55 yaşındaki Fadiye El-Zaher’in, geçtiğimiz Salı günü, Gazze Şeridi’nin merkezinde bulunan Şuheda El-Aksa Hastanesindeki rutin böbrek diyalizinin ardından eve döndüğü sanılıyor. Hastanenin elektrikleri kesildiğinde oğlu Emin, annesi ile beraberdi ve yedek jeneratörler, yakıt kıtlığından ötürü çalışmıyordu.
Emin ne yapacağını bilmeden koridorda bir ileri bir geri geziniyordu. Kız kardeşi Tahani, annelerini Gazze’deki başka bir hastaneye götürme teklifinde bulundu. Emin, hastaneyi aradı; fakat, hastaneden daha fazla hasta alınamayacağı bildirildi. Sonradan, hemşire geldi ve Emin’e “annesinin komaya girdiğini” söyledi. Bir saat sonra ise, annesinin öldüğü haberi geldi.
Fadiye’nin hikâyesi, Gazze’deki kronik hastalık teşhisi konulan yüzlerce hastayı bekleyen akıbeti örneklemektedir.
59 yaşındaki Halil El-Koreimah da, hemen hemen benzer şartlardan ötürü öldü. Astım hastası olan Halil, acil durumlarda kullanmak üzere evinde elektrikle çalışan ‘oksijen pompası’ bulunduruyordu. Halil, bu pompayı son kez kullanmaya ihtiyaç duyduğunda, bütün civarda hiç elektrik yoktu. Çok şükür ki, Halil’in oğlunun arkadaşında bir jeneratör vardı. Oğlu, hemen babasını arkadaşının evine götürdü ve orada pompayı jeneratöre bağladılar; böylece son anda kurtuldu.
Birçok Filistinli aile, kendilerine yardım etmek için var olan sağlık sisteminin gücüne olan inançlarını yitirdiler. Sağlık Bakanı Bassem Naim, tekrar vuku bulan elektrik kesintilerinden dolayı ‘büyük çapta’ ölümler beklediklerini söyledi. Naim, "El-Ahram Weekly"ye yaptığı açıklamada, solunum rahatsızlığı olan hastaların ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla var olan merkezi oksijen temin istasyonlarının güç bela işlevsel kılındığını ifade etti. Cerrahi işlemlerde ihtiyaç duyulan ‘sterilizasyon teçhizatı’, artık işlev göremez durumda bulunuyor. Ve çocukların sütleri için gerekli olan “pastörizasyon makineleri” çalışmıyor.
Yoğun bakımdaki onlarca solunum aygıtı, büyük bir olasılıkla çalışamaz halde bulunuyor; bu da yüzlerce hastanın ölmesi anlamına geliyor. Elektrik kesintileri nedeniyle, kuvöze ihtiyaç duyan yüzlerce çocuğun hayatta kalma olasılığı neredeyse imkânsız. Kalp üniteleri, fizik tedavi bölümleri ve diğer tesisler yakın bir zamanda işlev görmeyebilirler. Bakan Naim, “Ana ilaçların ve tıbbı tedarikin kısıtlılığına neden olan ve yüzlerce tıbbi malzemenin kullanılamaz hale gelmesine sebebiyet veren ‘Gazze bloku’ndan dolayı ortaya çıkacak olan sağlık yıkımı ile ilgili defalarca ikazlarda bulunduklarını” söyledi.
Filistinliler, yemek pişirmek için eski yöntemlere geri dönmek zorundalar. El-Maghazi Mülteci Kampı’nda yaşayan 57 yaşındaki Ayşe, şafak vaktinde 10 yaşındaki torunu Muhammed ile eşeğe binmişti ve portakal ve zeytin bahçelerine doğru gidiyorlardı. Her ikisi de kuru yaprak ve dallar aramak için yola çıkmışlardı. Ayşe, bu yaprak ve dalları, 12 kişilik ailelerine yemek yapmak için yakılacak olan ateşi beslemek amacıyla kullanıyor.
Gazze’yi sağdan sola çeviren Ömer Muhtar Caddesi’nden aşağıya doğru yürüdüğünüzde, benzin ve yakıt kıtlığından dolayı alışveriş dükkânlarını kapalı bulan insanların yüzlerindeki hüsran ile karşılaşırsınız. Müşterilerin çoğu şehre gidip geliyorlar ve evlerinde kahvaltı yapmaya vakitleri yok. İşletilmeye devam eden az sayıdaki lokantanın sahibi de, müşterilerini “bu işe devam edemeyebilecekleri” hakkında uyarıyorlar. Birçok fırıncı, İsrail’den gelen buğdayların kıtlığından ötürü, işletmelerini çalıştıramıyor.
