Peygamberim Hazreti Muhammed (sav)
Allah ve Peygamber sevgisi; dinimizin esası, Allah'a varmanın en kestirme yoludur...
Bu ciddi sevginin anlamı, Allah'ın emir ve yasaklarına, Peygamberimiz (sav)'in buyruklarına
ve sünnetine uymaktır.
O halde ey çocuklar!
Kalblerinizi yalancı sevgilerden temizleyiniz!
Allah ve peygamber sevgisinden üstün bir sevgi tanımayınız!
Peygamberimiz (sav)'in Küçüklüğünde Sahip Olduğu Ahlâk
Sevgili çocuklar, Allah ve Peygamber sevgisi; dinimizin esası, Allah'a varmanın en kestirme yoludur...
Bu ciddi sevginin anlamı, Allah'ın emir ve yasaklarına, Peygamberimiz (sav)'in buyruklarına
ve sünnetine uymaktır.
O halde ey çocuklar!
Kalblerinizi yalancı sevgilerden temizleyiniz!
Allah ve peygamber sevgisinden üstün bir sevgi tanımayınız!
Peygamberimiz (sav)'in Küçüklüğünde Sahip Olduğu Ahlâk
Peygamberimiz (sav) küçüklüğünde güzel ahlâkla ve kerim sıfatlarla anılırdı. Çünkü O,daima
doğru söylerdi, yalan söylemezdi.
İnsanlar emanetlerini ve kıymetli eşyalarını onun yanına bırakırlardı. Ve istedikleri zaman da
bıraktıkları gibi alırlardı. Çünkü onun en büyük sıfatı "el-Emin", yani "güvenilir" olmasıydı.
Peygamberimiz (sav) çobanlık yapardı. Ve rızkını elde etmek için ticaretle de uğraşırdı.
Aktifliği ve çalışmayı çok severdi.
Kimseye kızmaz ve kimseye kötü söz söylemezdi. Güzel edebi sebebiyle daima iyi
muamelede bulunurdu. Kötülüğe kötülükle karşılık vermezdi. Affetmek onun şiarı olduğu için,
kendisine kötülük edenleri affederdi.
Peygamberimiz (sav) yetim kimselere iyilikte bulunurdu. Zayıflara, fakirlere ve muhtaçlara
yardım ederdi. Değil insanlara, hayvanlara dahi eziyet etmezdi. O cömert ve pek merhamet
sahibi idi.
Evet sevgili çocuklar,
Siz de daima doğru, güvenilir, yalan söylemeyen, başkalarına haksızlık etmeyen, çalışkan,
affedici ve edebli olmalısınız. Olmalısınızki, Resûlullah (sav)'in ahlâkıyla ahlâklanasınız.
Sevgili Çocuklar!
Bizler müslümanız, elhamdülillah... Dünyada bir insanın sahip olabileceği en kıymetli özelliği
müslümanlıktır.
Müslümanlığımızı korumanın tek yolu vardır, o da dinimizi öğrenmek ve öğrendiklerimizi
yaşantımıza tatbik etmektir. Eğer öğrendiklerimizi yaşantımızda uygulamazsak
müslümanlığımızı ve bir günde imânımızı kaybedebiliriz.
İmânı olmayanlar cehenneme giderler. Cehennem cezâ çekme yeridir. Müslümanlar da
cennete giderler. Cennet insanın her arzusunun verildiği yerdir. Gönlünüzde ne arzu
ediyorsanız bunların hepsini cennette göreceksiniz. Cennette bir şeye sahip olmak için paraya
gerek yok. Bu, Allah'ın sevdiği kullarına birer ikramı olacaktır. Mesela, babanız size sınıfınızı
geçtiniz, diye mükâfat olarak aldığı bisikleti size verdiğinde sizden para alıyor mu? işte Allah
da, iyi kullarını cennette böyle mükafatlandıracak. İyi kul olmak için müslüman olmak ve
müslümanca yaşamak şarttır.
İbâdetsizlik itaatsizliktir
Çocuklar!
Sevgili Peygamberimiz: "Müslüman ile kâfir arasında en büyük fark namazdır. Namazını terk
eden kâfirler gibi yaşar." buyurmuştur. Onun için sakın namazı ihmal etmeyiniz. Anneniz
babanız namaz kılmıyorlarsa onları ikaz ediniz. O zaman Allah sizi daha çok sever. Cennetiyle
mükafatlandırır sizleri. Cennet en güzel bir yerdir. Kim istemez oraya gitmeyi? Şu kâfirlere
bakın. Şeytana uymuşlar cehenneme talim ediyorlar.
Birde ibâdetsiz müslümanlara acıyoruz. İbâdetsizlik çok büyük eksikliktir. İbâdet etmeyen
Allah'a itaat etmiyor demektir.
Anneniz size "Git bakkaldan ekmek al" dese siz de almasanız, anneniz sizi sevmez değil mi?
Çünkü annenizin sözünü tutmadınız. Allah da namaz kıl, oruç tut, cihad et diye emrediyor.
Bir insan bunları yapmazsa Allah da böylelerini sevmez.
Çünkü; İbadetsizlik itaatsizliktir.
ÇOCUKLAR VE BABALAR
6 Yaşında : "Babam her şeyi biliyo..."
15 Yaşında : "Ben de babam kadar biliyorum..."
20 Yaşında : "Babam hiçbir şey bilmiyor..."
30 Yaşında : "Ne de olsa babam o da bazı şeyler biliyor.."
40 Yaşında : "Babamın fikrini sorsam fena olmayacak..."
60 Yaşında : "Babam, çok şey biliyormuş. Ah, hayatta olsaydı da babama danışabilseydim..."