Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Şefkat tokatları

muhammedemin

New member
Katılım
5 Eki 2009
Mesajlar
32
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Yaş
47
ŞEFKAT TOKATLARI
Cüneyd MAHAN
"Herkes hayır olarak ne işlemiş, kötülük olarak ne işlemişse, kıyamet gününde hepsini önünde hazır bulur. O zaman ister ki, işlediği kötülüklerle kendisi arasında büyük bir mesafe bulunsun. Allah, sizi kendisinden gelecek bir azaptan sakındırıyor. Çünkü Allah kullarına çok şefkatlidir." Âl-i İmrân Sûresi:30.

Âyet-i kerîmeden de anlaşılacağı gibi, Cenâb-ı hak kullarına karşı çok merhametlidir. Ve kullarının azap görmemesi için merhamet ve şefkatini bitamamiha herkese yayması, murâd-ı ilâhînin rahmetinin azâbından fazla olduğunun bir göstergesidir.


Kâinata bir nazar ettiğimizde, sadece bir nefes alabilmemiz için koskoca kâinatı lüzumlu kılması bile rahmet ve şefkatinin apaçık bir belirtisidir. Daha bunun gibi sayısız misaller verilebilir onun rahmet ve şefkatini anlatmaya. Ancak buna ömrümüz iktifa etmiyeceğinden sadece tek bir misal ile yetinmeye çalışacağım.


Teklif-i ilâhîye muhâtab olan insanlar, devamlı hareket edip belli bir menzile doğru akıp giden şu dünya hayatında, şer ve hayır pazarı içerisinde yürüyüp gitmektedirler.
Kur’ân-ı hakîmde, cennet ve cehennem o kadar mükemmel bir surette tanıtılmış ki, onu insafla okuyanlar cenneti elde etmeyi, cehennemden ise uzak olmayı arzu edecekleri hiç şüphesizdir.


Murâd-ı ilahi ise, insanların cennete girmeleri, cehennemden de uzak durmaları yönünde olması, bazı hâdiselerin olmasınıda beraberinde getirmiştir.
Bir annenin evladına olan hâlisane şefkat ve merhameti, çocuğun kendi menfaatine olabilecek bir şeyi istememesi neticesinde, annesinin şefkatli bir tokadıyla tezâhür edebilir.
Bu hâdise hiçbir şekilde annenin vahşice bir hareketi olarak değerlendirilmemeli, aksine şefkatinin bir numunesi olarak görülmesi gerekmektedir.


Bir çobanın, başkasının tarlasına giren koyunlarına uyarı mâhiyetinde taş atıp onları istikamete sürüklemeye çalışması, atılan taşın manasını açıkça gözler önüne sermektedir.
İnsanlar, dünya da başlarına gelen bazı sıkıntı ve musibetlerde isyana gitmekte, feryâd-ı figan etmektedirler. Aslında durum pek de böyle değildir.
Şayet kasd-ı ilahî bilinse, insanlar kendilerine çeki düzen verip istikamet üzere yollarına devam ederler.


Her insan hata ve günah işleyebilir. Hattâ bir mü’min dahi ihlası kırıp günah kuyusunun içine kendini atabilir. Çünkü insanoğlu hata yapmaya meyyâldir, yaratılışı müsâittir. Tabi bu hal, insanoğlunun her zaman hata yapacağı manasına gelmez.


Çok şefkatli olan Cenâb-ı hak, bu hatalarımızı hatırlatmak, eğri yoldan doğru yola iletmek maksâdıyla, bazı sıkıntılar, hastalıklar, musîbetler verir ki, ihtâr-ı rahmânî tâbir ettiğimiz bir uyarı sistemidir ki, bu uyarı bazen küçük, bazen de büyük çapta insanlara, cemiyetlere isâbet edebilir.


Bunların bir kısmı uyarı mâhiyetinde olup, bir kısmı da günahlara kefâret şeklinde anlaşılabilir. Genel itibarla baktığımız da ise, Cenâb-ı hakkın şefkat ve merhametinin bir tezâhürü olduğunu ayn-el yakin müşâhade ederiz.


“ Ayağınız bir taşa takılsa kalbinizi yoklayın” buyuran peygamber efendimiz(sav), bize isâbet eden herhangi bir sıkıntı, hastalık ve musîbetlerden manevi huzur ve istikametimizin bozulmaması ancak ve ancak maksâd-ı ilahinin bilinmesiyle olacağını formülize etmiştir. Bu formül aynı zamanda Allah’a(cc) olan sevgimizi pekiştirecek, beni düşünen bir rabbim var diyerek huzur-u kalb ile hayatını geçirmeye vesîle olacaktır.


Sonuç olarak diyebiliriz ki, bizler başı boş değiliz. Bizi seven, merhamet eden bir rabbimiz var. Böyle bir yaratana karşı vazifemiz, ona ve resulüne itaat ile yaşamaktır.
 
