Tevhidin o sonsuz nuru geldi gözümün önüne ve bu ne büyük lütuf, ihsan ve cömertlik diye düşündüm. Elhamdülillah dedim. Hamd ettim Sana. Cennet ehlinin en son duasını okudum "Elhamdü lillâhi Rabbi'l-Âlemin" diyerek…
Çünkü Seninle olmanın adıydı cennet ve ben cennette idim; yani Seninleydim.
İşte o an tüm sancılardan, dar noktalardan, üzüntü ve korkulardan kurtuldum.
Ve ya Rabbi, her ezanda davet ettiğin, "Haydin felaha, haydin kurtuluşa!" sözünü o an anladım. Nefisten azad olup ruhun derinliklerine ve anlatılanların değil, bizzat yaşananların olduğu bir âleme daldım. Ve dalgıçlar gibi inciler mercanlar topladım. Her bir buluş bir uyanıştı benim için. Her bir uyanış da hayreti uyandıran bir hayranlık…
Senden başka bildiğim yok
Ey Sevgiliyle buluşmanın ve bir olmanın adı namaz. Yoluna bir değil binler can feda olsun.
Sana verilen canlar cananı bulur. Ne güzel bulduransın, sevgiliyle buluşturansın.
Ey gözleri ve gönülleri aydınlatan, kurtar bizi nefsin karanlıklarından!
Âdem'e bizzat isimleri sen öğrettin. Evet bana da namazda öğretiyorsun.
Tek olanın seyrine namaz ile yelken açıyorum. O İlâhî rüzgar beni kulluğuma, yani öz bilincime götürüyor ve bu bilinç ve marifetle Sana ulaşıyorum Rabbim.
Ey gözümün nuru namaz. Sen olmasa idin bu göz ne ile seyrederdi bu varlıkları, ne ile manalandırırdı?
Bütün eksikliklerden münezzehsin Rabbim. Gösterdiğin ve göstereceğin sonsuz hakikatler için Sana hamd olsun.
Beni namaz ile yücelttin. Yüce âlemlerini seyrettirdin. Vahdet denizine daldırdın. Ne güzel bir halde bittim ki, şimdi Senden başka bir şey ile ne görüyor, ne işitiyor, ne görüyorum. Ümmilik sırrını yaşıyorum. Yani Senden başka bildiğim yok. Seni biliyorum, her şey bana ayan oluyor.
Gördükçe anladım ki Senin yardımın olmadan ben bir hiçim. Ancak Seninle varım.
Anladım ki, aciz olan bizler çaresizlik içinde yuvarlanırken, ancak Senin ipine, namaza sarılanlar kurtulur. Benlik denilen büyük savaştan ancak secde edenler zafere ulaşır
Çünkü Seninle olmanın adıydı cennet ve ben cennette idim; yani Seninleydim.
İşte o an tüm sancılardan, dar noktalardan, üzüntü ve korkulardan kurtuldum.
Ve ya Rabbi, her ezanda davet ettiğin, "Haydin felaha, haydin kurtuluşa!" sözünü o an anladım. Nefisten azad olup ruhun derinliklerine ve anlatılanların değil, bizzat yaşananların olduğu bir âleme daldım. Ve dalgıçlar gibi inciler mercanlar topladım. Her bir buluş bir uyanıştı benim için. Her bir uyanış da hayreti uyandıran bir hayranlık…
Senden başka bildiğim yok
Ey Sevgiliyle buluşmanın ve bir olmanın adı namaz. Yoluna bir değil binler can feda olsun.
Sana verilen canlar cananı bulur. Ne güzel bulduransın, sevgiliyle buluşturansın.
Ey gözleri ve gönülleri aydınlatan, kurtar bizi nefsin karanlıklarından!
Âdem'e bizzat isimleri sen öğrettin. Evet bana da namazda öğretiyorsun.
Tek olanın seyrine namaz ile yelken açıyorum. O İlâhî rüzgar beni kulluğuma, yani öz bilincime götürüyor ve bu bilinç ve marifetle Sana ulaşıyorum Rabbim.
Ey gözümün nuru namaz. Sen olmasa idin bu göz ne ile seyrederdi bu varlıkları, ne ile manalandırırdı?
Bütün eksikliklerden münezzehsin Rabbim. Gösterdiğin ve göstereceğin sonsuz hakikatler için Sana hamd olsun.
Beni namaz ile yücelttin. Yüce âlemlerini seyrettirdin. Vahdet denizine daldırdın. Ne güzel bir halde bittim ki, şimdi Senden başka bir şey ile ne görüyor, ne işitiyor, ne görüyorum. Ümmilik sırrını yaşıyorum. Yani Senden başka bildiğim yok. Seni biliyorum, her şey bana ayan oluyor.
Gördükçe anladım ki Senin yardımın olmadan ben bir hiçim. Ancak Seninle varım.
Anladım ki, aciz olan bizler çaresizlik içinde yuvarlanırken, ancak Senin ipine, namaza sarılanlar kurtulur. Benlik denilen büyük savaştan ancak secde edenler zafere ulaşır