitap verilmiş olanlardan ve kâfirlerden, dininizi
alay ve eğlence konusu yapanları dost edinmeyin. Eğer (gerçekten) iman ediyorsanız, Allah'dan gereğince korkun.
MAİDE SÛRESİ : 57. âyet





7- Kâfirler de aslında birbirlerinin dostları ve yardımcılarıdırlar.

ENFAL SÛRESİ : 73. âyet



8- Yoksa onlar Allah'tan başka dostlar mı edindiler? Oysa asıl dost Allah'tır. Ölüleri diriltecek olan da O'dur.
O'nun her şeye gücü yeter.
ŞURA SÛRESİ : 9. âyet




9-
14 - Allah'ın kendilerine gazap ettiği bir topluluğu dost edinenleri görmedin mi? Onlar ne sizdendirler,
ne de onlardan. Bilerek yalan yere yemin ediyorlar.
15 - Allah onlara çetin bir azab hazırlamıştır. Onlar ne kötü işler yapıyorlar!
16 - Yeminlerini kalkan yapıp Allah'ın yolundan çevirdiler. Onlar için küçük düşürücü bir azab vardır.
17 - Onların ne malları, ne de evlatları, kendilerinden, Allah'dan hiçbir şey savamaz. Onlar ateş halkıdır.
Orada ebedî kalacaklardır.
ŞURA SÛRESİ : 14.-17. âyetler



10-
13 - Ey inananlar, Allah'ın gazab ettiği kimselerle dostluk etmeyin. Kâfirler, mezarlık halkından nasıl
ümidi kesmişse, onlar da ahiretten öyle ümidi kesmişlerdi.
MÜMTEHİNE SÛRESİ : 13. âyet

 
150 - Onlar, Allah'ı ve peygamberlerini inkâr ederler, Allah ile peygamberlerinin arasını ayırmak isterler.
"Kimine inanırız, kimini inkâr ederiz" derler. Bu ikisinin (imanla küfrün) arasında bir yol tutmak isterler.
151 - İşte onlar gerçek kâfirlerdir. Biz de kâfirlere alçaltıcı bir azab hazırlamışızdır.
NİSA SÛRESİ : 150.151. âyetler



12-

73 - Kâfirler de aslında birbirlerinin dostları ve yardımcılarıdırlar.
ENFAL SÛRESİ : 73. âyet



13-
2 -. Şiddetli bir azabdan dolayı vay kâfirlerin haline!
3 - Onlar, o kimselerdir ki dünya hayatını ahirete tercih ederler, (insanları) Allah'ın yolundan çevirirler
ve onun eğrilmesini isterler. İşte bunlar, çok büyük bir sapıklık içindedirler.
İBRAHİM SÛRSİ : 2.-3. âyetler




14-
84 - Her ümmetten bir şahid getireceğimiz gün, artık kâfirlere ne izin verilecek, ne de onlardan özür
dilemeleri istenecektir.
NAHL SÛRESİ : 84. âyet



15-
117 - Şurası muhakkak ki, kâfirler kurtuluşa eremezler.
MÜ'MİNUN SÛRESİ : 117. âyet



16-
68 - Cehennemde kâfirlere yer mi yok?
NUR SÛRESİ : 68. âyet



17-
64 - Şu muhakkak ki, Allah kâfirleri lânetlemiş ve onlara çılgın bir ateş hazırlamıştır.
65 - (Onlar) orada ebedî kalırlar ve ne bir dost bulabilirler, ne de bir yardımcı.
AHZAB SÛRESİ : 64.-65. âyetler




 
18-
26 - Kâfirler için ise şiddetli bir azap vardır.
ŞURA SÛRESİ : 26. âyet




19-
33 - Eğer insanlar küfre sapan bir ümmet haline gelmeyecek olsalardı, biz
O Rahman olan Allah'ı inkâr eden kimselerin evlerine gümüşten tavanlar ve üzerine
çıkacakları merdivenler yapardık.
34 - Onların evleri için gümüşten kapılar, üzerine yaslanacakları koltuklar yapardık.
35 - Daha nice altın ziynetler verirdik. Çünkü bunların bizce hiçbir kıymeti yoktur.
Bütün bunlar dünya hayatının geçici menfaatinden başka bir şey değildir. Ahiret ise
Rabbin katında takva sahipleri içindir.
ZUHRUF SÛRESİ: 33.-35. âyetler






20-
43 - Şimdi sizin kâfirleriniz, onlardan hayırlı mı? Yoksa kitaplarda sizin için bir beraet mi var?
44 - Yoksa "Biz birbirimize yardım eden bir topluluğuz." mu diyorlar?
KAMER SÛRESİ: 43.-44. âyetler

