Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Âhir Zamanda İlmin Kaldırılıp Alınması; Cehalet ve Fitnelerin Zuhuru

sumisali

New member
Katılım
3 Nis 2009
Mesajlar
1,903
Tepkime puanı
2,112
Puanları
0
Bize Şeyban b. Fcrrûh rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Abdü'l-Vâris rivayet etti, (Dedi ki) : Bize Ebu't-Teyyah rivayet etti. (Dedi ki) : Bana Enes b. Mâlik rivayet etti. (Dedi ki) : Resûlüllah (SaUallahii Aleyhi ve Sellem);

«Kıyamet alâmetlerinden bâzdan İlmin kaldmlması, cehlin subûfr bul*ması, şarabın içilmesi ve zinanın açığa çıkması d ıs1.» '»uyurdular.



9- (...) Bize Muhammud b. Müscımâ ile İhnü Beşjşâr rivayet ettiler. (Dediler ki) : Bize Muhammed b. Ca'fer rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Şu'be rivayet etti. (Dedi ki) : Katâde'yi, Enes b. MâHk'den naklen rivayet eder*ken dinledim. Enes şöyle demiş : Size Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Selleın) den dinlediğim bir hadîsi rivayet edeyim mi? Onu kendisinden işitmiş olarak benden sonra size hiç bir kimse rivayet etmez :

«Şüphesiz ki, ktyâmei alâmetlerinden bâzıları ilmin kaldırılması, cehlin zuhur etmesi, zinanın alıp yürümesi, şarabın içilmesi ve erkekler giderek kadınların kalmasıdır. Hattâ elli kadına bakacak bir kayyım olacaktır.» buyurdular.

(...) Bize Ehû Bekr b. Ebî Şeybe rivayet etti. (Dedi ki) : Bize hammed b. Bişr rivayet etti. H.

Bize Ebû Kür ey b de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Abde ile Üsâme rivayet ettiler. Bu râvilerin hepsi Saîd b. Ebî Arûbe'den, o da Katâde'den, o da Enes b. Mâlik'den, o da Peygamber (SaUallahü Aleyhi ve Sellem)'den naklen rivayet etmişlerdir. İbnü Bişr ile Abde'nin hadîslerinde : «Onu size benden sonra kimse rivayet etmez. Ben Resûlüllah (SaUallahü Aleyhi ve Scllrmi'ı şöyle buyururken işittim...» ibaresi vardır. Ve râvi hadîsi yukarki gibi anlatmıştır.



10- (2672) Bize Muhammed b. Abdillah b. Nümeyr rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Veki' ile babam rivayet ettiler. (Dediler ki) : Bize A'meş rivayet etti. H.

Bana Ebû Saîd El-Eşec de rivayet etti. Lâfız onundur. (Dedi ki) : Bize Veki' rivayet etti. (Dedi ki) : Bize A'meş, Ebû Vâil'den rivayet etti. (Demiş ki) : Abdullah ve Ebû Musa ile birlikte oturuyordum. Şunu söy*lediler : Resûlüllah (SaUallahü Aleyhi ve Sellem):

«Şüphesiz kıyametin önünde Öyle günler vardır kİ, o günlerde ilim kaldırılacak, cehil inecek, o günlerde here çoğalacaktır. Here katildir.» buyurdular.



(...) Bize Ebû Bekr b. Nadr 1>. Ebî'n-Nadr rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ebu'n-Nadr rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ubeydullah El-Eşcaî, Süf-yân'dan, o da A'meş'den, o da Ebû Vfıü'den, o da Abdullah ile Ebû Musa'I-Eş'arî'den naklen rivayet etti. Şöyle demişler: liesûlüllah (Stıllallahü Aleyhi ve Sellem) buyurdu ki... H.

Bana Kasım b. Zekeriyya da rivayet etti. (Dedi ki) ; Bize HUseyn EI-Cu'O, Zâide'den, o da Süleyman'dan, o da Şakîk'den naklen rivayet etti. Şöyle demiş : Abdullah ve Ebû Musa ile birlikte oturuyordum. Onlar konuşuyorlardı. Ve: RcsûlüHah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, dediler.

Râvi, Veki1 ile İbnü Nümeyr'm hadîsi gibi rivayette bulunmuştur.