Bu olağanüstü şartlar, sadece Filistinlilerin yedikleri için değil eğlenme yolları için de geçerlidir. Gazze’deki Birkat El-Wezz bölgesinde, bir grup erkek, her akşam, iğneli küçük nişan şeridinden yapılan kulübelerde bir araya geliyor. 42 yaşındaki Emir Boreik, her gecesini bu kulübede geçiriyor. Emir, televizyon ve bilgisayar olmadığı için sıkıldığını ve akşam namazından sonra eve gidecek ruh hali içerisinde olmadığını söylüyor.
Gençler genellikle, oyun oynamak veya muhabbet etmek suretiyle şehir meydanlarında takılıyorlar. Şehir meydanlarının civarlarında yaşayan aileler, bir araya gelen gençlerin seslerinden şikâyet ediyorlar. Onlar, bir gencin, elektrikler tamir edilene kadar evlerine gitmeyeceklerini söylüyorlar.
Elektrik kesintileri, Gazzelilerin sosyal kutlama veya taziye metotlarını da değiştirdi. Bazı ziyaretler, elektrikler gelene kadar ertelendi. Çocukları ve hanımıyla El-Maghazi Mülteci Kampı’nda yaşayan Usame Ahmed, yakındaki El-Noseirat kampında elektrikler var olduğunda, bu kampta yaşayan kayınpederlerini ziyaret ediyor. El-Noseirat kampında elektrikler kesildiğinde ve El-Maghazi Kampında elektrikler var olduğunda ise kayınpederleri ziyarete geliyorlar.
Elektrik kesintileri, çocukların okul ödevlerini yapma yöntemlerini bile değiştirdi. Birçoğu, eve gider gitmez ödevlerini bitirmeye çalışıyorlar ki, böylece ışık gitmeden ödevlerini halledebilsinler.
Elektrik kesintilerinin başlamasından bu yana birçok Filistinli aile, akşam yemeklerinden vazgeçmeye başladı. El-Maghazi Kampından olan 40 yaşındaki Mervan Abd Rabbu, “Weekly”ye ‘hanımının gece yemek yapmakta zorlandığını’ anlattı. Bu nedenle, aileler öğle yemeklerini geç yiyorlar ve topluca akşam yemeklerinden vazgeçmeye başladılar.
*27 Kasım–3 Aralık tarihli Haftalık El-Ahram Gazetesi’nde yayımlanmıştır
Emin ne yapacağını bilmeden koridorda bir ileri bir geri geziniyordu. Kız kardeşi Tahani, annelerini Gazze’deki başka bir hastaneye götürme teklifinde bulundu. Emin, hastaneyi aradı; fakat, hastaneden daha fazla hasta alınamayacağı bildirildi. Sonradan, hemşire geldi ve Emin’e “annesinin komaya girdiğini” söyledi. Bir saat sonra ise, annesinin öldüğü haberi geldi.
Fadiye’nin hikâyesi, Gazze’deki kronik hastalık teşhisi konulan yüzlerce hastayı bekleyen akıbeti örneklemektedir.
59 yaşındaki Halil El-Koreimah da, hemen hemen benzer şartlardan ötürü öldü. Astım hastası olan Halil, acil durumlarda kullanmak üzere evinde elektrikle çalışan ‘oksijen pompası’ bulunduruyordu. Halil, bu pompayı son kez kullanmaya ihtiyaç duyduğunda, bütün civarda hiç elektrik yoktu. Çok şükür ki, Halil’in oğlunun arkadaşında bir jeneratör vardı. Oğlu, hemen babasını arkadaşının evine götürdü ve orada pompayı jeneratöre bağladılar; böylece son anda kurtuldu.
Birçok Filistinli aile, kendilerine yardım etmek için var olan sağlık sisteminin gücüne olan inançlarını yitirdiler. Sağlık Bakanı Bassem Naim, tekrar vuku bulan elektrik kesintilerinden dolayı ‘büyük çapta’ ölümler beklediklerini söyledi. Naim, "El-Ahram Weekly"ye yaptığı açıklamada, solunum rahatsızlığı olan hastaların ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla var olan merkezi oksijen temin istasyonlarının güç bela işlevsel kılındığını ifade etti. Cerrahi işlemlerde ihtiyaç duyulan ‘sterilizasyon teçhizatı’, artık işlev göremez durumda bulunuyor. Ve çocukların sütleri için gerekli olan “pastörizasyon makineleri” çalışmıyor.
