YOL GÖSTERÝCÝ
New member
Bir gün ansızın bu dünyaya gözlerimizi açıverdik…. O anı hatırlayamıyorsunuz değil mi ?... Ama hafızanızın bir köşesinde, derinde… çok gizli bir yerde o anın görüntüleri mevcuttur.
İnsanlar genelde belli bir yaştan öncesini hatırlayamazlar.halbuki o anılar hafızamızın bir köşesinde kayıtlıdır….
Mesela siz !... Bu dünyaya geldiğiniz andan itibaren ilk hatırladığınız nedir ?....
Annenizin sesi mi ?... Yoksa babanızın şefkatli bakışları mı ?
İlk hatırladığınız anınız kaç yaşınıza ait ?...bir düşünün…
Allah sizi annelerinizin karınlarından çıkardı, hiçbir şey bilmiyordunuz; şükredebilesiniz diye size işitme gücü, gözler ve gönüller verdi. NAHL SURESİ 78.
İnsanların çoğu üç yaşından öncesini pek hatırlayamazlar.
Çünkü bellek ve hafıza kayıtları o yaştan itibaren gelişmeye başlar.ama o ana kadar olan kayıtları beynimizin bir köşesinde saklı bulunmaktadır.fakat erişemeyiz onlara…
Sizi bir tek canlıdan yarattı; sonra o canlıdan onun eşini vücuda getirdi. Ve sizin için davarlardan sekiz çift indirmiştir. Sizi annelerinizin karınlarında üç karanlık içinde, bir yaratıştan öbürüne geçirerek oluşturuyor. İşte Allah! Budur sizin Rabbiniz! Yalnız O'nundur mülk ve saltanat! İlah yoktur O'ndan başka! Hal böyle iken nasıl oluyor da gerçeğin tersine döndürülüyorsunuz?! ZÜMER SURESİ 6.
Peki ya, doğumunuzdan öncesini hatırlıyor musunuz ?...
Gülecekseniz tabi ki… üç yaşından öncesini hatırlayamayan insan nasıl olurda doğumundan öncesini hatırlayabilir ?
Ama biz bedenen doğmadan önce, ruh olarak bir yerlerdeydik…. Değil mi ?
Acaba neredeydik ?...ne yapıyorduk ?... Hiç kendinize bu soruyu sordunuz mu ?...
Allah'a nasıl nankörlük ediyorsunuz?! Siz ölülerdiniz, O sizi diriltti. Sizi yine öldürecek ve sonra diriltecektir. Nihayet O'na döndürüleceksiniz. BAKARA SURESİ 28.
İşte günlük yaşamımızın koşuşturma ve telaşı içinde kendimize sormadığımız ilk soru budur;…
Nereden geldik ?...
Para kazanma hırsı içindeki insan nedense bu soruyu hiç aklına getirmez….
Hayata gelmemizin tek amacı; doğmak, büyümek, üremek ve ölmek değildir…. Bu teori ancak hayvanlar için geçerlidir…. Ama insan, düşünen bir varlıktır…. Ve o düşünen varlık, nedense bu soruyu kendisine hiç sormaz….
Para kazanma, rahat yaşabilme telaşı içindeki insanın kendisine sormayı ihmal ettiği bir soru daha vardır;
Nereye gideceğiz ?...
Öyle ya, insan doğar, büyür, çoğalır ve ölür… peki ölünce nereye gideceğiz ? Ne olacağız ?... Bizi neler bekliyor ?....sorusunu hiç aklımıza getirmeyiz.
Her benlik ölümü tadacaktır. Hak ettiğiniz karşılıklar size, kıyamet günü, eksiksiz bir biçimde mutlaka verilecektir. Ateşten uzaklaştırılıp cennete sokulan kesinlikle kurtulmuş olacaktır. İğreti-sefil hayat aldatıcı bir yararlanmadan başka şey değildir.ALİ İMRAN SURESİ 185.
