alptraum
New member
- Katılım
- 1 Ocak 2005
- Mesajlar
- 2,908
- Tepkime puanı
- 166
- Puanları
- 0
- Yaş
- 39
- Konum
- Aþk`dan
- Web sitesi
- www.muhakeme.net
MERDUD:
Reddolunmuş. Kabul edilmemiş. Geri döndürülmüş. Kovulmuş.
Şahitlikleri kabul edilmiyenler. * Fâsık, yani devamlı günah işleyenler, yalan söyleyenler, müslümanları aldatan kimseler merdud-üş şehâdettir.
Kamil imana ulaşmanın bir yoluda ibadetleri yapmak ve haramlardan sakınmaktır. Namaz gibi ubudiyyetin özü olan bir ibadeti terketmekle kamil iman elde edilemez. Çünkü imanın neticesi ibadettir. Kamil imana ulaşan bir insanın namaz kılmaması düşünülemeyeceği gibi namaz kılmayan bir insanın da kamil bir imana ulaşması düşünülemez.
Namaz kılmamak büyük günahlardandır. Buna rağmen namaz kılmayan kişi kafir olmaz. Sadece günahkar olur. Allah dilerse onu affeder, dilerse cezalandırır.
Namaz kılmak, imandan sonra gelen en büyük hakikattir. Bundan dolayıdır ki, Kur’ân-ı Kerimde yüze yakın yerde namazdan bahsedilmektedir. Hiçbir ibadete bu kadar ehemmiyet verilmemiştir. Çünkü namaz, mü’minin Rabbiyle olan en yakın münasebetidir. Namaz kılmayan insan bu münasebeti zayıflatmış, kendisini nefis ve şeytan gibi düşmanların arasına atmış olur ki, asıl büyük tehlike budur.
Namazla ilgi bütün âyetler, hep insanları namaza teşvik ederler. Bu konuda bazı âyet meâlleri: “O mü’minler ki, gayba iman ederler, namazlarını kılarlar“, “Namaz ancak Allah‘tan hakkıyla korkanlara ağır gelmez”, “Mü‘minler namazlarını muhafaza ederler”, “Namaz insanı kötülüklerden ve kötü sözlerden alıkoyar”, “Benim mü’min kullarıma söyle, namazlarını kılsınlar.“
Hadis-i şeriflerde de aynı hususları görmemiz mümkündür. Namazla ilgili hadisleri gözden geçirdiğimizde, hep namaz kılmanın fazilet ve sevabından bahsedildiğini göreceğiz. Fakat ”İnsan ile şirk ve küfür arasında namazı terk etmek vardır“, “Münafıklarla bizim aramızdaki ahid namazdır” meâlindeki hadisleri İslâm âlimleri, “namazın farziyetini inkâr eden, namaz kılmamayı helâl sayan” şeklinde izah etmişlerdir.
İbni Âbidîn ise Reddü’l-Muhtar isimli eserinde namaz bahsinin baş taraflarında, “Namazın farziyetini inkâr eden kâfir olur. Umursamayarak, yani tembelliğinden dolayı kasden terk eden kimse ise fasık, günahkâr olur” demektedir.
Yani namaz kılmamak büyük günahlardandır. Büyük günahları işleyenin kâfir olacağını sadece bâtıl bir mezhep olan Mutezile mensupları söylerler. Fakat “Her bir günah içinde küfre gidecek bir yol vardır” gerçeğinden hareket ederek devamlı sûrette namaz kılmayan insanın zaman içinde îmanının tehlikelerle karşılaşacağını da belirtmek lâzımdır.
Selam ve dua ile...
Reddolunmuş. Kabul edilmemiş. Geri döndürülmüş. Kovulmuş.
Şahitlikleri kabul edilmiyenler. * Fâsık, yani devamlı günah işleyenler, yalan söyleyenler, müslümanları aldatan kimseler merdud-üş şehâdettir.
Kamil imana ulaşmanın bir yoluda ibadetleri yapmak ve haramlardan sakınmaktır. Namaz gibi ubudiyyetin özü olan bir ibadeti terketmekle kamil iman elde edilemez. Çünkü imanın neticesi ibadettir. Kamil imana ulaşan bir insanın namaz kılmaması düşünülemeyeceği gibi namaz kılmayan bir insanın da kamil bir imana ulaşması düşünülemez.
Namaz kılmamak büyük günahlardandır. Buna rağmen namaz kılmayan kişi kafir olmaz. Sadece günahkar olur. Allah dilerse onu affeder, dilerse cezalandırır.
Namaz kılmak, imandan sonra gelen en büyük hakikattir. Bundan dolayıdır ki, Kur’ân-ı Kerimde yüze yakın yerde namazdan bahsedilmektedir. Hiçbir ibadete bu kadar ehemmiyet verilmemiştir. Çünkü namaz, mü’minin Rabbiyle olan en yakın münasebetidir. Namaz kılmayan insan bu münasebeti zayıflatmış, kendisini nefis ve şeytan gibi düşmanların arasına atmış olur ki, asıl büyük tehlike budur.
Namazla ilgi bütün âyetler, hep insanları namaza teşvik ederler. Bu konuda bazı âyet meâlleri: “O mü’minler ki, gayba iman ederler, namazlarını kılarlar“, “Namaz ancak Allah‘tan hakkıyla korkanlara ağır gelmez”, “Mü‘minler namazlarını muhafaza ederler”, “Namaz insanı kötülüklerden ve kötü sözlerden alıkoyar”, “Benim mü’min kullarıma söyle, namazlarını kılsınlar.“
Hadis-i şeriflerde de aynı hususları görmemiz mümkündür. Namazla ilgili hadisleri gözden geçirdiğimizde, hep namaz kılmanın fazilet ve sevabından bahsedildiğini göreceğiz. Fakat ”İnsan ile şirk ve küfür arasında namazı terk etmek vardır“, “Münafıklarla bizim aramızdaki ahid namazdır” meâlindeki hadisleri İslâm âlimleri, “namazın farziyetini inkâr eden, namaz kılmamayı helâl sayan” şeklinde izah etmişlerdir.
İbni Âbidîn ise Reddü’l-Muhtar isimli eserinde namaz bahsinin baş taraflarında, “Namazın farziyetini inkâr eden kâfir olur. Umursamayarak, yani tembelliğinden dolayı kasden terk eden kimse ise fasık, günahkâr olur” demektedir.
Yani namaz kılmamak büyük günahlardandır. Büyük günahları işleyenin kâfir olacağını sadece bâtıl bir mezhep olan Mutezile mensupları söylerler. Fakat “Her bir günah içinde küfre gidecek bir yol vardır” gerçeğinden hareket ederek devamlı sûrette namaz kılmayan insanın zaman içinde îmanının tehlikelerle karşılaşacağını da belirtmek lâzımdır.
Selam ve dua ile...