Yavuz Sultan Selim Ve Küpesi...

..:naz:..

New member
Yavuz Sultân Selim’in sol kulağında küpe bulunan bir resmi mevcuttur. Bu doğru mudur?

Konuyu bir kaç açıdan ele almakta yarar vardır:

1) İslâm Hukukuna göre kulakların küpe takılmak üzere delinmesi ve küpe takılması, kadınlar için câiz görülmüş; ama erkekler için câiz görülmemiştir. Bazı hukukçular, erkek çocukların da kulaklarının delinebileceğini ve bu tür bir olayın Hz. Peygamber zamanında yapıldığı halde yasaklanmadığını ileri sürmektedirler. Her hal ü kârda ergen erkeklerin kulaklarını deldirmeleri ve küpe takmaları, çoğu hukukçulara göre haram ve bazılarına göre ise mekrûhdur; yani kısaca câiz değildir.

İşte bu şer’î hükmü bilen Yavuz Sultân Selim’in kulağını deldirip küpe taktığına ihtimal dahi vermiyoruz. Zira Yavuz, Mısır Seferi dönüşünde oğlu Süleyman’ın süslü elbiselerini görünce, ‘Bre Süleyman, sen böyle giyinirsen, anan ne giysin?’ dediğini biliyor ve onun şahsî hayatında sade ve süsten uzak olduğunu kaynaklardan öğreniyoruz. Yavuz, süs ve ihtişâmdan hoşlanmayan bir Padişahtır. Doğru olan resimlerinde, pala bıyıklar vardır; ancak küpe yoktur.

2) Şu anda Topkapı Sarayı’nın Portreler Bölümünde 17/66 numara ile 70 x 65 cm ebadında bulunan küpeli Yavuz Portresi ile Macar bir ressâma ait olduğu söylenen küpeli resme gelince; Evvela, Yavuz’un minyatürlerde ve elimizde bulunan resimlerinde, bunun gibi küpeli olan üçüncü bir resmi bulunmamaktadır. Kaldı ki, bu resimler arasında resmî nakkaşlar tarafından yapılanları vardır. İkincisi, Yavuz’a isnad olunan, ama tamamen hayalî ve uydurma olan Avrupalı ve İranlı ressâmlara ait resimler çokça bulunmaktadır. Tarih kaynakları bu noktanın altını çizmektedirler. Bu küpeli resmin de, uydurma resimlerden biri olması kuvvetle muhtemeldir. Zira Sultânın kulağında küpe , boynunda incili madalyon, sarığında tac bulunmaktadır. Osmanlı Padişahlarının kıyâfetleri ile bağdaşmayan bu süsler, tablonun yakın tarihlerde yapıldığını göstermektedir. Zaten 1926 yılında Dolmabahçe Sarayından getirilmiştir. Dolma Bahçe Sarayına ne zaman konulduğu da bilinmemektedir. Üçüncüsü, bazı araştırmacılara göre, bu küpeli resim Şah İsmail’e aittir. Zira başında Şi’î Mezhebinin alâmeti olan kızıl börk ve bunun üzerinde İran Şahlarına mahsus taç vardır. Ayrıca küpe de Şi’a mezhebinde câiz görülmektedir.

3) Küpeli resmin Yavuz ’a ait olmadığı ortadadır. Ait olsa bile, son zamanların bazı ahlaksız insanlarının bunu, gay’liğe yorumlamaları, en az bu resmin Yavuz’a isnad edilmesi kadar yanlıştır. Doğru olsa bile böyle yorumlanmasının mantıksızlığını, iç oğlanı meselesinde uzun uzadıya açıklamış bulunuyoruz. Kaldı ki, bazı kölelerin, kölelik alâmeti olarak kulaklarına küpe taktıkları bilinmektedir. Tek kulağında olduğu hiç mevzubahis dahi edilmemiştir. Bazı yazarlar, Yavuz’un bu küpesini Allah ’a kul olma özelliği olarak taktığını ve bununla Cihan hâkimi olmasına rağmen âciz bir kul olduğunu göstermek istediğini anlatmaya çalışmışlardır. Bize göre bu yorumlar kısmen zayıf yorumlardır. Zira küpeli resim hadisesi doğru görünmemektedir. Fakat kölelerin küpe taktıkları doğrudur. Bu arada, küpenin bir Türk töresi olduğunu ifade eden yazarlar olduğu gibi, Yavuz’un Şah İsmail’in askerlerine şirin gözükmek için taktığını iddia edenler de bulunmaktadır[1].


