alptraum
New member
- Katılım
- 1 Ocak 2005
- Mesajlar
- 2,908
- Tepkime puanı
- 166
- Puanları
- 0
- Yaş
- 39
- Konum
- Aþk`dan
- Web sitesi
- www.muhakeme.net
müçtehit efendilerimizin verdikleri talimata uymak gerekir. Belki de tahiyyatta " elmubareketu" tabirini eklemekte bir zarar yoktur. Fakat fatiha için, fıkhi bir yanlışlık vardır. Şöyleki:
Bilindiği gibi, namazdaki farz kıraatların/okuyuşların en önemlisi, Fatiha Suresi`ni okumaktır. Bu açıdan, Fatiha okumanın hükmü, hangi rekatlarda okunması gerektiği, imama uyanlar tarafından da okunması gerekip gerekmediği gibi ayrıntılara ilişkin farklı görüşler ortaya çıkmıştır. Bu farklı görüşlerin temelinde, Hz. Peygamber`den (s.a.) nakledilen farklı hadislere ve uygulamalara ağırlık ve önem verilmesidir.
İmama uyanların Fatiha okumasında temel alınan durumlar, Fatiha`nın namaz için gerekliliği ve namazdaki kıraat/okuyuş biçimidir. Bilindiği gibi, farz namazlar açısından, gece namazları (akşam, yatsı ve sabah namazları) açık okuyuşlu, gündüz namazları (öğle ile ikindi namazları) ise gizli/içinden okuyuşludur. Ayrıca, Cuma namazı da açık okuyuşludur.
Hanefi Mezhebi`ne göre, okuyuş ister gizli/sessiz, ister açık/sesli yapılsın, her türlü namazda imamın okuması cemaat adına yeterlidir. İmama uyanın/cemaatın kıraat yapması tahrimen mekruhtur. Cemaat, sadece sübhaneke duasını okur, bundan sonra susup imamın okuyuşunu dinler, imamın gizli okuduğu yerlerde ise susar. Hanefiler bu konuda, `Kur`an`dan kolayınıza/uygun geleni okuyun ve dinleyin` (A`raf, 7/204. Ayrıca bk. Müzzemmil, 73/20) ayetine dayanırlar. Ayrıca, `Kimin imamı varsa, imamın okuyuşu onun da okuyuşudur.` (İbn Ebi Şeybe, Musannef, 1/377. Ayrıca bk. İbn Mace, ikamet, 18), `İmam uyulmak için vardır. Öyleyse, o tekbir alınca, siz de tekbir alın. O okuyunca, siz susun.` (Buhari, salat, 18; Ebu Davud, salat, 68, 175) hadislerine dayanırlar.
Şafii Mezhebi`ne göre, imama uyan, hem açık, hem de gizli okuyuşlu bütün namazlarda Fatiha okumak zorundadır. Fatiha Suresi, bütün rekatlarda okunur. Şafiilere göre, besmele de Fatiha Suresi`nin bir ayeti olduğu için, Fatiha okumaya besmeleyle başlamak zorunludur. İmama uyan, gizli okuyuşlu namazlarda, hem Fatiha`yı, hem de zamm-ı sureyi içinden okur. Açık okuyuşlu namazlarda ise, imam Fatiha`yı okuyunca biraz durur, bu sırada imama uyanlar yalnızca Fatiha`yı içinden okumakla yetinirler. Bu görüşün dayanağı, `Fatiha`yı okumayanın namazı olmaz` (Tirmizi, mevakit, 69; Darimi, salat, 36), `Fatiha`sız namaz olmaz` (Buhari, ezan, 10/95; Ebu Davud, salat, 2/136, no: 822) hadisleridir. Çünkü bu hadisteki ifade, genel olup, hem imamı, hem uyanı kapsar. Namazdaki okuyuş şeklinin önemi yoktur. Dolayısıyla Fatiha okumayanın namazı sahih olmaz.
Rukudan kalkınca okunan duaya gelince: Bu dualara tesmi ve tahmid denilir.
Tesmi': "Samiallahu limen hamideh", demektir. Tahmid: "Rabbena leke'lhamd demektir.(1)
Tek başına kılanlar her iki duayı da beraber okur.
İmama uyan kişiye gelince: Hanbelîler ile Hanefilerde itimat edilen görüşe göre sadece "Rabbena leke'l-hamd", yahut "Rabbena ve leke'l-hamd", yahut "Allahumme rabbenâ ve lekellıamd" denir. Birinci ifade Şâfilere göre daha iyidir; çünkü bu hususta sünnet gelmiştir.
Hanefilere göre en faziletlisi "Allahumme rabbenâ ve lekelhamd" dir. Sonra, "Rabbena ve leke’l-hamd" sözüdür. Sonra "Rabbena leke'l-hamd"dir. Hanbelîler ile Malikîlere göre ise en faziletlisi “Rabbena ve leke'l-hamd" sözüdür.