 
17 - Muhakkak ki, "Allah, ancak Meryemoğlu İsa Mesih'tir" diyenler kâfir olmuşlardır.
(Onlara) de ki: " Allah, Meryemoğlu İsa Mesih'i, anasını ve bütün yeryüzündekileri
helak etmek istese O'na kim engel olabilir? " Göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin mülkiyeti
sadece Allah'a aittir. O, dilediğini yaratır. Allah, her şeye kadirdir.
MAİDE SÛRESİ : 17. âyet




22-
30 - Yahudiler, "Uzeyir Allah'ın oğlu" dediler, Hıristiyanlar da "Mesih Allah'ın oğlu", dediler.
Bu onların kendi ağızlarıyla uydurdukları sözlerdir. Daha önce inkâra sapmış olanların sözlerine benzetiyorlar.
Allah onları kahretsin, nasıl da saptırıyorlar!
31 - Onlar, Allah'dan başka bilginlerini ve rahiplerini de kendilerine Rab edindiler, Meryem oğlu Mesih'i de.
Oysa onlar bir olan Allah'a ibadet etmekle emrolunmuşlardı. Allah'dan başka hiçbir ilâh yoktur. O, müşriklerin
ortak koştuğu şeylerden de münezzehtir.
32 - Allah'ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar, Allah da razı olmuyor. Fakat kâfirler istemeseler de Allah
nurunu tamamlamayı diliyor.
33 - O öyle bir Allah'dır ki, Resulünü hidayetle ve hak dinle bütün dinlere üstün kılmak için göndermiştir. Müşrikler
hoşlanmasalar da.
34 - Ey iman edenler, şurası bir gerçektir ki, yahudi hahamları ile hıristiyan rahiplerinin bir çoğu insanların
mallarını haksız yere yerler ve Allah yolundan saptırırlar. Bir de altın ve gümüşü hazineye doldurup, onları
Allah yolunda sarfetmeyenleri bu yüzden acıklı bir azap ile müjdele!
TEVBE SÛRESİ : 30.-34. âyetler




23-
37 - Ne var ki, fırkalar (yahudi ve hıristiyanlar) kendi aralarında ihtilafa düştüler. O büyük
(dehşetli) günü görecek kâfirlerin vay haline!
MERYEM SÛRESİ: 37. âyet



24-
69 - Kitap ehlinden bir grup sizi saptırmak istediler, halbuki sırf kendilerini saptırıyorlar da
farkına varmıyorlar.
AL-İ İMRAN SÛRESİ: 39. âyet




25-
98 - De ki: "Ey kitap ehli! Allah yaptıklarınızı görüp dururken niçin Allah'ın âyetlerini inkâr ediyorsunuz?
AL-İ İMRAN SÛRESİ: 98. âyet





26-
99 - De ki: "Ey kitap ehli! Gerçeği görüp bildiğiniz hâlde niçin Allah'ın
yolunu eğri göstermeye yeltenerek müminleri Allah'ın yolundan çevirmeye
kalkışıyorsunuz? Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir".
AL-İ İMRAN SÛRESİ: 99. âyet




27-
6 - Şu muhakkak ki inkâr edenleri uyarsan da, uyarmasan da onlar için birdir.
Onlar inanmazlar.
7 - Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Gözlerinin üzerinde bir de
perde vardır. Ve büyük azab onlaradır.
8 - İnsanlardan öyleleri de vardır ki, inanmadıkları halde, "Allah'a ve ahiret gününe
inandık." derler.
9 - Allah'ı ve müminleri aldatmaya çalışırlar. Halbuki sırf kendilerini aldatırlar da
farkına varmazlar.
BAKARA SÛRESİ: 6.-9. âyetler



28-
18 - (Onlar) sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Artık (hakka) dönmezler.
BAKARA SÛRESİ: 18. âyet




29
56 - "İnkâr edenlere gelince, onlara dünyada da, ahirette de şiddetli bir şekilde azab edeceğim,
onların hiçbir yardımcıları da olmayacaktır".
AL-İ İMRAN SÛRESİ: 56. âyet



30-
196 - Kâfirlerin diyar diyar dolaşmaları sakın seni aldatmasın.
AL-İ İMRAN SÛRESİ: 196. âyet

 
44 - Kendilerine kitaptan bir nasib verilmiş olanları görmüyor musun? Onlar,
sapıklığı satın alıyorlar ve sizin de yoldan sapmanızı istiyorlar.
NİSA SÛRESİ : 44. âyet



