Okumak ve Düşünmek
-----Son peygamber Hz. Muhammed (Allah’ın selamı üzerine olsun.), Hıra’da derin düşün celere daldığı günlerin birinde, Cebrail’in ‘Oku’ emriyle irkilmişti. Bu muhteşem başlangıç bile, günümüzde İslam’a yöneltilen eleştirilerin ne kadar haksız; bu eleştirileri yöneltenle rin ne kadar hakkaniyetten uzak olduklarını göstermesi açısından ibret vericidir.
-----Kuran’ın bir çok yerinde ‘düşünen bir toplum’ ibarelerinin olduğunu biliyorsunuz. Zira düşünmek, insanı insan yapan temel vasıflardan biridir. Okumak ile düşünmek ise bir gü vercinin iki kanadına benzer. Biri olmadan diğeri bir işe yaramaz.
-----İnsanoğlu sahip olduğu akıl sayesinde, okumak ile düşünmek arasındaki derin bağı keşfedecek bir yetenek ile yaratılmıştır. Bahşedilen bu yetenek ise okumak ve okuduğu üzerinde düşünmek ile anlam kazanır. Bu sayede Gazali, Gazali olmuş; Biruni, Biruni olmuştur. Mevlana’yı, Mevlana yapan da bu inayettir. Fatih’i Fatih yapan da bir rivayete göre, çocuk yaşta altı- yedi dil öğrenip, altı- yedi medrese (evrenkent) bitirmesidir elbette.
-----Bir eğitimci olarak iddia ediyorum ki, bugünleri yaşamamıza vesile olan büyük Önder Atatürk’ü, Atatürk yapanda çok okuyup çok düşünen bir insan olmasıdır. Daha askeri okul öğrencisi iken bile Doğunun ve Batının temel eserlerini okumaya, okuduklarını tahlil etme ye çabalamıştır. Bugün özel kütüphanesinde bulunan ve bir çoğunda kendi el yazısı ile karalamalar yaptığı binlerce kitap tarihe ışık tutmaktadır. Mesela çağdaşı olan bir çok alim, “Mu” kıtası ile ilgili bilgilerden, Onun sayesinde haberdar olmuştur.
-----Atatürk’ten bahsetmişken, Onunla ilgili bir anıyı da nakledeyim. Yirmi iki gün yirmi iki gece süren Sakarya muharebeleri sırasında geceleri uykusunu açmak, zihnini toparlamak için Reşat Nuri Beyin “ Çalıkuşu” adlı romanını okuyan da Gazi Mustafa Kemaldir.
-----Evrenkent (univercity) mezunu bir insan olarak, ülkemizin ve milletimizin içinde bulun duğu durumdan memnun olduğumu söyleyemem. Bir zamanlar üç kıtaya nizam veren bir milletin bugün Dünya Para Fonundan (İMF) vs. emir (direktif) almasını kim hoş görebilir ki. Ülkenin ve milletin geleceğini inşa etmekle görevlendirilmiş eğitimciler olarak bir şeyler yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Çünkü ne başka bir Türkiye var, ne de biz eğitimciler sefil fareleriz. Peki ne yapmalıyız? Yapmamız gereken yeni nesillere okumayı, okuduğu üzerinde düşünmeyi ve düşündüğünü ifade etmeyi öğretmek olmalıdır.
----- Yeni nesil bizlerin eseri olacaksa, bu esere sahip çıkalım efendiler!..
Aziz Dolu
Türk Eğitim Sen
Serik İlçe Yönetimi
-----Son peygamber Hz. Muhammed (Allah’ın selamı üzerine olsun.), Hıra’da derin düşün celere daldığı günlerin birinde, Cebrail’in ‘Oku’ emriyle irkilmişti. Bu muhteşem başlangıç bile, günümüzde İslam’a yöneltilen eleştirilerin ne kadar haksız; bu eleştirileri yöneltenle rin ne kadar hakkaniyetten uzak olduklarını göstermesi açısından ibret vericidir.
-----Kuran’ın bir çok yerinde ‘düşünen bir toplum’ ibarelerinin olduğunu biliyorsunuz. Zira düşünmek, insanı insan yapan temel vasıflardan biridir. Okumak ile düşünmek ise bir gü vercinin iki kanadına benzer. Biri olmadan diğeri bir işe yaramaz.
-----İnsanoğlu sahip olduğu akıl sayesinde, okumak ile düşünmek arasındaki derin bağı keşfedecek bir yetenek ile yaratılmıştır. Bahşedilen bu yetenek ise okumak ve okuduğu üzerinde düşünmek ile anlam kazanır. Bu sayede Gazali, Gazali olmuş; Biruni, Biruni olmuştur. Mevlana’yı, Mevlana yapan da bu inayettir. Fatih’i Fatih yapan da bir rivayete göre, çocuk yaşta altı- yedi dil öğrenip, altı- yedi medrese (evrenkent) bitirmesidir elbette.
-----Bir eğitimci olarak iddia ediyorum ki, bugünleri yaşamamıza vesile olan büyük Önder Atatürk’ü, Atatürk yapanda çok okuyup çok düşünen bir insan olmasıdır. Daha askeri okul öğrencisi iken bile Doğunun ve Batının temel eserlerini okumaya, okuduklarını tahlil etme ye çabalamıştır. Bugün özel kütüphanesinde bulunan ve bir çoğunda kendi el yazısı ile karalamalar yaptığı binlerce kitap tarihe ışık tutmaktadır. Mesela çağdaşı olan bir çok alim, “Mu” kıtası ile ilgili bilgilerden, Onun sayesinde haberdar olmuştur.
-----Atatürk’ten bahsetmişken, Onunla ilgili bir anıyı da nakledeyim. Yirmi iki gün yirmi iki gece süren Sakarya muharebeleri sırasında geceleri uykusunu açmak, zihnini toparlamak için Reşat Nuri Beyin “ Çalıkuşu” adlı romanını okuyan da Gazi Mustafa Kemaldir.
-----Evrenkent (univercity) mezunu bir insan olarak, ülkemizin ve milletimizin içinde bulun duğu durumdan memnun olduğumu söyleyemem. Bir zamanlar üç kıtaya nizam veren bir milletin bugün Dünya Para Fonundan (İMF) vs. emir (direktif) almasını kim hoş görebilir ki. Ülkenin ve milletin geleceğini inşa etmekle görevlendirilmiş eğitimciler olarak bir şeyler yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Çünkü ne başka bir Türkiye var, ne de biz eğitimciler sefil fareleriz. Peki ne yapmalıyız? Yapmamız gereken yeni nesillere okumayı, okuduğu üzerinde düşünmeyi ve düşündüğünü ifade etmeyi öğretmek olmalıdır.
----- Yeni nesil bizlerin eseri olacaksa, bu esere sahip çıkalım efendiler!..
Aziz Dolu
Türk Eğitim Sen
Serik İlçe Yönetimi