[FONT=Courier, Monospaced]*Kulun sözde olduğu gibi fiilde de kul olması gerekir.*
*Bir zamanlar bir grup Yahya b. Muaz'a "Bize öğüt ver!" dediler. Muaz,
"Sözlerinizde kul olduğunuzu gösterdiğiniz gibi, davranışlarınızla da kul
olduğunuzu gösterin!" dedi. Evet, göründğün gibi ol, olduğun gibi görün;
olduğun gibi görünmek yüze bir iştir. *
*Bir zamanlar Hasan-ı Basri (rh.a.) dostlarından birine "Sen insanlara niçin
nasihat etmiyorsun?" diye sordu. Dostu: "Ben yapamadıklarımı söylemekten
korkarım." dedi. Hasan: *
*"Allah sana merhamet etsin, er kişi dediğini yerine getirir." dedi.*
*Azizim! Sözleri, fiilleri ile aynı olan insanlar az, sözleri fiillerine
aykırı olan insanlarsa çoktur. Filozoflar şöyle der: *
*"İnsanlar dör gruptur: Birinci gruptakiler yaparlar fakat yaptıklarını
söylemezler; ikinci gruptakiler yaparlar ve yaptıklarını anlatırlar; üçüncü
gruptakiler söylerler fakat yapmazlar; dördüncü grup ise ne söylerler, ne de
yaparlar." *
*Ey kardeşim! Söyleyip söylememekle bir iş ileri gitmez. İşi yapmak gerekir.
Eğer iyi bir iş yapamıyorsan, bari kötü şeyler söylemeyi bırak. Hz.
Peygamber (sav) zamanında bir adamın son derece günahkâr bir evladı vardı. o
evlâdı öldü; babası cenaze namazını kılmadı. Ona oğlunun namazını niçin
kılmadığını sordular. "O kötü birisiydi." diye cevap verdi. "Onun namazını
senden daha hayırlı olan peygamber ve melekler kıldı, buna ne diyeceksin?"
diye sorulduğunda "Niçin bunu yaptılar?" dedi. Ona "Çocuk bir gün içki
içerken Allah Rasulünün seferden sâlimen döndüğünü duydu, bu duruma sevindi.
Bu yüzden Allah teâla onu bağışladı." dediler. *
*Evet, Hz. Peygamber, az kabul edip, çok affetmesiyle meşhurdur. Bugün eğer
senin bir secden kabul edilirse, yarın muhakkak karşılığını alırsın.*
*İyi dinle! Ölümünden sonra Zübeyde'yi rüyada görerek "Sana nasıl
davrandılar?" diye sordular. Zübeyde: "Beni bağışladılar." "Hangi ibadetin
yüzünden?" dediler. Zübeyde: *
*"Bir zamanlar bir filin sırtında binmiş gidiyor ve Kur'ân okuyordum. Secde
ayetine vardığımda hemen oracıkta secde etmek isteyince, "Senin gibi bir
zayıf, filin üzerinde nasıl secde eder?" nidâsı geldi. Filden inip kızgın
kum üzerinde secde ettim. İbadet secdesi olmayıp sehiv secdesi olan o secde
kabul olundu ve benim affedilmeme sebep oldu." *
*Ziyâüddin-i Nahşebî,
Ariflerin Yolu (Silkü's Sülûk)
isimli eserinden.. (sh 270*
[/FONT]
*Bir zamanlar bir grup Yahya b. Muaz'a "Bize öğüt ver!" dediler. Muaz,
"Sözlerinizde kul olduğunuzu gösterdiğiniz gibi, davranışlarınızla da kul
olduğunuzu gösterin!" dedi. Evet, göründğün gibi ol, olduğun gibi görün;
olduğun gibi görünmek yüze bir iştir. *
*Bir zamanlar Hasan-ı Basri (rh.a.) dostlarından birine "Sen insanlara niçin
nasihat etmiyorsun?" diye sordu. Dostu: "Ben yapamadıklarımı söylemekten
korkarım." dedi. Hasan: *
*"Allah sana merhamet etsin, er kişi dediğini yerine getirir." dedi.*
*Azizim! Sözleri, fiilleri ile aynı olan insanlar az, sözleri fiillerine
aykırı olan insanlarsa çoktur. Filozoflar şöyle der: *
*"İnsanlar dör gruptur: Birinci gruptakiler yaparlar fakat yaptıklarını
söylemezler; ikinci gruptakiler yaparlar ve yaptıklarını anlatırlar; üçüncü
gruptakiler söylerler fakat yapmazlar; dördüncü grup ise ne söylerler, ne de
yaparlar." *
*Ey kardeşim! Söyleyip söylememekle bir iş ileri gitmez. İşi yapmak gerekir.
Eğer iyi bir iş yapamıyorsan, bari kötü şeyler söylemeyi bırak. Hz.
Peygamber (sav) zamanında bir adamın son derece günahkâr bir evladı vardı. o
evlâdı öldü; babası cenaze namazını kılmadı. Ona oğlunun namazını niçin
kılmadığını sordular. "O kötü birisiydi." diye cevap verdi. "Onun namazını
senden daha hayırlı olan peygamber ve melekler kıldı, buna ne diyeceksin?"
diye sorulduğunda "Niçin bunu yaptılar?" dedi. Ona "Çocuk bir gün içki
içerken Allah Rasulünün seferden sâlimen döndüğünü duydu, bu duruma sevindi.
Bu yüzden Allah teâla onu bağışladı." dediler. *
*Evet, Hz. Peygamber, az kabul edip, çok affetmesiyle meşhurdur. Bugün eğer
senin bir secden kabul edilirse, yarın muhakkak karşılığını alırsın.*
*İyi dinle! Ölümünden sonra Zübeyde'yi rüyada görerek "Sana nasıl
davrandılar?" diye sordular. Zübeyde: "Beni bağışladılar." "Hangi ibadetin
yüzünden?" dediler. Zübeyde: *
*"Bir zamanlar bir filin sırtında binmiş gidiyor ve Kur'ân okuyordum. Secde
ayetine vardığımda hemen oracıkta secde etmek isteyince, "Senin gibi bir
zayıf, filin üzerinde nasıl secde eder?" nidâsı geldi. Filden inip kızgın
kum üzerinde secde ettim. İbadet secdesi olmayıp sehiv secdesi olan o secde
kabul olundu ve benim affedilmeme sebep oldu." *
*Ziyâüddin-i Nahşebî,
Ariflerin Yolu (Silkü's Sülûk)
isimli eserinden.. (sh 270*
[/FONT]