Yoğun bakımdaki onlarca solunum aygıtı, büyük bir olasılıkla çalışamaz halde bulunuyor; bu da yüzlerce hastanın ölmesi anlamına geliyor. Elektrik kesintileri nedeniyle, kuvöze ihtiyaç duyan yüzlerce çocuğun hayatta kalma olasılığı neredeyse imkânsız. Kalp üniteleri, fizik tedavi bölümleri ve diğer tesisler yakın bir zamanda işlev görmeyebilirler. Bakan Naim, “Ana ilaçların ve tıbbı tedarikin kısıtlılığına neden olan ve yüzlerce tıbbi malzemenin kullanılamaz hale gelmesine sebebiyet veren ‘Gazze bloku’ndan dolayı ortaya çıkacak olan sağlık yıkımı ile ilgili defalarca ikazlarda bulunduklarını” söyledi.
Filistinliler, yemek pişirmek için eski yöntemlere geri dönmek zorundalar. El-Maghazi Mülteci Kampı’nda yaşayan 57 yaşındaki Ayşe, şafak vaktinde 10 yaşındaki torunu Muhammed ile eşeğe binmişti ve portakal ve zeytin bahçelerine doğru gidiyorlardı. Her ikisi de kuru yaprak ve dallar aramak için yola çıkmışlardı. Ayşe, bu yaprak ve dalları, 12 kişilik ailelerine yemek yapmak için yakılacak olan ateşi beslemek amacıyla kullanıyor.
Gazze’yi sağdan sola çeviren Ömer Muhtar Caddesi’nden aşağıya doğru yürüdüğünüzde, benzin ve yakıt kıtlığından dolayı alışveriş dükkânlarını kapalı bulan insanların yüzlerindeki hüsran ile karşılaşırsınız. Müşterilerin çoğu şehre gidip geliyorlar ve evlerinde kahvaltı yapmaya vakitleri yok. İşletilmeye devam eden az sayıdaki lokantanın sahibi de, müşterilerini “bu işe devam edemeyebilecekleri” hakkında uyarıyorlar. Birçok fırıncı, İsrail’den gelen buğdayların kıtlığından ötürü, işletmelerini çalıştıramıyor.
Bu olağanüstü şartlar, sadece Filistinlilerin yedikleri için değil eğlenme yolları için de geçerlidir. Gazze’deki Birkat El-Wezz bölgesinde, bir grup erkek, her akşam, iğneli küçük nişan şeridinden yapılan kulübelerde bir araya geliyor. 42 yaşındaki Emir Boreik, her gecesini bu kulübede geçiriyor. Emir, televizyon ve bilgisayar olmadığı için sıkıldığını ve akşam namazından sonra eve gidecek ruh hali içerisinde olmadığını söylüyor.
Gençler genellikle, oyun oynamak veya muhabbet etmek suretiyle şehir meydanlarında takılıyorlar. Şehir meydanlarının civarlarında yaşayan aileler, bir araya gelen gençlerin seslerinden şikâyet ediyorlar. Onlar, bir gencin, elektrikler tamir edilene kadar evlerine gitmeyeceklerini söylüyorlar.
Elektrik kesintileri, Gazzelilerin sosyal kutlama veya taziye metotlarını da değiştirdi. Bazı ziyaretler, elektrikler gelene kadar ertelendi. Çocukları ve hanımıyla El-Maghazi Mülteci Kampı’nda yaşayan Usame Ahmed, yakındaki El-Noseirat kampında elektrikler var olduğunda, bu kampta yaşayan kayınpederlerini ziyaret ediyor. El-Noseirat kampında elektrikler kesildiğinde ve El-Maghazi Kampında elektrikler var olduğunda ise kayınpederleri ziyarete geliyorlar.
Elektrik kesintileri, çocukların okul ödevlerini yapma yöntemlerini bile değiştirdi. Birçoğu, eve gider gitmez ödevlerini bitirmeye çalışıyorlar ki, böylece ışık gitmeden ödevlerini halledebilsinler.
Elektrik kesintilerinin başlamasından bu yana birçok Filistinli aile, akşam yemeklerinden vazgeçmeye başladı. El-Maghazi Kampından olan 40 yaşındaki Mervan Abd Rabbu, “Weekly”ye ‘hanımının gece yemek yapmakta zorlandığını’ anlattı. Bu nedenle, aileler öğle yemeklerini geç yiyorlar ve topluca akşam yemeklerinden vazgeçmeye başladılar.
*27 Kasım–3 Aralık tarihli Haftalık El-Ahram Gazetesi’nde yayımlanmıştır