[1] İbn-i Âbidin, Redd’ül-Muhtâr, c. VI, sh. 420; Heyet, Resimli-Haritalı Mufassal Osmanlı Tarihi, İstanbul 1958, c. II, sh. 717, 719, 725, 731, 739, 788; Gönenç, Halil, Günümüz Meselelerine Fetvâlar, İstanbul 1983, c. II, sh. 164; Dirier, Ayten, “Yavuz Selim Küpeli miydi?”, Zafer Dergisi, Haziran 1995, sayı 222, sh. 28-29; Kuşoğlu, M. Zeki, Tılsımdan Takıya, İstanbul 1998, sh. 52 vd.; Bardakçı, İlhan, Tarihten Bugüne 1982, İstanbul 1983, sh. 121-122

Alıntı
 
Ayrıca...

Ayrıca...

Prof. Akgündüz : 1. İslam Hukuku'nda erkeklerin kulağını deldirmesi caiz değildir. Selim de bu şer'i hükmü bilen bir padişahtı. 2. Minyatürlerde ve elimizde bulunan diğer resimlerde Yavuz'un küpeli olduğu bir üçüncü örnek yoktur. 3.Yavuz, sadelikten hoşlanan, süsten uzak bir hükümdardır.

Prof. Akgündüz, Yavuz'un "Allah'a kul olma" düşüncesini yansıtmak için küpe taktığı fikrini de zayıf bir ihtimal olarak görüyor.


Selim'in sadece iki küpeli resmi var. Biri Topkapı Sarayı'ndaki Yavuz Portresi; ikincisi ise Macar bir ressama ait olduğu sanılan bir resim. Yavuz'un sade bir insan olduğunu belirten tarihçiler, küpenin yabancı ressamların yorumu olabileceğini söylüyor ve bir anekdot anlatıyorlar: Yavuz, Mısır seferinden döndüğünde oğlu Süleyman'ın şatafatlı giyimini görür ve çok kızar; "Bre Süleyman! Sen böyle giyinirsen anan ne giysin!"


Prof. Dr. Yusuf Halacoğlu: Topkapı Sarayı'nda sergilenen resimde Yavuz'un başında 12 dilimli bir taç bulunur. Ancak Yavuz, 12 dilimli taç giymez. Şii'likteki 12 İmam'ı temsil eden taç Şah İsmail'e aittir. Bunun gibi hatalar çok oluyor. Yavuz, minyatürlerde tablolardakinden çok farklı resmedilmiştir. Kulağında küpe yoktur minyatürlerde. Sadece Batı kaynaklı gravürlerde küpeli görünür. Bu da Batı yorumu olarak yansımıştır resimlere. Doğruyu yansıtmaz.


Dr. Necati Ulunay Uzunsatar : Avrupa müzelerinde Yavuz'a ait onlarca resim gördüm ama hiç birinde küpeli bir tablosuna rastlamadım.Yavuz'un sert mizacı ve önderliği onu küpe takmaktan alıkoyacak özelliklerdir. Yavuz, belagati ve hitabeti güçlü, asaleti olan ve askerine önem veren bir önderdi. Ayrıca gerek İslam'da gerekse ordu içi gelenekte erkeğin süslenmesi uygun değildir. Avrupalı ressamlar kendi yorumlarını katmışlardır bu gibi çoğu resme.


Prof. Dr. Kemal Çiçek: Kaynaklarda Yavuz'un küpe taktığına dair bir bilgi yok. Ayrıca Yavuz, Fatih gibi doğrudan portresini yaptırmış bir padişah değildir. Bazı portrelerinde şatafatlı bir giyim tarzı içinde resmedilir oysa oğlunu giyim konusunda uyardığı bilinir. Bu şekilde resmedilen başka padişah yok tarihimizde. Avrupalı ressamlar bu şekilde çizilmiş, Osmanlı minyatürlerinde tam tersine, sade görünümlü. 12 dilimli sarık da resmin orjinal olmadığı fikrini güçlendiriyor.

alıntı...

peki şimdi Yavuz Sultan Selim küpe takmış mıdır :confused:
- ben taktı diye biliyorum...
 
