ihanet

berfut

New member
IHANET *
**


Kelime olarak 'Kendisine maddi veya manevi acidan bagli bulunmasi gereken
bir seye karsi, bu bagliligi hice sayacak sekilde onun zararina harekette
bulunma,hainlik etme, vefasizlik,sadakatsizlik,haksizlik' gibi manalara
galen ihanet,bu haliyle oldukca soguk ve tiksindirici bir yere sahip. Onun
bu ozel durumu insanlarla bu kelime arasinda hep bir mesafe mevcudiyetini de
beraberinde getiriyor. Hain ici,disi ve tum varligi ile bukalemun tiyneti ve
mantigindadir. O cogu kere ne yaptiginin farkinda olmaz veya olamaz. Bunun
yani sira ihanet bir fiil ve davranis tarzi olarak da donusu olmayan bir yol
gibidir. Atilan bir ok,soylenen bir soz nasil ki geriye alinmiyorsa hainin
de bir daha ilk bulundugu noktaya donmesi oldukca zordur. Zordur zira bu
zehirli baldan tatmis sersem nefis manevi bir ikazla donmemisse,artik
vicdaninda yer eden hainligi gittikce artan bir oranda sahiplenerek
ihanetine devam edecektir.

Ihaneti yuklenmis ve fitratinin ayrilmaz bir parcasi olarak benimsemis bu
acinasi insan girdigi her yere bu sifatla girecek ve tanistigi her insanla
da bu onulmaz psikoloji ile konusacaktir. Unutulmamali ki "Her hain ve
firari,once kendi vicdaninda,sonra tarih ve gelecek nesiller karsisinda
kendini mahkum etmis, dolayisiyla da maksadinin aksiyle tokat yemis
sayilir." Onun ayrilmaz bir parcasi olarak varligindaki yerini percinleyen
bu habisi sifat,boylece onu diyar diyar gezdirerek "ne kendine yar ne
gayriya yar" baskalarina zebun olmus bir ruh halinde yasatacaktir. O yer yer
araziye gore kendini cok iyi ayarlasa da, kamuflesini cok mukemmel yapsa da
hic kimsenin kendisini gormediginden emin degildir. Zira ona saklanma
durtusunu veren kudret onun avcisina da onu gorecek bir goz ve basiret
vermistir. Bu yuzden o kendi ozel durumuna ragmen hicbir zaman kendini
emniyet ve guven icerisinde goremez. Hele bir de vicdan denilen mekanizmadan
yakasini tam olarak kurtaramamissa o zaman hem dunya hem ahirette iki kere
kaybetmenin endisesiyle o surekli yok olus ufkunda bir hayat yasiyor
demektir ki, bu cekilmez hayatin ozu demektir.

Bugun toplumu en fazla tedirgin eden durumlarin basinda,insanlarin
birbirlerine karsi olan guvensizlikleri gelmektedir. Toplumu bastan asagi
saran bu guven bunalimi oyle bir hal almistir ki ticari hayattan sosyal
hayata oradan egitim ve ogretime kadar hayatin her kademesinde bu bunalimin
izlerini gormekteyiz. Bu da bize toplumun ne kadar yozlasarak Allah'in
yaklasilmasini istemedigi bir cizgiye geldigini gostermektedir. Oysa ki
ihanet Allah'in ve Rasulunun hic sevmedigi,israrla kinayip yasakladigi cok
cirkin bir davranis tarzidir. *Zira o oylesine bir hastaliktir ki girdigi
toplumu ve aileyi habis bir ur gibi oldurup yok etmeden kolay kolay terk
etmez.* Oysa ki "Hakikati bulma ve ona gonul verme ne kadar ehemmiyetli ise,
bulduktan sonra vefali olup o yolda sebat gostermek de o kadar onemli ve
uzerinde titizlikle durulmaya deger bir husustur." Ince ruhlu mu'minin temiz
vicdani ihaneti asla kabullenemez,ona dayanamaz. Bu yuzden ki hakiki mu'min
birakin ihaneti o ihanetten arindirilmis,tertemiz bir toplumun ortaya
cikmasi icin her turlu fedakarligi yaparak uzerine dusen her seyi bi hakkin
yerine getirir. Bunlari yaparken son derece hasbi ve civanmert bir edayla
yapar. Evet "Esintilere gore yuzup gezen nefsin azat kabul etmez
kullari,bunu anlamasalar bile,insan olan insan bir kere hakikati anlayip
idrak ettikten sonra, menfaatler onun ayagina zincir vuramaz;korku,yolunu
kesip onu engelleyemez:sehvet, onun onunu alamaz. O havada ucar gibi asar
gider bunlarin hepsini."

