Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ateizm Nedir?

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,131
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Hiçbir ilâh kabul etmeyen, Tanrıtanımaz felsefi doktrinlerin ortak adı.
Sistemleştirilmiş bir ekol oluşturulmaksızın filozoflardan bir bölümünce benimsenmiş olan bu anlayış, doğrudan doğruya tanrının varlığını inkâr üzerine kuruludur. Bu özelliğiyle de benzer yanlar taşıyor olsa da- tanrının varlığını ya da mahiyetini tartışan doktrinlerden ayrılır; tanrının yokluğunu kesin bir biçimde öne sürer.


Hemen hemen tüm felsefe ekolleri ve öğretileri gibi ateizm'in kökleri de Eski Yunan'a uzanır. Maddeci yapı belirten çeşitli felsefe okullarının bağlıları, ontolojik yorumları sonucunda ateist bir inanç sergilemişlerdir. "Gölge etme başka ihsan istemem" sözüyle yaygın bir ünü bulunan Diyojen bunlardan biri ve felsefe tarihinde kâfir diye nitelenen ilk kimsedir. Atom kuramcısı Demokrit, onun izleyicisi Leocippus, Sofist'lerden Gorgias ve Protegoras, kendi adıyla anılan ekolün kurucusu Epikür, öne sürdükleri materyalist görüşler bağlamında birer ateist olarak göze çarparlar.


Rönesans'tan sonra Batı'da varlığını hissettiren din-dışı eğilimler ve özellikle de evrenin, doğanın ve insanın, insan toplumunun dinden bütünüyle soyutlanarak yorumlanması sonucu ortaya çıkan görüşler, ateist tutumlara büyük katkılarda bulunmuş, onlara bolca kullanabilecekleri veriler sağlamıştır.
Nitekim, dinden ve törelerden bağımsız bir siyasetin oluşturulması savını öne süren Makyavel, ateizm'i bu alana sokarken; birer ateist olmadıkları hâlde Dekart, David Hume ve Kant gibi kimselerin akılı dinden bağımsız kılma çabaları ve bu doğrultuda öne sürdükleri düşünceler çağdaş ateizm'e tutanaklar hazırlamış oldu. Pozitivist yorumlarla oluşturulan bilimsel kuramlar ve evrene yönelik rasyonalist bakış açılarının oluşturduğu ortam, Feuerbach'ın öne süreceği düşünceler için çok elverişliydi. XIX. Yüzyılın en önemli ve sonraki dönemler bakımından da en etkili ateisti olan bu düşünür, Tanrı'nın insana özgü ülkülerin bir yansıması olduğunu, insanın özgürlüğünün Tanrı'yı inkârla gerçekleşebileceğini öne sürmüş; dini insanın etkinlik alanına indiren bu görüşten yola çıkan Marks ise, ezilenlerin egemenliğiyle birlikte dinin de yok olacağı varsayımıyla ateizm'i doruk noktasına çıkarmıştır. Bu çizgiyi kemâline ulaştıran Nietzsche ise, "Tanrı'nın Ölümü" adlı kitabında, insanın kendisini bütünlemesi ve özünü bulması için göstermesi gereken en insanca tepkinin ateizm olduğunu söylemiştir.


Darwin, geliştirdiği kuramla Yaratıcı-Tanrı kavramını dışlarken; Freud, Tanrı inancının çaresizlik içindeki insanın çocukluk durumuna dönerek koruyucu bir babaya sığınma ihtiyacından doğduğunu öne sürerek, psikolojik çerçevedeki inkârı gündeme getirmek yoluyla ateizm'e bir başka boyut kazandırmıştır.


