Ebced hesabını İslâm tarihinde ilk kez yahudiler yapmışlardır. Rasûlullah'a gelen bir grup yahudi Kur'an-ı Kerim'deki hurûf-ı mukattaa adı verilen Elif, Lâm, Mim, vb. harflerini Ebced'e göre değerlendirip, "İslâm ümmetinin ömrü, "Elif: 1, Lâm: 30, Mim: 40" olarak toplam 70 veya 71 yıldır" demişler; kendilerine hurûf-u mukattaa ile başlayan "Kef, He, Ye, Ayn, Sad, gibi diğer ayetler hatırlatılınca önce hesap etmeye başlamışlar, sonra bu işin altından çıkamamış, zihinleri karışmış, rezil olmuşlardır. Ashab ve Rasûlullah (s.a.s.) onların bu çocukça hesap işine gülmüşlerdir.
bazen halk arasında dolaşan ve Kur'an-ı Kerim'in şifa ile ilgili âyetlerinin ebced hesabına göre rakamların yazılıp bunlarla yapılan muskalar bulunmaktadır ki, bu rakamların şifa vereceğine inanmak küfürdür. Bu gibi hususlar Hz. Peygamber'in sünnetinde olmadığı gibi ashab, tâbiîn ve büyük imamların böyle bir şeye başvurmadıkları ilmen ve tarihen bilinen bir husustur. Ebced hesabına dayanarak ortaya çıkan Hurûfilik, bu işi Kur'ân ile fal bakmaya kadar götürmüştür. Bir devlet kuruluşu olarak Diyanet İşleri Başkanlığı'nın, devletin dinî anlayışını yansıtmak üzere 1960'larda yayımlanan ''Allah Bizimle" adlı bir kitapçıkta Ebced hesabı ile Hz. Peygamber (s.a.s.) ile ilgili olan bir âyeti, 27 Mayıs 1960 askeri darbesine tarih düşürmeye çalışmıştır. Oysa bu hesaplar, bir İsrailiyyat uydurması olup İslâm ile hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.