Şükretmek

yavuzburak

New member
ŞÜKRETMEK

Padişah, daha önce hiç deniz yolculuğu yapmamış bir / köle ile aynı gemide yolculuk yapıyordu. Köle kor­kudan titriyor, bir türlü sakinleşmiyor, vaveylası ile herkesi huzursuz ediyordu. Padişahın keyfi kaçmıştı. Bir adam öne atıldı:
-İzin verirseniz onu sakinleştireyim, dedi. Padişah:
-Ne yaparsan yap, yeter ki şu adamı sustur, dedi ada­ma...
Adam, kölenin denize atılmasını istedi. Bağırıp çağıran köleyi suya attılar. Birkaç defa batıp çıkan köle:
-Boğuluyorum, imdat! diye bağırmaya başladı.
Köleyi yakalayıp, gemiye çıkardılar. Bir köşeye bıraktılar. Köle artık sessizce oturuyordu. Padişah, adama, niçin öyle yaptığını sordu. Adam:
-Gemideki huzur ve güvenin farkında değildi, dedi. Suya düşünce değerini anladı.
Nimeti artıran, lezzeti lezzet yapan şükürdür. Şükret­mek yerine şikayet edenler sahip olduklarından da mah­rum kalırlar. İnsanlar, maddi durumları itibari ile kendi­lerinin altındakilere, manevî yönleri ile de üstündekilere bakmalıdır. Birincilere baktıkça şükredecek, ikincilere baktıkça daha güzel hâle gelebilmek için gayretini artıra­caktır. Hakikî saadet bundadır.[1]

[1] Mesel Denizi, s:140
 
Geri
Üst
AdBlock Detected

We get it, advertisements are annoying!

Sure, ad-blocking software does a great job at blocking ads, but it also blocks useful features of our website. For the best site experience please disable your AdBlocker.

I've Disabled AdBlock    No Thanks