Yüzyılımızdaysa, ateizm'i Jean Paul Sartre, Albert Camus gibi varoluşçular temsil ettiler. Bunlar, insanın evrende bir başına olduğu ve kendi değerlerini belirlemek özgürlüğüne sahip bulunduğu düşüncesinden yola çıkarak, bu özgürlüğü kabulün kaçınılmaz sonucu olarak Tanrı'nın inkârına gitmektedirler.
Agnostizm (bilinmezcilik) ve Pozitivizm (olguculuk) gibi ateizm'i andıran görüşler, açıkça "tanrı yoktur" demeyip de "bilinemez" "tartışılması bilimsel değildir" türünden ifadeler kullandıklarından konumuzun dışında kalmaktadır.
İslâm literatüründe, dehriyye* diye adlandırılan ateizm, kronolojik bakımdan iki ayrı safha halinde irdelenebilir. Cahiliyye Dönemi Dehriliği ve İslâm sonrasındaki Dehriyyun...


Kur'an-ı Kerîm'de: "Dediler ki: o (hayat dedikleri) şey, dünya hayatımızdan başkası değildir; ölürüz, diriliriz, Ve bizi ancak dehr (zaman) helâk etmektedir.' Halbuki onların bu sözlerinde hiçbir ilimleri yoktur. Onlar ancak zanda bulunuyorlar. " (el-Casiye, 45/24) haberiyle bildirilen cahiliyye dehriliği, yaratılmayı inkârla zaman ve maddenin ebediliğini öne süren bir inançtır.


Felsefî anlamdaki İslâm sonrası dehrilik ise, muhtemelen, Sâsânîler döneminde yaygın bir inanç olarak gözlenen "herşeyi değiştiren ve herşeyden kuvvetli olan, tüm olayları oluşturan ve yönlendiren büyük güç, ilâhî zat olan Hürmüz değil, yalnızca sınırsız zamandır" temel inancı üzerine oturtulmuş bulunan zurvanig'in karşılığı ve uzantısıdır. Bu inancın sahipleri Allah'ı inkâr ederek, bütün oluşları zaman, dehr ya da felek adını verdikleri akışa bağlamaktaydılar.


Öte yandan, kısmî inkâr diyebileceğimiz bir tutum içinde bulunan maddiyun, tabiiyun (maddecilik, tabiatçılık) gibi düşüncelerle dehriliği karıştırmamak gerekir. Çünkü, dehrilikde, ateizm'de olduğu gibi kesin bir inkâr, Yüce Allah'ı açık bir biçimde yok sayma sözkonusudur. Yüce Allah'ın kimi esma ve sıfatlarını değil de, gerek yaratıcılık, gerek ilâhlık ve gerekse rablık plânında küllî bir inkâr vardır. Ateizm, gerçek anlamıyla, işte böylesine bir küllî inkârdır.
 

bcetin811

AMEL-Ý SALÝH
Katılım
27 Eyl 2006
Mesajlar
1,495
Tepkime puanı
110
Puanları
0
Yaş
42
Konum
Hayatýn içinden
Emeğine sağlık Bekir abi..

Son zamanlarda ateizm düşüncesi öyle bir boyut kazandı ki İngiltere'de "Tanrı yoktur" otobüsleri ile şehir şehir dolaşan sözde bilimadamları ve yandaşları ilim sahibi olmayan insanların kafalarını karıştırmaya başladı..Fakat Kur'an-ı Kerim'i açar açmaz karşımıza çıkan iki ayet var ki bu ayetleri okuyan bir kimse neden bilimsel yaklaşımla Allah'ın varlığını kanıtlamak zorunda olmadığını gösterebilir;

4- Ve onlar, sana indirilene, senden önce indirilenlere iman ederler ve ahirete de kesin bir bilgiyle inanırlar.(Bakara 4.ayet)


5- İşte bunlar, Rablerinden olan bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler bunlardır.(Bakara 5.ayet)


Bakara suresi 4.ayet ile 5.ayet birarada düşünüldüğünde öyle güzel bir mesaj vardır ki bunu ancak akıl sahibi olan kişiler anlayabilir..İman etmek öyle bir fazilettir ki hiçbir delile gerek yoktur..Sadece kalbimizin sesini dileyip ona kulak vermeniz yeterlidir..Kalpten iman eden kimselerin iç dünyasına indiğinizde Bakara suresi 6.ayette geçen "hidayet" açıkça kendini gösterir..