Yavuz Sultan Selim'in küpe olayı (Gerçi bunun hakkında bir çok rivayet var ama bu en güvenilir olanıdır diye bilinir)
Yavuz Sultan Selim birgün dışarda gezerken köleleri görür kimisinin kulağındaki küpeler aynı kimiside farklı farklıdır birini yoldan çevirip sorar ya bu küpe neyin nesidir der köle sultanım bunlar bizim sahiblerimizi belli ederder ve bizim bir köle olduğumuzu unutturmaz bizlere der bunu üzerine Yavuz Sultan Selim hızlıca saraya girer ve sadrazamını yanına çağırır ve kendisine çok güzel dünyada eşi benzeri olmayan ve ALLAH (C.C) atanmış bir küpe yaptırmak istediğini bildirir sadrazam şaşkınlık içinde af dileyerek sorunca başından geçen olayı anlatır ve derki o köle nasıl köleliğini unutmaz bu küpe yüzünden eğerki olurda ALLAH (C.C) unutursak bu küpe bize rabbimizi unutturmasın ve nasıl ki o köle sahibinin kim olduğunu bildiriyorsa bensultanda olsam bende ALLAH (C.C) aciz bir kulu olduğumu bildiriyorum der...
 
yavuz sultan selim gibi bir padişah nasıl olurda bir küpe ile Allah'ı hatırlayacağını düşünebilir. Allah'ı hatırlamak için günde 5 vakit namaz yetmez mi. hem zaten Yavuz'un gerçekleştirdiği fetihler İslam uğruna değil midir? Allah için değil midir?Alalh'ı bir küpe mi hatırlatacaktır koca Yavuz'a. konuda açıklandığı gibi Yavuz Sultan Selim'in o resmi Avrupalı bir ressam tarafından kasten çizilmiştir. böyle bir durum olsa elbette kaynaklarda geçer. bir resme bakarak bilgi sahibi olamazsınız tarih hakkında. "Ben öyle biiliyorum " demekle de o öyle olmuyor maalesef.prof. Akgündüz gibi bir araştırmacı öyle bilmiyor da siz mi öyle biliyorsunuz? lütfen bilmediğiniz konu hakkında yorum yapmayın.
 
Evet aynen katılıyorum Allah razı olsun..
yavuz sultan selim gibi bir padişah nasıl olurda bir küpe ile Allah'ı hatırlayacağını düşünebilir. Allah'ı hatırlamak için günde 5 vakit namaz yetmez mi. hem zaten Yavuz'un gerçekleştirdiği fetihler İslam uğruna değil midir? Allah için değil midir?Alalh'ı bir küpe mi hatırlatacaktır koca Yavuz'a. konuda açıklandığı gibi Yavuz Sultan Selim'in o resmi Avrupalı bir ressam tarafından kasten çizilmiştir. böyle bir durum olsa elbette kaynaklarda geçer. bir resme bakarak bilgi sahibi olamazsınız tarih hakkında. "Ben öyle biiliyorum " demekle de o öyle olmuyor maalesef.prof. Akgündüz gibi bir araştırmacı öyle bilmiyor da siz mi öyle biliyorsunuz? lütfen bilmediğiniz konu hakkında yorum yapmayın.
 
Yavuz Sultan Selim’in sol kulağında küpe bulunan resmi konusunu birkaç açıdan ele almakta fayda vardır:

1) İslâm hukukuna göre kulakların küpe takılmak üzere delinmesi ve küpe takılması, kadınlar için câiz görülmüş, ama erkekler için câiz görülmemiştir. Bazı hukukçular erkek çocukların da kulaklarının delinebileceğini ve bu tür bir hadisenin Hz. Peygamber (sav) zamanında yapıldığı halde, yasaklanmadığını ileri sürmektedirler. Her hal ü kârda ergen erkeklerin kulaklarını deldirmeleri ve küpe takmaları, çoğu hukukçulara göre haram ve bazılarına göreyse mekrûhtur; yani kısaca câiz değildir.