Doğum gününü kutlayan insan, bir gün ölüm günü de olacağını nedense hiç düşünmek istemez. Ölümü kendisine yakıştırmaz. Uzak görür kendine ölümü… yada hayatın kazanma hırsı dolu mücadelesi içinde öylesine meşguldür ki, ölümü düşünecek vakti yoktur…
Oysa ki ölüm, bize bir nefes kadar yakındır…. Bir sistol, diyastol kadar yakındır….düşünmek istemeyiz ölümü… çünkü bu moralimizi bozar…gelecek ile ilgili yaptığımız planları bozar…yaz tatili için yapmış olduğumuz hayallerimizi yıkar. Ev sahibi olamadan bir mezar sahibi olabileceğimiz düşüncesi ne korkunçtur değil mi ?
İşte bu yüzden düşünmeyiz ölümü….çünkü bizi hayata bağlayan bu güzel hayallerdir…biz bu hayaller ile yaşar, bu hayaller ile yaşlanırız….
Yarın öleceğini bilen bir insan için yaşam ne ifade eder ki ?
Ama yine de siz siz olun…. Biran durup düşünün ve kendinize şu soruyu sorun;
Nereden geldik ?.... Nereye gideceğiz ?....
İşte o vakit, bu dünyadaki varlığımız bize çok farklı bir anlam ifade edecektir….belki yaşamın acımasız, hırs dolu koşuşturması içinde ne için yaratılmış olduğumuzun cevabını bulabilir,… kendimizi, bu dünyada bir şeyler elde edebilme yarışından biran olsun kopartabiliriz….
Ben, cinleri ve insanları bana ibadet etmeleri/benim için iş yapıp değer üretmeleri dışında bir şey için yaratmadım. ZARİYAT SURESİ 56.
Kim bilir belki de, bu dünya için kazanamadıklarımızı, öbür dünya için, bu dünyada kazanabiliriz….
Ey iman edenler! Allah'tan korkun! Ve her benlik, yarın için önden ne gönderdiğine bir baksın. Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır. HAŞR SURESİ 18.
ALLAH YAR VE YOLDAŞINIZ OLSUN.
İnsanlar genelde belli bir yaştan öncesini hatırlayamazlar.halbuki o anılar hafızamızın bir köşesinde kayıtlıdır….
Mesela siz !... Bu dünyaya geldiğiniz andan itibaren ilk hatırladığınız nedir ?....
Annenizin sesi mi ?... Yoksa babanızın şefkatli bakışları mı ?
İlk hatırladığınız anınız kaç yaşınıza ait ?...bir düşünün…
Allah sizi annelerinizin karınlarından çıkardı, hiçbir şey bilmiyordunuz; şükredebilesiniz diye size işitme gücü, gözler ve gönüller verdi. NAHL SURESİ 78.
İnsanların çoğu üç yaşından öncesini pek hatırlayamazlar.
Çünkü bellek ve hafıza kayıtları o yaştan itibaren gelişmeye başlar.ama o ana kadar olan kayıtları beynimizin bir köşesinde saklı bulunmaktadır.fakat erişemeyiz onlara…
Sizi bir tek canlıdan yarattı; sonra o canlıdan onun eşini vücuda getirdi. Ve sizin için davarlardan sekiz çift indirmiştir. Sizi annelerinizin karınlarında üç karanlık içinde, bir yaratıştan öbürüne geçirerek oluşturuyor. İşte Allah! Budur sizin Rabbiniz! Yalnız O'nundur mülk ve saltanat! İlah yoktur O'ndan başka! Hal böyle iken nasıl oluyor da gerçeğin tersine döndürülüyorsunuz?! ZÜMER SURESİ 6.
Peki ya, doğumunuzdan öncesini hatırlıyor musunuz ?...
Gülecekseniz tabi ki… üç yaşından öncesini hatırlayamayan insan nasıl olurda doğumundan öncesini hatırlayabilir ?