Bir ikinci nokta da ateizm fikrine sahip kimseler "ya varsa" düşüncesini zihninden atamaz..Çünkü bilimsel açıdan herhangi bir veriye sahip değildirler..Evrenin sonsuz olduğu düşüncesi bu asla kanıtlanamaz, çünkü tahmin edemeyeceğimiz kadar büyükte olabilir; yoktan varolduğu kanıtlansa, bu zaten Kur'an da açıkça bildirilmiştir ki yoktan birşey asla kendi kendine varolamaz..

Teizm düşüncesine sahip kimseler bu huzursuzluğu kesinlikle yaşamazlar..Allah'a, meleklerine ve ahiret gününe kesin bir bilgi ile iman ederler ve bu imanın hazzını hem dünyada hem de ahirette fazlasıyla alacaklardır..
 
Son düzenleme:

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
Zaten frederick nietzche nin "zerdüşt böyle buyurdu" kitabını okuyanlar varsa aramızda, bu düşünce akımın ne kadar sakat öğeler içerdiğini görmüştür. Ne kadar sapıklık ve ahlaksızlık varsa hepsi bu kitapta toplanmış, insanlara "bu böyledir, böyle olmalıdır" gibi demagojik bir anlatım tarzı ile ahkam kestiğini biliyorlardır.

Ateizm'in özgürlük olduğu fikrinde ısrar edenlerin, esasında nefslerinin köleleri olduğunu anlamaları için tek şey gerekiyor: Allah'ın (celle celaluhu) dilemesi. "O" (celle celaluhu) dilemedikçe, maalesef bu gibi insanlar daha çok kıvranacaklar, köleliklerinin farkında olmadan; özgürlük çığlıkları atmaya devam edecekler.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,131
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Bir kaç ateist forum dolaştım. İslamForum a zaman zaman gelen ateistlerin hal ve hareketlerini az çok biliyoruz. İslam'a aykırı inançları dışında çok bir farklılık görünmüyordu. Ancak ateist forumlarda ki ateist tarzları utanç, ibret ve üzüntü ile izledim. Allah'a,(cc) Peygamber'e (sav) ve Kur'an ı Azimüşşana ve ayrıca ilme, edebe, insana bu kadar edebsiz yaklaşan bir kavim olamaz.
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
Ateist olan insanların geçmişinde her zaman bir sorun vardır. genelde kendi hatalarından dolayı kendi hayatlarını çıkmaza sokmuşlardır bunlar, sonra da ''Allah neden bana acı veriyor'' gibi saçma düşüncelerle suçu kendilerinden atıp ateist olurlar, pek çoğu da ideolojiyi benimsediği için değil, zamanın modasına uyduğu ve sözüm ona özgürleştirdiği için olurlar.

Ateist sitelere girmek benim de sinirlerimi kaldırıyor, artık girmiyorum, zaten büyük çoğunluğu 18-19 yaş grubundan oluşan, işi gücü olmayan sorunlu insanların takıldığı pislik yerler. bence sizler de girmeyin, bırakın kendi kendilerine mutlu olsunlar.
 
K

kompLeks

Guest
ben sadece ateistlerle değil; herkesle münazara ediyorum. hristiyan bir forum buldum oraya da giriyorum. incilin değiştirilip değiştirilmediği hakkındaki yorumları okuyorum. eğer sorgulamak ve araştırmaksa aslolan, her şeyi okumanın yanı sıra herkesi de dinlemek ve anlamaya çalışmak gerekir. eğer adam gibi münazara ediyorlarsa siz de münazara edin. bence bir sakıncası yok.
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
ateistler münazara etmiyor sayın kompleks, sorun burada. ben sadece sanalda değil, gerçekte de çok ateist tanıdım, yüzde 99'u için konuşayım, tek yaptıkları küfretmek ve hakaret etmektir, en iyi ihtimalle ''saçmalık'' deyip geçmektir. kaldı ki gerçek ateist bu konularda münazara etmez, zaten salt olarak metafiziksel hiçbir şeye inanmaz çünkü.

