Dikkat Buyurunuz...
Müşriklere muhalefet ediniz(hal ve hareketlerinizde onlara benzemeyiniz)Sakalları bol bırakınız bıyıkları derince kesiniz!!
Peygamber Efendimizin (s.a.v.)'in "Bıyığınızı kesin, sakalınızı ise uzatın sözleri üzerinde açıklamalarda bulunan âlimlerimiz, şöyle ifade etmişlerdir: Bıyık, üst dudak altı görünecek kadar kısaltılmalı, sakalın ise avuçtan artan kısmı kesilmelidir. Fazla uzatmayı ahmaklık işareti sayanlar olmuştur.
Sakal, Resûl-i Ekrem Efendimizin hafife alınamaz aziz bir sünnetidir; hakkında ileri geri konuşulamaz. Bu sebeple, sakalı çirkin görünüşten korumak, sevimli hal de muhafaza etmek gerekir
Bakanların çirkin göreceği şekilde kaba saba tutmak, güzel olmayan bir görünüşe terketmek, sünnetle hürmet değildir Bu bakımdan, sakalın etrafından alınabilir. görünüş güzelliği sağlanarak bakanların güzel görecekleri duruma getirilebilir. Zira sakal, erkeğin zinetidir; sünnet dahilinde kendisine yakıştığı gibi düzenleyebilir Ayrıca, bir takım meşrû mâzeretleri dolayısıyle sakal bırakmayan Müslümanlar da, neden bu sünneti işlemiyorsun diye itham edilmez.
Sakal ve bıyık üzerine söylenmiş güzel sözlerimiz de vardır. Bunlardan biri, "Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık" tâbiridir Bu söze mukabil zamanımız yazarlarından biri, "Bu zamanda tükür tükürebildiğin kadar; zira ne aşağıda sakal, ne de yukarda bıyık var" diyor.
Ve asırlar boyunca her devirdeki islam alimleri ile tüm müminler bu tabii hali benimsemişler ve uygulamışlardır milyonların yanında birkaç kişinin uygulamaması asıl hükmü hiçbir zaman değiştirmez..
Hanfilere göre sakal bırakmak vacip kesmek ise tahrimen mekruhdur
Malikilerle Hanbeliler ise bırakmayı farz kesmeyi haram kabul etmişlerdir...
Müşriklere muhalefet ediniz(hal ve hareketlerinizde onlara benzemeyiniz)Sakalları bol bırakınız bıyıkları derince kesiniz!!
Peygamber Efendimizin (s.a.v.)'in "Bıyığınızı kesin, sakalınızı ise uzatın sözleri üzerinde açıklamalarda bulunan âlimlerimiz, şöyle ifade etmişlerdir: Bıyık, üst dudak altı görünecek kadar kısaltılmalı, sakalın ise avuçtan artan kısmı kesilmelidir. Fazla uzatmayı ahmaklık işareti sayanlar olmuştur.
Sakal, Resûl-i Ekrem Efendimizin hafife alınamaz aziz bir sünnetidir; hakkında ileri geri konuşulamaz. Bu sebeple, sakalı çirkin görünüşten korumak, sevimli hal de muhafaza etmek gerekir
Bakanların çirkin göreceği şekilde kaba saba tutmak, güzel olmayan bir görünüşe terketmek, sünnetle hürmet değildir Bu bakımdan, sakalın etrafından alınabilir. görünüş güzelliği sağlanarak bakanların güzel görecekleri duruma getirilebilir. Zira sakal, erkeğin zinetidir; sünnet dahilinde kendisine yakıştığı gibi düzenleyebilir Ayrıca, bir takım meşrû mâzeretleri dolayısıyle sakal bırakmayan Müslümanlar da, neden bu sünneti işlemiyorsun diye itham edilmez.
Sakal ve bıyık üzerine söylenmiş güzel sözlerimiz de vardır. Bunlardan biri, "Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık" tâbiridir Bu söze mukabil zamanımız yazarlarından biri, "Bu zamanda tükür tükürebildiğin kadar; zira ne aşağıda sakal, ne de yukarda bıyık var" diyor.
Ve asırlar boyunca her devirdeki islam alimleri ile tüm müminler bu tabii hali benimsemişler ve uygulamışlardır milyonların yanında birkaç kişinin uygulamaması asıl hükmü hiçbir zaman değiştirmez..
Hanfilere göre sakal bırakmak vacip kesmek ise tahrimen mekruhdur
Malikilerle Hanbeliler ise bırakmayı farz kesmeyi haram kabul etmişlerdir...