BİR KISSA, BİN HİSSE
Şanlı sahabelerden biri hastalanmıştı.
Hazret-i Selman-ı Farisi (ra) onu ziyarete gitti.
Fakat hasta sahabi son nefesine gelmiş, can çekişiyordu.
Ölüm meleği, orada, sahabenin yakınındaydı.
Âhirete yolculuk emri çıkmıştı; besbelliydi.
Hazret-i Selman (ra) ölüm meleğine:
“Ey Melek! Ona yumuşak davran!” dedi.
Bu sırada hasta sahabenin (ra) mübarek dudakları açıldı, kapandı; bir şeyler fısıldadığı işitildi. Dedi ki:
“Melek, ben Müslümana yumuşak davranırım diyor.”
Şanlı sahabelerden biri hastalanmıştı.
Hazret-i Selman-ı Farisi (ra) onu ziyarete gitti.
Fakat hasta sahabi son nefesine gelmiş, can çekişiyordu.
Ölüm meleği, orada, sahabenin yakınındaydı.
Âhirete yolculuk emri çıkmıştı; besbelliydi.
Hazret-i Selman (ra) ölüm meleğine:
“Ey Melek! Ona yumuşak davran!” dedi.
Bu sırada hasta sahabenin (ra) mübarek dudakları açıldı, kapandı; bir şeyler fısıldadığı işitildi. Dedi ki:
“Melek, ben Müslümana yumuşak davranırım diyor.”