ateizm bu olguların varlığını ya da yokluğunu tartışmaz, kökten reddeder. ''biz böyle inanıyoruz'' demezler, ''olmayan bir şeye neden inanalım'' derler, yani görüşlerin tartışılacağı bir ortam olmaz, çünkü onlar sizin inandığınıza saçmalık olarak bakarlar. bu yönüyle zaten münazara edilemeyecek kişilerdir. belki 100 tane ateistle bunları konuşmuşumdur, ama hiçbir tanesi bile beni adamakıllı dinlememiştir, tek yaptıkları kulaklarını tıkamak olmuştur. kimbilir, belki karşıma böyle olmayan biri çıkar, ama artık kimseyle tartışacağımı da sanmam, sonuçta her koyun kendi bacağından asılır.
 
K

kompLeks

Guest
sayın old_preacher;

yanlış hatırlamıyorsam, eskiden siz de bir ateisttiniz. tam emin değilim ama böyle söylediğinizi hatırlıyorum. eğer öyleyse siz de küfredermiydiniz? hakaret edermiydiniz? ve eğer öyleyse sizi değiştiren ve şuanki halinize getiren olay neydi çok merak ediyorum. özetle anlatabilir misiniz? sizi de dinlemek ve anlamak istiyorum.
 
K

kompLeks

Guest
şunu söylemeyi de unuttum. hristiyanlarla konuşuyor musunuz? onlar da mı küfür ve hakaret ediyorlar? bence hristiyanlarla münazara etmek, ateistlerle münazara etmekten daha çok şey kazandırır insana. ateistlerle münazara etmeyin demiyorum ama bir müslümanın bir hristiyanla münazara etmesinin ona daha çok şey kazandıracağına inanıyorum.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,131
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Münazara terbiyesine sahip her insanla münazara, müteala ve teati yapılır ama edeb, edeb, edeb.
İslamForum plafrormunda bunu yapabilmek için çalışıyoruz. Kim olursa olsun, edebe davet ediyoruz. Amacımız tebliğden çok, İslam'ı Ehli Sünnet akidesi çerçevesinde doğru anlatabilmek. Bu nedenle ne olursan ol, gel diyoruz. Kimseye zorla inanç aşılamıyoruz ama İslamı yanlış, eksik, bozuk telafuzlarla ananlarla davamız var.
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
sayın kompleks, ilk sorunuza cevap vereyim,

haklısınız, 9 yıl boyunca ateisttim ben(şu an kendime gülsemde), o kadar aşağılık ve iğrenç hakaretlerde bulunmamış olsam da zihniyetim aşağı yukarı aynıydı, ben de saçmalık olarak bakardım ve mantıklı bir tartışmaya girmezdim. anlatın demişsiniz, inşallah zamanımın uzun olduğu bir ara anlatmaya çalışırım, ancak ne kadar anlatsam da bunu ifade edemem, çünkü bu insanın iç dünyasıyla ilgili, çıktığı düşünsel bir yolculukla ilgili. kimileri bu yolculuğa çıkar, kimileri hiç zahmet etmez, kimileri cesaret edemez. ben bu yolculuğa çıkarken ''acaba yararıma mı olur zararıma mı'' gibi bir düşüncem yoktu, çünkü önceden de söylemiştim size, eğer düşünmeyi ve öğrenmeyi seven biri iseniz, bazı sorulardan asla kaçamazsınız, ne kadar erteleseniz de, düşünmek istemeseniz de o sorular sizi yakalar ve içine çeker. bana olan da buydu, ben uzun yıllar düşündüm, aynı zamanda hissettim, O'nu hissettim. bunun nasıl olduğunu elbette kelimelerle anlatamam.

ikinci olarak da, mesleğim gereği pek çok farklı din ve kültürden insanla sohbet etme imkanım oluyor, dolayısıyla evet, hristiyanlarla da çok sohbetim oldu. değişim göstermekle birlikte insan gibi tartışıyorlar, gerilmiyorlar, sadece sohbet edermiş gibi tartışıyorsunuz. ama hiçbiri bir ateist gibi adice küfürler etmez, zaten bir yabancıyla uzun süre muhattap olmak durumundaysanız konu ister istemez buraya geliyor, ama sıcak bir çerçevede gelişip aynı sıcaklıkta bitiyor. onlar size ''God bless you'' diyor, siz onlara ''Allah seni korusun'' diyorsunuz, tebessümle ayrılıyorsunuz.