(...) Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe ile Ebû Küreyb, ibnü Nümeyr ve İshâk El-Hanzalî toptan Ebû Muâviye'den, o da A'meş'den, o da Şakîk'-dan, o da Ebû Musa'dan, o da Peygamber (Sallailahü Aleyhi ve Sellem)'''den naklen bu hadîsin mislini rivayet ettiler.



(...) Bize İshâk b. İbrahim rivayet etti, (Dedi ki) : Bize Cerir A'meş'*den, o da Ebû VâH'den naklen haber verdi. (Şöyle demiş) : Ben Abdullah ve Ebû Musa ile birlikte oturuyordum. Onlar konuşuyorlardı. Ebû Musa şöyle dedi: Resûlüllah (Sallailahü Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki...

Râvi yukarkİ hadîsin mislini anlatmıştır.



11- (157) Bana Harmele b, Yahya rivayet etti. (Dedi ki) : Bize İbnü Vehb haber verdi. (Dedi ki) : Bana Yûnus, İbnü Şihab'dan naklen haber verdi. (Demiş ki)': Bana Humeyd b. Abdİrrahman b. Avf rivayet etti ki: Ebû Hikeyre şunu söylemiş: Resûlüllah (Sallailahü Aleyhi ve Selleri):

«Zaman yaklaşacak, ilim alınacak, fitneler zuhur edecek, cimrilik yer*leşecek ve here çoğalacaktır.» buyurdu. Ashâb :

— iler nedir? diye sordular. «Katildir...» buyurdu.



(...) Bize Abdullah b. Abdirraîıman Ed-Dârimî rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ebu'l-Yeman haber verdi. (Dedi ki) : Bize Şuayb, Zührî'dcn naklen haber verdi. (Demiş ki) : Bana Humeyd b. Abdİrrahman, ZührP-den rivayet etti ki: Ebû Hüreyre şöyle demiş : Resûlüllah (Sallailahü Aleyhi ve Selle m);

«Zaman yaklaşacak ve il'ım alınacaktır...» buyurdular. Sonra râvi ha*dîsin mislini ııakletmiştir.



12- (...) Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Abdü'1-A'lâ Ma'mer'den, o da Zührî'den, o da Saîd'den, o da Ebû Hürey-re'den, o da Peygamber (Sallailahü A leyhi ve Sellem) 'den naklen rivayet etti. Şöyle buyurmuşlar:

«Zaman yaklaşacak ve ilim noUsanlaşacakîir...» Sonra râvi yukarki İki râvinin hadîsleri gibi nakletmiştir.



(...) Bize Yahya b. Eyyûb ile Kuteybe ve îbni Hucur rivayet ettiler. (Dediler ki) : Bize İsmail (yâni İbni Cafer) Alâ'dan, o da babasuıdan, o da Ebû HüreyreMen naklen rivayet etti. H.

Bize İbnü Nümeyr ile Ebû Kürcyh ve Anmı'n-Nâkid da rivayet et*tiler. (Dediler ki) : Bize İshâk b. Süleyman, Hanzelc'dcn, o da Sâlim'den, o da Ebû Hüreyre'dcn naklen rivayet etti. H.

Bize Muhammed b. Kâfi' dahî rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Abdür-rezzak rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ma'mer, Hcmmara b. Münebbih'den, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivayet etti. II.

Bana Ebu't-Tahir dahi rivayet etti. (Dedi ki) : Bize İbnü Vehb Amr b. Hâris'den, o da Ebû Yûnus'tan, o da Ebû Hüreyre'den naklen haber verdi. Bu râvilerin hepsi Zührî'nin Humeyd'den, onun da Ebû Hüreyre'den rivayet ettiği hadîs gibi: «Peygamber (Scllaliahü A leyhi ve Sellenı) 'den» de*diler. Yalnız onlar: «Cimrilik yerleştirilir...» cümlesini anmadılar.





13- (2673) Bize Kuteybe b. Saîd rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Cerîr, Hişam b. Urve'den, o da babasından naklen rivayet etti. (Demiş ki) : Ben Abdullah b. Amr b. Âs'ı şöyle derken işittim. Rcsûiüllah (SaUallahü Aleyhi ve Settemyi:

«Şüphesiz Allah ilmi insanlardan çekip alıvermez. Lâkin ilmi, ulemâyı almakla kaldırır. Nihayet hiç bir âlim bırakmadığı vakit, İnsanlar bir ta*kım cahilleri baş edinirler. Onlara sual sorulur, ilİmsiz fetva verirler; bu suretle hem saparlar, hem saptırırlar.» buyururken İşittim.