Son düzenleme:

BÝTKÝN

New member
Katılım
17 Kas 2009
Mesajlar
2
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
SIKINTILAR VE MUSİBETLER SADECE GÜNAH İŞLEYENLERİN Mİ BAŞINA GELİR?:confused:
 

muhammedemin

New member
Katılım
5 Eki 2009
Mesajlar
32
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Yaş
47
elbette hayır.. ehl-i imanın bu dünyada günahlarına keffaret olabileceği gibi, günahı az olanların da ahirette derecelerini yükseltmek için sıkıntılar ve musibetler gelebilir. mesela bir insanın şehid olarak ölebilmesi, heleki barış içinde yaşanan bir ülkede, bütün ömrünü allaha adaması gerekmektedir. buda bir ömür kadar uzun bir mesafedir. ama harbde ölen bir müslüman, öldürüldüğü 1 dakika gibi kısa bir zaman diliminde şehid makamına ulaşabiliyor. hiç suçu olmayan çocukların veya ehl-i imanın, memleketlerine isabet eden herhangi bir felaket neticesinde zayi olan malları sadaka, kendileride vefat ederlerse ehl-i cennet olacakları bu olayı tenvir edebilir kanaatindeyim... ilginize teşekkür ederim
 
C

cangenç

Guest
SIKINTILAR VE MUSİBETLER SADECE GÜNAH İŞLEYENLERİN Mİ BAŞINA GELİR?:confused:

İnsan Mahlukların en şereflisidir. Çünkü, kabiliyetleri sınırsızdır. Monoton bir hayat kabiliyetlerini öldürecektir. İşte musibetlerin en mühim bir hikmeti insana verilmiş kabiliyetlerin, o musibet ile mücadele ile gözükmesidir.

Nasıl demir filizi ateşe verilmeden şekil almaz.
....

Hem insanın kabiliyetlerinin ortaya çıkması mühimdir. Çünkü, her bir kabiliyetin Esmaya bakan boyutları vardır.

Mesela, borç musibeti Allah'ın Gani ismine gösterir ve müracat ettirir. Açlık elemi Rezzak ismini, hastalık şafi ismini gösterir.

İnsanın lezzeti ise Allah'ın esmasına bakar. Hastalıkta müracat edilen Şafi'nin imdat etmesi anındaki ve sonrasındaki lezzeti kıyas et, anlayacaksın. Yada çok aç iken yenen yemekte gözüken Rezzak ismini. Demek lezzet dahi musibete bakar. Belki denilebilir; musibet olmasa lezzet olmaz.

Daha pek çok sebebten musibet lazımdır. Ancak istenilmez.
 

BÝTKÝN

New member
Katılım
17 Kas 2009
Mesajlar
2
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
doğru tarafları var elbetteki söylediklerinizin fakat bazi musibetler varki açlık gibi borç gibi hastalık gibi şeyler diil.insanlardan kaynaklanan problemleri düşünün.sizi kandıran güveninizi sarsan emek harcadığınız sevdiğiniz insanlar.veya şunu düşünün çok uzun süredir her anımda benim için bugünüm ahiretim herşeyim için tek bir duada bulunu yorum.yalvarıyorum.emin olun pes ettim.çünkü ben pes ettim.inşallah siz pes etmezsiniz.ben o soruyu şu sebeple sormuştum kul hakkı yememeye çalışan biriyim.şuan çok fazla olumsuzluklar yaşıyorum ve sebebi ne bilmiyorum.insan rabbini düşününce herşeyden önce bi sıcaklık bi güven duygusu hisseder.şu an bunun yerini bi korku aldı.bugün başıma ne gelcek bu soruyla kalkmak inanın ki çok kötü.teslimiyet demeyin sakın herşeye rağmen teslimiiyet.sana çok yakınım diyor dua edin diyor ama cezalandırırcasına dayanamayacağınız şeyler yaşatıyor.tşkr ederim
 

muhammedemin

New member
Katılım
5 Eki 2009
Mesajlar
32
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Yaş
47
size daha evvel yanıt yazamamıştım hakkınızı helal edin.babam ameliyet olmuştu dün..ancak bugün gelebildim.
aslında hepimiz aynı sorunlarla karşı karşıyayız hayatta.ben de bu tür sorunları yaşadığım da, hayatın ne kadar çekilmez ve boğucu olduğunu zannetmiştim.
Mülkün hakiki sahibi olan cenab-ı hakkın, mülkün de istediği gibi tasarrufu söz konusu olduğunu düşününce, biraz olsun teselli bulmuştum.
Bir modalist, sahip olduğu ve tasarladığı bir elbiseyi istediği gibi keser, biçer.
ve o elbiseyi, parayla yanında çalıştırdığı elemanına giydirir, oturtur, kaldırır.
bu durumda o elemanı, ona diyemez ki: sen beni yordun, oturtup kaldırarak bana zahmet verdin...hakkı da yoktur.
aynen bunun gibi, bizler de allahın kullarıyız.bizim üzerimiz de istediği gibi tasarruf etme hakkına sahiptir...sebebli veya sebebsiz sıkıntı verebilir..
sebebli veya sebebsiz verdiği nimetlere itirazımız olmadığı gibi, sıkıntılarına da itirazımız söz konusu olmamalıdır..
hakkımız da yoktur.
ama bu durum da bizim tek yapmamız gereken şey, ibadet, dua ile sabır ile yalvarmaya devamdır.
derdi veren allah, dermanı da yaratmaya kadirdir.
yunus as. mı, balığın karnından, denizin dehşetinden, havanın karanlığından sahil-i selamete çıkaran allah, bizleri de sahil-i selamete çıkaracaktır..
emin olun..
tam teslimiyet..
 

muhacir_b

New member
Katılım
25 Eyl 2009
Mesajlar
161
Tepkime puanı
138
Puanları
0
Yaş
35
peygamberimiz s.a duası
ey rabbim benim ümmetim zayıftır seni unuturlar onlara hastalık,musibet ve bela verki seni hatırlayıp tekrar sana dönsünler.
 
Üst Alt