Cenab-i Hak, toplumun kendi emanetlerine ihanetini Allah ve Rasulune
baglayarak *"Ey iman edenler Allah ve Rasulune hainlik etmeyin ki bile bile
emanetlerinize hiyanet etmeyesiniz." *(Bakara/27) diyor. Bu ayetin devaminda
deniliyor ki;Ey muminler Allah ve Rasulune hiyanet etmeyin. Iman zimmeti
verilmis olan ilahi hukumlere ve Rasulun sunnetine saygisizlik ve
riayetsizlik etmeyin; eger ederseniz kendi emanetlerinize hiyanet edersiniz.
Bu olunca da artik aranizda mala,cana,irza ve namusa da hiyanet etmeye
baslarsiniz,bundan sonrasi ise hakka,hukuka,vatana ve milli gorevlere de
hainlik etmektir. Bundan dolayi birbirinize olan guveniniz yok olur.
Kimsenin kimseye guvenmedigi bir toplum olursunuz,siz kendinizden emin
olmazsaniz digerleri de sizden emin olamaz;o vakit emniyet ve guven busbutun
ortadan kalkar. (Elmalili: 4/221)

Mumin toplumlarda ise bunun tam tersi bir durum soz konusu. Evet o toplum
sevginin,guzel sozle nasihatin hakim oldugu ve insanlarinda dogruluk,iyilik
ve vefanin galip geldigi bir toplumdur. Bu ornek toplumda hilebaza,
hokkabaza, kumarbaza, aldatana, saldirtana, haine,katile
,inkarciya,arsiza,hirsiza ve sozunde durmayana asla yer yoktur. Bakiniz
Efendimiz (sas) bir hadisi seriflerinde onlardan bahsederlerken meselenin
ehemmiyetini ortaya nasil koyuyorlar. Uc kisinin kiyamet gunu hasimlari
benim: Bana soz verip sozunde durmayan (sozune sadik kalip ihanet eden), hur
bir insani satip parasini yiyen ve bir isci kiralayip calistirdiktan sonra
ucretini vermeyen (Buhari) bu da gosteriyor ki muminin tertemiz semtinde
hileden,ihanetten, yalandan eser yoktur ve olmamalidir. Butun bu
ozelliklerin orani bir insanin hayatinda ne kadarsa kalp ve gonul aynasi da
o kadar kirli ve o insan da Islam'dan o kadar uzak demektir. Cunku Islam soz
konusu sifatlari munafik sifatlari arasinda saymistir. Bir baska hadiste de
yine munafigin alametleri sayilirken "Ihanet" birinci madde olarak ele
alinarak dikkatler cekilmek istenmis. *Bu yuzden herkes kendisine emanet
edilen seylere hayati pahasina sahip cikmali ki ihanet gibi korkunc bir
sifattan ve bu sifatin neticesi olan kotu akibetten "emin" olsun. *
*(Zaman Gazetesi -FETHULLAH GULEN)*
 
Geri
Üst
AdBlock Detected

We get it, advertisements are annoying!

Sure, ad-blocking software does a great job at blocking ads, but it also blocks useful features of our website. For the best site experience please disable your AdBlocker.

I've Disabled AdBlock    No Thanks