Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
(Allah'ım sen affedicisin, affı seversin, beni affeyle.)
- Konbuyu başlatan seyfullah putkýran
- Başlangıç tarihi
Kadir gecesi kaç defa yaşandı ?
Kadir gecesi kaç defa yaşandı ?
Seyfullah Putkıran'dan alıntıdır.
Müminlerin annesi Hz.Aişe (r.a.) şöyle diyor :
Dedim ki: Ya Resullullah, Kadir Gecesi'ni bilirsem onda ne şekilde dua edeyim? Şöyle buyurdu:
Allahümme inneke afüvvün kerîmün tuhibbül afve fa'fü anni. (Allah'ım sen affedicisin, affı seversin, beni affeyle.)
-------------------------------------------------------------------------
Hangi gece veya gündüz farketmez, bu duaya katılmamak mümkün deyildir. Yani hak olan söz kime ait olursa olsun kabul etmeliyiz.
Kadir gecesine gelince o, biraz çetrefilli bir konudur. Çünkü Allah peygamberine bu konuda '' Kadir gecesini sana ne bildirdi '' buyurarak onun bu konuda hiç bir bilgisinin olmadığını vurguladıktan sonra açıklamasını bizzat kendisi yapıyor.
Surenin başında '' Enzelna hu '' kelimesinin sonundaki zamir olan '' hu '' (onu) ile Kur'an olduğunu açıklıyor. Yani Kur'an'ın indiği gece Kur'anla kıymetlenmiş oluyor. Kur'an bir defa indiğine göre o vahyin ilk gecesinden başka kadir gecesi olmamiştır, bundan sonra da olmayacaktır.
Hangi gecenin kadir gecesi olduğu hakkındaki spekülasyonlar ise karanlık kuyuya taş atmaktan başka bir şey deyildir. Bu konuyla ilgili rivayet sayısı on adetten fazladır. Bunların tamamı tahminden öteye geçmeyen, özellikle de 27. gece uydurması '' lEYLETÜL KADR '' kelimesinin lam-ı tarif ile beraber Arapça 9 harften oluşması ve aynı surede 3 defa geçmesi, bu ikisinin (3-9) birbiriyle çarpılması ile elde edilen 27 rakamından yola çıkılarak ihtilaflardan kurtulabilme hilesinden başka çare bulamayışın getirdiği sonuçdur.
İslamın ibadet esprisi devamlılık arzeden bir özelliğe sahip olup, aksine özel günlerle promosyonlar dağıtan, belirli gün veya geceler icat edenlerin zanettiği gibi Allah'tan uzaklaşmayı amaçlayan bir din deyildir.
Müslüman; nefes alıp verdiği her anın hesabını vereceğinin bilincinde olması gereken bir sorumluluk taşımakla mükelleftir. Yoksa '' Bin aydan hayırlı olduğuna göre '' onu ömrümde bir defa yaşasam bana ebedi yeter '' mantığını taşıyan milyonları bulan müslüman sayısı vardır. Bu çarpık akidenin sebebi; dikkatlerin Kur'an yerine geceye çekilerek, olayın saptırılmış olması neticesinde çoğu müslümanların, kısa zamanda köşe dönmece hastalığına kapılmasını sağlamıştır. Hatta tesbih namazı gibi uydurma nafilelerin maksadı da aynıdır.
Kadir gecesi kaç defa yaşandı ?
Seyfullah Putkıran'dan alıntıdır.
Müminlerin annesi Hz.Aişe (r.a.) şöyle diyor :
Dedim ki: Ya Resullullah, Kadir Gecesi'ni bilirsem onda ne şekilde dua edeyim? Şöyle buyurdu:
Allahümme inneke afüvvün kerîmün tuhibbül afve fa'fü anni. (Allah'ım sen affedicisin, affı seversin, beni affeyle.)
-------------------------------------------------------------------------
Hangi gece veya gündüz farketmez, bu duaya katılmamak mümkün deyildir. Yani hak olan söz kime ait olursa olsun kabul etmeliyiz.
Kadir gecesine gelince o, biraz çetrefilli bir konudur. Çünkü Allah peygamberine bu konuda '' Kadir gecesini sana ne bildirdi '' buyurarak onun bu konuda hiç bir bilgisinin olmadığını vurguladıktan sonra açıklamasını bizzat kendisi yapıyor.
Surenin başında '' Enzelna hu '' kelimesinin sonundaki zamir olan '' hu '' (onu) ile Kur'an olduğunu açıklıyor. Yani Kur'an'ın indiği gece Kur'anla kıymetlenmiş oluyor. Kur'an bir defa indiğine göre o vahyin ilk gecesinden başka kadir gecesi olmamiştır, bundan sonra da olmayacaktır.
Hangi gecenin kadir gecesi olduğu hakkındaki spekülasyonlar ise karanlık kuyuya taş atmaktan başka bir şey deyildir. Bu konuyla ilgili rivayet sayısı on adetten fazladır. Bunların tamamı tahminden öteye geçmeyen, özellikle de 27. gece uydurması '' lEYLETÜL KADR '' kelimesinin lam-ı tarif ile beraber Arapça 9 harften oluşması ve aynı surede 3 defa geçmesi, bu ikisinin (3-9) birbiriyle çarpılması ile elde edilen 27 rakamından yola çıkılarak ihtilaflardan kurtulabilme hilesinden başka çare bulamayışın getirdiği sonuçdur.
İslamın ibadet esprisi devamlılık arzeden bir özelliğe sahip olup, aksine özel günlerle promosyonlar dağıtan, belirli gün veya geceler icat edenlerin zanettiği gibi Allah'tan uzaklaşmayı amaçlayan bir din deyildir.
Müslüman; nefes alıp verdiği her anın hesabını vereceğinin bilincinde olması gereken bir sorumluluk taşımakla mükelleftir. Yoksa '' Bin aydan hayırlı olduğuna göre '' onu ömrümde bir defa yaşasam bana ebedi yeter '' mantığını taşıyan milyonları bulan müslüman sayısı vardır. Bu çarpık akidenin sebebi; dikkatlerin Kur'an yerine geceye çekilerek, olayın saptırılmış olması neticesinde çoğu müslümanların, kısa zamanda köşe dönmece hastalığına kapılmasını sağlamıştır. Hatta tesbih namazı gibi uydurma nafilelerin maksadı da aynıdır.