Ama biz bedenen doğmadan önce, ruh olarak bir yerlerdeydik…. Değil mi ?
Acaba neredeydik ?...ne yapıyorduk ?... Hiç kendinize bu soruyu sordunuz mu ?...
Allah'a nasıl nankörlük ediyorsunuz?! Siz ölülerdiniz, O sizi diriltti. Sizi yine öldürecek ve sonra diriltecektir. Nihayet O'na döndürüleceksiniz. BAKARA SURESİ 28.
İşte günlük yaşamımızın koşuşturma ve telaşı içinde kendimize sormadığımız ilk soru budur;…
Nereden geldik ?...
Para kazanma hırsı içindeki insan nedense bu soruyu hiç aklına getirmez….
Hayata gelmemizin tek amacı; doğmak, büyümek, üremek ve ölmek değildir…. Bu teori ancak hayvanlar için geçerlidir…. Ama insan, düşünen bir varlıktır…. Ve o düşünen varlık, nedense bu soruyu kendisine hiç sormaz….
Para kazanma, rahat yaşabilme telaşı içindeki insanın kendisine sormayı ihmal ettiği bir soru daha vardır;
Nereye gideceğiz ?...
Öyle ya, insan doğar, büyür, çoğalır ve ölür… peki ölünce nereye gideceğiz ? Ne olacağız ?... Bizi neler bekliyor ?....sorusunu hiç aklımıza getirmeyiz.
Her benlik ölümü tadacaktır. Hak ettiğiniz karşılıklar size, kıyamet günü, eksiksiz bir biçimde mutlaka verilecektir. Ateşten uzaklaştırılıp cennete sokulan kesinlikle kurtulmuş olacaktır. İğreti-sefil hayat aldatıcı bir yararlanmadan başka şey değildir.ALİ İMRAN SURESİ 185.
Doğum gününü kutlayan insan, bir gün ölüm günü de olacağını nedense hiç düşünmek istemez. Ölümü kendisine yakıştırmaz. Uzak görür kendine ölümü… yada hayatın kazanma hırsı dolu mücadelesi içinde öylesine meşguldür ki, ölümü düşünecek vakti yoktur…
Oysa ki ölüm, bize bir nefes kadar yakındır…. Bir sistol, diyastol kadar yakındır….düşünmek istemeyiz ölümü… çünkü bu moralimizi bozar…gelecek ile ilgili yaptığımız planları bozar…yaz tatili için yapmış olduğumuz hayallerimizi yıkar. Ev sahibi olamadan bir mezar sahibi olabileceğimiz düşüncesi ne korkunçtur değil mi ?
İşte bu yüzden düşünmeyiz ölümü….çünkü bizi hayata bağlayan bu güzel hayallerdir…biz bu hayaller ile yaşar, bu hayaller ile yaşlanırız….
Yarın öleceğini bilen bir insan için yaşam ne ifade eder ki ?
Ama yine de siz siz olun…. Biran durup düşünün ve kendinize şu soruyu sorun;
Nereden geldik ?.... Nereye gideceğiz ?....
İşte o vakit, bu dünyadaki varlığımız bize çok farklı bir anlam ifade edecektir….belki yaşamın acımasız, hırs dolu koşuşturması içinde ne için yaratılmış olduğumuzun cevabını bulabilir,… kendimizi, bu dünyada bir şeyler elde edebilme yarışından biran olsun kopartabiliriz….
Ben, cinleri ve insanları bana ibadet etmeleri/benim için iş yapıp değer üretmeleri dışında bir şey için yaratmadım. ZARİYAT SURESİ 56.
Kim bilir belki de, bu dünya için kazanamadıklarımızı, öbür dünya için, bu dünyada kazanabiliriz….
Ey iman edenler! Allah'tan korkun! Ve her benlik, yarın için önden ne gönderdiğine bir baksın. Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır. HAŞR SURESİ 18.
ALLAH YAR VE YOLDAŞINIZ OLSUN.