İşte bu şer’î hükmü bilen Yavuz Sultan Selim’in kulağını deldirip küpe taktığına ihtimal dahi vermiyoruz. Zira Yavuz’un Mısır Seferi dönüşünde oğlu Süleyman’ın süslü elbiselerini görünce, “Bre Süleyman, sen böyle giyinirsen, anan ne giysin?” dediğini biliyor ve onun şahsi hayatında sâde ve süsten uzak olduğunu kaynaklardan öğreniyoruz. Yavuz, süs ve ihtişamdan hoşlanmayan bir padişahtır. Doğru olan resimlerinden pala bıyıklar vardır, ancak küpe yoktur.
2) Şu anda Topkapı Sarayı’nın Portreler Bölümü’nde 17/66 numarayla 70x65 cm ebadında bulunan küpeli Yavuz Portresi’yle Macar bir ressama ait olduğu söylenen küpeli resme gelince... Evvela Yavuz’un minyatürlerde ve elimizde bulunan resimlerinde bunun gibi küpeli olan üçüncü bir resmi bulunmamaktadır. Kaldı ki bu resimler arasında resmi nakkaşlar tarafından yapılanları vardır. İkincisi, Yavuz’a isnad edilen ama tamamen hayali ve uydurma olan Avrupalı ve İranlı ressamlara ait resimler çokça bulunmaktadır. Tarih kaynakları bu noktanın altını çizmektedirler. Bu küpeli resmin de uydurma resimlerden biri olması kuvvetle muhtemeldir. Zira sultanın kulağında küpe, boynunda incili madalyon, sarığında taç bulunmaktadır. Osmanlı padişahlarının kıyafetleriyle bağdaşmayan bu süsler, tablonun yakın tarihlerde yapıldığını göstermektedir. Zaten 1926 yılında Dolmabahçe Sarayı’ndan getirtirlmiştir. Dolmabahçe Sarayı’na ne zaman konulduğu da bilinmemektedir. Üçüncüsü, bazı araştırmacılara göre bu küpeli resim Şah İsmail’e aittir. Zira başında Şiî Mezhebi’nin alâmeti olan kızıl börk ve bunun üzerinde İran şahlarına mahsus taç vardır. Ayrıca küpe de Şî’a mezhebinden câiz görülmektedir.
3) Küpeli resmin Yavuz’a ait olmadığı ortadadır. Ait olsa bile, son zamanların bazı ahlâksız insanlarının bunu gay’liğe yorumlamaları, en az bu resim Yavuz’a isnad edilmesi kadar yanlıştır. . Tek kulağında olduğu hiç mevzubahis dahi edilmemiştir. Bazı yazarlar Yavuz’un bu küpesini Allah’a kul olma özelliği şeklinde taktığını ve bununla cihan hâkimi sıfatına rağmen âciz bir kul olduğunu göstermek istediğini anlatmaya çalışmışlardır. Bize göre bu yorumlar zayıf yorumlardır. Zira küpeli resim hadisesi doğru görünmemektedir. Fakat kölelerin küpe taktıkları doğrudur. Bu arada küpenin bir Türk töresi olduğunu ifade eden yazarlar bulunduğu gibi, Yavuz’un Şah İsmail’in askerlerine şirin gözükmek için taktığını iddia edenler de vardır.Ama bunlar iddiadan öteye gitmemektedir.
Yavuz’un pala bıyıklarının Hz. Peygamber’in sünnetine uymadığı itirazına gelince...

İslâm hukukunda Hz. Peygamber’in “Bıyıkları kısaltınız, sakalları da bırakınız” mânâsını ifade eden hadisi sebebiyle bıyıkların kısaltılması sünnettir. Ancak bunun tek istisnası, düşmana heybetli görünmek için gazilerin bıyıklarını uzatmasının caiz görülmesidir. Nitekim Ebussuûd Efendi de bir fetvâsında bu hakikati dile getirmiştir:

“Sûfiler bıyıkları dibinden kesmek sünnetdir deyü i’tikad eyleseler, şer’an mezbûrlara nesne lâzım olur mu? El-cevâb: İftirâdan ictinâb etmek lâzımdır. Mesnûn olan kaş mikdârı kalınca almaktır. Ol dahi gazilerden gayrıyadır. Gâzilerde uzatmak mendûbdur, adüvve (düşmana) heybetli görünmek içün.”İşte gerçek bi gâzi olan Yavuz’un pala bıyıklarının hikmeti ve şer’î dayanağı budur.Pal bıyık Türk geleneğinde bir Akıncı adetidir....

4-Yavuz küpe taksaydı...Onu çok seven ve onun neslinden olan Osmanoğulları içindede bir tanesi olsun küpe takmaz mıydı...İddialardaki gibi bir tek Allah'a köle olan Yavuz 'mu?


Tarih Perspektifinden bakıldığında gerçek ortada ama hala kaynağı olmayan şeylere yada muteber olmayan kaynaklara dayanarak inanmaya devam edecekseniz siz bilirsiniz...Tarihe mantıklı bakmak gerekir...
 
Geri
Üst
AdBlock Detected

We get it, advertisements are annoying!

Sure, ad-blocking software does a great job at blocking ads, but it also blocks useful features of our website. For the best site experience please disable your AdBlocker.

I've Disabled AdBlock    No Thanks