(...). Bize Efcu'r-Ilabi' El-Alekî rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Hammad (yâni İbni Zeyd) rivayet etti. H.

Bize Yahya b. Yahya da rivayet etti. (Dedi ki) ; Bize Abtad b. Ab-bâd ile Ebû Muâviye haber verdiler. H.

Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeyhe ile Züheyr b. Harb da rivayet ettiler. (Dediler ki) : Bize Veki' rivayet etti. Ii.

Bize Ebû KÜreyb dahi rivayet etti. (Dedi ki) : Bize İbnü İdris ile Ebû İlsâmc, İbnü Nümeyr ve Ahde rivayet ettiler. II.

Bize İbnü Ebî Ömer de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Süfyân rivayet etti. II.

Bana Muhammed b. Hatim de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Yahya b. Saîd de rivayet etti. H.

Bana Ebû Bekr b. Nâfi' dahî rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ömer b. AU rivayet etti. H.

Bize Abd b- Humeyd dahî rivayet etti, (Dedi ki) : Bize Yezid b, Ha*run rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Şu'be b. Haccâc haber verdi. Bu râvİ-lerin hepsi Ilişâm h. Urve'den, o da babasından, o da Abdullah h. Amr'dan, o da Peygamber (SallaHahü.A leyhi ve Seltem) 'den naklen Cerîr'in hadîsi gibi rivayet ettiler. Ömer b. Ali'nin hadîsinde şu ziyade de vardır : «Sonra Abdullah b. Amr'a sene. başında rastlayarak kendisine sordum da, bize hadîsi eskiden rivayet ettiği gibi iade etti. Ben Resûlüllah (SaUailahü Aleyhi ve Sellemyi buyururken işittim, dedi.»



(...) Bize Muhammed b. Müsennâ rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ab*dullah b. Humran, Abdu'l-Hamid b. Ca'fer'den rivayet etti. (Demiş ki) : Bana babam Ca'fer, Ömer b. Hakem'den, o da Abdullah b. Amr b. Âs'-dan, o da Peygamber (SallaHahü Aleyhi ve Sellem)1'den naklen haber verdi. Kavi Hişâm b. Urve'nin hadîsi gibi rivayet etmiştir.



14- (...) Bize Harmele b. Yahya Et-Tü'cîbî rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Abdullah b. Vehb haber verdi. (Dedi ki) : Bana Ebû Şüreyh rivayet etti. Ona da Ebu'l-Esved, Urve b. Ziibeyr'den naklen rivayet etmiş. Urvc (Demiş ki) : Bana Âişe şunu söyledi:

— Ey kız kardeşimoğlu! Duydum ki, Abdullah b. Amr hacca gider*ken bize uğrayacakmış. Onunla görüş de kendisine (bir şeyler) sor! Çün*kü-o Peygamber (Salîallahü A leyhi ve Seliem) 'den çok ilim nakJetmiştir. Ur*ve demiş ki : Bunun üzerine ben kendisiyle görüşerek ona birçok şeyler sordum. Onları Resûlüllah (Salîallahü Aleyhi ve Seliem) 'den naklen söylü*yordu.

Urve şöyle demiş : Anlattıkları meyanında şu da vardı. Peygamber (Salîallahü Aleyhi ve Sellem):

«Şüphesiz Allah ilmi İnsanlardan çekip ahvermez. Lâkin ulemâyı kabze-der, onlarla birlikte İlmi de kaldırır. Ve insanlar arasında bîr takım câhil başlar bırakır. Bunlar insanlara ilimsiz fetva verirler; bu suretle hem sa*parlar, hem saptırırlar.» buyurdular.

Urve şöyle demiş : Ben bu hadîsi Âişe'ye rivayet ettiğim vakit onu pek büyük gördü ve yadırgadı.

— Sana kendisinin Peygamber (Salîallahü Aleyhi ve Sellem) founu söy*lerken işittiğini anlattı mı? dedi,

Urve demiş ki : Ertesi sene olunca Âişe bana :

— İbnü Amr gelmiş onunla görüş, sonra ona söz aç, tâ ki ilim hak*kında sana anlattığı hadîsi kendisine sor! dedi. Ben de kendisiyle görü*şerek ona bir şeyler sordum. Ve bu hadîsi bana ilk defada anlattığı gibi anlattı.