32-
51 - "Şu kendilerine kitaptan (okuma yazmadan) bir nasib verilmiş
olanları görmüyor musun! Onlar puta ve şeytana inanıyorlar. Ve Allah'ı
tanımayanlara, "Bunlar, müminlerden daha doğru yoldadır." diyorlar.
52 - Onlar, Allah'ın lanet ettiği kimselerdir. Allah kime lanet ederse artık
ona asla bir yardımcı bulamazsın.
NİSA SÛRESİ : 51.-52. âyetler




33-
56 - Şüphesiz ki âyetlerimizi inkâr eden kâfirleri biz yarın bir ateşe atacağız.
Derileri piştikçe azabı duysunlar diye, kendilerine başka deriler vereceğiz.
Çünkü, Allah gerçekten çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
NİSA SÛRESİ : 56 âyet



34-
109 - Haydi siz dünya hayatında onları savunuverdiniz (diyelim). Peki kıyamet gününde
Allah'ın huzurunda onları kim savunacaktır? Yahut onlara kim vekil olacaktır?
NİSA SÛRESİ : 109. âyet




35-
167 - Şüphesiz inkâr edip, insanları Allah yolundan alıkoyanlar, derin bir sapıklığa düşmüşlerdir.
168 - Muhakkak Allah, inkâr edenleri ve zulmedenleri ne bağışlar, ne de doğru bir yola eriştirir.
169 - Onları ancak cehennemin yoluna (iletecek ve) onlar orada ebedî olarak kalacaklardır.
Bu ise Allah'a çok kolaydır.
NİSA SÛRESİ :167.-169. âyetler
Aşagıdaki Resimdeki kişilerden...!
Bu Ayetlerden hangisine Uygun Düşüyor sizce..?



36-
10 - İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar, cehennemliktirler.
MAİDE SÛRESİ : 10. âyet




37-
61 - Onlar, size geldikleri zaman, "iman ettik" dediler. Oysa yanınıza kâfir olarak girip, kâfir olarak çıkmışlardır. Allah, onların gizlediklerini çok iyi bilir.
62 - Onlardan çoğunu, günah işlemede, düşmanlıkta ve haram yemede yarış ederken görürsün. Bu yaptıkları şeyler ne kötüdür!
MAİDE SÛRESİ : 61.-62. âyetler



38-
157 - Allah'ın âyetlerini yalanlayıp, onlardan yüz çevirenden daha zalim kim olabilir?
Âyetlerimizden yüz çevirenleri, yüz çevirmeleri sebebiyle azabın en kötüsüyle cezalandıracağız.
EN'AM SÛRESİ : 157. âyet




39-
2 - Bir zaman gelecek ki inkâr edenler, keşke müslüman olsaydık temennisinde bulunacaklardır.
3 - Onları bırak yesinler, içsinler, zevk alsınlar; arzu onları oyalasın ilerde bileceklerdir.
TEVBE SÛRESİ : 2.-3. âyetler



40-
7 - İnkâr edenler için şiddetli bir azab vardır.
FATIR SÛRESİ: 7. âyet


 
69 - Kitap ehlinden bir grup sizi saptırmak istediler, halbuki sırf kendilerini saptırıyorlar da farkına varmıyorlar.
AL-İ İMRAN SÛRESİ: 69. âyet




42-

29 - Yoksa kalplerinde hastalık olanlar Allah kendilerinin kinlerini hiç ortaya çıkarmaz mı sandılar?
MUHAMMED SÛRESİ: 29. âyet



43-
185 - Her canlı ölümü tadacaktır. Kıyamet günü ecirleriniz size eksiksiz olarak verilecektir.
Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete konursa o, gerçekten kurtuluşa ermiştir. Dünya hayatı,
aldatıcı zevkten başka birşey değildir.
AL-İ İMRAN SÛRESİ: 185. âyet



44-
Kim İslâm'dan başka bir din ararsa ondan asla kabul edilmeyecek
ve o ahirette de zarar edenlerden olacaktır.
3-AL-İ İMRAN SÛRESİ: 85 âyet




*********************
Diyalog Resimleri



Dinlerarası Diyalog uğruna gelinen en son nokta vede sözün artık bittiği an.
Yorum sizlerin...
 
Geri
Üst
AdBlock Detected

We get it, advertisements are annoying!

Sure, ad-blocking software does a great job at blocking ads, but it also blocks useful features of our website. For the best site experience please disable your AdBlocker.

I've Disabled AdBlock    No Thanks