neticede bir hristiyan sizin dininize küfretmez, illa küfredecekse müslümanların din adı altında yaptıklarına küfreder, tıpkı bizim onların din adı altında yaptıklarına ettiğimiz gibi... inancınıza küfretmez, çünkü tıpkı sizin gibi, onun yaşamının amacı da inandığı şey, onu da ayakta tutan bu. ama bir ateistte bu yoktur, küfrettiği şeyin sizin için ne kadar önemli ve değerli olduğunu asla düşünmez, böyle bir inceliğe gerek duymaz, sadece küfreder, alay etmeye çalışır. bu yüzden her dinden insan ile sohbet ederim, ama bir ateistle değil...
 
K

kompLeks

Guest
peki sayın old_preacher; vaktinizin olduğu bi zamanda ateist hikayenizi dinlemek isterim. bana özel mesaj da atabilirsiniz. hristiyanlarla ne tartıştığınızı merak ediyorum. yanlış bildikleri şeyleri söylediğiniz de bunu kabul ediyorlar mı? sizin yanlış bildiğinizi iddia ediyorlar mı?
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
genelde kabul etmiyorlar tabii, onlar da niçin inandıklarını açıklıyorlar. zaten direk ''sizin şu olay yanlış'' diye girerseniz lafa dinlemezler bile, dönüp giderler, sohbet ortamı yaratmak lazım. mesela ben genelde Hz.İsa'yı neden Tanrı olarak gördüklerini sorardım. kimisi gerçekten inandığını söylerken, kimisi bunu sembolik olarak gördüğünü söylerdi. onlar da bana hep müslümanların neden sürekli öldürdüğünü falan sorardı, öyle muhabbet sürüp giderdi. neticede sohbet olarak kalırdı.
 
K

kompLeks

Guest
genelde kabul etmiyorlar tabii, onlar da niçin inandıklarını açıklıyorlar. zaten direk ''sizin şu olay yanlış'' diye girerseniz lafa dinlemezler bile, dönüp giderler, sohbet ortamı yaratmak lazım. mesela ben genelde Hz.İsa'yı neden Tanrı olarak gördüklerini sorardım. kimisi gerçekten inandığını söylerken, kimisi bunu sembolik olarak gördüğünü söylerdi. onlar da bana hep müslümanların neden sürekli öldürdüğünü falan sorardı, öyle muhabbet sürüp giderdi. neticede sohbet olarak kalırdı.

sayın old_preacher;

peki öğrenebildiniz mi neden hz. isayı tanrı olarak görüyorlarmış?
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
evet, Katolikler, hz. isa nın Tanrı'nın oğlu olduğuna inanıyor. aynı zamanda peygamber olduğuna da inanıyorlar tabii ki ama normal bir insan olarak değil, Tanrı tarafından yollandığına inanıyorlar. hatta kitaplarında şöyle geçiyor,

"Çünkü Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlunu verdi. öyle ki, O'na iman edenlerin hiçbiri mahvolmasın, ama hepsi sonsuz yaşama kavuşsun" (Yuhanna 3:16)

yani Tanrı nın oğlu olduğuna göre kendisi de bir nevi Tanrı oluyor.

inananlar bu şekilde inanıyorlar, dediğim gibi bunu sembolik olarak gördüğünü söyleyenler de oldu. yani onlar da Tanrı nın oğlu diyorlar, ama öyle olmadığını biliyorlar, normal bir peygamber olarak inanıyorlar. ''Tanrı'nın oğlu'' sadece bir söylem olarak beliriyor onlarda.