Hülasa cumhura göre imama uyan kişi tahmid getirmekle yetinir.
(1) Yani, Ey Rabbimiz! Bizim duamızı kabul et, bize hidayet verdiğin için sana hamd olsun.
Selam ve dua ile...
Bilindiği gibi, namazdaki farz kıraatların/okuyuşların en önemlisi, Fatiha Suresi`ni okumaktır. Bu açıdan, Fatiha okumanın hükmü, hangi rekatlarda okunması gerektiği, imama uyanlar tarafından da okunması gerekip gerekmediği gibi ayrıntılara ilişkin farklı görüşler ortaya çıkmıştır. Bu farklı görüşlerin temelinde, Hz. Peygamber`den (s.a.) nakledilen farklı hadislere ve uygulamalara ağırlık ve önem verilmesidir.
İmama uyanların Fatiha okumasında temel alınan durumlar, Fatiha`nın namaz için gerekliliği ve namazdaki kıraat/okuyuş biçimidir. Bilindiği gibi, farz namazlar açısından, gece namazları (akşam, yatsı ve sabah namazları) açık okuyuşlu, gündüz namazları (öğle ile ikindi namazları) ise gizli/içinden okuyuşludur. Ayrıca, Cuma namazı da açık okuyuşludur.
Hanefi Mezhebi`ne göre, okuyuş ister gizli/sessiz, ister açık/sesli yapılsın, her türlü namazda imamın okuması cemaat adına yeterlidir. İmama uyanın/cemaatın kıraat yapması tahrimen mekruhtur. Cemaat, sadece sübhaneke duasını okur, bundan sonra susup imamın okuyuşunu dinler, imamın gizli okuduğu yerlerde ise susar. Hanefiler bu konuda, `Kur`an`dan kolayınıza/uygun geleni okuyun ve dinleyin` (A`raf, 7/204. Ayrıca bk. Müzzemmil, 73/20) ayetine dayanırlar. Ayrıca, `Kimin imamı varsa, imamın okuyuşu onun da okuyuşudur.` (İbn Ebi Şeybe, Musannef, 1/377. Ayrıca bk. İbn Mace, ikamet, 18), `İmam uyulmak için vardır. Öyleyse, o tekbir alınca, siz de tekbir alın. O okuyunca, siz susun.` (Buhari, salat, 18; Ebu Davud, salat, 68, 175) hadislerine dayanırlar.
Şafii Mezhebi`ne göre, imama uyan, hem açık, hem de gizli okuyuşlu bütün namazlarda Fatiha okumak zorundadır. Fatiha Suresi, bütün rekatlarda okunur. Şafiilere göre, besmele de Fatiha Suresi`nin bir ayeti olduğu için, Fatiha okumaya besmeleyle başlamak zorunludur. İmama uyan, gizli okuyuşlu namazlarda, hem Fatiha`yı, hem de zamm-ı sureyi içinden okur. Açık okuyuşlu namazlarda ise, imam Fatiha`yı okuyunca biraz durur, bu sırada imama uyanlar yalnızca Fatiha`yı içinden okumakla yetinirler. Bu görüşün dayanağı, `Fatiha`yı okumayanın namazı olmaz` (Tirmizi, mevakit, 69; Darimi, salat, 36), `Fatiha`sız namaz olmaz` (Buhari, ezan, 10/95; Ebu Davud, salat, 2/136, no: 822) hadisleridir. Çünkü bu hadisteki ifade, genel olup, hem imamı, hem uyanı kapsar. Namazdaki okuyuş şeklinin önemi yoktur. Dolayısıyla Fatiha okumayanın namazı sahih olmaz.
Rukudan kalkınca okunan duaya gelince: Bu dualara tesmi ve tahmid denilir.
Tesmi': "Samiallahu limen hamideh", demektir. Tahmid: "Rabbena leke'lhamd demektir.(1)
Tek başına kılanlar her iki duayı da beraber okur.
İmama uyan kişiye gelince: Hanbelîler ile Hanefilerde itimat edilen görüşe göre sadece "Rabbena leke'l-hamd", yahut "Rabbena ve leke'l-hamd", yahut "Allahumme rabbenâ ve lekellıamd" denir. Birinci ifade Şâfilere göre daha iyidir; çünkü bu hususta sünnet gelmiştir.
Hanefilere göre en faziletlisi "Allahumme rabbenâ ve lekelhamd" dir. Sonra, "Rabbena ve leke’l-hamd" sözüdür. Sonra "Rabbena leke'l-hamd"dir. Hanbelîler ile Malikîlere göre ise en faziletlisi “Rabbena ve leke'l-hamd" sözüdür.
Hülasa cumhura göre imama uyan kişi tahmid getirmekle yetinir.
(1) Yani, Ey Rabbimiz! Bizim duamızı kabul et, bize hidayet verdiğin için sana hamd olsun.
Selam ve dua ile...