Urve şöyle demiş : Âişe'ye bunu haber verdiğim vakit:

— Onun doğru söylemekten başka bir şey yapmadığını zannederim. Sanırım ki, bu hadîse hiç bir şey ziyâde ve noksan etmemiştir.» dedi.

Bu hadîslerden Hz. Enes rivayetini Buharı ile Nesâî «Kitâbu'l-İlim»'de; Ebû Musa ile Ebû Hüreyre rivayet*lerini Buhârî «Kitâbu'l-Fiten»'de tahric etmişlerdir.

Bu hadîslerde Resûlüllah (Salîallahü Aleyhi ve Sellem) kıyametin küçük alâmetlerinden bazılarını beyan etmiştir. Ki onlar ilmin kaldırılması, ceh*lin yerleşmesi; şarabın içilmesi, zinanın meydana vurması; erkeklerin azal*ması, hercümercin çoğalması; cimriliğin kalblere yer etmesi, câhillerin baş olmasıdır.

îlmin kaldırılmasından murad; kalblerden silinmesi değil, ulemânın azalmasıdır. Nitekim bu cihet rivayetlerin bazısında tasrih edilmiştir.

İlmin yerini cehil alacak ve bir takım câhiller dinî hususatta başa geçerek kendi reyleriyle fetva vereceklerdir. Kaadî Iyâz: «Bu hâl zamanımızda Peygamber (Salîallahü Aleyhi ve Sellem) 'in haber verdiği gibi zuhur etmiştir.» diyor. Şeyh Kutbud-Din: «Ben derim ki, Kaadî 'nin zamanında bunca ulemâ bulunmasına rağmen, bu sözü söylemişse, bizim zamanımıza ne buyrulur.» demiş; Allâme Aynî de şunları söylemiştir: Şeyh Kutbu'd-Din zamanında bunca futana, dört mezbebden ulemâ ve büyük muhaddisler bulunduğu halde bunu söylemişse; bizim zamanımıza ne denir? Beldeler ulemâdan hâli kal*mış. Cahiler ta'ym suretiyle fetva ve tedris mevkilerinin başına geçiril*miştir. Artık biz selâmet ve afiyet dileriz.>

Biz de deriz ki: Gelin bir de bizim zamanımızı görün. Artık bunlar moda oldu. Kendi fikrine göre fetva verenlere bugün aydın din adamı deniliyor. La havle velâ kuvvete illâ billab...

tcMnin resmen alıp yürümesi, zinanın açığa vurması vesaire kıyamet klarnetleri hiç bir devirde bugünkü kadar açık ve pervasız görülmemiş ve işitilrnemistir. Allah müslümanlara intibahlar nasîb etsin.

Erkeklerin azalması harblerde öldürülmeleri sebebiyle olacaktır. Nitekim İkinci Dünya Harbi'nden sonra bilhassa Almanya'da bu hal kendini göstermiş, kadınlar çoğalınca ahlâk kökünden yıkılıp gitmiştir.

Zamanın yaklaşmasından murâd ne olduğu ulemâ arasında ihtilaf*lıdır. Bâzıları bundan kıyametin yakınlığı kastedildiğini söylemiş; bir ta*kımları zevk-ü safadan senenin ay, ayın hafta, haftanın gün gibi kısa ge*leceğini; daha başkaları günlerin, gecelerin hakikaten kısalacağını söyle*mişlerdir. ?

Hz. Âişe'nin Abdullah b. Amr hakkındaki sözleri onu itham için değil, hadisi karıştırmış olmasından yahut hikmet kitabların-dan okuyup da, Resûlüllah (Saîlallahü Aleyhi ve Selleın) 'den duydum sanarak söylemesinden endişe ettiği içindir. Hz. Abdullah ikinci sene aynı hadîsi tekrar edince Âişe (Rndiyallahü anha) 'nın kalbi mutmain olmuş, onu hakikaten Resûlüllah (Sallailahü Aleyhi ve Selîem) 'den işittiğine kanaat getirmiştir, Onun hadîsinde ilme teşvik ve âlimin faziletini itiraf vardır.
 
Üst Alt