Doðuþ
New member
Dünya'ya inen Melek
Gece yine kararmış
Şu sema dan inen meleği görüyor musun
Bak üzerine aşkı, nasıl da sarmış
Seslensem ardından
Dönüp bana bakar mı
Yüzümde siyah bir peçe
Yaşlanmış bir asa'dır duran elimde
Beni tanır mı...
Aradan uzun yıllar geçti
Uzun yıllar...
Uzak kalalı bahardan
Kızıllaştı sema
Dile geldi toprak, selamlıyor
Hoş geldin ey...
'Sema dan inenler var'
Doğruldu dağlar
Hoş geldin dünyama
Hoşgeldin ey...
Yana çekiliyor yıldızlar
Yol veriyor bulutlar
İnenler var arş'tan...
Doğruluyor cinler; ruhlar
Gelen bir melektir; gelen bir görevli
Belkide bir haber var...
Bir melek iniyor sema'dan
Aşka bürünmüş...
İki üç yıldız, etrafında pervane
Aşk budur, der bir derviş
Aşk;
Görmektir, görülmezi
Geri çekilmiş yıldızlar
ışıklar sönmüş...
İniyor nûr, ağlayarak
Eğik boynu...
Çözdüğü yollar ak ak
Bize lutfedilen, yalnız bakmak
Yol; yolu yaratanındır
Emir O'ndandır...
Yaratılana düşen, denilen yere varmaktır
Rota bellidir; amaç belli
Bir yere varıldı...
Bilinmeyen, unutulan bir yere
Baktı...baktı...
Seslenir gibiydi geceye
'Yaratıldığımdan beri, aşığım bu yere'
Burası bir mezarlıktır belli
Eline aldı, sırtında getirdiği örtüyü
Önce kokladı...kokladı...
Bir damla göz yaşı düştü toprağa
Ağlar toprak...
Efendim; dedi
Önünde duran mezar'a bakarak
'Sizsiniz, dirilten ölüyü...'
Yağmur başladı...
Yer yüzü dile geldi...
Dua üstüne dua
Dua;
Gönlün akıp-bitmeyen şelalesiydi
Ağlıyor bulutlar; rahmet damlacıkları
Veliler dua'da...
Dervişler dua'da...
Kutup'lar; Gavs'lar...
İşte görüyor musun kuşları
Kim bilir; bunlar kimler...
Melek,
Elinde ki örtüyle, mezarı örter...
Getirdiği emaneti, Sahibine teslim eder
Efendim, diyerek
Diz çöker ve ağlar...
'Bu örtü;
Aşktır, sevda'dır, muhabbettir.
Bu Size,
Ümmetinizin, arif'lerinden bir hediyedir.'
Doğuş
Not: pek türkçemiz yok ama...
Gece yine kararmış
Şu sema dan inen meleği görüyor musun
Bak üzerine aşkı, nasıl da sarmış
Seslensem ardından
Dönüp bana bakar mı
Yüzümde siyah bir peçe
Yaşlanmış bir asa'dır duran elimde
Beni tanır mı...
Aradan uzun yıllar geçti
Uzun yıllar...
Uzak kalalı bahardan
Kızıllaştı sema
Dile geldi toprak, selamlıyor
Hoş geldin ey...
'Sema dan inenler var'
Doğruldu dağlar
Hoş geldin dünyama
Hoşgeldin ey...
Yana çekiliyor yıldızlar
Yol veriyor bulutlar
İnenler var arş'tan...
Doğruluyor cinler; ruhlar
Gelen bir melektir; gelen bir görevli
Belkide bir haber var...
Bir melek iniyor sema'dan
Aşka bürünmüş...
İki üç yıldız, etrafında pervane
Aşk budur, der bir derviş
Aşk;
Görmektir, görülmezi
Geri çekilmiş yıldızlar
ışıklar sönmüş...
İniyor nûr, ağlayarak
Eğik boynu...
Çözdüğü yollar ak ak
Bize lutfedilen, yalnız bakmak
Yol; yolu yaratanındır
Emir O'ndandır...
Yaratılana düşen, denilen yere varmaktır
Rota bellidir; amaç belli
Bir yere varıldı...
Bilinmeyen, unutulan bir yere
Baktı...baktı...
Seslenir gibiydi geceye
'Yaratıldığımdan beri, aşığım bu yere'
Burası bir mezarlıktır belli
Eline aldı, sırtında getirdiği örtüyü
Önce kokladı...kokladı...
Bir damla göz yaşı düştü toprağa
Ağlar toprak...
Efendim; dedi
Önünde duran mezar'a bakarak
'Sizsiniz, dirilten ölüyü...'
Yağmur başladı...
Yer yüzü dile geldi...
Dua üstüne dua
Dua;
Gönlün akıp-bitmeyen şelalesiydi
Ağlıyor bulutlar; rahmet damlacıkları
Veliler dua'da...
Dervişler dua'da...
Kutup'lar; Gavs'lar...
İşte görüyor musun kuşları
Kim bilir; bunlar kimler...
Melek,
Elinde ki örtüyle, mezarı örter...
Getirdiği emaneti, Sahibine teslim eder
Efendim, diyerek
Diz çöker ve ağlar...
'Bu örtü;
Aşktır, sevda'dır, muhabbettir.
Bu Size,
Ümmetinizin, arif'lerinden bir hediyedir.'
Doğuş
Not: pek türkçemiz yok ama...