Karaca Ahmet

Uhud daðý

New member
Deryada sonsuzluğu zikretmeye ne zahmet!
Al sana,derya gibi sonsuz karaca ahmet!
Göbeğinde yalancı şehrin,sahici belde
Ona sor,gidenlerden kalanşey neymiş elde?

Mezar,mezar,zıtların kenetlendiği nokta;
Onda sırların sırrı:bulmak için kaybetmek
Paermakların saydığı ne varsa hep tükenmek
Varmak o iklime ki,uğramaz ihtiyarlık
Ebedi gençliğin taht kurduğu mezarlık

Ebedi gençlik ölüm desem kimse inanmaz
Taş ihtiyarlar servi,çürür,ölüm yıpranmaz..
Karaca ahmet bana neler söylüyor neler
Diyor ki,viran olmaz tek bucak viraneler.
Zamen deli,gömleği onu yırtanda ölüm.

Ölümde yek pare an,ne eksiklik,ne bölüm....
Hep olmadan hiç olmaz,hiçin ötesinde hep...
Bumu dersin taşlarda donmuş sukuta sebeb?
Kavuklu,baş örtülü,fesli baş açık taşlar.
Taşlara yaslanmışta,küflü kemikten başlar.


Kum dolu gözleriyle süzüyor insanları.
Süzüyor,sahi diye toprağa basanları.
Onlarki her nefeste hebersiz öldüğünden
Gülüp oynamaktalar,gelir gibi düğünden.
Onlar ki sıfırlarda rakamları bulmuşlar


Fikirden kurtularak ölümden kurtulmuşlar.
Söyle karaca ahmet bu ne acıklı talih!
Taşlarına kapanmış ağlıyor koca tarih!


NECİP FAZIL KISA KÜREK
 
Geri
Üst
AdBlock Detected

We get it, advertisements are annoying!

Sure, ad-blocking software does a great job at blocking ads, but it also blocks useful features of our website. For the best site experience please disable your AdBlocker.

I've Disabled AdBlock    No Thanks