bunlar katolik mezhebi için geçerli, diğer mezheplerde ufak tefek farklılıklar oluyor, mesela Aryanizm mezhebinde hz. İsa nın Tanrısallığı kabul edilmez, onlar da bizim gibi sadece peygamber olarak inanırlar.
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
Atesitlik nedir ? sorusuna en yalın ve kestirme cevap aleni kafirliktir denir.
Lafı sözü çok dolandırmaya ne gerek var.
Hristiyan da kafirdir ayrıca, musevi de. Neden ? Ateist baştan Allah (Celle celaluhu) kavramını yok sayıyor. Bu neden ile kafir.
Hristiyan, haşa İsa (as.)'ı Allah'ın (Celle celauhu) oğlu sayıyor, bu neden ile kafirdir.
Museviler de yine haşa Üzeyir (as.)'ı Allah'ın (Celle celaluhu) oğlu sayıyor, bu nedenle kafirdir.

Allah (Celle celaluhu) kul gibi bir varlıkmış gibi çocuk isnad ediyorlar. Sübhannallah, O (Celle celaluhu) şanı çok yüce bir varlıktır, yarattığına benzemiş olmaktan, yada yarattığını kendine benzetmiş olmaktan da münezzehtir.
 

groll

New member
Katılım
22 Eyl 2011
Mesajlar
36
Tepkime puanı
6
Puanları
0
Çünkü Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlunu verdi. öyle ki, O'na iman edenlerin hiçbiri mahvolmasın, ama hepsi sonsuz yaşama kavuşsun" (Yuhanna 3:16)

Tamamen saçmalık.Batıdaki dinsizlik oranın bu kadar yüksek olmasına şaşmamalı.
 
K

kompLeks

Guest
evet, Katolikler, hz. isa nın Tanrı'nın oğlu olduğuna inanıyor. aynı zamanda peygamber olduğuna da inanıyorlar tabii ki ama normal bir insan olarak değil, Tanrı tarafından yollandığına inanıyorlar. hatta kitaplarında şöyle geçiyor,

"Çünkü Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlunu verdi. öyle ki, O'na iman edenlerin hiçbiri mahvolmasın, ama hepsi sonsuz yaşama kavuşsun" (Yuhanna 3:16)

yani Tanrı nın oğlu olduğuna göre kendisi de bir nevi Tanrı oluyor.

inananlar bu şekilde inanıyorlar, dediğim gibi bunu sembolik olarak gördüğünü söyleyenler de oldu. yani onlar da Tanrı nın oğlu diyorlar, ama öyle olmadığını biliyorlar, normal bir peygamber olarak inanıyorlar. ''Tanrı'nın oğlu'' sadece bir söylem olarak beliriyor onlarda.

bunlar katolik mezhebi için geçerli, diğer mezheplerde ufak tefek farklılıklar oluyor, mesela Aryanizm mezhebinde hz. İsa nın Tanrısallığı kabul edilmez, onlar da bizim gibi sadece peygamber olarak inanırlar.

sayın old_preacher;

sormadınız mı peki tanrının oğlu olur mu diye? tanrı doğar mı doğrulur mu diye? tanrının oğlu olduğuna göre eşi de olmalı demediniz mi?
 
K

kompLeks

Guest
Atesitlik nedir ? sorusuna en yalın ve kestirme cevap aleni kafirliktir denir.
Lafı sözü çok dolandırmaya ne gerek var.
Hristiyan da kafirdir ayrıca, musevi de. Neden ? Ateist baştan Allah (Celle celaluhu) kavramını yok sayıyor. Bu neden ile kafir.
Hristiyan, haşa İsa (as.)'ı Allah'ın (Celle celauhu) oğlu sayıyor, bu neden ile kafirdir.
Museviler de yine haşa Üzeyir (as.)'ı Allah'ın (Celle celaluhu) oğlu sayıyor, bu nedenle kafirdir.

Allah (Celle celaluhu) kul gibi bir varlıkmış gibi çocuk isnad ediyorlar. Sübhannallah, O (Celle celaluhu) şanı çok yüce bir varlıktır, yarattığına benzemiş olmaktan, yada yarattığını kendine benzetmiş olmaktan da münezzehtir.

sayın raşid;

siz müslüman mısınız?
 
Üst Alt