4 büyük halifeden hikayeler

numan

New member
İmâm-ı Fahreddîn-i Râzî “rahmetullahi aleyh” yazmışdır. Birgün sultân-ı kevneyn ve Resûl-i sekaleyn ve habîb-i Rabbilâlemîn Muhammed Mustafâ “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretlerine bir gümüş yüzük hediyye getirdiler. Hazret-i Ebû Bekre verdi. Yâ Atîk. Var, bunu bir kuyumcuya götür. Üzerine (Lâ ilâhe illallah), kazısın [ya’nî yazsın], buyurdu. Hazret-i Ebû Bekr yüzüğü alıp, kuyumcuya götürdü. Dedi ki, bu yüzüğün üzerine (Lâ ilâhe illallah, Muhammedün Resûlullah) nakş eyle. Bunu Sultân-ı Enbiyâ emr etmemişdi. Lâkin, hazret-i Ebû Bekr “radıyallahü teâlâ anh”, Allahü teâlânın ism-i şerîfinden, hazret-i Habîbi ekremin ism-i şerîfi ayrı olmasını lâyık görmedi. Onun için, kuyumcuya böyle ısmarladı. Kuyumcu da, emr-i şerîfleri mûcibince yüzüğün kaşı üzerine kazıyıp, tekrâr, Ebû Bekre teslîm eyledi. Onlar da mubârek yüzüğü eline alıp, Fahr-i kâinâta getirirken, Allahü teâlâ hazretleri, azamet ve kibriyâsı ile, hazret-i Cebrâîl aleyhisselâma emr eyledi ki, yâ Cebrâîl! Acele yetiş. Habîbimin yüzüğüne Ebû Bekrin adını yaz. Çünki, Ebû Bekr, benim ism-i şerîfimden Habîbimin isminin ayrı olmasını lâyık görmedi. Ben de lâyık görmedim ki, Habîbimin isminden, Ebû Bekrin ismi ayrı olsun. Hazret-i Cebrâîl aleyhisselâm derhâl yetişip, mubârek yüzük Ebû Bekrin elinde iken ve haberi yok iken, yüzüğün üzerine, hazret-i Ebû Bekrin ism-i şerîfini kazıdı. Sonra Ebû Bekr hazretleri o mubârek yüzüğü, sultân-ı Enbiyâya teslîm eyledi. Fahr-i kâinât hazretleri, yüzüğün kaşına nazar edip [bakıp], gördü ki, (Lâ ilâhe illallah, Muhammedün Resûlullah, Ebû Bekr-i Sıddîk) kazılmış. Fahr-i kâinât, bunun hikmeti nedir, diye tefekküre vardı. Ondan sonra Ebû Bekre süâl etdi ki, yâ Sıddîk. Bu yüzüğün kaşına yalnız Lâ ilâhe illallah kazdır, diye sipâriş olunmuş idi. Sen ziyâde kazdırmışsın. Sebebi nedir. Hazret-i Sıddîk hicâbından [utancından] mubârek başından ayağına varıncaya kadar terledi. Dahâ cevâb vermeden hazret-i Cebrâîl aleyhisselâm gelip, dedi ki: Yâ Resûlallah! Hak sübhânehü ve teâlâ hazretleri sana selâm eder. Ve buyurur ki, Ebû Bekrin kendi adının yüzüğün kaşında yazıldığından haberi yokdur. Ben kazdırdım. Habîbim bundan dolayı huzûrsuz olmasın. Zîrâ Ebû Bekrin eline yüzüğü verdiğin vakt, yalnız Lâ ilâhe illallah kazdır, demişdin. Ebû Bekr benim ism-i şerîfimden, Habîbimin ismi ayrı olmağı lâyık görmeyip, kendisi kuyumcuya kazdırdı. Ya’nî, Ebû Bekr senin adını, benim adımdan ayırmadı. Ben de senin adından Ebû Bekrin adının ayrı olmasını revâ görmedim. Onun için, Cebrâîle emr edip, gönderdim. Senin adının yanına Ebû Bekrin adını yazdı. Şimdi, eğer âkıl-u dânâ (akllı ve ilm sâhibi) isen, hazret-i Ebû Bekrin, dergâh-ı izzetde ne denli mertebesi olduğunu bundan fehm eyle. Ayrıca, hakkında bu kadar âyet-i kerîme nâzil olmuş ve hadîs-i şerîfler rivâyet olunmuşdur.
 
Ya Sabır Ya Sabır Ya Sabır.
selamunaleyküm maşaallah ne güzel kelamdır ilim peşinde koşan birine sabır ne güzeldir maşaallah rabbim yanlışımıza doğrumuza önümüze ve ardımıza sabır ihsan etsin inşallah rabbim bu güzel huyunuzdan bizlerede nasip etsin inşallah selamunaleyküm
 
selamunaleyküm maşaallah ne güzel kelamdır ilim peşinde koşan birine sabır ne güzeldir maşaallah rabbim yanlışımıza doğrumuza önümüze ve ardımıza sabır ihsan etsin inşallah rabbim bu güzel huyunuzdan bizlerede nasip etsin inşallah selamunaleyküm

Aleykum selam Allah(c.c.) razı olsun kardeşim. Malum bulunduğumuz portal islamforum ve buraya ilmi iyi olanlar geldiği gibi ilim öğrenmeye, islamı öğrenmeye gelen kişilerde var. Bu kişilerin karşısına böyle hurafeleri çıkartırsak veya gördüğümüzde ses cıkartmaz isek, biz de vebal altına girmez miyiz?

Selametle.
 
Geri
Üst
AdBlock Detected

We get it, advertisements are annoying!

Sure, ad-blocking software does a great job at blocking ads, but it also blocks useful features of our website. For the best site experience please disable your AdBlocker.

I've Disabled AdBlock    No Thanks